

genç oyuncularımız yurtdışına gidi-
yor. Hocamız bu durumdan çok
memnun. İnşallah hemkulüpler
hemMillî Takımbu durumdan hep
böyle mutlu olur.
Amatörler bakanlığa
bağlanacak
Yayın gelirindeki payımızı yüzde
12’den yüzde 4’e çektik ve feragat
ettik. Ancak burada şöyle bir durum
var. Biz senede 60milyon lira BAL
Ligi’ne yardımyapıyoruz. Yani ama-
tör kulüplerimize büyük bir katkı-
mız var. Payımızı indirirken BAL
kulüplerinin bakanlığa bağlanması
şartını koştuk. Yayın gelirindeki
hakkımızdan vazgeçerek profesyo-
nel kulüplerin, TV gelirlerini de
arttırmış olduk.
En büyük tehlike 1. Lig’de
Bizimöncelikli hedefimiz kulüpleri-
mizin gelirleri kadar harcama
yapmaları, borçsuz olmaları. Biz gel-
diğimizden beri en büyük tehlike
devamediyor, bitmedi. Borçlanma
büyük sorun. Buna karşılık toparla-
nan çok kulübümüz var. En büyük
tehlike 1. Lig takımlarımızda. Biz gel-
diğimizden beri bu işte ne kadar katı
duracağımızı anlatmaya çalıştık.
Bilmiyorumdikkatinizi çekti mi?
TFF 1. Lig’demâli şartlara uymadık-
ları için birçok takımın puanını sil-
dik. Süper Lig’de birçok takımpuan
silme cezasında direkten döndü.
UEFA’ya giden ya da gitme ihtimali
olan kulüpler takip ediliyor. Bütçele-
rini dengelemezlerse yarın hiç um-
madığımız takımlar bile Avrupa’ya
gidemeyebilir. Önemli olan taraftara
oynayıp transfer yapmak değil,
uygun harcamalar yapmak. Maale-
sef kulüplerimizin bazı gelirleri
Avrupa’ya nazaran yüzde 10 civa-
rında. Belli kulüpler yüzde 70’e
yakın kombine satarken diğerleri
yüzde 10 satıyor. Bu durumçok can
sıkıcı. Dengesizlik var. Bu dengesiz-
liği ortadan kaldırmak için elimiz-
den geleni yapıyoruz.
Naklen yayını
6 haftada çözdük
Bu hafta sonu inşallah TRT’den
canlı olarak 1. Lig yayınlanacak.
İhalenin devamıydı bu süreç. 6 haf-
tada çözebildik süreci. Yayınlar yine
başlıyor çok şükür. İlk günden beri
bu sorunu çözmeye çalışıyorduk
zaten. Ben, yönetimimve hocam
her şeyin farkındayız. Kimin ne algı
operasyonları yapmaya çalıştığının
farkındayız. Kurallar var ve uymak
zorundayız. Genel kurul beni gü-
vendiği için seçti. Biz bu kuralları
yerine getirdik ve TRT’ye verdik
maçları. Beni çok kulüp aradı. On-
lara “3-4 haftaya çözülür” dedim.
6. haftada çözüldü. Yayın hakları bu
sezonun sonunda bitiyor. Maçların
yayınlanmasından ötürü çok
mutluyuz.
Stat kapatma yerine
bölümkapatma
Tribünlerin doluluğu konusuna
cevap vermek için göreve ilk başla-
dığımız güne dönelim. E-Bilet ve
Passolig güvenlik açısından oluş-
muş bir organizasyon… İlk başlarda
istemediğimiz seyirciler stada gel-
medi. Statlar boştu. Ama baktığımız
zaman üç sezondur seyirci ortala-
ması artıyor. Seyirci sayımız 6 bin
küsurlardan 9 bin küsurlara çık-
maya başladı. Kademe kademe
yükseliyor. Ne oldu bunun karşılı-
ğında? İstemediğimiz taraftar grup-
ları, herkesin rahatsız olduğu kitle
maça gelmiyor. Biz gelmeden evvel
saha kapanıyordu, kadın seyirciler
maça geliyordu. Biz bunları kaldır-
dık. Şu an statları bölümbölümka-
patıyoruz. Eksik yanlar var mı? Var.
