TamSaha 163. Sayı / Haziran 2018

Brezilya ile Uruguay, 1950 Dünya Kupası’nda final grubunun son maçında şampiyonluk için karşı karşıya geliyordu ve müsabaka öncesinde iki maçta dört puanı olan Brezilya’ya, üç puanlı Uruguay karşısında alacağı bir beraberlik bile kupaya uzanması için yetecekti. Üstelik Brezilya, ev sahibi olduğu için 200 bin civarında seyircisinin de desteğini arkasına alacaktı. Karşılaşmaya beklendiği gibi Brezilya çok hızlı giriyor ve Uruguay kalesini abluka altına alıyordu. Ne var ki Brezilya atakları nicelik olarak fazla olmasına karşın nitelik ola- rak zayıftı. Maçın ilk çeyreğinde Brezilya’nın gole en çok yaklaştığı andaysa, Friaça’nın kullandığı bir köşe atışında top doğrudan kaleye yönelmiş ancak üst direğe takılmıştı. Daha sonrasındaysa Uruguay adına da Oscar Miguez’in bir şutu direkten dönmüştü. İlk yarının golsüz eşitlikle sona ermesinin ardından ikinci yarıda Brezilya belki de ilk atağında ara- dığı golü buluyordu. Zizinho’nun pasında Uruguay savunmasının arkasına sarkan Friaça, sağ çap- razdan uzak direk dibine yerden düzgün bir vuruşla topu gönderi- yor ve Uruguay kalecisi Maspo- li’yi mağlup etmeyi başarıyordu. Oyun yeniden başladıktan son- raysa sahada sanki ne yaptığını daha iyi bilen bir Uruguay vardı. Yavaş yavaş oyunun kontrolünü de ele almaya başlamışlardı. 66. dakikaya gelindiğinde sağ ka- nattan hareketlenen Alcides Ghiggia topu yerden altıpas üzerine doğru ortalıyor ve ön di- rekte bitiveren Juan Schiaffino da gelişine düzgün bir vuruşla Bre- zilya ağlarını havalandırıyordu. Brezilyalılar telaşlandıkça, Uru- guaylıların özgüveni daha da artmıştı. Zaten kaybedecek bir şeyleri de yoktu ve artık rakiple- rinin üstüne çok daha cesurca gidiyorlardı. Ve bitime 11 dakika kala, Maracana’ya ölüm sessizli- ğini yaşatacak o an geliyordu. İlk golün hazırlayıcısı Ghiggia yine sağ kanattan çalımlarla ceza sahasına sokuluyor ve açısı geniş olmasa da sağ çaprazdan yakın direğin dibine yerden sert bir vuruş yapıyordu. Ghiggia’nın orta yapacağını düşündüğü için doğru pozisyon alamayan Brezilya kale- cisi Barbosa yine de son anda topu kurtarmak için atlamıştı belki ama yere yattığında gör- düğü manzara, topun çoktan ağlarla kucaklaştığıydı. Uruguay 2-1 öne geçmişti. Maracana’da öylesine bir sessizlik hâkimdi ki, golün sahibi Ghiggia daha sonra- ları “Maracana’yı bugüne kadar tek bir hareketiyle susturan üç kişi oldu: Frank Sinatra, Papa II. John-Paul ve ben” açıklamasını yapacaktı. Her ne kadar karşılaşmanın bitimine daha 11 dakikalık bir süre vardıysa da Brezilyalıların içine düştükleri ruh hali, bu süreyi değerlendirebilecek üret- kenliği göstermelerine engeldi. Tek bir gol bulup maçı berabere bitirseler yine hayal ettikleri o şampiyonluğa kavuşacaklardı ama maçı kafalarında çoktan kaybetmişlerdi. Haliyle o son 11 dakika, Brezilya’nın birkaç cılız atağına sahne olduysa da bunlar sonucu değiştirecek nitelikte değildi. Sonunda süre de doluyor ve Uruguay, tarihinde ikinci kez dünya şampiyonu oluyordu. Uruguay - Brezilya: 2-1 (1950) 116 117 6 Federal Almanya, İspanya 1982’ye Avrupa şampiyonu unvanıyla gelmişti ve 16 Haziran’da, Gijon’da çıkacakları ilkmaçlarında da karşı- larında, ilk defa bu seviyede yer alacak olan Cezayir vardı. Afrika futbolu zaten henüz ciddi bir atılım yapmış olmadığından, çoğu kişi Cezayir’in Dünya Kupası’nın birkaç figüranından biri olacağını düşün- mekteydi. Haliyle Avrupa şampiyo- nunun, Kuzey Afrikalı rakibi karşısında bol gollü bir galibiyet alması da bekleniyordu. Ne var ki Almanlarınmaça pek etkili başladıkları söylenemezdi. Zaten karşılaşmanın ilk yarısı da öyle çok ciddi bir gol pozisyonu yaşanmadan, 0-0’lık eşitlikle sona erecekti. İkinci yarı başladıktan sekiz dakika sonraysa Cezayir, savunmadan gelen topu orta sahada kontrol eden Cemal Zidan ile bir kontratağa kalkıyordu. Zidan hızla Federal Al- manya ceza sahasına doğru yakla- şıyor ve sonrasında da Alman savunmasının arasından, hafif sol çaprazdaki Lahdar Bellumî’nin önüne enfes bir ara pası bırakıyordu. Bellumî topu kontrol edip ceza alanına girer girmez plasesini yaparken top, kalesini çok iyi bir zamanlamayla terk eden Toni Schumacher’in göğsünden sekmişti. Ancak arka direkte, seken topu çok iyi takip eden Rabah Macer güzel bir son dokunuşta bulunarak fileleri havalandıracak ve Cezayir’i 1-0’lık üstünlüğe taşıyacaktı. Federal Almanya’nın yenik durum- dan kurtulma çabalarıysa 67. daki- kada sonuç verecekti. Sol kanattan ceza alanına giren FelixMagath, yerden orta-şut karşımı bir vuruş yapmış ve bu topa altıpas içerisinde dokunan Karl-Heinz Rummenigge de skora dengeyi getirmişti. GelgelelimCezayirliler santradan hemen sonra Federal Almanya kalesine yüklenecekti. Mustafa Dahleb sol kanatta hareketlenen Salih Esad’ın koşu yoluna güzel bir pas bırakıyor, topu alan Esad, Fede- ral Almanya ceza alanına giriyor ve kale çizgisine yaklaşırken içeri çevirdiği topu da yakınmesafeden Bellumî ağlara gönderince Cezayir bir kez daha öne geçmeyi başarı- yordu. Almanlar asıl şimdi şoka girmişti. Tam şeytanın bacağını kırdıklarını düşündükleri andan bir dakika sonra yeniden kâbusun başladığı noktaya dönmüş durum- dalardı. Federal Almanya’nın bera- berlik çabalarıysa Cezayir ceza sahasına gelişigüzel şişirilen toplar- dan ibaret bir hal almıştı. Maçın sonlarında Rummenigge’nin bir şutu da direkten dönünce ‘olmaz’ denilen oluyor ve Cezayir, tarihin- deki ilk Dünya Kupası maçında, bu turnuvanın en kıdemli takımların- dan biri olan Federal Almanya’yı 2-1’lik skorla devirmeyi başarıyordu. Cezayir - Federal Almanya: 2-1 (1982) 5

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==