Fenerbahçe'nin ve U19 Millî Takımımızın sol beki. Yakın hedefi ABD'de bir üniversitede okumak ve orada futbol oynamak. Ardından da İspanya Ligi'ni hedefliyor. Kendisini düzenli ve disiplinli olarak tanımlayan genç oyuncu, yurt dışı hedefine ulaşabilmek için bir yandan özel dil dersleri bir yandan da gelişimini sağlamak adına psikolojik destek alıyor.
Röportaj: TamSaha / Rasim Artagan
Kocaeli'nin Derince ilçesinde 28 Nisan 2005'te doğmuşsun. Ailen hakkında biraz bilgi alabilir miyiz?
Söylediğiniz gibi Derinceliyiz ve ailem hâlâ orada yaşıyor. Annem Gülşen ev hanımı, babam Bülent Ecevit futbol antrenörü. Dört yaş büyük ablam Göksu bir hastanede çalışıyor. Dört yaş küçük kardeşim Kerem ise lise öğrencisi.
Baban hangi takımda çalışıyor?
Babam gençliğinde futbol oynamış ama benim o dönemle ilgili fazla bir bilgim yok. Şu anda Hereke Yıldızspor'un teknik direktörlüğünü yapıyor.
Derince'de futbol öncesinde nasıl bir çocukluk geçirdin?
Babamla sürekli antrenmanlara gidip geliyordum küçükken. Futbola çok yatkınlığım olup olmadığını bilmiyordum. 1. sınıfta tekvandoya gidiyordum. Bir maçımda ağlayıp geri dönmüştüm. Ondan sonra da futbola başladım. 2. sınıftan itibaren futbol oynuyordum. Babamla başladım diyebilirim. O dönem Kocaeli'de çok kulüp yoktu. Tek takım Harb-İş Spor'du. Orada başladım. Sonra Kocaeli Kadın Futbol Kulübü'ne gittim. Orada A takıma çıkamadan Fenerbahçe ile bir görüşmemiz oldu ve nihayetinde Fenerbahçe'ye geldim. Üç yıldır da Fenerbahçe'de oynuyorum.
Eğitim hayatına gelecek olursak, nerede okuyorsun?
İlk ve ortaokulu Kocaeli'de okudum. Fenerbahçe'ye transfer olunca Lise 3'te İstanbul'a geçiş yaptım. Merter Final Okulları'ndan mezun oldum. Şu anda Fenerbahçe Üniversitesi'nde 1. sınıf öğrencisiyim.
Sendeki futbol yeteneğini baban mı keşfetti?
Evet, babam keşfetti. Babamla antrenman yapıyordum. Sabah akşam o neredeyse, ben oradaydım. Kulüplere gitme aşamalarında babam hep yardımcı oldu.
Millî Takım kariyerin nasıl ilerledi?
15 yaşındayken U17 Millî Takımı'na seçildim. O zaman Necla Güngör Kıragası ve Begüm Üresin Hocalarım Genç Millî Takımlardaydı. Onlar çağırdılar. 2003'lülerle oynamaya başlamıştım. Sonrasında da devam etti. Şu anda U19'un son senesindeyim. A Millî Takım'ın da hazırlık kamplarında yer aldım.
Millî Takım oyuncusu olmak sana neler kattı?
A Millî Takım'da oyuncu kalitesi ve seviyesi çok iyi. U19 Millî Takımı'na yurt dışından çok oyuncumuz geliyor. Oyuncu seviyesi çok iyi durumda. Buraya gelmek büyük mutluluk. Forma savaşı var. Hepimiz oynamak istiyoruz.
Kadın futbolunun gelişimini çok genç bir yaşta yakaladın. Sen nasıl görüyorsun bu gelişimi?
Futbol hayatımda hiçbir zorluk yaşamadığımı söyleyebilirim. Benim yaş grubum ve sonrası çok hazır bir ortama geldik. Kadın futbolunun çok hızlı bir şekilde geliştiği bir ortamın içinde bulduk kendimizi. Ama tabiî bugünkü seviyeyle de yetinmemek gerekiyor. Kadın futbolunun kazandığı ivmeyle çok daha iyi noktalara geleceğini düşünüyorum.
Gençler olarak bu hazır ortama geldiğinizin ne kadar farkındasınız?
Ablalarımız yaşadıkları zorlukları anlatıyor. Bizlere çok yardımcı oluyorlar. Kişisel gelişimimize önemli katkıda bulunuyorlar. Onların zamanında hiç tesis yokmuş. Toprakta oynuyorlarmış. Yanık kale direkleri varmış. Ama biz hazır kurulu bir düzene geldik ve bu yüzden kendimizi çok şanslı hissediyoruz.
Kendinde eksik gördüğün noktalar neler? Bunları gidermek için neler yapıyorsun?
Bazen pozisyon bilgilerim yanlış oluyor. Onu düzeltmeye çalışıyorum. Koşu mekaniğim hızlanınca kollarım çok yukarı kalkıyor. Onu düzeltmeye çalışıyorum. Bir yandan da kuvvetlenmeye gayret ediyorum.
