TamSaha 163. Sayı / Haziran 2018

Dünya şampiyonluğu kazanan takımlar içeri- sinde yıldızlaşan isimler genellikle gol yollarında etkili olan oyunculardır. Hâlbuki atılan bir gol kadar, yüzde 99’luk bir gol fırsatının engellen- mesi de tabelaya aynı ölçüde etki etmektedir. Ancak buna rağmen kaleciler, çoğu zaman büyük başarıların arka planında kalmaya mah- kûmolmuşlardır. Tabiî olağanüstü perfor- mansları sayesinde bu kaidenin istisnası ol- mayı başarabilmiş file bekçileri de yok değil. Onların başında da 1978’de Arjantin’in ka- zandığı şampiyonluğa gol kralı Mario Kempes ile birlikte belki de en büyük katkıyı yapan Ubaldo Fillol’un olduğu söylenebilir. Arjantin, o turnuvada ikinci tur gruplarında Polonya, Brezilya ve Peru ile oynadığı maç- larda iki galibiyet ve bir beraberlik alarak gru- bunu lider bitirip finale yükselirken, söz konusu karşılaşmalarda kalesini gole kapatan Fillol da bu tarihi başarıda büyük pay sahibiydi. Fillol, özellikle Kazimierz Deyna’nın bir penaltısını da kurtardığı Polonya maçında muazzam oynamıştı. Fillol’un asıl gösterisiyse finaldeydi. Karşılaşma- nın ilk yarısında, skor 0-0’ken Johnny Rep’in kendisiyle karşı karşıya kaldığı bir pozisyonda rakibinin şutunumüthiş bir refleksle çıkaran Fil- lol, devrenin sonlarında da takımı 1-0 öndeyken Rob Rensenbrink’in yakınmesafeden çektiği şutu engellemiş, ikinci yarının başlarında da uzaktan şutlarıyla meşhur Arie Haan’ın ceza sahası dışından ka- leyi yokladığı iki pozis- yonda da rakibine geçit vermemişti. Karşılaş- manın normal süresinin 1-1 sona erdiği de düşü- nülecek olursa, Fillol’un yaptığı bu dört kurtarış, Arjantin’in şampiyonlu- ğuna doğru giden yolda döşenen adeta altından taşlar niteliğindeydi. Brehme Fillol Carlos Alberto Beckenbauer Maradona Gentile Garrincha Pele Tardelli Zidane Rivellino Dünya Kupası’nı Kazanan En İyi 11 Şampiyonların en iyi 11’i Onur Erdem KALECİ Ubaldo Fillol İngiltere’nin 1966’da kendi evinde ka- zandığı tarihinin tek dünya şampi- yonluğunda Gordon Banks’in kaledeki müthiş performansı da elbette belirle- yici olmuştu. Takımı yarı finale gelene kadar kale- sinde gol görmeyen Banks, Portekiz’le oynanan yarı fi- nalde bitime sekiz dakika kala Euse- bio’nun penaltıdan attığı gol neticesinde orucunu bozmuştu belki ama 442 dakika- lık gol yememe süresiyle o an itibarıyla Dünya Kupalarında bir rekora da imzasını atmıştı. Diğer Adaylar Gordon Banks İtalya, 1982’de dünya şampi- yonluğuna ulaş- tığında kalecisi ve takımkaptanı olan Dino Zoff 40 yaşını dolduralı neredeyse beş ay olmuştu. Ancak tecrübeli eldiven, üç direk arasında hiç de yaşlanmış bir görüntü çizme- mişti. Özellikle Brezilya’yı 3-2 yendikleri karşılaşmada Cerezo ve Oscar’ın yakaladıkları şansları gole çevirmelerine izin vermemesi de İtalya’nın galibiyetine çok büyük katkı sağlamıştı. Dino Zoff Brezilya, 1970’te üçüncü kez dünya şampiyonu olmuş ve bunu başaran ilk takım olarak Jules Rimet Kupası’na da ebediyen sahip olma hakkını elde etmişti. O takımın kaptanı olan Carlos Alberto’nun turnuva süresince ortaya koyduğu oyunsa, mevki- inde tüm zamanların en iyileri arasına adını yazdırmasını sağlayacak cinstendi. 1958 ve 1962’de şampiyon olan takımın efsanevi sağ beki Djalma Santos kadar rakip hücumcuları korkutacak bir fiziğe ve sertliğe sahip değildi belki ama savun- mada selefini hiç de arat- mamıştı. Dahası, hücum söz konusu olduğunda Djalma Santos’a kıyasla takımına çok daha fazla katkı sağladığı da aşikârdı. Top tekniği, oyun zekâsı ve kıvraklığıyla rakiplerin sol kanadı için büyük bir tehdit olan Carlos Alberto, İtalya ile oynadıkları ve 4-1 kazandıkları maça da attığı harika son golle noktayı koyan isim olmuştu. Müthiş bir pas trafiğiyle İtalya’yı önce yarı sahasına hapseden Brezilya, neredeyse tüm hatlarıyla yavaş yavaş rakip kaleye yanaşmış ve son olarak da Pele, topu sağ çaprazdan ceza ala- nına sokulan Carlos Alberto’nun önüne yuvar- lamıştı. Kaptan bu topu hiç bekletmeden sert bir vuruşla ağlara gönderdi- ğinde de Brezilya’nın şampiyonluğu kesinlik kazanmıştı. SAĞ BEK Carlos Alberto Brezilya, 1994 Dünya Kupası’nda zafere ulaştığında 24 yıllık şampiyon- luk hasretine son verirken takımın asıl sağ beki Jorgin- ho’ydu belki ama Jorginho’nun final maçının ilk yarısında sakatlanması- nın ardından Cafu ondan formayı devralmış ve bu sayede tarihi za- ferde çorbada tuzu bulunanlardan biri olmuştu. Cafu’nun asıl yıldızlaş- tığı turnuvaysa, ikinci dünya şampi- yonluğunu yaşadığı 2002 Dünya Kupası’ydı. Brezilya, beşinci kez kupayı kazanırken kaptanlık pazu- bandı da onun kolunda yer alıyordu. Diğer Adaylar Cafu 1970’lerin en iyi sağ bekle- rinden Berti Vogst’un Dünya Kupası tarihinde edindiği yerse aslında çok daha farklı bir role bağ- lıydı. 1974 Dünya Kupası fi- nalinde Federal Almanya, Hollanda ile karşılaşırken, Almanların teknik direk- törü Helmut Schön, Hollanda’nın en önemli yıldızı olan Johan Cruyff’u, Vogst’un adam adama marke etmesine karar vermişti. Cruyff her ne kadar maça fırtına gibi girip ilk dakikada takımına bir penaltı kazandırdıysa da sonrasında Vogst onu olabilecek en iyi şekilde marke etmiş ve Cruyff’un durdurulmasının da etkisiyle Almanlar maçı 2-1 kazanarak kupaya uzanmıştı. Berti Vogst 88 89

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==