kiz, Kuzey İrlanda ve Kıbrıs Rum
Kesimi ile eşleştiği grupta elde
etti. 6maçı hiç yenilmeden, 4 gali-
biyet, 2 beraberlikle geçen Bul-
garlar, 3-0’lık Kuzey İrlanda
galibiyetiyle başladıkları grup
müsabakalarında deplasmanda
Kıbrıs RumKesimi’ni 4-0, iç sa-
hada Portekiz’i 2-1 yenerek üçte
üç yaptıktan sonra Kuzey İrlanda
deplasmanından golsüz beraber-
likle döndü. Ardından deplas-
manda Portekiz’le 2-2 berabere
kalan Bulgaristan Millî Takımı,
evindeki 2-0’lık Kıbrıs RumKe-
simi galibiyetiyle grubunu ilk sı-
rada bitirerek Federal Alman-
ya’daki finallerin yolunu tuttu.
Finallerde şanssız bir gruba düş-
tükleri ise aşikârdı. Turnuvanın
sonunda final oynayacak Hollan-
da’nın yanı sıra İsveç ve Uruguay
gibi dünya futbolununmarka ta-
kımlarıyla eşleşmişlerdi. 0-0’lık
İsveç beraberliğiyle başladıkları
grupmaçlarında Uruguay’la da
1-1 berabere kalarak umutlandılar
ama Hollanda karşısındaki 4-1’lik
ağır yenilgi onları grup üçüncülü-
ğünde bıraktı. Üstelik bundan
sonraki iki Dünya Kupası’nın fi-
nallerinde de elemeleri geçeme-
dikleri için yer alamayacaklardı.
1978 Arjantin ve 1982 İspanya’yı
pas geçen Bulgaristan Millî Ta-
kımı, beşinci katılımını 1986 Mek-
sika’da gerçekleştirdi. Bu turnu-
vanın eleme grubunda Fransa,
Demokratik Almanya, Yugoslovya
ve Lüksemburg’un bulunduğu
zorlu bir grupta yer almışlardı.
Lüksemburg bir yana diğer rakip-
ler oldukça dişli görünüyordu.
Ancak Bulgaristan 8maçlık serü-
veni 5 galibiyet, 1 beraberlik ve 2
yenilgiyle 11 puan toplayarak ta-
mamladı ve aynı puanlı lider
Fransa’nın averajla gerisinde
ikinci sırayı alarak final biletini
cebine koymayı başardı. Grup
maçlarına deplasmandaki golsüz
Yugoslavya beraberliği ile başla-
dıktan sonra Fransa deplasma-
nından bugünkü UEFA Başkanı
Platini’nin ayağından yedikleri
penaltı golüyle 1-0’lık yenik dön-
mek bile umutlarını kırmamıştı.
Üst üste evlerinde oynamanın da
avantajını kullandılar ve 4-0’lık
Lüksemburg galibiyetiyle kendi-
lerine geldikten sonra Demokra-
tik Almanya’yı 1-0, Fransa’yı 2-0,
Yugoslavya’yı da 2-1 yenerek iç
sahada dörtte dört yaptılar. Lük-
semburg deplasmanından 3-1’lik
galibiyetle dönmek hedeflerine
ulaştıkları anlamına geliyordu.
Sonmaçta Demokratik Almanya
karşısında uğradıkları 2-1’lik ye-
nilgi de rotalarını değiştirmedi ve
beşinci kez Dünya Kupası finalle-
rine katılmayı başardılar. Ancak
Bulgarların Dünya Kupası’ndaki
galibiyet hasreti Meksika’da da
devam edecekti. Turnuvanın so-
nunda Dünya Kupası’nı kazana-
cak Arjantin ile İtalya gibi büyük
bir futbol markasının yanında
dişlerine göre tek rakip Güney Ko-
re’ydi. İtalya maçını 85’te Sira-
kov’un attığı golle 1-1 bitirdiler;
Güney Kore karşısında galibiyeti
koruyamadılar ve 1-1’e razı oldu-
lar. Arjantin karşısında ise Bur-
ruchaga ve Valdano’nun golleriyle
2-0 kaybedip grubu üçüncü sı-
rada tamamladılar ve elendiler.
1990 Dünya Kupası’na vize ala-
mayan Bulgarlar, 1994’te ise ta-
rihlerinin en büyük başarısını elde
edecekti. İlk sürprizlerini grupta
yaptılar. İsveç, Fransa, Avusturya,
Finlandiya ve İsrail’in yer aldığı
grubu 10maçta 6 galibiyet, 2 be-
raberlik, 2 yenilgiyle 14 puan top-
layıp 15 puanlı İsveç’in ardından
ikinci oldular ve Fransa’yı devre
dışı bıraktılar. Finlandiya deplas-
manından 3-0 galip dönmüşlerdi
ve gollerinin ikisini bir süre sonra
Fenerbahçe formasını giyecek
olan Kostadinov atmıştı. Fransa’yı
2-0 yenerken de gollerin sahipleri
40
41
Stoichkov ve Balakov’du. İsveç’e
deplasmanda 2-0 yenilseler de İs-
rail’den 2-0’lık galibiyetle dönerek
hasarı telafi ettiler. Ardından
Avusturya’ya deplasmanda 3-1
yenildiler. İçerideki 2-0’lık Finlan-
diya galibiyetinden sonra 2-2’lik
İsrail ve 1-1’lik İsveç beraberliği
işleri zora soksa da 4-1’lik Avus-
turya galibiyetiyle yeniden rotaya
girdiler. Sonmaçlarını Paris’te
Fransa ile oynayacaklardı ve be-
raberlik bile ev sahibini finallere
taşımaya yetecekti. 31’de Cantona
ile gelen Fransa’nın galibiyet golü
de artık her şeyin bittiğini işaret
ediyordu. Ancak 37’de Kostadinov
ile beraberliği sağlayan Bulgarlar,
aynı oyuncunun son dakikada at-
tığı galibiyet golüyle ABD 94 bile-
tini Fransa’nın elinden çekip aldı
ve finallerin yolunu tuttu. Eleme-
ler boyunca beş gol atan Hristo
Stoichkov’un bu gollerin tümünü
penaltılardan kaydettiğini de il-
ginç bir not olarak ekleyelim.
