bahçe’den de 5 yöneticimiz var.
Fenerbahçeli olan Başkanvekili-
miz var. Profesyonel olarak
Beşiktaş’tan 2 kişi getirdim.
Siz Galatasaray Başkanı olsanız,
federasyona gelseniz ilk
getireceğiniz kişiler güvenece-
ğiniz kişiler olmaz mı? Personel
sayısına bakalım. En çok hangi
takımı tutan vardır? Bana göre
Beşiktaşlı sayısı çok daha azdır.
Yöneticilerin, kurulların alacağı
kararı bilme şansı yok. Bizde
herkesin bir görevi var. Hukuk
işlerinden sorumlu yöneticimiz
Sayın Hüsnü Güreli’dir ki, kendisi
Türkiye’de bu konuda tartışıl-
maz bir insandır. Onun haricinde
yönetici hukuka karışacak,
hakeme karışacak gibi bir
durumolmasına imkân yok.
Tarafsız görev yapmak zorunda-
yız. Bunu bana lâfla değil de ispat
edebilen varsa gelsin.
Halil Özer:
Millî Takımkrizi
herkesi yaraladı. TFF bu süre
içinde krize nedenmüdahale
etmedi? Neden oluruna
bıraktınız ve herkesin yara
almasına izin verdiniz?
YıldırımDemirören:
Öncelikle
kriz dediğimizin ismi primkrizi
diye çıktı. En son TV progra-
mında söylemiştim. Biz primi
açıkladığımız zaman Kasım
ayıydı. Kriz Eylül ayında çıktı.
Bütün herkes ne kadar prim ala-
cağını biliyordu. Bizim en büyük
sıkıntımız şu: Müdahale etme-
miz gerekiyor muydu? Öncelikle
hocamızla oyuncu arasında çö-
zülmesi gereken bir problemdi.
Biz bu krizin çözüleceğini ve
biteceğini biliyorduk. Bildiğimiz
için kenarda durduk.
Halil Özer:
Emre Belözoğlu’nun
çözmesi içinize sindi mi?
YıldırımDemirören:
Emre karde-
şimiz konuya son dakikada dâhil
oldu. Kendisine teşekkür ederiz.
Biz konuya girecektik ancak
Emre olayı sadece 2 saat hızlan-
dırdı. 6 oyuncumuzun cezası
vardı. Konu Arda ile hocamız
arasında gösterildi ama 6-7
oyuncu vardı. Benimkonuşmam
doğru olmazdı. Çünkü yarın bize
dönebilirdi. Konunun hocamız
tarafından Kosova maçından
önce çözüleceğini bildiğimiz için
bekledik. Bire bir müdahale
etmemizin anlamı yoktu. Burak
golünü attı. Toparlanma sürecine
girdi. Bu konu geride bırakıldı.
Kesinlikle bırakıldı. Bundan
sonra bırakılmaması Millî
Takım’a zarar verir.
Halil Özer:
Hakemler de hata
yapar diye bugüne kadar geldik.
Eskiden iki hata olurdu; bütün
sezon onu konuşurduk. Her
hafta ligin kaderini etkileyecek
hatalar yapılıyor. Hakemlik
sistemi iflâs etmiş durumda.
Hakemlik sistemini ayağa kal-
dırmak için nasıl bir projeniz
var? Yoksa “Hakemler de hata
yapar?” mı diyeceksiniz? Ben
hakemlerin hata yapmasını
kabullenemiyorum. Harcanan
bedellerin bir düdükle silinme-
sini kabullenemiyorum.
YıldırımDemirören:
İnsanın
olduğu yerde hata olur. Hakem
de hata yapar. Yapmaya devam
edecek. Bu hatalar Premier
Lig’de de yapılıyor. Eskiden az
yapılırdı. Şimdi orada bile her
hafta yapılıyor. Rahatsız mıyım?
Evet. Ama hakemler hata yapı-
yor. UEFA da Avrupa’daki hakem
hatalarından rahatsız. Kendi
içlerinde bile yenilenmeye gidi-
yorlar. Bizimgeçen sene Kulüp-
ler Birliği’ne, “Gelin MHK’yı size
bağlayalım; profesyonelleşsin”
önerimizin bir benzerini UEFA
yapmaya çalışıyor. Hatanın
düzeltilmesi için hep beraber
hareket etmemiz lâzım. Oyun-
cularımız Avrupa’dakiler kadar
hakeme destek olmuyor. Bu
kadar büyük baskı, hakemleri
daha çok hataya zorluyor. Ka-
muoyunda hakemlerin üstünde
büyük bir baskı oluşuyor.
UEFA’dan Roberto Rosetti şu an
eğitimkonusuyla ilgileniyor.
