Avusturya Millî Takımı Teknik Di-
rektörü Hugo Meisl 1927 yılında
Orta Avrupa Kupası fikrini ortaya
atarken, Fransa Futbol Federas-
yonu Genel Sekreteri ve aynı za-
manda bir FIFA delegesi olan
Henri Delaunay da tümkıtayı
kapsayacak bir şampiyona tasar-
lamıştı. Ancak belki de henüz o
zamanlar UEFA gibi bütün Avrupa
futbolunu tek bir çatı altında top-
layacak bir kurum olmadığı için,
Meisl’ın lokal önerisi, ülkesi ve
çevresinde kabul görürken, De-
launay’ın önerisi uzunca bir müd-
det sürüncemede kalmaya
mahkûm olmuştu. UEFA
1954’te nihayet kuruldu-
ğunda Henri Delaunay’ın
kıta şampiyonası önerisi
27. yaşına girmişti. Yine
de ilk Avrupa Futbol
Şampiyonası apar topar
organize edilemedi. Ha-
zırlıkların tamamlanması
yaklaşık üç sene sürdü.
O zaman “Avrupa Uluslar
Kupası” adı verilen turnu-
vanın ilk organizasyo-
nuysa beklenen ilgiyi görememesi
nedeniyle az daha ertelenmek zo-
runda kalacaktı. Zira turnuvaya
eleme turları dâhil en az 16 takı-
mın katılması öngörülmüştü
ancak UEFA’nın 33 üyesi içinden
buna yanaşan pek çıkmamıştı.
Birçok ülke federasyonu turnuva-
nın önemli bir etkiye sahip olup
olmayacağı konusunda tereddüt
içindeydi. İlk turnuvaya katılım
için UEFA tarafından yapılan da-
vete icabet etmeyenler arasında
dört Britanyalı; İngiltere, İskoçya,
Kuzey İrlanda ve Galler’in yanı sıra
Avrupa’dan o zamana kadar
çıkan dünya şampiyonları İtalya
ve Federal Almanya ile yaklaş-
makta olan 1958 Dünya Kupa-
sı’nın ev sahibi (hatta bu kupada
finale kadar gideceklerdi) İsveç de
yer alıyordu.
Neyse ki sürenin bitmesine az bir
süre kala toplamda 17 takım tur-
nuvaya katılma konusundaki is-
teklerini ortaya koymuşlardı.
Böylelikle ilk Avrupa Şampiyona-
sı’nın elemelerinin kura çekimi
1958 yazında, İsveç’te yapıldı.
Fakat kura çekimlerinin Dünya
Kupası oynanırken yapılması, il-
gisizliği de beraberinde getirdi.
Avrupa Şampiyonası, dünya bası-
nında kendisine doğru dürüst yer
bulamadı.
Turnuvada eleme turları niteliğin-
deki sekizde bir finaller ile çeyrek
finaller çift maç eliminasyon usu-
lüne göre oynanacaktı. Bu iki
turun ardından kalan dört ta-
kımsa bugün bizlerin daha çok
basketbol ve voleybol turnuvala-
rından aşina olduğu Final Four
usulü bir sistemle, daha sonradan
belirlenecek bir ülkede karşı kar-
şıya geleceklerdi.
74
75
Turnuva iki devreli lig usulüne
göre oynanacaktı ve maçlar dört
yıllık bir periyoda yayılmıştı.
1930’da tamamlanan ilk organi-
zasyonda zafere İtalya ulaşırken
Meisl’ın Avusturyası da ikinci sı-
rayı almıştı. 1931-32 yıllarında oy-
nanan bir sonraki Orta Avrupa
Kupası’ndaysa zafer bu kez İtal-
yanları ikinciliğe razı eden Avus-
turya’nındı. 1933-35 yılları
arasında düzenlenen üçüncü tur-
nuvadaysa zirve yine İtalyanların
eline geçti. İkinci olma sırası da
Avusturya’daydı.
Dördüncü Orta Avrupa Kupası
1936 yılında oynanmaya başla-
dıysa da yeni bir dünya savaşının
çıkma tehlikesi kendini iyiden
iyiye belli edince 1938’de turnu-
vaya süresiz ara verildi. İkinci
Dünya Savaşı sonrasında turnuva,
Avusturya Futbol Federasyonu
eski başkanı ve aynı zamanda
eski de bir hakem olan Dr. Josef
Gerö’nün adına düzenlenmeye
başlandı. 1938’de yarımkalan tur-
nuva devam ettirilmemiş ve beş
takım arasında sil baştan yeni bir
turnuvaya girişilmişti. 1953 yı-
lında sona eren bu ilk Dr. Gerö Ku-
pası’nıysa, dönemin dünyadaki
belki de en büyük efsanesi olan
Macaristan Millî Takımı kazanır-
ken Çekoslovakya ikinci olmuştu.
Dr. Gerö Kupası 1954-60 yılları
arasında son kez düzenlendi.
