TR
EN
TFF Olağan Genel Kurulu yapıldı 9.06.2016
TFF Olağan Genel Kurulu yapıldı
Geri
İleri

Türkiye Futbol Federasyonu Olağan Genel Kurulu, 297 delegeden 192'sinin katılımı ile Ankara Marriott Otel'de yapıldı.

TFF Başkanvekili Hüsnü Güreli'nin açılışını yaptığı Olağan Genel Kurul'da çoğunluğun tutanakla tespitinin ardından, Spor Genel Müdürü Mehmet Baykan başkanlığında Divan Kurulu oluşturuldu. Divan Kurulu Başkanvekilliğine Akhisar Belediye Kulübü Başkanı Hüseyin Eryüksel seçilirken, Kulüpler Birliği Genel Sekreteri ve Medipol Başakşehir Kulübü Asbaşkanı Mesut Altan ile Multigroup Alanyaspor Külübü Başkanı Hasan Çavuşoğlu Divan Kurulu'nun diğer üyeleri oldu.

Yeni bütçe 602 milyon

Yapılan konuşmaların ardından Genel Kurul'da; TFF Başkanı, Yönetim Kurulu ve Denetleme Kurulu'nun 01.06.2015 - 31.05.2016 Dönemi, Hesap ve Faaliyetlerinden ötürü ayrı ayrı ibra edildi. 01.06.2016 - 31.05.2017 Dönemi Bütçe Tasarısı ile Talimatı ve Bütçe Uygulama Esasları görüşülerek 602 milyon 193 bin 088 TL'lik TFF Bütçesi kabul edildi.

Gerektiğinde bütçe tadilleri yapmak için Yönetim Kurulu'na yetki verildi. Yönetim Kurulu'na taşınmaz alımı ve satımı, ayni haklar tesisi için yetki verildi.

Başkan Demirören'in konuşması

Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Yıldırım Demirören, Olağan Genel Kurul'da bir konuşma yaptı. Başkan Demirören'in konuşmasının tam metni şöyle:

"Futbol ailemizin değerli üyeleri; Mali Genel Kurulumuzun saygıdeğer delegeleri. Sizleri sevgi ve saygı ile selamlıyorum. Genel Kurulumuzun şahsıma ve çalışma arkadaşlarıma göstermiş oldukları güven ve teveccüh ile bir kez daha göreve gelmiş olmamızın üzerinden yaklaşık bir yıl geçti. Geçmiş dönemin tecrübeleri ve birikimi ile aramıza katılan çok değerli yol arkadaşlarımız sayesinde yarınlara daha umutlu bakıp, daha somut yaklaşımlarla karşınızda olma gücünü bulduk.  Öncelikle Genel Kurulumuzun bize olan güven ve desteği için tüm delegelere tekrar teşekkürlerimi sunmak istiyorum.

Konuşmama başlamadan önce, bu sezon büyük ve kaliteli bir çekişmeye sahne olan tüm liglerimizde ve Türkiye Kupası'nda şampiyon olan bütün kulüplerimizi canı gönülden kutluyorum. Futbol paydaşı her kurumun, futbolu yaşayan her yöneticinin söylemlerinden eksik etmediği futbolun marka değeri ve onun yükseltilmesi ile yüceltilmesi bizim de öncelikli hedeflerimizdendir. Bunu sağlayabilmek için geniş bir alanda önemli atılımlar yapmak zorundayız. Sadece söylemde kalmayan, eylemlerimizle destek olduğumuz bir süreci hayata geçirmek zorundayız.  Hem de istisnasız tüm paydaşlar olarak, tüm futbol ailesi olarak… Futbolun marka değerini yükseltmek ve yüceltmek için; futbol ile şiddet kelimelerinin bırakın yan yana gelmesi, birlikte telaffuz edilmesini bile önlemeliyiz. Sadece fiziksel değil, duygusal şiddetin önemli göstergelerinden çirkin ve kötü tezahüratın stadyumlardan uzaklaştırılması için hepimize önemli görevler düştüğü ortada.  Başkalarını suçlamak, "O şöyle yapsaydı, bu böyle davransaydı" demek kolay ve çözüme katkı sağlamayan yol. Gelin hepimiz bunu engellemek için kendimize "Ben ne yapabilirim?" sorusunu sorarak başlayalım. Benim ve Yönetim Kurulumuz için bu sorunun cevabı; Önümüzdeki sezon yasa ve yönetmeliklerin eksiksiz uygulanmasını sağlamak olacaktır.

