Page 100-101 - TamSaha 123. Sayı

Basic HTML Version

Dünya futbolunda Marco van Basten sonras› dönemin
belki de en komple 9 numaras› Gabriel Batistuta’yd›.
Ceza sahas› içerisindeyken rakip savunmalar için hem
havadan hem de yerden müthiş bir tehdit olan Arjantin-
li, ceza sahas› d›ş›ndayken de kolay kolay durdurulam›-
yordu. Öyle ki yeri geldi-
ğinde 30-35 metreden bi-
le korkunç sertlikte şutlar
ç›kar›p hedefi bulabili-
yordu. Ancak böylesine
üst düzey bir golcülük ye-
teneğine karş›n Batistuta
da kariyer planlamas›n›
yanl›ş yapm›şt›.
Newell’s ve River Plate’ke
geçirdiği süreler sonras›n-
da özellikle Boca Juni-
ors’ta y›ld›z›n› parlatan
Batistuta, 22 yaş›nda Av-
rupa’ya yelken açt›ğ›n-
daysa adresi Fiorentina
olmuştu. O y›llarda en ka-
liteli oyuncular Serie A’da
Santrfor: Gabriel Batistuta
Eğer futbol sadece güzel şut çekmeye dayal› bir spor ol-
sayd› bugün Matthew Le Tissier ismini belki de Pele’den
de Maradona’dan da daha fazla zikrediyor olabilirdik.
Tüm zamanlar›n en iyi şutörlerinden biri olarak adland›-
rabileceğimiz ‹ngiliz y›ld›z, uzak mesafeden çektiğin
şutlar›n neredeyse hiç
falso almadan, adeta cet-
velle çizilmiş gibi gidip
doksana tak›lmas›yla ha-
f›zalarda yer etmişti. Üs-
telik Le Tissier sadece
uzak mesafeden değil,
11 metreden de hedefi
en iyi bulan oyuncular›n
baş›nda geliyordu. Öyle
ki kariyeri boyunca kul-
land›ğ› 49 penalt›dan
48’ini gole çevirmişti.
şutlar› d›ş›nda pas bece-
risi ve oyun görüşü de
üst seviyede olan Le Tis-
sier, bu özellikleri nede-
niyle genellikle ikinci
santrfor, zaman zaman
da ofansif orta saha olarak görev yapmaktayd›. Bu po-
zisyonda da özellikle 1990’l› y›llardaki en iyi oyuncu-
lardan biri olduğu şüphe götürmezdi. Ancak profesyo-
nel kariyerindeki 16 sezonun tamam›n› yetiştiği kulüp
olan Southampton’da geçirmesi, onun hak ettiği yere
gelmesine de engel olacakt›. Güney ekibinde 500’ün
üzerinde maça ç›k›p 200’den fazla gol atan Le Tissier,
büyük kulüplerden gelen transfer tekliflerine karş›n So-
uthampton’da kalmas›n›n sonucunda tek bir kupa dahi
kazanamad›. ‹ngiltere Millî Tak›m›’na da sadece sekiz
kez çağ›r›ld›. Bu dönemde ‹ngiltere’nin 1994 Dünya Ku-
pas›’na kat›lamamas›ysa onun kendisini uluslararas› dü-
zeyde gösterme şans›n› tamamen ortadan kald›rd›.
devam etti, 1994’e kadar Marsilya’da kalan Stojkovic,
diz sakatl›klar›ndan ötürü toplamda anca bir sezonluk
maç oynayabildi, tak›m›n›n 1993’teki şampiyonlar Ligi
şampiyonluğunda da katk›s› yok denecek kadar azd›.
Tüm bu sorunlar nedeniyle Marsilya’da beklediğini bu-
lamayan Stojkovic’in sonraki adresiyse Japonya’n›n Na-
goya Grampus Eight tak›m› olacakt›. Henüz 29 yaş›nda
gözlerden çok uzaklarda futbol oynama karar› almas›
da hâliyle unutulmas›n› kolaylaşt›rd›. Japonya’da belki
de Zico’dan sonraki en büyük futbol kahraman›na dö-
nüşmesine rağmen…
100
TamSaha
topland›ğ› için Batistuta’n›n şampiyon olmas› beklenme-
yen bir tak›ma gitmiş olmas› yad›rganamazd› belki ama
sezon sonunda Fiorentina’n›n küme düşmesi işleri kar›ş-
t›rd›. Dahas› Batistuta, Serie B’de de bir sezon Fiorentina
formas› giyince kulüple oyuncu aras›ndaki bağlar iyice
kuvvetlendi. Mor Menekşelerde toplam dokuz sezon oy-
nayan Batistuta ancak 31 yaş›ndayken Roma’ya transfer
oldu, kariyerinin tek şampiyonluğunu da burada gördü.
Arjantin Millî Tak›m› tarihinin hâlen en golcü oyuncusu
olan Batistuta’n›n millî tak›m kariyerindeki k›smetsizli-
ğiyse, Arjantin’in Maradona sonras› krizi dönemine
denk gelmesiydi. Üç ayr› Dünya Kupas›’nda forma giyip
bu turnuvalarda toplam 10 gol atan Batistuta, buna kar-
ş›n çeyrek finalden ötesini göremedi.
Forvet: Matthew Le Tissier