TR
EN
TFF » Sağlık Kurulu » Sağlık Kurulu Haber Detay
Suni çim sakatlıkları artırır mı? 2.01.2007
Suni çim sakatlıkları artırır mı?

Önceki araştırmalar birinci ve ikinci nesil suni çim zeminlerde zorlama nedeniyle gerçekleşen sakatlıkların çok daha fazla olduğunu gösteriyordu. Üçüncü nesil suni çim zeminlerde yer alan şok emici özellik nedeniyle bu tip sakatlıkların azalması beklense de, yapılan araştırmada elde edilen veriler önceki araştırmalarla karşılaştırıldığında çok da büyük bir iyileşmenin olmadığını ortaya koyuyor. Yaralanma, kızarıklık ve sürtünmeye bağlı yaralanmalar suni çimde daha fazla yaşanıyor. Suni çim zeminlerin düşük maliyetleri ve kolay bakımıyla kulüpler için oldukça önemli olduğunu bilen UEFA, suni çim zemin teknolojisinin gelişmesini destekleniyor.

Çim futbolun doğal zeminidir. Antrenmanlar çim zemin üzerinde yapılır, maçlar çim zemin üzerinde oynanır. Fakat dünyanın her bölgesi çimin verimli olarak yetişmesi için elverişli değildir. Bunun yanı sıra modern futbol statlarının çatıları genellikle kapalı olduğu için çimin yetişmesi için gerekli doğal ortam sağlanamayabilir.

Suni çim zeminlerin kullanılması bu tip problemlerin çözümü için uzun yıllardır öneriliyor. Birinci nesil suni çim zeminler üzerine yapılan bir araştırmaya göre, bakım süresi olarak 12 kat daha az zaman alan suni çimin, doğal çime göre altıda bir oranında bakım masrafı vardı. Fakat birinci nesil suni çimin elverişsiz yapısı nedeniyle top doğal biçimde zıplamıyordu ve bu nedenle bu zeminde sakatlıkların daha fazla olduğuna inanılmaktaydı. Suni zeminler ilk kez kullanılmaya başlandığında İsveç'te yapılan araştırmada suni çim zeminin sakatlıkların oranını arttırdığı görüldü. 1980'li yıllarda Norveçli iki doktor 16 takımı inceledi. Buldukları verilere göre suni çim zeminde 1000 saatte 30 olan sakatlık sayısı, doğal çim zeminde 1000 saatte 20 olarak gerçekleşmişti. Fakat bu veriler istatistiksel bir değer taşımıyordu. Çünkü bu çok az sayıda denek üzerinde gerçekleştirilmiş bir araştırmaydı.

1970'li yıllarda yapılan bir diğer araştırmada da benzer sonuçlara ulaşıldı. Suni çim zeminlerde zorlamaya bağlı sakatlıklara daha fazla rastlanıyordu. Fakat bu araştırma da benzer nedenlerle istatistiksel bir değere sahip olamadı.

1991 yılında İzlanda'da üst düzey futbola dönük bir araştırma yapıldı. Bu araştırmada suni çimde doğal çime göre çok daha büyük bir sakatlık riskinin olduğu tespit edildi. (Doğal çimde 1000 saatte 10, suni çimde 1000 saatte 25 sakatlık). Suni çimle ilgili yapılan bu araştırmalar metodolojik kısıtlara sahip olmaları nedeniyle çok verimli olamadılar.

Birinci nesil suni zeminlerde yaşanan olumsuz deneyim, daha kaliteli ve tamamen futbola dönük yeni nesil zeminlerin üretilmesi zorunluluğunu getirdi. 1990'ların sonunda 40 mm'den daha uzun kauçuk doldurulmuş polipropilin ve polyetlen'den üretilmiş üçüncü nesil çim zeminler piyasaya sürüldü. Üçüncü nesil suni çim veya sentetik zemin yerine, futbol çimi terimi kullanılmaya başlandı. Bu ayrıca FIFA ve UEFA tarafından da kabul edilerek suni çimlerin testleri belirli kıstaslara göre yapılmaya başlandı.

Gençlik turnuvalarında yaşanan olumlu deneyimler FIFA'yı cesaretlendirdi ve bu zeminler uluslararası maçlarda da kullanılmaya başlandı. Fakat henüz bu zeminlerin üst düzey futbolda olan yansımaları bilimsel bir araştırmaya konu edilmemişti. Bu araştırmanın temel amacı, doğal çimde yaşanan sakatlık oranlarının suni çim zeminle karşılaştırılmasıdır. Daha önceki nesil suni çimler göz önüne alındığında, hipotezimiz suni çim zeminde sakatlık riskinin doğal zemine oranla daha yüksek olduğudur.

