TamSaha 129. Sayı - page 144-145

144
145
Finale giden yol
Yenidenmillî takımkariyerine
dönecek olursak, Masopust’un
futbol hayatındaki en önemli ba-
şarısının, 1962’de, Şili’de düzenle-
nen Dünya Kupası’nda geldiğini
görmekteyiz. Çekoslovakya, ku-
panın elemelerinde İskoçya ve İr-
landa’yı geride bırakarak Şili
vizesi almıştı. Ancak turnuvada,
“ölümgrubu” diye tâbir edilmesi
hiç de ağır kaçmayacak bir
grupta buluvermişti kendini.
Rakipleri arasında son şampiyon
Brezilya ve kadrosunda artık İs-
panyol tâbiyetine geçmiş Puş-
kaş’ı da bulunduran
İspanya vardı. Son rakip
Meksika, o dönemlerde
henüz dünya futbolunda
önemli bir güç değildi belki
ama iki takımın üst tura çı-
kacağı bir grupta Brezilya ve
İspanya’yı bulmuş olmak
zaten Çekoslovakya adına
yeterince büyük talihsiz-
likti.
Çekoslovakya, gruptaki ilk
maçında İspanya’yı tek golle
devirmeyi başararak çeyrek
final yolunda çok büyük bir
adım atıyordu. Brezilya ile
oynanan ikinci karşılaş-
mada da golsüz bir beraberlik
elde eden Masopust ve arkadaş-
ları, böylece sonmaç öncesinde
gruptan çıkmayı da büyük ölçüde
garantilemişti. NitekimMeksika
önündeki o sonmaçta güçlerini
çeyrek final öncesinde fazla
harcamamayı tercih ederek 3-1
mağlup olacaklar ama gruptan
da Brezilya’nın ardından ikinci
olarak çeyrek finale yükselecek-
lerdi.
Çeyrek finalde Çekoslovakya’nın
rakibi, bir diğer güçlü Orta Avrupa
temsilcisi olan Macaristan’dı.
Macarları ilk yarıda Scherer’in at-
tığı tek golle geçmeyi başaran
Çekoslovakya, yarı finalde de Yu-
goslavya’yı 3-1’lik net bir skorla
mağlup ediyor ve 1934’ten sonra
ikinci kez bir Dünya Kupası fina-
linde oynamaya hak kazanı-
yordu.
Masopust ismini tüm
dünya ezberliyor
17 Haziran 1962’de Santiago’da
oynanacak final öncesinde favori
Brezilya’ydı. Pele turnuvanın ba-
şında sakatlanmıştı ve finalde de
yer alamayacaktı belki ama
Sambacıların Şili’de en çok parla-
yan ismi Garrincha’ydı. Sağ ka-
nattan bir sihirbazdan farksız
işler çıkaran Garrincha gününde
olduğunda da Brezilya’yı durdur-
mak pekmümkün görünmü-
yordu. Çekoslovakya’nın planıysa
her zamanki gibi Masopust
organizatörlüğünde ayağa kısa
paslarla kontrollü bir oyun oyna-
mak ve Brezilya’nın savunmada
vereceği muhtemel açıkları
kollamaktı.
Maçın henüz ilk çeyrek saati dol-
mak üzereyken bu strateji hiç de
fena olmadığını gösterecekti.
Çekoslovakya, oyunu rakip yarı
sahaya taşıdığı bir anda, bu böl-
genin ortalarında topla buluşan
Scherer, sol taraftan ceza alanına
doğru çok iyi bir şekilde hareket-
lenen Masopust’u görüyor ve onu
görmesiyle birlikte de Brezilya
savunmasının arasından sanki
cetvelle çizmişçesine harika bir
ara pası atıyordu. Top ve Maso-
pust’un, penaltı noktası civarın-
daki tek dokunuşluk buluşma-
sında meşin yuvarlak Brezilya
kalecisi Gilmar’ın altından yuvar-
lanarak fileleri havalandırıyordu.
Kimsenin beklemediği bir skor
vardı ortada, Çekoslovakya, Bre-
zilya karşısında 1-0 öne geçmişti.
