

vardı. Genç Millî Takımlarda bera-
ber oynadığım arkadaşlarımda
vardı. Güzel bir Mustafa Hocam
vardı. Mustafa Reşit Akçay Ho-
camı çok severim. Kendisi benim
için çok özeldir. Sadece hocalık
anlamında değil, insanlık olarak
da örnek alınması gereken bir
insan. Çok güzel bir ortamımız
vardı. Tam aile ortamını orada
yaşadım. Çok keyif aldığımbir
dönemdi. Yarım sezon oynadım.
Aynı sezonun ikinci yarısında
Çaykur Rizespor’a transfer oldun.
Rizespor transferi aslında bugün-
lerin başlangıcı da oldu senin için.
Transfer hikâyeni anlatır mısın?
Mustafa Denizli Hocamın beni is-
temesiyle Çaykur Rizespor gün-
lerimbaşladı. Şu an Türkiye
Futbol Federasyonu bünyesinde
bulunan çok değerli ağabeyim
Tuncay Yanık’la beraber Çaykur
Rizespor’da güzel günler yaşadık.
Tuncay ağabey çok güzel adam-
dır, çok sevdiğimbir ağabeyimdir.
1461 Trabzon’da güzel bir yarım
devreden sonra Rize günlerim
başladı. Türkiye’nin en büyük
teknik direktörlerinden biri olan
Mustafa Denizli Hocamduruşu,
karakteri, futbol bilgisiyle bana
çok şey katmıştır. Çok güzel şey-
ler yaşadık hocamızla beraber.
Çaykur Rizespor’da rüştünü
ispatladığını söyleyebiliriz.
2014-2015 sezonunda 35, ertesi
sezon da 27 maçta oynadın.
Çaykur Rizespor’da geçmişe
oranla neleri doğru yaptın da bu
kadar forma şansı bulabildin?
Mustafa Hocayla yarım sezonda
lige çıktık. Ondan sonra Rıza Ho-
cayla başladık. Benim açımdan
kötü geçti. Sakatlıklar yaşadım.
Yaptığımhatalar da vardı. Kötü
geçirdiğim sezonlarda kendime
tatil cezası veriyorum, yaz tati-
linde biraz daha fazla çalışıyorum.
O dönemde de yaptığımhatalar-
dan dolayı kendime böyle bir ceza
vermemgerekti. Güzel bir çalışma
dönemi geçirdimyazın. Sezon
başı kampı çok iyiydi. Mehmet
Özdilek Hocamla birlikteydik.
Ondan sonra lige de güzel başla-
dım. Aslında o dönem sol bek oy-
namaya başladığımdönemdi. Ali
Adnan’ın Asya Kupası’na gitmesi
gerekiyordu. Bir sol bek arkadaşı-
mız daha vardı; Oğuzhan… O da
cezalıydı. Sol açık olarak forma
şansı bana geldi. Tek sol bek oy-
nayabilecek kişi bendim. Aslında
benim aklımda da sol bek oyna-
mak her zaman vardı. Birkaç maç
sol bek oynadım, iyi de oynadım.
Bir maçta da asist yaptım. Sonra
da yavaş yavaş alışmaya başla-
dım. Defansif anlamda öğrenmem
gereken şeyler vardı, onları öğ-
rendim. Mehmet Hocayla başla-
dım sol bek oynamaya. Bir zaman
sonra Hikmet Karaman Hocam
geldi. Hikmet Hocayla beraber
tavan yaptım. Performansımı
iyice yukarıya çektim. Hikmet
Hocamın geldiği ilkmaç Trab-
zonspor maçıydı. Bir tercih
yapması gerekiyordu. Ya ben
oynayacağımya Ali Adnan…
Tercihini benden yana kullandı.
Çok iyi oynadığımbir maç oldu.
Ondan sonra artık tamamen üze-
rimde durmaya başladı Hikmet
Hocam. İnanılmaz bir destek ve
özgüven verdi bana. Bu sayede
seviyem iyice yukarıya çıkmaya
başladı. Artıkmaçlarda hücum
anlamında daha fazla katkı ver-
meye başladım. Savunmada da
sürekli oynadığım için öğrendiğim
şeyler oldu. Performansımı yuka-
rıya çeke çeke ritmimi buldum,
seviye atladım.
Bu pozisyonda kendini geliştir-
mek için özel çalışmalar yapıyor
musun?
