

olan kadronun, yarın olamayacağını
beyan ettik. Ben de söyledim; Sayın
Ali Dürüst de söyledi. O gün bunu
söyledik. Yine aynı şeyi söylüyo-
rum. Arda’nın alınmama sebebini
bilmiyorum. Söylenenler gerçek
değil. Hocamız teknik olarak al-
madı. Ben de saygı duyuyorum.
Bu kadar tartışılacak bir konu değil.
Bizler medya mensupları gibi ya da
vatandaş gibi bakamayız olaylara.
Geniş çerçevelerden bakmamız ge-
rekiyor. Biz olaylara bir anlık baka-
mayız. Genişten bakmalıyız. Üç
maçtır olmayan Arda, dördüncü
maçta olabilir. Bu teknik bir karar-
dır. Saygı duymamız gerekiyor.
Tabîi ki eleştirebilirsiniz. Ama he-
defe baktığınız zaman bir yerde
yarışmacı bir takım; diğer yerde
gelişen takım. Hocamız gençlere
dönmüş. Bunu yapmaya çalışıyoruz
zaten. Olaya takım içindeki ahenk
olarak da bakın. Çok farklı unsurlar
var. Hocamız bu kararı vermiş;
saygı duyuyoruz. Ukrayna ve İz-
landa maçlarında Arda, Selçuk gibi
oyuncular yoktu. Olmamalarına
şaşırılmasına saygı duyuyorum.
Keşke Neymar’ı geçse de mutlu
olsak. Hocamız bu kararı vermiş.
Saygı duymaktan başka yapabile-
cek bir şeyimiz yok.
Oyuncuya “Kusura bakma”
mı demeliyiz?
Olayı döndürüp dolaştırıp Arda’ya
geliyoruz. Millî Takımlara baktığınız
zaman oyunculara ne dememiz ge-
rekiyor? Oyuncu alınmadığı zaman
arayıp, “Kusura bakma hoca seni
almadı” dememiz mi gerekiyor?
Bunlar çok yanlış yerlere gidiyor.
Sadece Arda’yı değil, Selçuk, Gök-
han Töre, Hakan Balta’nın da aran-
dığını tahmin etmiyorum. Hepsi
kardeşimiz. Ama yönetici arayacak
diye bir şey yok. Arda’yı seviyoruz
ama arayamama sebeplerimiz var.
Hocanın arkasından iş çeviriyor du-
rumuna düşeriz. Böyle bir algı yara-
tılır. Hocanın almadığı futbolcuyu
başkan nasıl arar? Ne diyeceksiniz?
Aradığımız zaman ne diyeceğiz?
Hepsi çok değerli oyuncular. Dönüp
baktığınız zaman hocanın arkasın-
dan iş çevirmek oluyor bu… Benim
böyle bir yapımyok. Ben bunu yap-
mam. Futbolcular alınmadıysa alın-
mamıştır. Arda da Hakan da Selçuk
da bizler için çok değerli oyuncular.
Biz hep beraber bir aileyiz. Kol kırılır
yen içinde kalır. Arda’nın sakalı,
Selçuk’un bıyığı var diye almayın
demem. Yönetimin bir alâkası yok.
Hocamızın kararıdır. Hocanın kur-
duğu kadrolarda bizim için bir şey
değişmedi. Biz hocamıza, “Bunu
neden almadın?” diyemeyiz. Bizim
açımızdan gündeme getirilecek bir
durumyok. 6 ay oynamayan Arda,
Millî Takım’daydı. Alındığı zaman da
karışmadık. Ömer Toprak alınma-
dığı zaman da karışmadık. Bu doğru
değil. Burası kulüp değil, federas-
yon. Millî Takım için en iyi kadroyu
teknik ekip belirler. Biz disiplinlik
bir durumgelirse hareket ederiz.