Bu son turnuvaya Yugoslavya da
dâhil edilmiş ve takımların oyna-
dığı maç sayısı 10’a yükselmişti.
Bu son turnuvayı Çekoslovakya
kazanırken Macarlar ise bu kez
ikincilikle yetinmişti.
1960 yılında Avrupa Futbol Şam-
piyonası’nın başlamasıyla birlikte
Dr. Gerö Kupası bir daha organize
edilmedi. Ancak turnuva, futbol
tarihiyle ilgili birçok kaynak tara-
fından 1960 öncesi dönemin Av-
rupa’daki en önemli uluslararası
futbol turnuvası olarak gösteril-
mekte, hatta ondan dönemin
“Avrupa Kupası” olarak da bahse-
dil- mektedir. Bunun sebebi de
20. Yüzyılın ilk yarısında futbolda
Avrupa’nın en önde gelen ülkele-
rinin, Orta Avrupa ülkeleri olma-
sıdır.
Avrupa’nın batısında ve ortasında
oynanan turnuvaların dışında do-
ğusunda ve güneydoğusunda da
1920’lerin sonlarında çeşitli tur-
nuvalar düzenlenmeye başla-
mıştı. Bunlar Balkan, Baltık ve
Kafkas ülkelerini kapsayan tur-
nuvalardı.
İlk Balkan Kupası Romanya, Yu-
goslavya, Bulgaristan ve Yunanis-
tan’ın katılımıyla 1929-1931 yılları
arasında oynandı. Turnuvada Ro-
manya şampiyon olurken Yugos-
lavya ikinci, Yunanistan üçüncü,
Bulgaristan da dördüncü sıraları
alıyordu.
1931 senesinde kupanın ikincisi
düzenlendi ama Yunanistan ile
Romanya organizasyona katıl-
mama kararı alınca kupaya son
anda Türkiye dâhil edildi. Oyna-
dığı iki maçı da kazanan Bulgaris-
tan şampiyonluğa ulaşırken Millî
Takımımız diğer maçında Yugos-
lavya’yı 2-0 yenip ikinci sırayı
aldı.
Bundan sonraki beş yıl içindeyse
bir kez Yunanistan’ın çekilmesi
haricinde turnuva hep Yugos-
lavya, Romanya, Bulgaristan ve
Yunanistan arasında oynandı. Bu
beş turnuvada Yugoslavya ve Ro-
manya ikişer kez zafere ulaşırken
Bulgaristan da bir kez güldü. İkinci
Dünya Savaşı nedeniyle on yıllık
bir sekteye uğrayan Balkan Ku-
pası, 1946’da yeniden başlarken
Arnavutlar da kupada ilk defa boy
gösterdi ve tarihlerindeki tek
uluslararası başarıyı elde ederek
bu turnuvada şampiyonluğa
ulaştı.
Bu tarihten sonraysa turnuvanın
Orta Avrupa ülkelerini de kapsa-
yacak şekilde genişletilmesi yö-
nünde çalışmalar yapıldıysa da
Baltık Cumhuriyetleri olarak bili-
nen Litvanya, Letonya ve Es-
tonya’nın kendi aralarında
organize ettiği turnuvanın ilki
1928’de düzenlendi. SSCB döne-
minde bir müddet Belarus da bu
turnuvaya iştirak etti. 1976 yılına
kadar kısa aralıklar hâricinde dü-
zenli olarak organize edilen tur-
nuvaya 1977’den Baltık Cumhuri-
yetleri’nin SSCB’den ayrıldıkları
1991 senesine kadar ara verildi.
1991’de yeniden organizasyonuna
başlandı ve 2005 yılına kadar da
turnuva hemen hemen her sene
oynandı. Turnuva tarihinde Le-
tonya 19, Litvanya 16, Estonya’ysa
8 birincilik kazandı.
1926’dan 1935’e kadar toplambeş
defa organize edilmiş bir turnu-
vaydı. Katılımcı ülkeler Gürcistan,
Ermenistan ve Azerbaycan’dı. Tek
devreli lig usulüne göre oynanan
bu turnuvada Gürcistan üç, Azer-
baycan da iki şampiyonluk alır-
ken Ermenistan beş turnuvada da
sonunculukla yetindi.
Balkan Kupası
bunda başarılı olunamadı. 1947’de
Macaristan’ın katılıp kazandığı
organizasyon bir bakıma turnu-
vanın sonu oldu zira bir sonraki
sezon, turnuva yarıda kalacaktı.
1970’lerde kupanın yeniden can-
landırılması için yapılan girişimler
de pek etkili olamadı ve turnuva
bu dönemde de sadece iki kez dü-
zenlenebildi. Bunların ilkinde Bul-
garistan, ikincisindeyse Romanya
kupaya uzanan taraflar oldu.
Baltık Kupası
Trans-Kaasya Kupası
Avrupa Şampiyonası Nasıl Ortaya Çıktı?
Orta Avrupa Kupası’nın ilk şampiyonu İtalya
Balkan Kupası’nınmüdavimlerinden Yugoslavya
Henri
Delaunay