Page 96-97 - TamSaha-gri-sablaon1

Basic HTML Version

“Bugüne kadar var olan
tüm toplumlar›n tarihi, s›-
n›f mücadeleleri tarihidir.
Özgür insan ile köle, soylu
ile avam, derebeyi ile serf,
lonca ustas› ile kalfa, tek
bir kelimeyle ifade etmek
gerekirse ezen ile ezilen;
birbirleriyle sürekli bir kar-
fl›tl›k içinde bulunmufl, bir-
birine karfl› gizli ya da aç›k
kesintisiz bir mücadele
sürdürmüfl, bu mücadeley-
se ya tüm toplum yap›s›n›n
devrimci bir dönüflümüyle
ya da mücadele eden s›n›f-
lar›n hepsinin birden y›k›l-
mas›yla sonuçlanm›flt›r.”
Karl Marx ve Friedrich En-
gels taraf›ndan 1848 y›l›n-
da kaleme al›nan Komünist
Parti Manifestosu’nun giri-
flinde yer alan bu ifade, sa-
dece siyasal de¤il, sosyolo-
jik aç›dan da çok önemli
bir kilometre tafl› niteli¤in-
dedir. Zira bu tespitle bir-
likte, toplumlar›n sosyoekonomik bazdaki s›n›fsal ya-
p›s› öylesine ön plana ç›kar›lm›flt›r ki, bundan sonra-
s›nda bu yap›y› görmezden gelerek bir sosyolojik tah-
lil yapmak neredeyse imkans›z hale gelmifltir. Marx
ve Engels’in bak›fl aç›s›na göre, toplumlar iki ana s›-
n›ftan oluflmaktad›r. Söz konusu ayr›m› belirleyen de
üretim iliflkileri, yani toplumdaki bireylerin, üretim
araçlar›na karfl› olan konumlar›d›r. Üretim araçlar›na
sahip olan ve böylece üretilenin de sahibi say›lan sa-
y›ca az›nl›kta olan kesim bir kutupta, üretim araçlar›-
Metin Kurt
96
TamSaha
n› emek ortaya koyarak kullanan ve böylece üreten,
fakat bizzat kendi üretti¤i üzerinde söz sahibi olama-
yan say›ca ço¤unluktaki kesimse di¤er bir kutuptad›r.
Bu kutuplardan ilki, ikincisinin eme¤ini sömürerek
kendisine maddi ç›kar sa¤lamakta ve üreteni de üret-
ti¤ine yabanc›laflt›rmaktad›r.
Metin Kurt’un ard›ndan, kendisine selam durulacak
bir yaz›n›n girizgâh›nda bu özet bilgiler verilmesiydi
herhalde o yaz› bir bak›ma sakat do¤mufl olurdu. Zira
Metin Kurt s›radan bir futbolcu de¤ildi, hatta futbolcu
kimli¤inden çok, Türkiye’de yeflil sahalara sendikal
mücadele anlay›fl›n› tafl›maya çal›flan, Türk futbolu-
nun yegâne komünisti olarak haf›zalara kaz›nd›¤›n›,
bu sayede solcular›n nazar›nda da bir futbolcuya du-
yulabilecek sevgi ve sayg›dan çok daha fazlas›na haiz
oldu¤unu söylemek kesinlikle abart› olmayacakt›r.
Futbolculuk hikâyesi, o zamanki ad› “Alibeyköy Ada-
let” olan bugünün Alibeyköyspor’unun altyap›s›nda
bafllayan Metin Kurt, profesyonel hayataysa 1966-67
sezonunda, henüz 18 yafl›ndayken, Altay’a geçerek
ad›m atm›flt›r. Bu y›llar ayn› zamanda Türkiye’de sol
hareketlerin de giderek güçlendi¤i y›llard›r. Özellikle
gençler aras›nda sol düflünce günden güne yayg›nlafl-
maktad›r ve okumaya, araflt›rmaya, sorgulamaya me-
rakl› bir genç olan Metin Kurt da sol düflünceyle tan›fl-
makta ve onu benimsemekte geç kalmayacakt›r.