Hukuk sistemi tam çalışmıyor.
Kolluk kuvveti değiliz çünkü. Küfür
edenler, olay çıkartanlar kolluk
kuvvetleri tarafından alınıyor ama
bir yaptırımı yok. Şimdi kişilere
kadar gelecek bu ceza. Bölüme uy-
guladığımız ceza çok önemli. Stat
dolarsa 80 kişilik bir yerden bahse-
diyoruz. Dolmazsa 30-40 kişi… Kötü
tezahürat yapanlar, diğer seyirciler
tarafından uyarılmıyor. Artık şart-
lar değişti. Medeniyet arttı. Futbola
olan sevgi arttı. Futbol bir şov
oyunu, bir keyif oyunu. İnşallah bu
oranlar artarsa yanlış yapan kişileri
de ihbar ederek temizleyebiliriz.
Avrupa’da bu sistemböyle. Bu dü-
şünce yapısına gelirsek bunların
hepsi çözülecek. Eleştirmek çok
kolay. Ama başa dönün. Stat kapat-
malardan bu noktaya geldik.
Teknoloji ve yargı ilerledikçe tek
kişilere kadar düşecek cezalar.
Deplasmanda seyirci ceza alırsa
gelecek deplasmanda cezasını
çekiyor. Evinde çekmiyor artık.
Zaman alıyor bazı şeyler.
Ödemeleri biz yaptık
Gelirler arttıkça borçlar da artıyor.
Bunu aramızda konuşuyoruz. Ku-
lüplerimizin buna çok dikkat etmesi
gerek. Her takım sahaya başarı için
çıkar. Kulüplerimizin borç batağı
içine girmemeleri gerekiyor. Kulüp
başkanlarımız 2 yıldır bu algıyı ya-
kalamaya başladı. 1. Lig yayınlan-
mamasına rağmen kulüplerimizin
yayın gelirlerini ödedik. Digitürk
ödemelerde 3-4 ay geriden geldi.
Biz buna rağmen ödemeleri aksat-
madık. Biz görevi aldığımızda TFF
kredi kullanırdı. Biz bugün nakdi
100milyon lira civarında döndürür
hale geldik. Eskiden bu rakamlar 3
milyon lira civarındaydı. Beni tanır-
sınız. Her türlü eleştiriye açığım.
Bu eleştirilerden ders çıkartırım.
Bir şeyi bilmemek ayıp değil, öğren-
memek ayıp. Ama saygı çerçeve-
sinde eleştirileri kabul ederim.
Benim ailemi ve kişiliğimi eleştiri
içine katmayacaklar. Çünkü ben de
herkesin nasıl yaşadığını biliyorum.
Yarın kitap yazdığımda inşallah her
şeyi anlatırım.
Yenikapı ruhu öne çıkmalı
Kulüplere verilen cezalar caydırıcı
değil. Ama statü bu şekilde. Çok
söylemler var. Kulüp başkanları
camialarını korumak adına açık-
lama yapıyor. Bu hataları ben de
yaptım zamanında. Bu açıklamaları
dilimdöndüğünce başkan arkadaş-
lara anlatmaya çalışıyorum. Baş-
kanların verdiği her demeç aşağıla-
ra kadar iniyor ve taraftarı geriyor.
Türkiye’de iki önemli unsur var.
Siyaset ve futbol… Futbolun baş-
kanı, yöneticileri, futbolcular çok
önemli aktörler… 15 Temmuz gece-
sinden ders almalıyız. Yenikapı ru-
hunun futbolda da yeniden ön plana
çıkması gerekiyor.
Cezalar katlanıyor. Ama cezalar her
sezon sonunda sıfırlanıyor. Aslında
ceza dediğiniz de maça gidemiyor;
yazışma yapamıyor. Para cezaları
var. Ben başkanken para cezası da
aldım. Ama kendimödedim. Kulübe
ödetmedim. Etik olarak bunun
böyle olması gerekir. Yurtdışında ve
44
45