Yaşadığımız süreç boyunca kamuoyunun adalet ve güven duygusunu sarsmaya yönelik ne kadar çok olumsuz algı girişimi ve çabası olduğu hepinizin malumudur. Önümüzdeki dönemde buna kesinlikle izin vermeyeceğimizi, adil ve güvenli oyun ortamını eskiden olduğu gibi önümüzdeki dönemde de devam ettirmek için gerekirse geçmişten daha fazla özen göstereceğimizi ve tüm yaptırım mekanizmalarını harekete geçireceğimizi burada açıkça ifade etmek isterim.

Tüm paydaşların adil yarışma ortamı için bize destek olmasını rica ediyorum. Kapsamlı bir yasa olan 6222 sayılı kanunun eksiksiz uygulanması en önemli sorunlarımızdan birinin çözümüne çok büyük katkı sağlayacaktır.  Bu konudaki hassasiyetlerini bildiğim devlet büyüklerimizden ve siyasetçilerimizden de sürece ve bizlere her zamankinden daha çok destek olmalarını istirham ediyorum.  Kanunun varlığı kadar uygulama süreçlerindeki adaletli yaklaşım da çok önemlidir. Özellikle sportif rekabete müdahale olmadan ve uygulayıcıya göre farklılık göstermeyecek standartların oluşturulmasının önemini bir kez daha vurgulamak isterim. Bu kürsüden bir kez daha yüksek sesle;  tüm futbol ailemizi bu konuda hassas ve sorumlu davranmaya davet ediyorum.  Hangi seviye ve konumda olursak olalım günlük hesaplarla, kişisel çıkarlarla yapılacak açıklama ve söylemler ile bunlara paralel eylem ve uygulamalar hepimizin dilinden düşmeyen futbolun marka değerine en çok zararı veren etkiye sebep oluyor. Artık etkin eylem zamanı sevgili arkadaşlarım.

Söyledikleri ile değil, yaptıkları ile anılan insanlar olma zamanı… Futbolun marka değerini yükseltmek ve yüceltmek için ikinci önemli konu başlığımız hiç kuşku yok ki disiplin altına almamız gereken futbol ekonomisi ve bu ekonominin dinamikleridir.  Futbol ekonomisinin büyümesi tartışmasız çok önemlidir.  Ancak bu değerlerin etkin ve verimli kullanılması en az büyüme kadar, hatta ondan çok daha önemlidir. Kulüplerimiz rakamların büyümesine odaklanmış olsalar da TFF olarak biz hem büyümeye, hem de büyüyen ekonominin etkin ve verimli kullanımına odaklanmak zorundayız. Bu konuda gerekli uyarı, denetim ve yaptırımları uygulamak durumundayız. TFF olarak bu konuda iki önemli sürecin paydaşıyız; hazırlanma çalışmaları devam eden kulüpler yasasının ve futbol kulüplerinde mali disiplinin sağlanması ve denetlenmesi konusunda federasyonumuzun yürüteceği Mali Denetleme Sistemi'nin.

Şunu açıkça ifade etmeliyim ki; artacak gelirlerin, kulüplerimizin borçlarının artmasına sebep olacak bir süreci tetiklemesi kabul edeceğimiz  ve seyirci kalacağımız bir durum olamaz ve olamayacaktır da… Bu kötüye giden sarmaldan, bu ekonomik zorluklar kısır döngüsünden, ancak ve ancak sağlanacak mali disiplinle çıkılabileceği gün gibi açıktır. Bu sürece en çok katkı sağlayacak değişimlerden biri hiç kuşku yok ki futbolumuzun ithal eden olmaktan ihraç eden; hiç değilse ihraç da eden futbol olması yönündeki strateji değişimi olacaktır. Türkiye olarak artık futbolcu alan ülke olmak kadar, hatta daha fazla futbolcu ihraç eden ülke olmayı hedeflemeliyiz.  Bunun için Türkiye Futbol Direktörü Sayın Fatih Terim ile birlikte oyuncularımızın tamamının uluslararası scoutların izleyebileceği sisteme girişini temin ettik.  Bu sayede tüm karşılaşmalar ve tüm oyuncularımız uluslararası piyasanın gözü önünde olacak.

İhracat konusunda önemli bir girişimimiz de Yayın İhalesi sırasında Süper Ligin uluslararası haklarının ayrı bir paket olarak işlem görmesini sağlayarak, Süper Ligi ve ligimizdeki oyuncuları dünyanın her tarafından seyredilebilir kılmak olacaktır. Ligimizin kalitesi de oyuncularımızın kalitesi de bunu hak etmektedir. Yayın ihalesi konusu açılmışken bu sezon içinde önümüzdeki dönemin Yayın ihalesini yapmak durumundayız. Kanunların emrettiği şekilde ve TFF'yi yetkilendirdiği haliyle geçmişte de olduğu gibi yine Kulüpler Birliği Vakfı ile iyi ve yakın ilişki halinde sorunsuz bir ihale süreci yaşayacağımıza, futbolumuzun hakkettiği değeri bulacağına yürekten inanıyorum.