İki yönlü bir araştırma metodu bu araştırma için seçilmiştir. 2003-2004 sezonunda UEFA'ya suni çim zemin kullanacaklarını bildiren 10 elit kulübün oyuncuları bu araştırmaya katılmıştır. UEFA elit düzeyi "en üst iki ulusal lig" olarak tanımlamaktadır. Suni çim zemin ve doğal çim zeminde yaşanan sakatlıkların analizi, zeminin sakatlıklar üzerindeki etkisini ortaya çıkaracaktır. İç sahanın etkisini ayarlamak ve zeminin etkisini daha iyi değerlendirmek amacıyla suni çimde oynayan futbolcuların sakatlıkları İsveç Premier Ligi'nde doğal çim zeminde oynayan futbolcuların sakatlıklarıyla karşılaştırılacaktır.

Araştırmaya konu olan sakatlıklar, antrenman veya maç sırasında yaşanan ve futbolcunun antrenmana veya karşılaşmaya devam edemediği sakatlıklardır. Bir futbolcunun takım doktoru tarafından oynamasına izin verildiği tarih, iyileştiği tarih olarak kabul edilmiştir. Sakatlıklar sürelerine göre dört gruba ayrılmıştır: "Önemsiz (1-3 gün), hafif (4-7 gün), orta (8-28 gün), ciddi (28 günden uzun)."

Suni çim zemin araştırması için toplam 90 bin 191 saatlik bir süreç incelenmiştir. Bunun yüzde 65'i suni çim zeminde yapılan antrenmanlar ve maçları, yüzde 27'si doğal çim zemin üzerinde yapılan antrenman ve maçları, yüzde 8'i ise diğer zeminleri kapsamıştır. Bu dönem içerisinde toplam 775 sakatlık kaydedilmiştir. Bunların 455'i (%59) travmatik (1000 saatte 5.04 sakatlık), 320'si (%41) ise fazla yüklenmeye bağlı sakatlıklardır (1000 saatte 3.54 sakatlık). Bu analiz, zeminlerin sakatlıklara olan etkisi konusunda yol gösterici olmamıştır. En yaygın travmatik sakatlıklar bağ yaralanması (151 adet), incinme (134 adet) ve kas sakatlanmalarıdır (127 adet). Aşınma veya yırtılmaya rastlanmamıştır. Daha derin bir inceleme, maç sırasında bilek burkulmasının suni çim zeminde daha fazla olduğunu gösterirken, düşük yoğunluklu kas çekmelerinin bu zeminde daha az olduğu görülmüştür.

Ciddi sakatlık oranlarının her iki zeminde de pek farklı olmadığı anlaşılırken, antrenman sırasında yaşanan ciddi sakatlıkların doğal zeminde daha az yaşandığı görülmüştür. Fakat bu çıkarsamayı yaparken dikkatli olmak gerekir. Sonuç olarak kısıtlı sayıda sporcu üzerinde yapılan bu araştırmadan çıkan bu sonucun kesinliği hemen kabul edilmemeli, özellikle doğal çimde yapılan antrenmanlarda daha az sakatlık yaşandığı çıkarsaması daha detaylı incelenmelidir.

Önceki araştırmalar birinci ve ikinci nesil suni çim zeminlerde zorlama nedeniyle gerçekleşen sakatlıkların çok daha fazla olduğunu gösteriyordu. Üçüncü nesil suni çim zeminlerde yer alan şok emici özellik nedeniyle bu tip sakatlıkların daha azalması beklense de, yapılan araştırmada elde edilen veriler önceki araştırmalarla karşılaştırıldığında çok da büyük bir iyileşmenin olmadığını ortaya koymaktadır. Yaralanma, kızarıklık ve sürtünmeye bağlı yaralanmalar suni çimde daha fazla yaşanmaktadır.

Suni çim zeminde yaşanan sakatlıkların oranı özellikle Şubat ve Kasım ayları arasında iklim şartları ve çimin iklimden etkilenmesi nedeniyle oldukça yüksekken, aynı dönemde doğal çim ve suni çim zeminde yaşanan travmatik sakatlıkların oranı da oldukça yüksek çıkmıştır. Bu aylar arasındaki dağılım daha dengeli olsaydı o zaman "Suni çim zemindeki sakatlık tehlikesi doğal çime göre daha fazla değil" diyebilirdik. Çünkü toplam sakatlık oranı oldukça düşecekti. Sonuç olarak, suni çim zeminin futbolcular için daha fazla sakatlık tehlikesi yarattığını söyleyemeyiz.

Bu araştırmadan çıkartılabilecek en net sonuç, maç sırasında bilek burkulmasının suni çim zeminde daha fazla olduğunu gösterirken, düşük yoğunluklu kas çekmelerinin bu zeminde daha az olduğudur.

Suni çim zeminlerin düşük maliyetleri ve kolay bakımıyla kulüpler için oldukça önemli olduğunu bilen UEFA, suni çim zemin teknolojisinin gelişmesini desteklemektedir.

-------------------------------------------------------------------------------------------------------------

* Bu makale J. Ekstrand, T. Timpka ve M . Hagglund tarafından hazırlanmış, İstanbul'da düzenlenen UEFA Sağlık Sempozyumu'nda sunulmuştur. İlker Uğur tarafından derlenmiştir.