Ne var ki bu üstünlük yalnızca iki
dakika sürecekti. Kupada Pe-
le’nin sakatlığı sonrası forma
şansı bulan ve gösterdiği başarılı
performans sonrasında da
adı ‘Pele’nin dublörü’ne
çıkan Amarildo, 17. daki-
kada soldan ceza saha-
sına girmesi sonrası
dar açıdan yaptığı vuruşla
Çekoslovakya kalecisi
Schrojf’u gafil avlıyor ve
skora dengeyi getiriyordu.
1-1’den sonraysa Çekoslo-
vakya, Brezilya’nın hızını
uzunca bir süre kesmeyi
başarıyordu.
Yine de son 20 dakikaya
girilmek üzereyken bir
kez daha sol kanattan
ceza sahasına sokulan
Amarildo, Tichy’den güzel bir ha-
reketle sıyrılıp altı pas üzerindeki
Zito’nun kafasına topu adeta
kondururcasına bir orta yapı-
yordu. Zito da bu servisi geri çe-
virmeyince Brezilya maçta
üstünlüğü ele almıştı. Bu golden
yaklaşık 10 dakika sonra Brezilya
sağ beki Djalma Santos’un bir taç
atışı sonrası sol ayağıyla ceza sa-
hasına gelişigüzel doldurduğu
topta Çekoslovakya kalecisi
Schrojf belki de kariyerinin en
büyük hatasını yapıyor ve nere-
deyse tuttuğu topu son anda
elinden kaçırarak Vava’nın ata-
cağı üçüncü gol için inanılmaz bir
ikramda bulunuyordu.
Böylelikle Çekoslovakya’nın da
gardı tamamen düşecek ve Bre-
zilya, üst üste ikinci kez dünya
şampiyonluğuna ulaşacaktı. Çe-
koslovaklar ise tıpkı 28 yıl önce
olduğu gibi, 1-0 öne geçtikleri bir
Dünya Kupası finalini mağlubi-
yetle kapatmanın acısını yaşı-
yordu. Masopust için elde edilen
dünya ikinciliğinin yanında bir
diğer teselliyse Garrincha’dan
sonra turnuvanın en iyi ikinci
oyuncusu seçilmiş olmasıydı. Yıl-
sonuna gelindiğindeyse Maso-
pust, France Football dergisi
tarafından “Avrupa’da yılın fut-
bolcusu” seçilecek ve Altıp Top
ödülünün sahibi olacaktı. Yıldız
oyuncu, kariyerinin son baha-
rında adını artık bütün dünyaya
ezberletmiş ve bir anlamda tüm
zamanların efsaneleri arasındaki
yerini de almıştı.
Futbolculuktaki son
yıllar ve teknik adamlık
Masopust, Çekoslovakya Millî Ta-
kımı formasını yaklaşık dört yıl
daha taşıdı. Ancak bu periyotta
takımı başarıların uzağında kaldı.
1962 Avrupa Şampiyonası ele-
melerinde ilk turda Demokratik
Almanya’ya elenen Çekoslo-
vakya, 1966 Dünya Kupası ele-
melerindeyse Eusebio’lu
Portekiz’in gerisinde kalacaktı.
Bunun ardından Masopust millî
takımdefterini kapatmıştı.
Dukla Prag forması altındaysa
Masopust’un yaşadığı en büyük
başarı, kulüpte geçirdiği son yıl-
lara denk gelecekti. 1965’te dört
yıllık şampiyonluk serisi sona
eren Dukla, bir yıl sonra yeniden
ligi zirvede tamamlarken bu, Ma-
sopust’un gördüğü sekizinci lig
şampiyonluğu oluyordu. Ertesi
sezonsa Dukla, tarihindeki en
başarılı Avrupa Kupaları macera-
sını yaşayacaktı. Şampiyon Ku-
lüpler Kupası’nda sırasıyla
Esbjerg, Anderlecht ve Ajax’ı ele-
yerek yarı finale yükselen Dukla,
sadece Ajax ile Amsterdam’da
oynadığı maçta 1-1 berabere kal-
mış, diğer beş maçta da rakiple-
rine üstünlük sağlamıştı.
Dukla Prag’ın yarı finaldeki raki-
biyse İskoç şampiyonu Celtic’ti.
Glasgow’daki ilkmaçta bir ara
1-1’lik dengeyi yakalasa da raki-
bine 3-1 mağlup olmaktan kur-
tulamayan Dukla, Prag’daki
rövanştaysa golsüz eşitliği boza-
mıyor ve finalin kıyısından dönü-
yordu. Dukla’yı eleyen Celtic ise
daha sonra finalde Inter’i devire-
cek ve bu kupayı Britanya’ya gö-
türen ilk takım olacaktı.