Bulgaristan’ın kâbustan pembe
bir rüyaya dönüşen eleme mace-
rası, ABD 94 finallerinde de bir
peri masalı olarak devam etti. Ar-
jantin, Nijerya ve Yunanistan’la
eşleştikleri grup hiç de fena sayıl-
mazdı. Zaten üç takımda Yuna-
nistan’ı yenmiş ve birbirleriyle
oynadıkları maçlarda da birer ga-
libiyet alarak 6 puanla sıralan-
mıştı. Bu sonuç Nijerya, Bulga-
ristan ve Arjantin’i el ele bir üst
tura taşıyacaktı. Finallere 3-0’lık
Nijerya yenilgisiyle başlayan Bul-
garlar, 4-0’lık Yunanistan ve daha
da önemlisi 2-0’lık Arjantin galibi-
yetleriyle hiç de yabana atılacak
bir takım olmadıklarını dosta
düşmana göstermişti. Teknik di-
rektörlüğünü Dimitar Penev’in
yaptığı, Borislav Mikhailov, Emil
Kremenliev, Trifon Ivanov, Tsanko
Tsvetanov, Petar Houbchev,
Zlatko Yankov, Emil Kostadinov,
Hristo Stoichkov, Yordan Letch-
kov, Nasko Sirakov, Krasimir Ba-
lakov, Ilian Kiriakov, Daniel
Borimirov’dan oluşan takım, Yu-
nanistan’ı 4-0 yenerken gollerin
ikisini yine penaltılardan Stoich-
kov, diğerlerini ise Letchkov ve
Borimirov atmıştı. Arjantinma-
çında ise gollerin sahipleri Stoich-
kov ve Sirakov’du. Stoichkov bu
organizasyonda elemeler dâhil ilk
defa penaltı dışında bir gol kay-
detmişti.
Son 16 turunda Bulgaristan’ın
karşısında Meksika vardı. Stoic-
hov’un 6. dakikadaki golüne Mek-
sika 18’de Garcia Aspe’nin penal-
tısıyla karşılık vermiş, maçın nor-
mal süresi ve uzatmaları 1-1 sona
ermişti. Penaltılarda 3-1 üstünlük
kuran Bulgaristan artık çeyrek fi-
naldeydi ve karşılarında da Al-
manya vardı. Hiç kimse Bulga-
ristan’dan daha fazlasını beklemi-
yordu ama Stoichkov ve arkadaş-
larının da söylenecek sözleri
henüz bitmemişti. 47’de Mattha-
eus’un golüyle öne geçen Alman-
ya’yı 75’te Stoichkov’la yakala-
dılar ve 78’de Letchkov’la da işini
bitirdiler. Favori Almanya evine
dönerken, Bulgaristan da yarı fi-
nale yürümüştü. Ancak daha faz-
lası olmadı. Yarı finalde Roberto
Baggio ile iki gol bulan İtalya’ya bir
kez Stoichkov’un penaltısıyla
cevap verebildiler ve 2-1’lik yenil-
giyle final şansını kaybettiler. O
moral bozukluğu ile İsveç’e de 4-0
yenilerek üçüncülük fırsatını kul-
Haziran’da 31 kez kazandık
Millî Takımımız, Haziran aylarında bugüne kadar 69 maça çıktı ve
bumaçların 31’ini kazandı. Haziranmaçlarının 24’ünde sahadan
yenik ayrılanmillîlerimiz, 14müsabakada da berabere kaldı.
Ay-yıldızlılar bumaçlarda attıkları 100 gole karşılık kalesinde 92 gol
gördü. Millî Takımımız Haziranmaçlarında en farklı galibiyetini
1954 Dünya Kupası’nda Güney Kore’yi 7-0 yenerek elde ederken,
en ağır yenilgisine de aynı kupada Federal Almanya’ya 7-2
kaybederek uğradı.
8 Haziran’da gol yağdırdık
Millî Takımımız, 8 Haziran’da bugüne kadar oynadığı üç maçtan iki
galibiyet, bir de beraberlikle ayrıldı. Ay-yıldızlılar, 8 Haziran
maçlarında İspanya ile golsüz berabere kalırken, İskoçya’yı 4-2,
Kazakistan’ı da 6-0 yenmeyi başardı. 8 Haziranmaçlarında toplam
10 gol kaydedenmillîlerimiz, kalesinde sadece 2 gol gördü.
Letchkov
Kostadinov