26
27
Türkiye ile Arnavutluk
arasında oynanan özel
milli maç öncesinde
iki ülke federasyonları
arasında karşılıklı
hediye takdimleri
yapıldı. Antalya Stadyu-
mu’ndaki törene
Türkiye Futbol Federas-
yonu adına Başkanve-
kili Ali Dürüst, Yönetim
Kurulu üyesi Alaattin
Aykaç ile Genel Sekre-
ter Kadir Kardaş,
Arnavutluk Futbol
Federasyonu adına da
Başkan Armand Duka
ile yöneticiler katıldı.
İki ülke federasyonu
yöneticileri karşılıklı
olarak başarı dileğinde
bulundu.
Türk-Arnavut kardeşliği
çevirdiği topa Hakan
Çalhanoğlu’nun yaptığı
vuruş ise savunmadan
dönerek takımımızı bir
golden daha ediyordu.
Bir dakika sonra ise Ar-
navutlar kalemize ikinci
gelişlerinde ikinci golle-
rini bulacaktı. Hemde
ilk gole çok benzer bir
pozisyonda. Sağ açıkları
Roshi bir kez daha
Atila’dan sıyrılıp ara
direğe etkili bir orta
yapıyor, kademenin
kaybolduğu, Okay Yo-
kuşlu’nun da kafayla
müdahale edemediği
topa ilk golün sahibi
Armando Sadiku kafayı
vuruyor ve skoru 2-0’a
getiriyordu. 41’inci daki-
kada daha önceden sarı
karı kartı bulunan Le-
dian Mamusah’ın Serdar
Aziz’le girdiği bir müca-
delede ikinci sarı kartı
görüp oyundan ihraç
edilmesi, 2-0 yenik
durumda girdiğimiz so-
yunma odasından biraz
olsun umut taşımamızı
sağlıyordu.
Millî Takımımız ikinci
yarıya savunmasında üç
oyuncu değişikliğiyle başladı.
Barış Yardımcı’nın yerine Ozan
Tufan sağ beke, Atila Turan’ın
yerine İsmail Köybaşı sol beke,
Serdar Aziz’in yerine de Uğur
Demirok sağ stopere geçmişti.
Ay-yıldızlılar ikinci yarıya daha
büyük bir hevesle hücum ederek
başladı. Nitekim47. dakikada
Oğuzhan’ın derin pasıyla sol ka-
nattan savunma arkasına kaçan
Cenk Tosun topu içeriye çeviriyor,
ön direğe koşu yapan Cengiz
Ünder de net bir vuruşla kaleci
Berisha’yı mağlup ederek farkı
bire indiriyordu: 2-1.
Dakikalar 51’i gösterirken bera-
berlik golüne çok yaklaştık. Çağ-
lar Söyüncü orta sahada çok akıllı
bir baskıyla kazandığı topla rakip
ceza sahasına yaklaşıp Cenk To-
sun’un önüne derin bir pas bıraktı.
Bir anda kaleciyle karşı karşıya
kalacak olan Cenk’e Arnavutluk
savunması gol vuruşu izni ver-
medi. Üç dakika sonra bu defa sol
kanattan sağ kanada atılan ters
topla Ozan Tufan buluştu. Ozan’ın
çevirdiği topa Cenk iyi vurdu ama
kaleci Berisha bir kez daha başa-
rılıydı.
Art arda pozisyonlarla beraberlik
golünü ararken bir anda üçüncü
golü de kalemizde gördük. 55. da-
kikada Arnavutluk üçüncü kez
organize biçimde kalemize yük-
lendi. Bir kez daha sağ kanattan
yapılan ortayla yine arka direkte
Sadiku topla buluştu. Ar-
navut futbolcu savunma
oyuncularımızdan sıyrıl-
maya çalışırken bir anda
boşta kalan topa yetişen
Eros Grezda sert bir vu-
ruşla skoru 3-1’e getirdi.
Mircea Lucescu 60’ıncı
dakikada bir hamle daha
yaparak Kenan Kara-
man’ı kenara alırken,
Emre Akbaba’yı oyuna
sürdü. İlk defa AMillî
Takım forması giyen
Emre Akbaba da bir
dakika sonra ayağına
değen ilk topu ağlarla bu-
luşturdu. 61’inci dakikada
gelen bu golde Oğuzhan
derinlemesine bir pasla
rakip kaleye koşu yapan
Cenk Tosun’u buluşturu-
yor, Cenk topu topuğuyla
arkasından yüklenen
Emre Akbaba’ya bırakı-
yor, Emre de sol ayak
içiyle uzak köşeye çok
klas bir plase gönderip
farkı bire indirirken ümit-
lerimizi bir kez daha
zirveye çıkartıyordu: 3-2.