Onun haricinde disiplin konusu
önümüze gelmedi ki… Gelse herke-
sin haberi olurdu. Fatih Terimgibi
bir marka kızdı diye bir oyuncuyu
almamazlık etmez. Fatih Hoca bunu
asla yapmaz. Kamuoyunda kavga
yaratmak için bir şeyler söyleme-
yeceğim. Sadece gerçekleri söyle-
yeceğim. Arda Turan Millî Takım’da
olabilir, olmayabilir; Selçuk olabilir,
olmayabilir… Bizlerin bir futbolcuya
idari olarak büyük bir hata yapma-
dıkları zaman karışma hakkı yok.
Karışanları zaten yadırgıyor ve
eleştiriyorsunuz. Teknik olarak
oynayabiliyorsa çıkar oynar.
Herkes bu takıma gelebilir. Hırva-
tistan’da bunu zaten söyledim.
Herkes bu takıma gelebilir; gidebilir.
Bu olay haline getirilmemeli. Bunu
ilk gün açıkladık zaten… Ortada bir
sorun varsa çözülür.
Yapılan oyunun farkındayız
Biz arabulucuyuz diye duyuyoruz.
Bir sürü insanlar araya girmeye ça-
lışıyor. Amaçları en başından beri
söylüyorum. Yapılan oyunların far-
kındayız. Bazı olaylar, bazı hareket-
ler ve bazı kişilerin yönlendirme-
siyle çok büyük yanlışlar yapılıyor.
Yine söylüyorum. Bu olayın farkın-
dayız. Bunu yapmaya çalışanlar şu
an siyasetin değil, futbolun üzerin-
den gitmeye çalışıyor. Burada gözü
olan çok insan vardır. Biz de hedef
haline gelmişizdir. Kimin genel ku-
rullarda neler yaptığını biliyoruz.
Hocamız yakında konuşacaktır;
cevapları verecektir. Arda’yaMillî
Takım’ın kapıları kesinlikle kapalı
değil. İdari olarak böyle bir şey zaten
yok. Arda gibi bir futbolcu
hocamız tarafından uygun görüldü-
ğünde çağrılacaktır. Hocamız da
böyle bir şey söylemedi. “Arda’ya
kapılar kapandı” demedi. Hocamızla
paylaştığımız tabiî ki bazı şeyler var.
Hocamla aramızda olan şeyler.
Problemler çözülür. Biz çözümü
bekleyemiyoruz. Biraz bekleyelim…
Çözülecektir muhakkak her şey…
Sözleşmenin
yayınlanması mânidar
Fatih Terim’in sözleşmesinin ba-
sında yer almasının zamanlaması
bizim tarafımızdan da mânidar bu-
lundu. 2013 senesinde bumukavele
zaten sayfa sayfa gazetelerde çıktı.
Bu yeni bir şey değil. 2013 sene-
sinde çıkmış bir şeyin o gün yeni-
den çıkması çokmânidar. Personel
kadromuzda çok önemli değişiklik-
ler yaptık. Epey değişiklik yaptık.
Giden birilerinden çıkmış olabilir.
Buradan birisinden çıkmışsa bunu
muhakkak bulacağız zaten. Söz-
leşme 2013 yılında çıkmış zaten.
Millî maçtan önce çıkmış sözleşme
için TFF’nin çıkardığını bile söyledi-
ler. Bana ne artısı olacak ki? Hoca-
mız Anadolu çocuğu… Konuşursu-
nuz. Elinizi sıkar gider. Bizim ayrı bir
dostluğumuz var. Geçmişte sıkıntı-
lar yaşanmıştır ama dostluğumuz
var çok sağlam… Herkes aramızın
kötü olmasını bekliyor. Ama birlik
beraberlik herkesi rahatsız ediyor.
Biz bir şey çıkarmadık. Eğer biri
varsa bulurum. Yine soruyorum.
Bana ne menfaati olacaktı? Hocaya
ve takıma zarar vermek amaç.
Yorumcuların hepsi bu sözleşmenin
yeniden çıktığını biliyordu. Neden
yönetimle teknik kadronun arasını
bozmaya çalışıyorlar? Kimin ne
oyunları var? KimTürkiye’yi siya-
sette değil de futbolda karıştırmak
istiyor? Yaptığımız şeyin nereye
gittiğine dikkat edelim. Herkesi
uyarıyorum.
