68
69
mız zaman bir akrabamız
hemkulüp bulmamhemde
hakemlikle tanışmamko-
nusunda bana yardımcı
oldu. Manevi değerlere
inandığım için ismini de
vereceğim, KadimDoğan.
KadimBeyin hakemlikle
ilişkisi var mıydı?
Allah rahmet eylesin,
Kadim abi o dönemde ha-
kemlik yapıyordu. C Klas-
manı hakemiydi. İstan-
bul’da kulüp bulmama yar-
dımcı olmaya çalıştı. Ancak
transfer dönemi geçmişti
ve kulüp bulma işi uzaya-
caktı. O sırada bir hakem
kursu açılmıştı. Kadim abi,
“Hem futbol oynarken işine
yaraması açısından kural-
ları öğrenirsin hemde is-
tersen hobi olarak hakem-
lik yapabilirsin” diyerek
beni hakemkursuna yön-
lendirdi. 1998’in Aralık
ayında açılan hakemkur-
suna katıldım. Kursun ar-
dından sınavda da başarılı
oldumve 1999’un Şu-
bat’ında Kanlıca Stadı’nda
bir A genç maçına yardımcı
hakem olarak çıktım. Bir
hafta sonra da hakemliğe
başlamama vesile olan
KadimDoğan trafik kaza-
sında vefat etti. Dediğim
gibi, manevi değerlere ina-
nırım… Bu vesileyle ha-
kemliğe biraz daha
bağlandımve Kadim abi
adına başarılı olacağıma
dair kendi kendime bir söz
verdim. Hakemliğe bu şe-
Eskişehir Anadolu Üniversitesi
Halkla İlişkiler Bölümü’ne kayıt
yaptırdım. Orada alacağım eğitimin
hakemliğime de faydası olacağını
düşünmüştüm. Bu arada her zaman
gelişime açık olduğumve sportif
faaliyetlerle uğraştığım için fitness
konusunda Gençlik ve Spor İl
Müdürlüğü’nde eğitim aldım.
Doğup büyüdüğüm şehir olan
Tarsus’ta Akdeniz insanının
sıcaklığı var. Bu nedenle ikili
ilişkilerimin, saha içinde de
futbolcularla diyaloğumun iyi
olduğunu düşünüyorum. Diğer
taraftan adalet duygumun da
yüksek olduğu kanısındayım.
2000 yılında 3. Lig’de yardımcı
hakemolarak görev almaya
başladım. Ertesi sezon 3. Lig hakemi
oldum. Devamında 4 yıl 2. Lig’de
hakemlik yaptım. 33 yaşındayımve
yaşımgenç olmasına rağmen
ömrümün yarısı kadar hakemlik
tecrübemvar. Bu benim için büyük
bir avantaj.
Mentörlükte, müsabakayı dışarıdan
izleyen bir göz hakeme objektif
veriler sunuyor. Mentörlüğümü
Sabri Çelik ve Serdar Çakır gibi çok
tecrübeli ve hakemlik kariyeri üst
düzeyde isimler yapınca, maç
içerisinde çok farklı noktalara
dikkat etmemgerektiğini
öğrendim.
Bu sezon genç hakemlere büyük
maç anlamında verilen şans
benimle başladı. Her müsabakaya
beni burada görevlendiren kişileri
utandırmamak, başarılı olmak ve
sahadan alnımın akıyla ayrılmak
düşüncesiyle hazırlanıyorum.
Şansımda yaver gidince benim için
“başarılı hakem” izlenimi oluştu.
“
“
“
“
“
“
kilde başladım.
Eğitimhayatınızı ne yaptınız
bu arada?
Sportif faaliyetlerde çok iyi
olduğum için Spor Akademisi
sınavlarına girdim ama bazı
şanssızlıklar yaşadım. Hazır-
lık devresinde çok iyi olabi-
lirsiniz ama sınav ortamı çok
daha farklı. Oradaki stres ve
şanssızlıkları çok iyi yönete-
bilmek gerekiyor. Ama o
yaşta bunu yönetebilmek de
o kadar kolay değil. Sınavı
kazanamayınca Eskişehir
Anadolu Üniversitesi Halkla
İlişkiler Bölümü’ne kayıt yap-
tırdım. Orada alacağım eğiti-
min hem ikili hemde toplu
ilişkilerde hakemliğime fay-
dası olacağını düşünmüş-
tüm. Bu arada her zaman
gelişime açık olduğumve
sportif faaliyetlerle uğraştı-
ğım için fitness konusunda
Gençlik ve Spor İl Müdür-
lüğü’nde eğitim aldım. 1. Ka-
deme Fitness Antrenörlüğü
belgemvar. Halkla İlişkileri
bitirdikten sonra gelişimime
devam etmek için Spor Yö-
netimi bölümüne kayıt yap-
tırdımve oradaki eğitimimi
de sürdürüyorum.
Bir hakem için şöhret sahibi
olmak, saha içinde lider po-
zisyonda bulunmak ya da
adaleti sağlamak gibi faktör-
ler var. Bu faktörlerden han-
gisini kendinize daha yakın
buluyorsunuz?
Doğup büyüdüğüm şehir
olan Tarsus’ta Akdeniz insa-
nının sıcaklığı var. Bu ne-
denle ikili ilişkilerimin, saha
içinde de futbolcularla diya-
loğumun iyi olduğunu düşü-
nüyorum. Diğer taraftan
adalet duygumun da yüksek
olduğu kanısındayım.
1998’de başlayan hakemlik
hayatınızın hangi nokta-
sında “Tamam, artık ben
Süper Lig hakemi olabilece-
ğim” diye düşündünüz?
İlk Süper ligmaçınızı ancak
2012-2013 sezonunun
başında alabilmiştiniz
değil mi?
Her insanın hayatında ol-
duğu gibi benimhakemlik
hayatımda da inişli-çıkışlı
evreler oldu. Hakemliğe baş-
ladıktan çok kısa bir süre
sonra, 2000 yılında 3. Lig’de
yardımcı hakem olarak
görev almaya başladım.
Ertesi sezon 3. Lig hakemi
oldum. Devamında 4 yıl
2. Lig’de hakemlik yaptım.
33 yaşındayımve yaşım
genç olmasına rağmen öm-
rümün yarısı kadar hakem-
lik tecrübemvar. Bu benim
için büyük bir avantaj. Ancak
mecburi nedenlerden dolayı
hakemliğe 2 yıl ara vermek
zorunda kaldım.
Neydi o mecburiyet?
2007 yılında A Klasmanı ha-
kemi oldum. Yani PTT 1.
Lig’de maç yöneten hakem-
ler arasına girdim. Ancak
sezon sonunda yapılan bir
talimat değişikliğiyle asker-
lik yapmamış olanların Üst
Klasman hakemi olamaya-
cağı şartı getirildi. Benimhe-
defimde Süper Lig hakemliği
olduğundan hemhakemli-
ğimi hemde okulumu don-
durup askere gittimve bu
süreçte 2 yıl hakemlikten
uzak kaldım. Döndükten
sonra da hakemliğe bir ka-
deme alttan başladım. Ama
CORE Programı’na çağırıl-
mamve orada aldığım eğiti-
min yanı sıra edindiğimmaç
tecrübesiyle bir sezon sonra
Süper Lig hakemi oldum. Do-
layısıyla benimhakemlik ha-
yatımı askerlikten önce ve
askerlikten sonra diye ikiye
ayırmak gerekiyor. Asker-
likten önce Federasyon ola-
rak UEFA Konvansiyonu’na
üye değildik. Daha sonraki