Danimarka, 1992 yılında, aslında
elemeler yoluyla katılma hakkını da
elde edemediği Avrupa Şampiyona-
sı’na, turnuvanın başlamasına iki
haftada az bir süre kala, Yugoslav-
ya’nın içinde bulunduğu iç savaş
neticesiyle UEFA tarafındanmen
edilmesinin ardından çağrılmış ve o
turnuva sonunda da şampiyonluğa
ulaşarak hemkendi futbol tarihinin
en önemli başarısını elde etmiş
hemde dünya futbolunun da en sıra
dışı zafer öykülerinden birisine
imzasını atmıştı.
Buna karşın Danimarka, Dünya
Kupalarında istediği sonuçları pek
fazla alamayacaktı. 1986’da katıl-
dıkları ilk turnuvada gruptan üçte
üç yaparak çıkmalarına karşın
ikinci turda İspanya’ya farklı mağ-
lup olarak elenmişlerdi. 1998’de oy-
nadıkları çeyrek final, bu alandaki
en iyi dereceleriydi. Sonrasında
2002 ve 2010’da da boy gösteren
Danimarka, bunların ilkinde ikinci
turu görürken, ikincisindeyse ilk
tur sonunda ülkesine geri dönmek
zorunda kaldı.
Danimarka’nın son büyük turnuva
olan EURO 2016’ya, üstelik katılımcı
sayısı 24’e yükselmişken katılmayı
başaramaması, ülke futbolu adına
büyük bir gerileme alâmetiydi. Bu
başarısızlığın telafisinin yolu da el-
bette 2018 Dünya Kupası’na katıl-
maktan geçiyordu. Elemelerde
Polonya, Karadağ, Romanya, Erme-
nistan ve Kazakistan ile mücadele
eden Danimarka, grubu lider bitiren
Polonya’yı yenen tek takımolurken
10maçta 20 puan toplayarak ikinci
sırayı aldı.
İrlanda, dünyada futbol geleneğinin
en eski olduğu ikinci ada konu-
munda olsa da uzun yıllar boyunca
uluslararası arenada bu adayı
Kuzey İrlanda temsil etti. İrlanda
Cumhuriyeti’yse bu fırsatı ancak
EURO ‘88’de elde edebildi. Bu ilk
tecrübelerinde de az kalsın, turnu-
vayı daha sonrasında kazanacak
olan Hollanda’yı saf dışı bırakıp yarı
finale çıkacaklardı ama Portakal-
lara karşı son dakikalarda yedikleri
golle teslimoldular. Ardından 1990
Dünya Kupası’nda da çeyrek final
oynayan İrlanda, tarihinin en iyi
dönemini yaşamıştı. Sonrasında
Dünya Kupalarında 1994 ve 2002’de
boy gösteren ada ülkesi, bunların
ikisinde de ikinci turda turnuvaya
veda etmişti.
Rusya yolunda İrlanda’nın ilk etapta
rakipleri Galler, Sırbistan, Avus-
turya, Gürcistan ve Moldova’ydı.
Galler ile deplasmanda oynayacağı
sonmaça rakibinin iki puan geri-
sinde üçüncü sırada giren İrlan-
da’nın galibiyetten başka çaresi
yoktu fakat bu kadarı da yetmi-
yordu. En kötü ikinci olmaması için
ayrıca diğer bir grupta İskoçya’nın
da Slovenya deplasmanında puan
kaybedip ikinci sırayı Slovakya’ya
kaptırması gerekiyordu. 90 dakika-
ların sonundaysa hem İrlanda zorlu
Galler deplasmanından tek golle üç
puanı almayı başardı hemde
İskoçya, Slovenya ile 2-2 berabere
kaldı. Böylece İrlanda şansını
play-off’lara taşıdı.
Danimarka-İrlanda Cumhuriyeti
Dünya Kupası elemeleri Güney
Amerika ayağında belki de uzun
yıllardır görülmeyen bir çekişme
yaşandı. Kıtanın Brezilya ile birlikte
en büyük gücü konumundaki
Arjantin’in son haftaya girilirken
tamamen devre dışı kalması dahi
ihtimal dâhilindeydi. Keza 2015 ve
2016’da peş peşe iki Copa America
şampiyonluğu yaşayan Şili de aynı
tehlikeyle karşı karşıyaydı. Nitekim
Arjantin sonmaçında Ekvador’u
yenerek kendini kurtardıysa da Şili,
Brezilya’ya yenilerek devre dışı ka-
lıyordu. Şili aşağı doğru yuvarlanır-
ken beşinci sıraya tırmanan Peru
ise Okyanusya birincisi ile play-off
oynamaya hak kazandı ve uzun
yıllar sonra ilk kez Dünya Kupası’na
bu kadar çok yaklaştı.
Peru futbolu altın çağını 1970’lerde
yaşamıştı. 1970 Dünya Kupası’nda
çeyrek final oynayan Güney Ame-
rika temsilcisi, 1974’ü pas geçtikten
sonra katıldığı 1978 Dünya Kupa-
sı’nda da son sekize kalmıştı.
Takımın o dönemki yıldızı Teofilo
Cubillas ise her iki turnuvada da
beşer gol atarak adını tümdünyaya
duyurmuştu. 1982’de son kez
Dünya Kupası’nda boy gösteren
Peru, o turnuvadaysa ilk turdan
ötesini görememişti. Peru ayrıca
1939 ve 1975’te Güney Amerika
şampiyonlukları da yaşamıştı.
Yeni Zelanda ise özellikle Avustral-
ya’nın 2006’da Asya Konfederasyo-
nu’na katılması sonrasında
Okyanusya’da adeta tek tabanca
konumuna geldi. Daha önce 1982
Dünya Kupası’na katılan ve oyna-
dığı üç maçı da kaybederek varlık
gösteremeyen Yeni Zelanda, 2010
Dünya Kupası’naysa kıtalararası
play-off’ta Bahreyn’i eleyerek katıl-
dıktan sonra kimsenin beklemediği
derecede dirençli bir takımgörün-
tüsü çizecekti. İlk tur gruplarında
Paraguay, Slovakya ve son şampi-
yon İtalya ile oynadığı üç maçtan da
beraberlikle ayrılan Yeni Zelanda,
turnuva genelinde yenilgi yüzü
görmeyen tek takımolmuştu
olmasına ama bu performans yine
de onları bir üst tura taşımaya yet-
memişti. Yeni Zelanda 2014 Dünya
Kupası elemelerindeyse Okyanusya
grubunu yine birincilikle bitirip
play-off’a kaldı fakat bu kez
Meksika engelini aşamadı.
Yeni Zelanda, 2018 elemelerinde de
Okyanusya içerisinde fazla bir zor-
luk yaşamadı. 2016’da, elemelerin
son turuna katılacak takımları da
belirleyecek olan Okyanusya Kupa-
sı’nı kazanan Yeni Zelanda, ardın-
dan oynanan son eleme turunda da
önce grupmaçlarında Yeni Kale-
donya ve Fiji’yi geride bıraktı, ardın-
dan da finalde Solomon Adaları’nı
6-1 ve 2-2’lik skorlarla rahat bir
şekilde ekarte etti.
Peru-Yeni Zelanda
44
45