Büyük harcama
iddiası yalan
Konya’daki millî maçlar süresince
büyük harcamalar yapıldığı iddia
edildi. Bir algı operasyonu var.
Demirören soyadı ve bu yönetim
olduğu sürece böyle iddialar olmaz.
Turizm acentelerini geldiğimiz anda
kaldırdık. Şu an 4 kişi yapıyor bu
görevi… Hepiniz biliyorsunuz. Beni
ve ekibimi tanıyan herkes bilir. Hata
olur ama kasıtlı yanlış olmaz. İki
maçınmâliyeti 900 küsur bin lira…
Buna her şey dâhil… Güvenlik, stat
masrafları da dâhil. Millî Takım,
Amerika’ya gittiğinde 1 milyon
dolar limuzin parası ödenmiş. Biz en
son Amerika’ya gittiğimizde 10
günlükmaliyet 200 bin dolardı.
Lütfen dikkatli olalım. Türkiye’de
hiçbir hocanın, yönetime yazılı
rapor sunduğunu sanmıyorum. Ho-
calar rapor veriyor ama yapılması
gereken yatırımlarla ilgili rapor ve-
riyor. Hocalarımız bütün Türkiye’yi
gezerek eksikleri rapor ediyorlar.
Hocamıza inandık
İzlanda’ya giderken gündüz, gelir-
ken gece geldik. Giderken uzun
uzun sohbet ettik. Çünkü gün-
düzdü. Ama dönüşte sadece hoca-
mız ve yönetici arkadaşlarımızla
10 dakika maçın değerlendirmesini
yaptık. Kaybedilenmaçtan sonra
zaten ne konuşabilirsiniz? Maç
sonrası yönetici beyanatı nasıl
doğru değilse; teknik heyetle
konuşmak da doğru değil. Gerekli
konuşma ertesi gün yapılır.
Biz Türkiye’de ilk defa Millî Takımlar
Koordinatörlüğü görevi kurduk.
Çünkü hocamıza inandık.
Hocamızın kaliteli bir kadrosu var.
Bu kadroyla çalışmaları yapıyor.
Hocamızın Millî Takım’la ilgili yapa-
cağı ön çalışma, yeni oyuncularımı-
zın bulunması. Emre Mor’u çıkarttık
mesela… Kendisini kimse bilmi-
yordu. Kaan Ayhan geldi yeni…
UEFA’da kurumolarak
saygı görüyoruz
UEFA düzeyinde kişi değil, kurum
olarak çok saygı görüyoruz. Burada
bölgesel federasyonları topladık ve
o toplantıda, “Oy verin” diye işaret
ettiğimiz kişi UEFA Başkanı oldu.
Bugün ayrıca ilk kez bir profesyo-
neli de UEFA’ya gönderdik. UEFA’da
bugüne kadar bir çaycımız bile
yoktu. Ama şu an İlker Uğur,
UEFA’da çok iyi bir yere geldi.
İlker arkadaşımız UEFA Başkanlık
Ofisi’nin müdürü oldu. Biz artık
bu konumdayız. Sayın Servet
Yardımcı da UEFA YönetimKuru-
lu’nda olacak inşallah.
Konuşmamızın sonuna geldik ama
hâlâ Arda’yı konuşuyoruz; ne olur
yanlış anlaşılmasın. Avrupa
Şampiyonası’nda Arda başarılı
mıydı? Teknik olarak hoca hazır
görmemiş ki şu an almamış.
Takım olarak Avrupa Şampiyo-
nası’nda başarılı değildik. Hedeflere
ulaşamadık. Millî Takım’da kimse-
nin tapulu forması yok. Burada
köklü değişikliklere de hazır olma-
mız gerekiyor. Futbolcu bir babanın
oğluyum. Arda, Kosova maçında
kadroda olur mu? Buna hocamız
karar verecek.
48
49