Futbolun marka değerini yükseltmek ve yüceltmek için eskisinden daha çok emek harcamamız gereken bir başka konu ise şüphesiz hakemlerimiz ve onların performanslarıdır. Ben bir yönetici olarak, merkezi değil yerinden yönetime inanan bir kişiliğe sahibim. Yetki ve sorumluluk verir performansı takip eder sonuçlara göre gerektiğinde takdir eder gerekse hesap sorar, gereğini yaparım.

Futbol, doğası gereği hatalar oyunudur. İnsan faktörü hep ön plandadır. Ülke, kültür, kıta ayırt etmeksizin bu böyledir. Hakem hataları insan var oldukça, maçları insanlar yönettikçe var olacaktır. Bu kaçınılmazdır.

İngiltere maçında Fatih Hoca'nın telefondaki görüntüden hatayı göstermesi de, yönetimimizin konuyu uygun platformlarda irdelemesi de sadece yaşanan hataların azaltılmasına katkı sağlayacak girişimler olacaktır.

TFF Başkan ve yönetim kurulu olarak işleyişine prensip olarak karışmadığımız Merkez Hakem Kurulu'ndan daha az hata yapılan bir dönem için önerilerini aldık, dinledik, inceledik  ve bir dizi gelişme için onay verdik. Buna göre önümüzdeki sezon Süper Ligde düdük çalacak hakem sayımız 22'ye düşecek artık Süper Lig'de daha az sayıda ve en yüksek beceride olan hakemlerimiz görev alacak.

Yine istediğimiz ve beklediğimiz verimi alamadığımız 6 hakemli sistemden  4 hakemli sisteme dönüyoruz. Bunun yanında genç ve yetenekli hakemlerimizin üst klasmana çıkışlarını kontrollü olarak hızlandıracak performans odaklı bir sistem değişikliğine gidildiğinin bilgisini de buradan vermek isterim. Bütün bu gelişmelerle birlikte teknolojiyi ve konu ile ilgili teknolojik gelişmeleri yakından takip ettiğimizi bilmenizi isterim. FIFA'dan aldığımız davetle video hakemlik sistemi araştırma çalışmalarımız da devam etmektedir. Tüm bu değişiklik ve gelişmelerle birlikte yine de hatalar olacaktır. Hata insanın olduğu, karar ve icraatın bulunduğu her yerde  kaçınılmazdır. Hatanın kasıtlı ve amaca yönelik olduğu konusundaki paranoyamızdan süratle kurtulma, asmak, yok etmek, işlemez hale getirmek yerine, daha az hatalı bir sezon için el birliği içinde çalışmalı hakemlerimize daha fazla güvenmeliyiz. Onların da kendilerine duyulan güvene layık olacaklarına layık olmak için daha çok çalışıp emek harcayacaklarına inancım tamdır.

Güven ve performanstan bahsetmişken uluslararası alanda görev yapan tüm hakemlerimizle gurur duyduğumuzu bir kez de bu kürsüden ifade etmek istiyorum. Özellikle EURO 2016'da ve RİO 2016'da görev alacak hakemlerimize, başta Cüneyt Çakır olmak üzere hepsine başarılar diliyorum. Futbol markasının değerini yükseltmek ve yüceltmek istiyorsak, tesisleşme hamlemizin hız kesmeden devam etmesi gerekiyor. Bu sebeple, Riva'da oluşturduğumuz Futbol Vadimizi uluslararası örneklerinin çok daha önüne geçirecek, yeni idari binamız, otel ve kongre merkezi ile yeni sahaların temelini yaz aylarında hep birlikte atacağız.

Soma'da bitirip hayata geçirdiğimiz Soma Futbol Okulumuz sosyal sorumluluk açısından da bizi çok mutlu eden bir proje oldu. Proje aşamasında olan, Antalya'da inşa edeceğimiz yeni kamp tesisimiz sadece milli takım ve eğitim faaliyetlerimize değil siz kulüplerimize de hizmet verecek, futbolumuz açısından önemli bir atılım merkezi olacaktır. Futbolun marka değerini yükseltmek ve yüceltmek için uluslararası alanda da etkin lobi faaliyetleri olan, yaklaşımı, tavrı ve duruşu güçlü bir ülke olmalıyız. Bildiğiniz gibi Federasyonumuz FIFA Başkanlığı seçimlerinde etkin ve güçlü bir tablo çizmiştir. Benzer şekilde eylül ayında yapılacak  UEFA Başkanlık seçiminde de kilit rol oynayacaktır.  Kosova'nın UEFA ve FIFA üyeliklerindeki desteğimiz, bu dost ülkenin büyük futbol ailesinin resmi parçası haline gelmesini sağlamıştır. Bizim için mutluluk ve gurur kaynağı olmuştur.

