TR
EN
İran Futbolu 26.05.2018
İran Futbolu

Müzesinde bulundurduğu üç Asya Kupası'yla kıtasında tartışılmaz bir yere sahip olan İran Millî Takımı, aynı başarıyı Dünya Kupalarında gösteremedi. Katıldığı beş turnuvada da gruptan çıkamayarak ülkesine dönen 'Persli Aslanlar,' önümüzdeki ay Rusya'da bir ilki başarmak istiyor.

Türkiye - İran Maç Günü Kitabı'ndan...

İran Futbol Federasyonu, 1920'de kuruldu, 1948'de UEFA'ya üye oldu, 1954'te ise Asya Futbol Konfederasyonu'na katıldı. Federasyonun kurulmasından altı yıl sonra, Tahran Futbol Kulübü, Toofan Futbol Kulübü ve Ermeni Spor Kulübü'nün sporcularından oluşturulan Tahran 11'i, komşu ülke Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nden Bakü'ye yolculuk yaparak ilk maçına 1926 yılında çıktı ve İran Millî Takımı'nın tarihi yolculuğunu başlattı.

Asya futbolunda önemli bir yere sahip olan İran futbolu, bu yerini, A millî takımının Asya Kupası'na 14 defa katılıp, 1968, 1972 ve 1976 senelerinde olmak üzere üç defa kazanmasıyla hak etti.

Dünya Kupası'na ise 1978, 1998, 2006, 2014 ve 2018 yıllarında olmak üzere beş defa katılma hakkı kazanan İran Millî Takımı, bu en büyük kupada Asya Kupası geçmişinin aksine başarısız bir görüntü çizdi. Katıldığı dört turnuvada da gruptan çıkamayan İran, tek galibiyetini Fransa 98 Dünya Kupası'nda Amerika Birleşik Devletleri karşısında 2-1'lik skorla aldı.

Lig ve Asya'da başarılar

1970 öncesinde, İran'da resmi bir futbol ligi bulunmuyordu ancak mahalli liglerde mücadele eden birçok takım mevcuttu. 1970'te kurulan Yerel Lig, iki sezon boyunca oynandı ve ardından, ismini İran'ın meşhur mitolojik hükümdarından alan ulusal lig; Cemşid Kupası ihdas edildi. Beş sezon boyunca oynanan Cemşid Kupası, gerçekleşen İran İslam Devrimi ve yıllarca süren İran-Irak savaşı sebebiyle sekteye uğrayıp yerini bir süre yine Tahran Mahallî Ligi'ne bırakacaksa da oynandığı süre İran futbolunun Asya'da en güçlü olduğu döneme denk gelecek ve İran Millî Takımı bu dönemde Asya Kupası'nda önemli başarılar elde edecekti.

Asya Kupası, 1968 yılında dördüncü defa düzenleniyordu ancak İran Millî Takımı için bir ilkti. Tarihinde ilk defa katıldığı kupada zafere ulaşan İran'ın kupası, turnuvanın gol kralının ellerinde her maçını kazanmanın gururuyla yükselecekti.

Beş takımın tek grupta mücadele ettiği turnuvanın açılışını kendi seyircisi önünde yapan İran Millî Takımı, Hong Kong'u Hümayun Behzadi ve Ali Cabbari'nin maçın son dakikalarında kaydettiği gollerle 2-0'lık skorla geçti. İkinci maçında Tayvan karşısına çıkan İran, bu maçı da Hümayun Behzadi, Hüseyin Kalani, Ekber Eftekhari ve Farzami'nin dört golüyle rahatça kazandı. Turnuvanın üçüncü maçında ise henüz kendisi gibi mağlubiyet almamış Myanmar karşısındaydılar. Karşılaşmaya Hüseyin Kalani'nin 2. dakikada attığı golle hızlı başlayan İran, maçın 50. dakikasında kalesinde ilk kez gol gördü. Fakat 10 dakika sonra Ekber Eftekhari ve ardından Hümayun Behzadi'nin golleriyle maçı 3-1 kazanmayı bildiler. Turnuvanın son maçına üç maçta üç galibiyet ve altı puanla gelen İran Millî Takımı'nın finaldeki rakibi, dört puanlı İsrail'di. Giora Spiegel'in golüne engel olamayarak, turnuvada ilk defa geriye düşen Persli Aslanlar, son 15 dakikada Hümayun Behzadi ve Perviz Kılınçhani'nin ayağından buldukları iki golle maçı önde bitirdi ve ilk kez katıldıkları Asya Kupası'nı kendi seyircileri önünde kaldırdı.

