atmış ve iki gün sonra bir tekrar maçının oynanmasını
sağlamıştı. Tekrar maçında sahada bambaşka bir
Bayern vardı veMüller ile Hoeness’in attıkları ikişer
gol, Avrupa’nın en büyük kupasının ilk kez Federal
Almanya’ya gelmesini sağlıyordu.
Ne var ki üst üste kazanılan bu başarılar (dahası
bünyesinde altı Bayernli oyuncuyu barındıranmillî
takımda 1972’de Avrupa, 1974’te de dünya şampiyonu
olmuştu) futbolcularda önemli bir motivasyon kaybını
da beraberinde getirdi ve bir sonraki sezon Bayern
Münih ligin orta sıralarında gezinmeye başladı. Bu
durumda da fatura Lattek’e kesildi ve kulüpteki
görevine son verildi.
Aynı sezon Borussia Mönchengladbach,
Bundesliga’yı şampiyon olarak tamamlamıştı ve
Bayern hegemonyasına son veren takımın teknik
direktörü olarak parlayan HennesWeisweiler de
Barcelona’nın yolunu tutmuştu. Gladbach yöneticileri
de hazır Lattek boştayken kendisineWeisweiler’den
sonraki yeni teknik adamları olmasını
teklif etti. O da bu görevi kabul etti ve
Bayern yönetimini kendisini
kovmasından dolayı büyük pişmanlık
duymaya mecbur bırakacak bir biçimde
çalışmalarına başladı. Öyle ki Lattek
yönetimindeki Gladbach iki yıl daha
şampiyon olarak Bayern’in üç yıllık
şampiyonluk serisi rekorunu egale
edecek ve ayrıca 1979 yılında finalde
Kızılyıldız’ı 1-0 ve 1-1’lik skorlarla
devirerek UEFA Kupası’na da
uzanacaktı.
Mönchengladbach’tan 1979’da ayrılan ve
Dortmund’un başına geçen Lattek, iki yıl
süresince çalıştırdığı sarı-siyahlılarda
istediği başarıları yakalayamadıktan
sonra 1981 yılında Barcelona’nın yeni
teknik direktörü oldu. Katalan
ekibindeki ilk sezonunda Kupa Galipleri
Kupası’nı finalde Standard Liege’i 2-1
mağlup ederek kazanan Lattek böylece
üç farklı takımla üç farklı Avrupa kupası
kazanan tek teknik adamolarak da
futbol tarihinde kendisine özel bir yer edindi. Ancak
ligde istenilen sonuçların elde edilememesi, bir
sonraki sezon bitiminde Lattek’in Barcelona’dan da
ayrılmasını gerektirecekti.
Barcelona dönüşünde ikinci kez Bayern’in başına
geçen Lattek, tıpkı ilk dönemindeki gibi yine takıma
üç yıllık bir şampiyonluk serisi yaşatacaktı. Ancak bu
kez bu başarıları bir Şampiyon Kulüpler Kupası ile
taçlandırma şansınıysa son anda kaçırdı. Zira Bayern
1987 yılındaki kupayı finalde Porto’ya 2-1’le kaybetti.
Bayern’deki bu ikinci görevi sonrasında erken yaşta
emeklilik kararı alan Lattek, 1990’ların başında kısa
süreli bir Schalke macerası yaşadıysa da burada
beklediğini bulamadı. Ayrıca aynı dönemde sportif
direktörlük yaptığı Köln’de bir maç ve 2000
senesinde de Dortmund’da beş maçlığına geçici
teknik adamlık yaptı. Sonrasında Parkinson
hastalığının da etkisi nedeniyle tamamen köşesine
çekilen Lattek 31 Ocak 2015’te hayata veda etti.
lman futbolunun kupa koleksiyoncusu teknik
adamıydı o. Hatta sadece Almanya ile sınırlayıp
kendisine haksızlık etmeyelim, dünya futbol
tarihinin en çok kupa kazanan teknik
direktörlerinden biriydi. Üstelik sadece bir
takımla iyi bir jenerasyon yakalayıp o şekilde
efsaneleşmiş bir isimde değildi. Midas gibi,
nereye giderse gitsin adeta dokunduğunu altın
eden bir tılsımı vardı. Yaklaşık bir ay önce
kaybettiğimiz Udo Lattek’i kısaca bu sözlerle
anlatabiliriz herhalde.
16 Ocak 1935’te bugün Polonya’da yer alan
Boze’de dünyaya gelen Lattek, eğer futbolla
tanışmış olmasaydı hayatına öğretmenlik
yaparak devamedecekti. Ancak futbola olan
hevesinin sadece onun hayatını değil, futbol
tarihinin de akışını değiştireceğini herhalde o
yıllarda kendisi dahi bilmiyordu. Aslında
Lattek’in futbolculuk günleri hiç de kayda değer
değildi. Alt liglerde, yarı amatör bir biçimde 30
yaşına kadar futbol oynadıktan sonra futbola
başlamadan önce yapmayı düşündüğümeslek
olan öğretmenlikle saha içerisinde bir türlü
hayal ettiği ölçüde icra edemediği meslek olan
futbolculuğun sentezi yani antrenörlük
üzerinde çalışmaya karar verdi. Doğrusu şansı
da yanındaydı. Futbolu bırakmasından kısa bir
süre sonra, Federal AlmanyaMillî Takımı Teknik
Direktörü Helmut Schön’ün yardımcılarından
birisi oldu.
Schön’ün yanında geçirdiği beş sene içerisinde
özellikle Alman futbolunun yeni kuşak
futbolcuları tarafından fazlasıyla sevilen
Lattek’i 1970 yılında Franz Beckenbauer, Bayern
Münih yönetimine teknik direktör adayı olarak
önerecekti. Kulüp yönetimi de takım
kaptanının bu önerisini ciddiye alınca Lattek,
Bavyera ekibinin başında yeni kariyerine
başlıyordu. Lattek göreve geldiğinde Bayern’in
beş yıllık Bundesliga geçmişinde bir
şampiyonluğu vardı. Lattek’le birlikteyse ilk
sezonda bir ikincilik elde ettikten sonra
Bundesliga’yı domine etmeye başlayan Bayern,
üç yıl süresince şampiyonluğu kimselere
bırakmayacaktı.
Lattek’in Bayern kariyerindeki en büyük
başarısıysa 1973-74 sezonunda Şampiyon
Kulüpler Kupası’nda zafere ulaşmasıydı.
Bayern, kupanın finalinde AtleticoMadrid’le
karşılaşmış ve iki maça uzayan final hayli
dramatik anlara sahne olmuştu. 90 dakikası
golsüz sona eren ilkmaçta uzatmalara geçilmiş
ve Atletico, 114. dakikada Luis Aragones’in
golüyle 1-0’lık üstünlüğü elde etmişti. Ancak
120’de Schwarzenbeck, Bayern’i kurtaran golü
A
116
117
Udo Lattek
Kupa koleksiyoncusu
SAYGI DURUŞU
Onur Erdem
Lattek - Dean - Yashin - Michels
Yaklaşık bir ay önce Alman futbolunun efsane teknik adamlarından Udo
Lattek’i kaybettik. Ayrıca bu ay İngilizlerin en önemli golcülerinden Dixie
Dean’in 35, gelmiş geçmiş belki de büyük kaleci Lev Yashin’in 25 ve Total
Futbol’un babası Rinus Michels’in de 10. ölümyıldönümlerini geride
bırakırken dört değerli ismin de anıları önünde saygıyla eğiliyoruz.