Teknik direktörümüz
Lucescu 70’te Cengiz Ün-
der’in yerine Enes Ünal’ı
alarak çift santrfora
dönecek, 74’te Hakan Çalha-
noğlu’nun yerine Yusuf Yazıcı ile
oyuna biraz daha dinamizmgetir-
meye çalışacaktı ama Arnavut-
luk’un 10 kişilik inatçı direnişi,
bu baskılı oyundan bir gol daha
çıkarmamıza izin vermeyecekti.
Lucescu: “Avrupa
Şampiyonası’na
gideceğiz”
3-2’lik yenilgimizle sonuçlanan
maçın ardından düzenlenen basın
toplantısında teknik direktör
Mircea Lucescu ümitli konuşmayı
sürdürüyordu. Hazırlıkmaçında
tecrübeli oyuncuların arkasından
gelen yeni oyuncuları görmek is-
tediğini, bu nedenle zor bir maç
yaptıklarını söyleyen Rumen tek-
nik adam, “İlk yarıya bakarsanız
oyunun neredeyse hâkimiydik,
oyunu domine ettik. Çok gol
pozisyonu ürettik ama rakip
bizim iki hatamızı değerlendirdi.
Sonuçta üç kere kalemize geldiler,
üçü de gol oldu” diyordu.
Fizik olarak çok iyi bir ekibe karşı
oynadıklarını belirten Mircea
Lucescu, “Üç hata, bu seviyedeki
ekip için çok. Ofansif yönden bak-
tığımız zaman birçok oyuncum
şevkle ofansif oyuna katıldı. Biraz
daha sakin olup gol paslarını,
özellikle ilk yarıda daha dikkatli
verebilmeliydik” ifadelerini kulla-
nıyordu. İkinci yarı başındaki
değişiklikleri, eski ve yeni bekler
arasındaki farkı görmek için yap-
tığını ifade eden Lucescu, Atila’nın
iyi oynamasına rağmen ilk golde
tecrübe hatası yaptığını söylüyor,
Barış’ın ise ofansif açıdan iyi
olduğunu ancak defansif açıdan
ise biraz daha zamana ihtiyacı
bulunduğunu vurguluyordu.
Hollanda’nın Dordrecht kulübün-
den Millî Takım’a çağrılan Erol
Erdal Alkan hakkındaki bir
soruya da Lucescu, “Almanya
3. Ligi’ndeki oyuncuları seyrettim.
Erol’u gördümDordrecht maçında.
Benimhoşuma gitmedi çünkü
orta sahada oynuyordu. Defansın
göbeğinde oynamış olsa daha iyi
olurdu. Onu çağırdım. Kenan da
genç bir oyuncu. Onları görmek
istiyordum. Herhalde görmek
istememde bir sakınca yok. Millî
Takım antrenörü gelecek gördüğü
oyuncuları çağırabilir. Eğer bunu
yapamayacaksa o zaman oyuncu
seçmeyi nasıl yapacak? Gelece-
ğine inandığı oyuncuları çağır-
maya hakkı yokmu? Birçok yerde
‘Genç oyuncu bulacağım’ dedim.
Tabiî eksikleri olabilir” cevabını
veriyordu.
Lucescu, Erol’un iyi bir oyuncu
olduğunu, genç ve Türk olduğunu
vurgulayarak, “Onun da Millî
Takım’a seçilme hakkı var. Şimdi
kulübüne geri dönecek. Umut
ediyorumki o da yükselecek,
daha iyi gidecek. Liglerimizde
oynayan çok fazla genç oyuncu-
muz da yok. Aynı zamanda U21
maçları bittikten sonra onlardan
da oyuncu alacağız. Onlarda Millî
Takım’a girecek oyuncular var”
diyordu.
“Türk halkına Avrupa Şampiyo-
nası’na gitme sözünü veriyor
musunuz?” sorusuna da Mircea
Lucescu’nun cevabı şöyle
oluyordu: “Tabiî ki gideceğiz.
Bunda problemyok. Benimbir
şeyler yapmam lâzım. Bu işte
hokus pokus yok. Hepimizin
üzerine düşen görevler var.”