1972'de bu defa Tayland'da düzenlenen ve ilk defa grup sistemiyle oynanan kupa, takımları gruplara paylaştırmak için oynanan karşılaşmalarla başladı. Kamboçya'yı 2-0'la geçen İran, ev sahibi Tayland ve Irak'la birlikte A Grubu'nda yerini aldı. Gruptaki ilk maçında Kalani'nin hat trick'iyle Irak'ı 3-0, ikinci maçında da Ali Cabbari'nin hat trick'iyle ev sahibi Tayland'ı 3-2 yenerek bir üst tura yükselen İran'ı, çeyrek finalde yine Kamboçya bekliyordu. Kamboçya'yı bu sefer 2-0'la geçen İranlılar, finalde Güney Kore'nin rakibi oldu. Normal süresi Ali Cabbari ve Park Lee-Chun'un karşılıklı golleriyle 1-1 biten finalin uzatma bölümünde turnuvanın da gol kralı olacak Hüseyin Kalani sahneye çıktı ve 108. dakikada attığı golle İran'ı Asya Kupası'nda bir kez daha zafere taşıdı.

1976 yılına gelindiğinde, İran turnuvaya bir kez daha ev sahipliği yapıyordu ve İran Millî Takımı son şampiyon olarak turnuvaya eleme oynamadan katılıyordu. Dokuz takımla oynanması beklenen turnuva; Kuzey Kore, Suudi Arabistan ve Tayland'ın çekilmesiyle birlikte bir önceki turnuvada olduğu gibi üçer takımlı iki grup hâlinde başladı. B Grubu'nda Irak ve Güney Yemen'le yarışan İran, Irak'ı 2-0, Güney Yemen'i ise 8-0 yenerek bir üst tura yükseldi. Yarı finalde karşılaştığı Çin'i de 2-0'la geçip finale uzanan Persli Aslanlar, final maçında da Kuveyt'i 1-0 yenerek, kupaya bir defadan fazla ev sahipliği yapan ilk takım olmanın yanı sıra hem gol yemeden şampiyon oluyor hem de hâlâ koruduğu "Asya Kupası'nı üst üste üç defa kazanan ilk ve tek takım" unvanını da bu zaferle birlikte kazanıyordu.

Kıtada güçlü, dışarda sessiz

Persli Aslanların Dünya Kupası geçmişi, Asya Kupası geçmişinden bir o kadar farklı. Turnuvaya şimdiye kadar dört defa katılmalarına rağmen, henüz gruptan çıkma başarısını gösterebilmiş değiller. İran Millî Takımı'nın kupaya ilk katılışı, Asya Kupası'nı üçüncü defa kazanmasından iki sene sonraya yani 1978 senesine denk geliyor. Asya Kıtası elemelerinde Suudi Arabistan, Suriye ve Irak'lı gruptan lider çıkarak final grubuna kalan İran, bu grupta da oynadığı sekiz maçta altı galibiyet ve iki beraberlik alarak, Asya Kıtası'nı Dünya Kupası'nda temsil edecek tek takım olma hakkını kazandı.

Kupanın dördüncü grubunda Peru, Hollanda ve İskoçya'yla eşleşen ekip, Kenny Dalglish'li, Graeme Souness'lı İskoçya'dan bir puanı 1-1'lik sonuçla kaptı ama Peru ve Hollanda'ya farklı kaybederek, henüz ilk turda evine dönmek zorunda kaldı.

Ancak evdeki yüksek gerilim, gerçekleşen İslam devrimi ve Irak ile seneler süren savaşın arasında, İran Millî Takımı 1982 Dünya Kupası elemelerine katılamadı. 1986 Dünya Kupası elemelerinde de FIFA tarafından tarafsız sahada oynamaya zorlanan İran, bu sebeple elemelere katılmayı reddetti. Takip eden 1990 ve 1994 Dünya Kupası elemelerinde yer alan ancak kupaya katılmaya hak kazanamayan Persli Aslanlar, kupaya son katılmalarından yirmi sene sonra yani 1998 senesinde Fransa'da oynanan Dünya Kupası'na ikinci defa vize aldı.

F Grubu'nda güçlü rakiplerle eşleşen İran'ın turnuvadan büyük beklentileri yoktu. Almanya ve Yugoslavya gruptan 7 puanla rahatça çıkarken, bu iki takıma karşı bütün maçlarını kaybeden İran ve Amerika Birleşik Devletleri'nin aralarında oynadıkları karşılaşmada ise İran, Dünya Kupası tarihindeki ilk ve tek galibiyetini 2-1'lik skorla aldı ancak yine erkenden evinin yolunu tuttu.

2002 Dünya Kupası'na, son eleme turunda İrlanda Cumhuriyeti karşısında Tahran'da 1-0'lık galibiyet almasına rağmen Dublin'de 2-0 kaybederek katılma hakkı kazanamayan İran, 2006'da ise kupada üçüncü defa boy gösterdi.