Nisan ayı içinde üyesi olduğumuz Bölgesel Federasyonlar Toplantısı'nı büyük başarı ile ülkemizde gerçekleştirdik. Avrupa'da söz sahibi 13 ülke federasyonun katılımı ile gerçekleşen toplantıda grup yönetiminde güçlü ses olduğumuz bir kez daha herkes tarafından görüldü. Bir çok ülke federasyon Başkan ve üyelerini ülkemizde misafir ediyor, uluslararası alanda futbol politikası ve geleceğini etkileyen projelerin konuşulduğu her masada en önemli koltuklardan birinde mutlaka yerimizi alıyoruz. Gelişmeleri yerinde takip ediyor, karar aşamasında etkin rol alıyoruz.

Futbol ailemizin değerli üyeleri; Mali Genel Kurul'da olduğumuza göre; futbolun marka değerini yükseltmek ve yüceltmek için biraz da mali konularda "Neler oluyor?"dan kısaca bahsetmek istiyorum.

Göreve geldiğimiz günden bu yana büyüyen bütçemiz rekor bir düzeye gelerek 602 Milyon TL'ye ulaşmıştır. Bu; kulüplerimiz için daha çok kaynak, daha çok yatırım, daha çok tesis ve daha güçlü genç futbolcu yetiştirme imkanı demektir. Arzu ederseniz bir kaç küçük örnek ile sizlere kaynak artışını ifade edeyim; 3. Lig de mücadele eden bir kulübümüz, TFF' den 2012 yılında 250 bin TL alırken bugün 600 bin TL almakta, ayrıca yol ve konaklama masrafları federasyonumuz tarafından karşılanmaktadır. Yine 1.Lig' de mücadele eden bir kulübümüz 2012 yılında TFF'den hiç bir sponsorluk geliri almazken, federasyonumuz döneminde, 2015 yılında 1. Lig kulüplerimize 600 Bin TL sponsorluk geliri sağlanmıştır. 2016 bütçemizde bu rakam 650 Bin TL ye yükseltilmiştir.

Kaynaklarımızı arttırmak için her türlü çalışma özenle yürütüldü; yürütülmeye de devam etmekte... Bir taraftan tasarruf tedbirleri uygularken, diğer yandan yeni kaynak yaratma çalışmalarımız özellikle İktisadi İşletmemiz ve Milli Takımlar Taraftarlık Kulübü çalışmalarımızla vücut buldu.

Bu yapı futbolumuza yıllık 20 Milyon TL'lik ek ekonomik kaynak yaratırken, Milli Takım formamız en çok satılan Milli Takım formaları arasındaki yerini aldı. Hem para, hem itibar, hem de beraberlik duygusu yönünden önemli kazanımlarımız oldu.

Artan kaynaklarımız sayesinde; bu yıl kulüplerimize 16 Milyon TL ek tesisleşme desteği sağladık. Özellikle genç futbolcu gelişimi için önem verdiğimiz bu tür destek ve yatırımlar, geleceğe umutla bakabilmemizi sağlayacak temel işlevlerdendir.  Kulüplerimizden ricamız, bu desteği gerekçesine uygun kullanmaları yönünde olacaktır.  Bu kaynak artısı yürüttüğümüz doğru politikalar, hedefe yönelik atılmış adımlar ve yönetim kurulumuz ile profesyonellerimizin üstün gayretleri ile sağlanmıştır. Emeği geçen herkese huzurlarınızda teşekkürlerimi sunuyorum.

Değerli üyeler; yeri gelmişken şunları ifade etmeden geçemeyeceğim; kaynaklar sınırsız değildir. Devamlılığı bu ailenin performansı ile çok ilişkilidir. Bu kaynakların idaresi sizde, denetimi ise bizdedir. Artık kaynaklarımızı daha özenli kullanma, etkin ve verimli harcama zamanıdır. Finansal Fair-Play sebebi ile sadece ulusal denetim ve yaptırımlar değil, uluslararası alanda da ciddi tehdit altındayız.