Babanla oturup konuştuğunda bugünleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Babamla artık futbol konuşmuyoruz. İkimiz de 7/24 futbolun içinde olunca bir araya geldiğimiz zaman başka şeylerden konuşuyoruz. Ama tabiî babam geldiğim seviyeden çok memnun. Şu an İstanbul'da olduğum için Kocaeli yakın bile olsa biraz özlem çekiyorlar. Gerçi daha önce de Gölcük'te kalmıştım. Evden ilk ayrılışım değil bu.
Kocaeli tarafının kadın futboluna güzel bir ilgisi var. Gülbin Hız da Kocaeli'den çıkan millî oyuncularımızdan. O bölgedeki kadın futbolcuların yetenekli olmasını nasıl değerlendiriyorsun?
Kadın futbolunun bilinirliği arttığı için aileler çocuklarını 5 yaşında futbola başlatıyor. Kocaeli'deki kulüplerin futbol okulları var. Kendilerini çocuk yetiştirmeye adamışlar. Sadece kız takımlarından bahsediyorum şu an. Futbol okullarında U5 kategorisi var. Bunu görmek çok güzel. Oradaki arkadaşlarıma gelişebileceklerini, bizi örnek almaya çalışan çocuklara bunu başarabileceklerini anlatıyorum.
Fenerbahçe'nin ve kadın futbolunun gelmiş olduğu seviyeyi sen nasıl yorumluyorsun?
Büyük takımların el atmasıyla birlikte kadın futbolunun gelişimi de hız kazandı. Eminim birkaç sene içinde seviye daha da yukarı çıkacaktır.
Kendine hedefler belirliyor musun?
Amerika'da bir üniversiteye gitmek istiyorum. O üniversiteyi bitirdikten sonra ya Amerika'da devam etmek ya da İspanya Ligi'nde oynamak istiyorum. Şu an bir Amerika Üniversitesi ile görüşüyorum.
Söylediğin örneklere uyan oyuncularımız var A Millî Takım'da… Ece Türkoğlu, Amerika'da okudu ve oynadı. Birgül Sadıkoğlu, şu an İspanya Ligi'nde oynuyor. Kendileriyle görüşüyor musun?
Ece ablayla bizzat bu konuları görüşüyorum. Bana çok yardımcı oluyor sağ olsun. Birgül abla da çok disiplinli bir oyuncu. Bana hep anlatıyor, "Hedefiniz bir yerde kalmak olmasın. Hep düşünün ve yapın" diyor.
Şu an BESYO'da okuyorsun. Yabancı dil konusunda hangi seviyedesin?
Özel dersler alıyorum. Sadece yabancı dil değil, kendimi mental olarak geliştirmek için psikolojik seanslar da alıyorum.
Ne faydasını gördün?
Küçük yaştaki futbolcular çok baskı altında kalıyor. Bu baskıyı nasıl kırabileceğimi ve yönetebileceğimi öğreniyorum. Nasıl sakin kalabilirim, bunun yollarını öğreniyorum. Spor psikoloğu ile bunları konuşuyorum. Kendime yatırım yapmaya çalışıyorum. Yabancı dil seviyem B1… B2 ya da C1 olmalıyım.
İspanya ve Amerika'dan sonrası için ne düşünüyorsun?
Amerika kısa vadeli planım. Yurt dışında futbol oynamak ise uzun vadeli planım.
Türk oyuncuların yetenekli olmasını ve kendilerini dünyaya ispatlamasını sen nasıl yorumluyorsun? Kadın oyuncularımızı da artık ihraç ediyoruz. Türklerin yeteneğini ve azmini sen nasıl yorumluyorsun?
Türkler çok yetenekli oyuncular gerçekten… Sadece kuvvet olarak biraz eksiklik çekiyoruz. Yurt dışına gidince bu tamamlanıyor. Yetenek ön plana çıkıyor ve daha başarılı işler yapılabiliyor. Genç bir Türk oyuncunun, Arda Güler örneğindeki gibi büyük bir transfere imza atması bizleri çok motive ediyor. Düşünüyorsun ve diyorsun ki, "O yapabilmiş, ben neden yapamayayım?" Ve daha çok çabalamaya başlıyorsun.
Kendine örnek aldığın sporcular kimler?
Lyon'da oynayan Selma Baka… Lyon'un sol beki… Onu örnek alıyorum. Oyun stilimiz birbirine benziyor. O da genç bir oyuncu ama o yaşta başarılı işler yaptı. Erkeklerden örnek aldığım bir oyuncu yok.
Boş vakitlerinde neler yaparsın?
Müzik dinliyorum, kitap okuyorum. Stresliysem sahil yürüyüşleri yapıyorum.
Alt yaş kategorilerinde gözüne çarpan oyuncular var mı? Gelişimi nasıl görüyorsun?
Bence alttan gelen oyuncular çok daha iyi yetişiyor. Biz U17'de öyle bir pas dinamiği yakalayamıyorduk. Ama şimdi alttan gelenler oyunu daha iyi biliyor. Çünkü antrenörleri çok iyi gelişmiş ve çok şey öğretebiliyor.
Seninle birlikte futbola başlayan birçok arkadaşın futbolcu olamadı ama sen başardın. Neleri farklı yaptın onlara göre?
Ben biraz disiplinli bir insanım. Hayatım hep düzenli. Sabah 10.00'da kalkmam. Sabah 07.00'de kalkar koşuya çıkarım mesela. Bence düzen ve disiplin diyebilirim.
