76
77
tois. Dolayısıyla Lyon’un bu yaş-
taki bir çocukta görmek istediği
vasıf, her şeyden önce oyun ze-
kâsı. Oyuncunun kendi etrafın-
daki alanı nasıl değerlendirdiği,
oyunun ritmini ne şekilde değiş-
tirdiği veya ne zaman tek pas
yapması gerektiğini bilmesi, daha
o yaşta arananmental özellikler.
Öncelikle yaratıcı orta saha ve
forvetler yetiştirmeyi amaçlayan
Lyon altyapısı, oyuncu ne kadar
yetenekli ve zeki olursa olsun onu
mutlaka takım oyununun naif bir
üyesi haline getirmeye çabalıyor.
İşte bu tutarlı yaklaşım tümyaş
gruplarında istisnasız uygulanı-
yor. Her antrenman dört ana bö-
lümden oluşuyor. İlk kısımda
takımbir idmanmaçına başlıyor
ve bir noktada önlerine çözülmesi
gereken bir problemkonuyor.
O esnada oyunda neyin yanlış git-
tiği futbolculara gösteriliyor ve
ikinci aşamada çözüm için kulla-
nabilecekleri farklı araçlar anlatı-
lıyor. Üçüncü bölümde her oyuncu
bu seçenekleri kullanmaya dair
pratik yapıyor. Kısacası ilk üç
kısım, birkaç hafta sonra tiyatro
oyunu sahneleyecek bir ekibin
analitik biçimde prova yapmasına
benziyor. Son aşamada takım
maça geri dönüyor ve o ana kadar
öğrendiğini hızlıca uygulamayı,
yani problemi sahada görmeyi ve
ona otonombiçimde çözümüret-
meyi öğreniyor. Sonuç olarak bu
şekilde bir sürü vaka mevcut ve
her birinin doğasına uygun bi-
çimde hız, güç, kontrol, dripling
gibi teknik çalışmalar programa
ekleniyor.
90’ların Ajax’ı ve bugünün Barce-
lona’sında parmakla gösterilen bir
alışkanlık, tümyaş gruplarının
sahada aynı dizilişi uygulamasına
dayanır. Ne var ki Lyon akademi-
sinde bu hiç de tercih edilen bir
durumdeğil. Örneğin A takım
geçen sezonun başından beri
baklava orta sahalı bir 4-4-2 uy-
guluyor ancak alt yaş gruplarının
böyle bir zorunluluğu yok; ki Co-
urtois da bu anlayışın bir savunu-
cusu. Ona göre aksi takdirde yeni
bir teknik direktör geldiğinde tüm
altyapı felsefesinin de değişmesi
gerekecekti. Ayrıca tümgrupların
örneğin 4-3-3 oynadığı bir or-
tamda mükemmel bir 10 numara
yetişirse sisteme uyum sağlaya-
mayacaktı. Veya klasik 4-4-2 uy-
gulanan bir durumda 15 yaşında
üç sıradışı santrfor yetişirse biri
heba olacaktı. İşte bu gibi çoğaltı-
labilecek örneklerden ötürü Lyon
altyapısında oyunculara problem-
ler, çözüm araçları ve pratik
yapma fırsatları veriliyor. Tek bir
sisteme bel bağlayıp ona uygun
futbolcular yetiştirmektense,
gençlerin oyun zekâsı ve yete-
nekleri geliştirilip kendi pozis-
yonlarını sonradan doğal biçimde
bulmaları hedefleniyor.
Finansal durum
Lyon’un resmî finansalları son
olarak 2013-14 sezonuna dair ya-
yınlandı ve sadece bu bile kulü-
bün neden genç yeteneklerine
sarılması gerektiğini özetliyor.
Rapora göre Lyon 28 milyon euro-
luk bir vergi öncesi zarar yazmış
durumda, ki bir önceki sezon bu
kayıp 20milyon euro seviyesin-
deydi. Aynı dönemde Ligue 1’daki
20 kulübün 14’ü zarar etmesine
rağmen hiçbirinin kaybı Lyon’un-
kine yaklaşmadı. Aslında son 10
yılın kâr-zarar tablolarına bakıl-
dığında Lyon’un tercih ettiği iki
modelin farkı siyahla beyaz gibi
ortaya çıkıyor. 2005-2009 yılları
arasında elde edilen toplam 110
milyon euroluk vergi öncesi kâr
adeta parmak ısırtırken, 2010-
2014 arasındaki kara dönemde
tam 176 milyon euro zarar ediliyor.
2008 yılındaki son lig şampiyon-
luğu esnasında Lyon’un toplam
cirosu 156 milyon euro ile tarihî
zirveyi görmüştü. 2014’teki son
rapora göre ise tümkalemlerdeki
azalışla beraber bu rakam 104
milyon euroya kadar indi. Başka
bir deyişle o yanlış strateji tercihi
sonucunda Lyon gelirlerinin üçte
birini kısa sürede eriterek PSG,
Monaco ve hatta Marsilya’nın dahi
arkasına geriledi. Ayrıca Deloitte
firmasının en zengin kulüplere
dair hazırladığı Para Ligi’nde Lyon
2008 yılında 12. sıradayken son
versiyonda ilk 30’a bile giremedi.
Bu zaman dilimi boyunca Lyon’un
yakalamayı amaçladığı Real Mad-
rid, Bayern Münih, Barcelona ve
Manchester United gibi elit kulüp-
ler ise gelirlerini neredeyse 200’er
milyon euro artırdı.
Lyon’un yetiştirdiği oyuncuları
tümAvrupa’ya gösterebilmek için
en uygun ortamdüzenli olarak
Şampiyonlar Ligi’ne katılmakla
sağlanacak. Dolayısıyla bu sezon,
kulübün eski seviyesine tekrar
kavuşması adına oldukça kritik.
Ayrıca Lyon’un bu arenada kasa-
sına koyacağı yaklaşık 25 milyon
euroya hiç olmadığı kadar ihtiyacı
var ki, böylece kulüp tekrar kârlı
bir duruma bile geçebilecek.
Transfer piyasasınınmaziye na-
zaran neredeyse çıldırdığını da
hesaba katarsak Lyon’un yetişti-
rip satma politikası eskisinden
çok daha verimli olabilir.
Aulas’ın kulübü hem sportif hem
finansal olarak düzlüğe çıkarma
konusundaki son hamlesi ise
stadyuma dayanıyor. Takım 2016
yılının başlarından itibaren 41 bin
kişilik Gerland Stadı’ndan ayrıla-
rak 58 bin seyirci kapasiteli OL
Land’e geçecek. Bu sayede bilet
satışı, isimhakkı ve diğer ticarî
gelirler vasıtasıyla Lyon önümüz-
deki 5 sezon boyunca her yıl en az
70milyon euroluk ek gelir elde et-
meyi planlıyor.
Lyon’un sadece son 10 sezonu bile
kulüp yönetimi dersinde okutula-
cak kadar önemli detaylar içeri-
yor. Şampiyonlar Ligi finalini
hedeflemek elbette önemli bir
erdemve Lyon için gayet de ger-
çekçiydi. Ancak kulübe kimliğini
veren genç yeteneklerin bu yolda
arka plana atılması, Lyon’un kupa
müzesini bir süre sessiz bırak-
makla beraber maddî zararlara da
yol açtı. Neyse ki Aulas’ın ekibi
başarılı günlerine geri dönebil-
mek adına gerekli bilgi donanı-
mına ve antrenörlere sahip. Artık
daha güçlü ve zengin rakiplerin
olduğu bir ortamda Lyon, özkay-
naklarıyla kendini yeniden bul-
maya çalışacak.