Turnuvaya, Japonya'yla birlikte katılma hakkı kazanan ilk takım olan İran Millî Takımı, D Grubu'ndaki ilk maçına Meksika karşısında çıktı. İlk yarıyı 1-1 eşitlikle bitirmelerine rağmen, ikinci yarının son dakikalarında yaptıkları basit bir hata sonucunda maçı 2-1 kaybettiler. İkinci maçta rakipleri güçlü Portekiz'di. Luis Figo'lu, Deco'lu, Cristiano Ronaldo'lu ve Nuno Gomes'li Portekiz karşısında da tutunamayarak, Deco ve Cristiano Ronaldo'nun gollerine engel olamadılar ve henüz iki maç sonunda bir üst tura çıkma şansını yitirdiler. Grubun son maçı ise Angola karşısındaydı ve Bahtiyarzade'nin ayağından buldukları golle kupadaki tek puanlarını kazandılar ancak hem çok şey bekledikleri golcüleri Ali Daei'nin kupa boyunca sessiz kalması hem de üçüncü defa gerçekleşen erken veda, son maçta gelen beraberliğin teselli getirmesine mani oldu.

2006 Dünya Kupası'ndan kısa bir süre sonra, FIFA, 23 Kasım 2006 tarihinde İran Futbol Federasyonu'nu bütün organizasyonlarından geçici süre uzaklaştırma kararı aldı.  Ülke yönetimindeki mevcut hükümetin, İran Futbol Federasyonu'nun işlerine müdahil olması yoluyla özerk yapıya müdahale ettiği gerekçesiyle verilen uzaklaştırma cezası, aradan bir ay dahi geçmeden, 17 Aralık 2006'da yeni bir yönetim kurulu oluşturulmasının ardından kaldırıldı ancak İran Millî Takımı 2010 Dünya Kupası elemelerinde başarı gösteremedi.

2014 Dünya Kupası için beklentiler bu sefer farklıydı. İran, kupaya katılma hakkı kazanmak bir yana artık gruptan çıkma başarısı göstermek istiyordu. 4 Nisan 2011'de, bundan önce iki farklı millî takımı Dünya Kupası'na taşıyan eski Real Madrid teknik direktörü Carlos Queiroz'u millî takımın başına getirdiler ve eleme grubunu 16 puanla lider bitirerek kupaya katılma hakkı kazandılar.

Carlos Queiroz kupa elemelerinde İran için bir ilki gerçekleştirmiş, başka ülkelerde doğmuş Eşkan Dijage, Rıza Guçannejad, Omid Nazari ve Steven Beitashour gibi İranlı futbolcuları kadroya dâhil etmişti. Şimdi, Querioz'dan bir başka ilki gerçekleştirmesi ve Persli Aslanları kupada ikinci tura taşıması bekleniyordu. Bu beklentilerle başlayan turnuvanın henüz ilk maçında, İran bir başka ilki gerçekleştirdi ve Meksika'yla 0-0 berabere kalarak, kupa tarihinde ilk defa bir maçını gol yemeden tamamladı. Grubun ikinci karşılaşmasında ise rakip güçlü Arjantin'di. Arjantin'in yıldız futbolcuları karşısında maç boyunca çok iyi direnerek büyük takdir toplayan İran takımı, ne var ki son dakikada Lionel Messi'ye engel olamadı ve maçı 1-0 kaybetti. F Grubu'ndaki son maçlarındaysa Bosna-Hersek karşısında erken çözülerek müsabakayı 3-1 kaybettiler ve çok iyi mücadele ettikleri bu turnuvadan da henüz ilk turda dönmek zorunda kaldılar.

Başarısız geçen turnuvanın ardından, Carlos Queiroz, İran Futbol Federasyonu'na istifasını verdi ancak daha sonra fikrini değiştirerek, sözleşmesini 2018 Dünya Kupası sonuna kadar uzatma kararı aldı.

2018 Dünya Kupası elemelerinde ikinci turda D Grubu'ndan lider olarak üçüncü tura yükselen İran Millî Takımı, üçüncü turda da oynadığı 10 maçın sadece sonuncusunda kalesinde gol görerek, altı galibiyet, dört beraberlikle Dünya Kupası'na katılma hakkını rahatça kazandı.

İran'ı Haziran ayında Rusya'da zor rakipler bekliyor ancak son yıllarda gösterdikleri gelişim, şu an onları kupada Asya'nın en büyük umudu yapmaya yetti. Kadrolarında Ali Rıza Cihanbehş, Serdar Azmoun, Said Ezatolahi, Saman Ghoddos ve Rıza Guçannejad gibi etkili oyuncular bulunduran Persli Aslanlar, Querioz yönetiminde gidecekleri Rusya'da son Avrupa Şampiyonu Portekiz, güçlü İspanya ve Fas karşısında mücadele edecek ve 40 senedir hayalini kurdukları bir ilki gerçekleştirmeyi, gruptan çıkmayı kovalayacak.