Previous Page  108-109 / 162 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 108-109 / 162 Next Page
Page Background

1984’teyse Roma tarafından kupa-

nın dışına itildiler.

Birleşmeden sonra da

Doğu ikinci planda

Doğu ile Batı’nın 1990’daki birleş-

mesi sonrasındaysa Doğu Almanya

kökenli takımlar Alman futbolu içe-

risinde doğru dürüst nüfuz sahibi

olamadı. İlk olarak 1991-92 sezonu

birleşik bir Bundesliga’ya sahne

olurken o sezon Doğu’yu temsil

eden takımlar, son Doğu Almanya

Ligi’ni ilk iki sırada tamamlamış

olan Hansa Rostock ile Dynamo

Dresden’di. Rostock bu ilk sezo-

nunu küme düşerek tamamlarken,

1993-94’te VfB Leipzig’in (Doğu

Almanya ortadan kalkınca Loko-

motive Leipzig de orijinal ismi olan

VfB Liepzig’e geri dönmüştü)

Bundesliga’ya yükselmesiyle

tekrardan Doğu’nun bu seviyedeki

temsilci sayısı ikiye yükselmişti.

Ne var ki Leipzig, o sezonun

sonunda Bundesliga’dan düştü ve

bir daha da geri dönemedi. Dynamo

Dresden ise bir sonraki sezon küme

düşüyordu ve onlar da o gün bu-

gündür Bundesliga’ya hasret. 1995

sonrasındaysa Doğu Alman kökenli

olup Bundesliga’da yer alan takım-

lar Hansa Rostock ile Energie Cott-

bus oldu. Rostock 1995’te Bundesli-

ga’ya geri dönerken 10 yıl kesintisiz

bu ligde oynadı. 2005’te düştükten

sonra 2007’de bir daha geri geldi

ama o sezonun sonunda onlar da

bir daha dönmemek üzere alt liglere

doğru yelken açtı. Energie Cottbus

ise 2000-2003 ve 2006-2009 peri-

yotlarında Bundesliga’da oynadı.

Onların küme düştüğü 2009’dan

RB Leipzig’in Bundesliga’ya yüksel-

diği 2016’ya kadarsa Alman futbo-

lunun zirve ligi, tamamen Batı

kökenli takımlar arasında oynandı.

RB Leipzig’in futbolda böylesine bir

makûs talihi olan bir bölgeden geli-

yor olması ilk bakışta onlar adına

bir handikap gibi görünse de takı-

mın arkasındaki sponsorun kimliği

de birçok dezavantajı ortadan kaldı-

racak nitelikte. Kulüp, bizzat Avus-

turyalı enerji içeceği firması Red

Bull tarafından kuruldu ve adını da

yine bu firmadan alıyor. Ancak

Alman Futbol Federasyonu takım-

ların adlarında şirket isimlerinin

geçmesini yasakladığı için kulübün

ismi açıkça Red Bull Leipzig olarak

konulamadı. Firma yetkilileri bunun

yerine Red Bull’un kısaltması olan

RB’nin, Leipzig’in önüne getirilme-

sini kararlaştırdı. Buna uygun bir

açılımolarak da RasenBallsport’ta

karar kıldılar. Kelimenin anlamının

“çimde yapılan top sporları” gibi bir

şey olması, aslında bunun zorlama

bir hamle olduğunu düşündürse de

bu strateji şu ana kadar tutmuşa

benziyor zira RB Leipzig’den resmi

yazışmalarda olmasa da günlük

konuşmada çoğunluk artık Red Bull

Leipzig diye bahsediyor.

Bir pazarlama

aracı olarak futbol

Red Bull firması daha önce dört

kulübe daha isim sponsorluğunda

bulunmuştu. Kuzey Amerika paza-

rındaki temsilcileri olarak 2006’da

NewYork/New Jersey Metrostars

takımını satın alıp bunun adını New

York Red Bulls olarak değiştirmiş-

lerdi. Güney Amerika pazarındaysa

2007’de kurdukları Red Bull Brasil

takımını kullanmaya başladılar.

Afrika pazarındaki temsilcileri

olarak da 2008’de Gana’da Red

Bull Ghana adı altında bir takım

kurdular (bu takım 2014’te kapa-

tıldı). Grubun bu alandaki ilk girişi-

miyse, 2005’te kendi ülkesindeki

Austria Salzburg takımını satın alıp

bunu Red Bull Salzburg’a çevirmek

olmuştu.