Dukla Prag formasını son olarak
1967-68 sezonunda giyen Maso-
pust, bundan sonraysa kariye-
rinde yeni bir sayfa açma
niyetiyle Belçika’nın Molenbeek
takımına oyuncu-teknik direktör
olarak gitti. İki sene boyunca
görev yaptığı Molenbeek’te takı-
mını ikinci ligden birinci lige taşı-
mayı başaran Masopust daha
sonrasındaysa full-time teknik
direktörlüğe başlayacaktı. Fakat
bu alanda, futbolculuğundaki
kadar büyük başarılar yaşaya-
madı. En iyi yılları, Brno takımını
çalıştırdığı 1976-1980 periyo-
duydu. Brno ile Çekoslovak li-
ginde bir şampiyonluk, bir
ikincilik, bir de üçüncülük elde
etti. Masopust, 1979-80 sezo-
nunda Brno’yu UEFA Kupası’nda
da çeyrek finale taşıdı ama bu
turda, daha sonradan kupayı da
kazanacak olan Eintracht Frank-
furt’a elendiler.
Teknik direktörlüğünün ilerleyen
yıllarında 1984-87 arasında Çe-
koslovakya Millî Takımı’nı da ça-
lıştıran ancak ülkesini Dünya
Kupası’na ve Avrupa Şampiyo-
nası’na taşımayı başaramayan
Masopust, 1996’ya gelindiğin-
deyse tercihini artık emeklilikten
yana kullanacaktı.
Çeklerinmillî kahramanı
Tarihler 1 Ocak 1993’ü gösterdi-
ğinde, BerlinDuvarı’nın çöküşü
sonrasında DoğuBloğunda yaşa-
nan çözülme sürecindenÇekoslo-
vakya da nasibini almış ve Çek
Cumhuriyeti ile Slovakya olmak
üzere ikiye ayrılmıştı. Yalnızca üç
sene sonra, çiçeği burnundaki Çek
Cumhuriyeti Millî Takımı, Avrupa
Şampiyonası’nda final oynayacak
fakat Almanya’ya altın golle kay-
bedecekti. Tabiî bunun 20 yıl ev-
velinde de Çekoslovakya’nın, o
meşhur Panenka penaltısıyla ka-
zandığı bir Avrupa şampiyonluğu
mevcuttu.
Bir bakıma Çek futbolu, Maso-
pust’un futbolu bırakması veya
Çekoslovakya’nın dağılması son-
rasında bileAvrupa’nın en iyileri
arasında kendisine yer bulmayı
bilmişti. Bu dönemdeNehoda,
Masny, Panenka, Viktor, Ondrus,
PatrikBerger, Poborsky ve tabiî ki
Nedved gibi çok önemli oyuncular
da yetiştirmişlerdi. Ancak 2005
yılındaUEFA’nın 50. yılı dolayısıyla
üye ülkelerin federasyonlarının
son 50 yıldaki en iyi oyuncularını
seçtiği organizasyonda Josef Ma-
sopust tümbu değerli isimleri de
geride bırakmayı başardı ve Çek
Cumhuriyeti Futbol Federasyonu
tarafından ülkesinde son 50 yılın
en önemli futbolcusu seçildi.
Kendisine verilen bir başka büyük
paye ise 2004 yılında Pele tarafın-
dan “yaşayan en iyi 125 futbolcu”
arasında gösterildiği “FIFA 100”
ödülüydü.
Son olarak 2011 yılında, Dukla
Prag’ın kullandığı Juliska Stadı’nın
önüne bir de heykeli dikilenMaso-
pust, geçtiğimiz 29Haziran’a ge-
lindiğindeyse Prag’da hayatını
kaybetti. Ancak ardında öyle bir
futbol geçmişi bıraktı ki adının
futbol oyunu var olduğumüddetçe
yaşamaya devamedeceği su gö-
türmez bir gerçek olsa gerek.
1...,124-125,126-127,128-129,130-131,132-133,134-135,136-137,138-139,140-141,142-143 146-147,148-149,150-151,152-153,154-155,156-157,158-159,160-161,162-163,164-165,...180
Powered by FlippingBook