Bir yandan bilgi ve birikim aç›s›ndan kendisini hiçbir
flekilde gelifltirme ihtiyac› duymayan ço¤u Türk fut-
bolcusunun aksine bu yöndeki donan›m›n›n sürekli
üstüne koyan Kurt, bir di¤er yandan futbolculu¤unda
da h›zla aflama kaydetmifl ve Altay’da geçirdi¤i tek se-
zonun ard›ndan PTT’ye geçmifl, burada da baflar›l› üç
y›l geçirince önce Millî Tak›m’a yükselmifl, sonras›nda
da Galatasaray’a transfer olmufltur. 26 kez giydi¤i
Millî Tak›m formas› alt›nda 4 gol atarken, 1970-73 y›l-
lar› aras›nda üç sene üst üste flampiyon olan Brian
Birch yönetimindeki Galatasaray tak›m›nda sol çizgi-
de 7 numaral› formas›yla arz-› endam eden Kurt’un
solculu¤uysa sadece futbol mevkiiyle s›n›rl› kalmaya-
cakt›r.
1975-76 sezonunda Galatasaray, Türkiye Kupas› yar›
finalinde Ankaragücü ile oynarken, turun geçilip fina-
le kal›nmas› halinde futbolculara bir prim vaat edilir.
Sar›-k›rm›z›l›lar finale kal›r kalmas›na ama prim, söz
verildi¤i süre zarf›nda ödenmez. Bunun üzerine ken-
dilerinin de bir spor emekçisi oldu¤unu ve hak ettik-
lerini alana kadar haklar›n› arayacaklar›n› söyleyen
Metin Kurt, grev hakk›n› kullanaca¤›n› belirterek an-
trenmanlara ç›kmamaya bafllar. Bafllang›çta kendisine
Yasin ve Gökmen (Özdenak) kardefller ile Büyük
Mehmet (O¤uz) destek verdiyse de k›sa süre içinde
kulüp taraf›ndan elebafl› olarak bellenmifl ve istenme-
yen adam ilân edilerek kulüpten uzaklaflt›r›lm›flt›r.
‹flte bu noktada, yaz›n›n giriflindeki al›nt› bir kez daha
hat›rlanabilir. Metin Kurt, futbolun üreticilerinin,
emekçilerinin bizzat futbolcular oldu¤unu fakat fut-
bolcular›n kulüp yöneticilerinin elinde adeta birer kö-
le gibi kullan›larak sömürüldü¤ünü görmüfl ve teme-
linde emek sömürüsüne karfl› mücadeleyi hedefleyen
sosyalizmin, futbolu da esaretten kurtarabilece¤ini
düflünerek, spor emekçilerinin de sendikal haklara sa-
hip olmas› gerekti¤ini savunmaya bafllam›flt›r.
Galatasaray’dan sonra gitti¤i Kayserispor’da da muha-
lif tavr›ndan ödün vermeyen Kurt’un burada da yöne-
Türk futbolunun “sol” açığı Metin Kurt, geçen ay son
yolculuğuna uğurlandı. Spordaki emek sömürüsüne
Türkiye’de dikkat çeken belki de ilk kişi olan Kurt,
ardındaysa ömrü 40 yıla yaklaşan bir mücadele bıraktı.
TamSaha
97
Spartaküs’e veda!
Onur Erdem
Foto¤rafta
alt s›ran›n en
sa¤›nda
görülen
Metin
Kurt’un da
bulundu¤u
Galatasaray
kadrosu,
1970-73
sezonlar›
aras›nda
‹ngiliz Teknik
Direktör
Brian Birch
yönetiminde
flampiyon olarak
bir efsane
halini
alm›flt›.