Sürekli orta çalışmamgerekiyor.
Bu konuda çalışmazsanız yetene-
ğiniz de olsa gidiyor bazı şeyler.
Sürekli tekrar etmeniz gerekiyor.
Çaykur Rizespor dönemimde
bunu inanılmaz yapıyordum. Hik-
met Hoca sürekli başımda durdu.
İdmanlardan sonra duran toplar
olsun, hareketli pozisyonlarda or-
talar olsun çok ilgilendi benimle.
Çok güzel bir çalışma dönemim
oldu idmanlardan sonra. Üzerine
koya koya çalıştım. Sonra da ayak
alışkanlığı oldu zaten. Burada da
şu an aynı şekilde çalışıyorum.
Çaykur Rizespor’daki başarı gra-
fiğinden sonra sezon başında Me-
dipol Başakşehir’e transfer oldun.
Başakşehir’e transferin nasıl ger-
çekleşti?
Sezon sonu sözleşmembitiyordu.
Devreden sonra yavaş yavaş
takım aramaya başlıyorsunuz.
Çünkü bir dönem sonra ayrılma
kararını alıyorsunuz zaten. Çok
güzel iki sezon geçirmişim. Sol
bek olarak iyi bir istatistiğim
vardı. Büyük takımlar da benimle
ilgilenmeye başlamıştı. Rize-
spor’la da görüşmelerim oldu.
Benim için Rizespor her zaman
özel kalacaktır çünkü kendimi
orada ispatladım. Sezon sonuna
doğru Abdullah Hocayla konuş-
tum. Beni davet ettiler. Tesisi ve
stadyumu gezdim. Başkanımızla
görüştüm. Başka kulüpler de beni
istedi. Ama buradaki projeler,
hocanın ve başkanın yaklaşımı
benim için çok değerliydi. Elbette
biz bu işi para için, geleceğimizi
kurmak için yapıyoruz. Ama
bunun yanında da değer görmek,
sana birilerinin değer vermesi
benim için çok önemli. Bunları
çok fazlasıyla ve içten bir şekilde
hissettiğim için Başakşehir’i
tercih ettim. Başakşehir’in hedef-
leri var, benimhedeflerimvar.
Doğru bir tercih yaptığımı da
düşünüyorum.
İlk sezonunda şans buluyorsun
ve takımının şu anki başarısında
pay sahibisin. Bu durumu nasıl
değerlendiriyorsun? Kendi per-
formansını nasıl buluyorsun?
Bu takımdan güzel bir başlangıç
ve güzel bir süreç bekleniyordu
zaten… Sonuçta son iki sezonu
dördüncü bitiren bir Başakşehir
takımı var. Bu sezon da bu hedef-
ten geri kalmayacağımızı herkes
bekliyordu. Bizimde hedefimiz
var. Daha üstleri hedefliyoruz.
Neden üçüncülük, neden ikincilik,
belki de neden şampiyonluk ol-
masın? İyi bir başlangıç var. İki
senedir UEFA’ya giden bir Başak-
şehir kulübü var. Ben de yeni
transfer oldum. Zor bir yer. Her-
kesin iyi olduğu bir takım. Ben de
seviyemi hep yukarıda tutmalı-
yım. Daha fazla çalışmak zorun-
dayım. Daha az hata yapmak
zorundayım. Buraya gelmeden
önce beraber zaman geçirdiğim
arkadaşlarımvar takımda.
Sağ olsunlar beni çok güzel karşı-
ladılar ve sahip çıktılar. Adaptas-
yon sorununu çok yaşamadım.
Güzel bir süreç geçiriyoruz bu-
rada. Güzel bir dönemyaşıyoruz.
Şu an bir kaybımız ve üzerimizde
bir baskı yok.
Gözlemlediğimiz kadarıyla Medi-
pol Başakşehir’de şu an için
kimse “şampiyonluk” kelimesin-
den söz etmiyor. Ama ortada çok
ciddi bir başarı da var. Sen Bur-
saspor’da benzer bir hikâyeye
tanık oldun. Oradaki günlerle
bugünleri karşılaştırdığın zaman
benzer bir mutlu sona tanık
olabilir mi Türkiye?
Tabiî ki olabilir. Neden olmasın?
O dönem zordu. Bu dönembelki
daha da zor. Ama güzel bir ekibi-
miz var, güzel bir arkadaşlığımız
50
51