Previous Page  86-87 / 140 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 86-87 / 140 Next Page
Page Background

Mavi gözlü şampiyon

HemŞampiyonlar Ligi’ni hemde Dünya Kupası’nı havaya kaldırabilmiş iki teknik direktör gördü

futbol tarihi. Bu başarıya ulaşan ilk isim olan Marcello Lippi, bu ay 70. yaş gününü kutluyor.

Sıra dışı tarzı ve organizasyon becerisiyle sadece kupalar kaldırmakla yetinmeyen Lippi,

ardından gelen isimlere de ilhamkaynağı oldu.

Marcello Lippi

Mustafa Akkaya

006 yazında Dünya Kupası’nı

kazanmış İtalyan futbolcular,

Berlin’deki otelde çılgınca eğle-

niyordu. Fazlasıyla hak etmiş-

lerdi. Ülkelerini sarsan şike

skandalının ardından hepsi sa-

dece bu geceye odaklanmışlardı

ne de olsa. Fakat ortamda bir kişi

eksik gibiydi. Kır saçlı, masmavi

gözlü biri… Yani takımı bu zafer

için aylardır hazırlayan ve

motive eden teknik direktör

Marcello Lippi ortalıkta görün-

müyordu. Ne bar taburesinde

ne de lobideydi.

Sonradan bu anlar sorulduğunda

Lippi’nin cevabı yeterince kariz-

matikti: “Atıştırmak için bir

şeyler aldımve odama çekildim.

Penaltılar dâhil olmak üzere

maçı yeniden defalarca izledim!

Çünkü benimkutlama tarzımda

bu şekilde. Sevgili purom eşli-

ğinde maçı tekrar izleyerek,

zaferin tadını çıkararak!..”

Görüntüyü bir hayal etsenize!

Sadece televizyon ekranı saye-

sinde hafif aydınlanan yarı ka-

ranlık bir otel suiti… Beyaz saçlı,

deniz mavisi gözlü, orta yaşlı,

karizmatik bir adam… Bacak

bacak üstüne atmış, yüzünde

hafif ve zafer elde etmişçesine

bir gülümseme… Elinde purosu

ve bir kadeh içkisiyle birkaç saat

öncesinin tadını tekrar çıkarıyor!

İşte size kısa bir Marcello Lippi

özeti: Başarılı, karizmatik ve

etkileyici.

Dünya Kupası zaferi, Lippi’nin

kariyerindeki en büyük kutla-

maydı fakat ilk sakin kutlaması

o değildi. O geceden tam 10 yıl

önce Juventus’un başındayken

River Plate’i yenerek Kulüple-

rarası Dünya Kupası’nı kazan-

mıştı. Sonuç kesinleştiğinde

kulübesine dönmüş ve asistan-

larından oluşan ekibe, “Evet,

şimdi yeni bir döneme başlıyo-

ruz” demişti! “Kutlamaların

büyük bir taraftarı değilim.

Maçtan önceki akşamı, hemen

sonrakine tercih ederim” sözü-

nün de aslında Lippi gibi sürekli

gelişime ve süreçlere odaklanan

bir ismin ağzından çıkması pek

doğal karşılanabilir.

İlhamkaynağı

Teknik adamlık kariyerinin ilk

8 yılında 7 farklı kulüpte çalışan

Lippi, ilk fırsatta parlayan ve

herkesin dikkatini çeken bir

isimolmadı. Zira bu takımların

çoğu alt lig veya en fazla kalbur-

üstü Serie A ekipleriydi. Nihayet

Napoli’nin başına geçtiğinde

45 yaşındaydı ve bu hayatının

dönümnoktası olacaktı. Mara-

dona sonrasında hem sportif

hem ekonomik kriz yaşayan ku-

lübe UEFA Kupası bileti kazandı-

rınca ülkenin 1 numaralı işini,

yani Juventus Teknik Direktörlü-

ğünü kapması gecikmedi. Lippi

geç açılmıştı ama eline geçen

şansı daha iyi kullanamazdı.

İlk döneminde üç Serie A, bir

Coppa Italia ve bir de Şampiyon-

lar Ligi kupası kazandırdığı

Juventus, sadece İtalya’nın değil,

futbol tarihinin gördüğü en iyi

takımlar arasındaydı. Lippi

karizmasındaki bir teknik adam

böylesine kaliteli ayaklarla

işbirliği yapınca ortaya doğal

olarak ilhamverici bir süper güç

çıkıyordu. Tamda o yıllarda

Manchester United ile işleri yo-

luna koymaya başlayan Sir Alex

Ferguson, Lippi hayranı büyük

teknik adamların belki de ba-

şında geliyor. “Lippi çok etkile-

yici bir adam. Sadece gözlerine

bakmak bile onun hemkendine

hemde işine hâkimbiri oldu-

ğunu anlamanız için yeterli.

O gözler bazen ciddiyetle yanı-

yor, bazen parıldıyor, bazen de

sizi kurnazca analiz ediyor. Her

2

86

87