Aslında biz TFF olarak gerekli
şeyleri zaten yapıyoruz. Yeni bir
sisteme girdiğiniz vakit oturma
süreci 3-4 yıldır. Biz ilk yıldan
iflâs ettirirsek hiçbir yere vara-
mayız. Her yenilik sancılı başlar.
Biz de sancılı başladık. Ama ha-
keme yüklenmek doğru değil.
Video sistemine hazırız. Mart
ayında ilk denememiz başlıyor.
Hakemle ilgili bize verilecek bir
öneri varsa eğitimle ilgili; biz
hazırız. Premier Lig’in hakem
kuruluşu, “Siz önce kafanızdaki
görüşü değiştirin” dedi. Ben ha-
kemlere her zaman, “Âdil olun.
Hatanızı hata ile kapatmayın”
dedim. Bunu yapanın arkasında-
yım. Yapmayan zaten gider.
MHK Başkanı ikinci yarıdan
umutlu olduğunu söyledi.
Olmazsa değerlendirmemizi
yaparız. Art niyetli hatayı kabul-
lenemem. Profesyonel hakem
sayısını yeterli buluyorum.
Murat Özbostan:
Sayın Aziz Yıl-
dırım’ın bazı açıklamaları oldu.
Bunlardan bir tanesi de hakem-
lerin arasındaki gruplaşma…
Böyle bir gruplaşma var mı?
Cüneyt Çakır bir grubu temsil
ediyor mu? Bu iddialarla ilgili
bakış açınız nedir? Video hake-
min Mart ayında başlayacağını
söylüyorsunuz. Bu konuyu futbol
adamlarıyla tartışmayı düşünü-
yor musunuz; yoksa TFF’nin bir
kararı olarak direkt hayata mı
geçecek?
YıldırımDemirören:
Bakın biz
ihale dâhil, Video Hakemlik
dâhil, Kulüpler Birliği’nin görü-
şünü alarak, bir araya gelerek
adımlar attık; hatta gerektirdi-
ğinde Kulüpler Birliği’nden
elemanlar alarak işe girişeceğiz.
Bir komisyon kuracağız.
Öncelikle IVAB ile anlaşma
imzalamamız gerekiyor. Sonra
bu sistemi kuran 8 firma var;
teklifleri toparlayıp komisyonla
çalışmaya başlayacağız. Mart
ayında deneme yapıp sistemin
nasıl olacağını kamuoyuyla pay-
laşacağız. Video Hakemlikle ilgili
başkanları ve teknik adamları
çağırdık Antalya’ya… Sadece iki
başkan, iki teknik adamgeldi.
Bunların hepsi yapılacak. Böyle
önemli işleri paylaşarak görüş
alacağız. Yabancı konusunda da
aynı şeyi yaptık, ihalede de yap-
tık, Video Hakemlik’te de yaptık.
Yönetim olarak 1. Lig’e, “Vakıf
kurun” dedim. Bütün TFF 1. Lig
Kulüpleri vakıf kurdu. Onlarla
paylaşıyoruz. 2. Lig Kulüpleri de
vakıf kurdular. Onlarla görüşleri
paylaşıyoruz. Hakemkonusunda
gruplaşmaya gelince… Biz bu-
rada 6 kişiyiz. 3 kişiden fazla her
yerde gruplaşma olur. Art niyetli
bir gruplaşma olamaz. Bunu
bana ispat etsinler. Bu sözü
söylerken Serkan Çınar, Cüneyt
Çakır gruplaşması deniyor.
2008’den beri 6 maç yönetmişler
birlikte... Bu sezon da 1 kez maç
yönetmişler. Ciddi bir şeyler
varsa gelin savcılığa gidelim.
Böyle birileri varsa kökünden
temizleyelim. Ama duyum al-
makla bu işler olmaz. İngiltere’de
komplo teorisi çıkmıyor, İspan-
ya’da çıkmıyor. Ben görmedim.
Hakemlerimiz formsuz. Onlara
Ben Beşiktaş
Başkanlığı yaptım.
Tabiî ki Beşiktaş
Kulübü’nden yönetici
arkadaşlarımı
YönetimKurulumuza
aldım. 5 tane. Ama
Fenerbahçe’den de
5 yöneticimiz var.
Fenerbahçeli olan
Başkanvekilimiz var.
“
Hakeme yüklenmek
doğru değil. Video
sistemine hazırız.
Mart ayında ilk
denememiz başlıyor.
Ben hakemlere her
zaman, “Âdil olun.
Hatanızı hata ile
kapatmayın” dedim.
Bunu yapanın
arkasındayım.
Yapmayan zaten gider.
Profesyonel hakem
sayısını yeterli
buluyorum.
“
14
15