Bu sebeple gelir - gider dengemize, yaratılan kaynakların verimli tüketilmesine her zamankinden daha çok ihtiyacımız var. Futbolumuzu borç batağından çıkarmak ve ekonomik risklerden uzak hale getirmek için birlikte ciddi çalışmalara imza atmak zorundayız.  Kaynak yaratmadaki önemli itici güçlerden biri hiç kuşku yok ki Milli Takımımızın başarıları olmaktadır.  Euro 2016'daki ilk maçımıza sayılı gün kaldığı bugün de Sayın Hocamıza ve Milli formayı terletecek evlatlarımıza başarılar diliyoruz. Ülke futbolumuzun marka değerinin yükseltilmesi ve yüceltilmesi için benim ve Hocamızın görüş birliği içinde olduğumuz bir husus da, bu tür büyük organizasyonlarda sürekli olabilmeyi ve izleyenlerin gurur duyduğu bir Milli Takımımız olmasını çok önemsediğimiz gerçeğidir. Avrupa Şampiyonası boyunca  hepimizin kalpleri onlar için onlarla birlikte atacak, umarım seyahatleri  11 Temmuz' da İstanbul'a dönmek durumunda kalacakları kadar uzun sürer.  Sonuç ne olursa olsun onlar benim için, bu ülke insanı için mutluluk ve gurur vesilesi. Tüm iyi dileklerimiz ve dualarımız onlar için. Allah yardımcıları olsun. Futbolumuzun marka değerini yükseltme ve yüceltme sürecindeki  en büyük ve değerli yol arkadaşlarım. Saygıdeğer üyeler sabır ve ilgi ile beni dinlediğiniz için sizlere teşekkür ediyor, içinde bulunduğumuz Ramazan ayının sizlere, sevdiklerinize, temsil ettiğiniz kuruma, futbolumuza, ülkemize ve tüm insanlığa hayırlar getirmesini diliyorum. Katılımınız için tekrar teşekkür ederim."

Güreli, TFF'nin bütçesiyle ilgili üyelere bilgiler aktardı

TFF Başkanvekili Hüsnü Güreli, Olağan Genel Kurul'da raporlarla ilgili yaptığı açıklamada, TFF'nin gelirlerinin yükseldiğini, bunun yanı sıra da tasarrufa önem verdiklerini söyledi.

TFF'nin bütçesiyle ilgili üyelere bilgiler aktaran Güreli, şu ifadeleri kullandı:

"2015-2016 sezonunda 420 milyon lira tahmin edilen bütçe, 429 milyon lira olarak gerçekleşti. 420 milyon lira tahmin edilen gider bütçesi de 371 milyon lirada kaldı. Bu tasarruf tutarından 38 milyon lirası tesislerimizde bina ve tadilatında kullanılacak. Kalan 20 milyon lira da öz kaynaklara aktarılacak. Federasyonumuz, yayıncı kuruluşun satış süreci nedeniyle yaşanan 200 milyon liralık gecikmeyi, kulüplerimize öz kaynaklarından aktardı."

Hüsnü Güreli, genel kurul üyelerine TFF'nin diğer mali verileriyle ilgili de bilgiler verdi.

Başkan Demirören'den teşekkür

Başkan Demirören, Olağan Genel Kurul'un sonunda bir teşekkür konuşması yaptı. Demirören  konuşmasında şu ifadeleri kullandı;
 
"Değerli delegeler, değerli kader arkadaşlarım. Yönetim kurulumuza göstermiş olduğunuz teveccüh için teşekkür etmek istiyorum. Paraşüt sistemi için şimdi yönetim kurulu arkadaşlarımızla aramızda konuştuk. Denetleme Kurulumuz izin verirse 3. Lig'e de bu sisteme göre bir aktarma yapacağız.
 
Dilekler ve istekler kısmında söz alan başkanlarımız hakem hataları konusuna değindi. Hakemlerimiz ilk yaptığım konuşmada da vurguladığım gibi hata yapacaktır. Çünkü hakem de bir insan. Nasıl başkan yanlış transfer ve hoca alıyorsa; hoca nasıl yanlış 11 kuruyorsa, futbolcu nasıl penaltı kaçırıyorsa; hakem de hata yapacaktır. Bunlar futbolun içindedir. Ama bütün bir sezonu hakem hatalarına yüklersek olmaz. Ben ve yönetim kurulumuz hakemleri gözlemliyoruz ve hataları en aza indirmek için elimizden geleni yapıyoruz. Ama neden her şeyi hakeme bağlıyoruz? Gelin bugünden itibaren yeni bir sayfa açalım. Kalitemizi yukarı çıkartalım. Çünkü biz bu kalitede insanlarız. A Milli Takımımıza tekrar başarılar diliyorum. Herkese çok teşekkür ediyorum."

Geri
İleri