Aslında Red Bull’un amacı, öncelikle

Red Bull Salzburg’u sadece Avus-

turya içerisinde değil, Avrupa’da da

adından söz ettirebilen bir takım

haline getirmekti. Ancak takım,

Red Bull sonrası dönemde yurti-

çinde yedi kez şampiyonluğa

ulaşırken, bunun karşılığında bir

kez dahi olsun Şampiyonlar Ligi’ne

katılma başarısı gösteremedi,

üstelik dört defa ön elemelerde

play-off turuna kadar gelmesine

rağmen… UEFA Avrupa Ligi’ndeyse

takımın gittiği en ileri nokta, son

16’ya kalmak oldu.

Salzburg ile hedeflenen seviyelere

gelinememesi, Red Bull firmasının

özellikle son birkaç yıldır artık yatı-

rımlarda ağırlığı RB Leipzig’e verme

kararı almasına da yol açacaktı.

Zira Almanya Bundesliga, Avus-

turya Bundesliga’ya göre çok daha

rekabetçi bir ligdi; Avrupa’nın en

önde gelen birkaç liginden birisiydi

ve bu ligin bünyesinde yer alan bir

takımda çok daha fazla güçlenme

potansiyeline sahip olurdu.

RB Leipzig kulübü, 19 Mayıs 2009

tarihinde kurulmasının ardından

SVVMarkanstadt kulübünün lisan-

sını satın alarak Alman futbolunun

beşinci kademesinde mücadelesine

başladı. İlk sezonunda şampiyon

olarak dördüncü kademeye yükse-

len takım, burada üç sezon geçir-

dikten sonra üçüncü lige çıktı.

Üçüncü ligdeki tek sezonunda da

ligi ikinci sırada bitirerek ikinci lige

çıkan RB Leipzig, burada da iki

sezon geçirdi ve geride kalan

sezonu ikincilikle tamamlayarak

Bundesliga’ya yükselme hakkını

elde etti.

Planlamanın başı Rangnick

2012’de Ralf Rangnick’i sportif

direktörlüğe getiren RB Leipzig’de

uzun vadeli planlamaların çoğu da

Rangnick’in imzasını taşıyor. Kulüp

özellikle transferde elindeki mâli

gücü çok akıllıca kullanıp kısa

vadede başarı getirebilecek fakat

çok pahalıya mâlolacak pişmiş

oyuncular yerine gelecekte büyük

yıldızlar olması beklenen genç

oyuncuları kadrosuna katmayı

tercih ediyor. Bu sayede hemuzun

süre yararlanabilecekleri bir iskelet

oluşturuyorlar hemde ileride bu

oyuncuların başka kulüplere

transfer olmaları durumunda da

onlarınmâliyetlerini çıkartabile-

cekleri hatta bu transferlerden

ciddi kâr edebilecekleri bir yapı da

kuruyorlar.

Rangnick, geçtiğimiz sezon bizzat

kulübeye de indi ve takımonun

teknik direktörlüğünde Bundes-

liga’ya yükseldi. Ancak bu geçiş

dönemi sonrasında yeniden sportif

direktörlük görevine dönen Rang-

nick, bayrağı Ingolstadt’ı Bundesli-

ga’ya çıkartıp burada da kalıcı

yapan Avusturyalı teknik adam

Ralph Hasenhüttl’a devretti.

RB Leipzig, Bundesliga’ya yüksel-

mesinin ardından da arkasına

maddi gücü alınca şuursuzca para

harcayan Chelsea, Paris St. Germain

veya Manchester City gibi dav-

ranma yoluna gitmedi. Bunun ye-

rine tercihlerine potansiyelli genç

oyuncuları uygun bir mâliyet çerçe-

vesinde kadrosuna katmaktan

yana oldu. Red Bull Salzburg’dan

Naby Keita, Benno Schmitz ve Ber-

nardo üçlüsünü yaklaşık 22 milyon

euroya transfer ettiler. Diğer pahalı

transferleri NottinghamForest’tan

İskoç sağ açık Oliver Burke için 15,

Stuttgart’tan forvet TimoWerner

için de 10milyon euro harcadılar.

Bunun haricinde Kaiserslau-

tern’den kaleci Marius Müller için

1.7 milyon euro öderlerken, Lever-

kusen’den stoper Kyriakos Papado-

poulos’u kiralamak için de 1.5

milyon euro masraf ettiler. Top-

lamda 50milyon euro civarında bir

harcamaları oldu belki ama hedef-

ledikleri noktalar düşünüldüğünde

bunun gayet mütevazı bir tutar

olduğu söylenebilirdi. Saydığımız

yedi ismin yaş ortalamalarının 21

olduğunu da ayrıca vurgulayalım.

RB Leipzig’in kadrosunda ön plana

108

109

İsveçli Emil Forsbereg, RB Leipzig’in

önemli kozlarından biri

RB Leipzig’inmağlup ettiği geride bıraktığı takımlar

arasında güçlü Borssia Dortmund da bulunuyor

Ralf Ragnick