Türkiye-Lüksemburg Maç Kitabı

a ğ ırlıklı bir yapıya sahipken 21. yüzyılda ekonominin çe ş itlendirilmesi yönünde atılan adımlarla hizmet sektörünün ekonomideki payı giderek yükselmi ş tir. Bugün hizmet sektörünün millî gelir ve istihdamdaki payı yüzde 80’ler civarındadır. Ülke ekonomisinde öne çıkan ba ş lıca sahalar telekomünikasyon, bilgi teknolojileri, ileti ş im, bankacılık, finans, lojistik, kargo ta ş ımacılı ğ ı, biyoteknoloji, biyomedikal, uzay teknolojileri, yenilenebilir enerji, turizm, alüminyum, kimya, mühendislik ve camdır. Finans ve bankacılık alanındaki konumu sebebiyle Lüksemburg da tıpkı İ sviçre gibi bir vergi cenneti olarak kabul edilmekte, bu da ş effaflıkla ilgili ele ş tirileri beraberinde getirmektedir. Bu nedenle son yıllarda bu alanda yeni standartlar geli ş tirilmesi ile ilgili çalı ş malar yürütülmektedir. Sanayi sektörünün millî gelirdeki payı yüzde 15’in altındadır ve istihdamın yüzde 20’sini kar ş ılamaktadır. Tarımsal faaliyetler ise son derece sınırlı olup ülke ekonomisine kayda de ğ er bir katkısı yoktur. 2020 yılı verilerine göre ülkenin ihracatı 137, ithalatı ise 110 milyar dolar olarak gerçekle ş mi ş tir. Ba ş lıca ihracat kalemleri demir ve demir ürünleri, lastikler, arabalar, yayın ekipmanları, giyim ve konfeksiyon, ithalat kalemleri ise arabalar, rafine edilmi ş petrol, yayın ekipmanları, hurda demir ve uçaktır. İ thalatın yüzde 23’ü Almanya’ya, yüzde 14’ü Fransa’ya, yüzde 12’si Belçika’ya, yüzde 6’sı Hollanda’ya ve yüzde 5’i de İ talya’ya yapılmaktadır. En büyük ithalat yüzde 27 ile Belçika’dan yapılırken burada Almanya’nın payı yüzde 24, Fransa’nın payı yüzde 11 ve Hollanda’nın payı da yüzde 5’tir. Ula ş ım Lüksemburg’da karayolu, demiryolu ve havayolu ta ş ımacılı ğ ı hizmetleri son derece geli ş mi ş tir. Son yıllarda özellikle karayolu a ğ ı önemli ölçüde yenilenmi ş ve 147 kilometre uzunlu ğ unda otoyolla ba ş kent kom ş u ülkelere ba ğ lanmı ş tır. Ba ş kenti Paris’e ba ğ layan yüksek hızlı demiryolu hattının kullanıma girmesi ile ş ehir garı yenilenmi ş ve son dönemde Lüksemburg-Findel Havalimanı’na yeni bir yolcu terminali eklenmi ş tir. Yakın gelecekte ba ş kentte ş ehir içi ula ş ımda cadde tramvayı ve kom ş u ş ehirlerle ba ğ lantı içinde hafif metro hatları yapılması dü ş ünülmektedir. Kültür ve sanat Ülkede büyük ço ğ unlu ğ u ba ş kent Lüksemburg’da bulunan pek çok müze vardır. Ulusal Tarih ve Sanat Müzesi, Lüksemburg Ş ehri Tarih Müzesi, Grandük Jean Modern Sanat Müzesi ve Diekirch’deki Ulusal Askerî Tarih Müzesi ülkenin en bilinen müzelerindendir. Eski ve iyi korunmu ş kaleleriyle ba ş kent Lüksemburg, UNESCO’nun dünya kültür mirası listesinde yer almaktadır. Lüksemburg’dan, ressam Joseph Kutter ve Michel Majerus ile foto ğ raf sanatçısı Edward Steichen gibi dünyaca tanınmı ş sanatçılar yeti ş mi ş tir. Steichen’ın The Family of Man adlı sergisi Clervaux’da kalıcı olarak sergilenmektedir. Ba ş kent Lüksemburg, 1995 ve 2007 yıllarında olmak üzere iki kez Avrupa Kültür Ba ş kenti olma özelli ğ ini ta ş ıyan tek ş ehirdir. Turizm Lüksemburg ş ehrinin gezilecek yerlerinin ba ş ında tarihi eski mahalle gelir. Avrupa’nın en önemli eski ş ehirlerinden biri olarak da gösterilen merkezdeki kale, “Kuzey’in Cebelitarık’ı” olarak adlandırılmı ş fakat 1867-1883 arası orijinal yapı yıkılmı ş tır. Arnavut kaldırımlı yollar, büyüleyici eski evler ve binalar, tarihi bahçeler ş ehrin önemli özellikleridir. Bock kayalıkları ise ilginç bir yapıdır. 21 kilometrelik yer altı geçitleri kaya kanalıyla kesilir. Eskiden binlerce savunmacının merkezi olan 40 bin metrekarelik alanı, surların üzerinde yürüyerek ke ş fedebilirsiniz. Corniche’nin muhte ş em duvarları da “Avrupa’nın en güzel balkonu” olarak adlandırılır. Burada aristokrat ve sı ğ ınma evleri biraz daha fazla dikkat çeker. Aziz Michael Kilisesi’nin manastır bölümü de bu duvarlar arasında in ş a edilmi ş tir. Ş ehirdeki oldukça düz manzaranın tam tersine Ardennes; yüksek ormanlık platolar, uçurumlar, ormanlık tepeler ve gizli vadilerin yanı sıra sayısız etkileyici manzaralara sahiptir. Hitler’in İ kinci Dünya Sava ş ı’ndaki son büyük seferini gerçekle ş tirdi ğ i bölgede güçlendirilmi ş kaleler bulunur. Walferdange Kalesi, 19. yüzyılın sonuna kadar “Büyük Dük”ün ikametgâhı olmu ş tur ve Lüksemburg’un ba ş lıca turistik güzergâhlarından biridir. Larochette ise ormanlarla çevrili dar, kayalık bir vadi içinde yer alan ş irin bir eski pazar kentidir. Mükemmel bir Orta Ça ğ meydanına, endüstri müzesine ve birçok eski soka ğ ında tarihi eserlere sahiptir. Vianden Kalesi 9. yüzyıla dayanan tarihi ile mimari konuda rakiplerini geride bırakır. 1248’de yapılan kale, yakın zamanda restorasyondan geçmi ş tir. Müze bölümünde ise 18. ve 19. yüzyılda ya ş ayan ressamlardan örnekleri barındırır. Larochette Corniche’nin muhte ş em duvarları , “Avrupa’nın en güzel balkonu” olarak adlandırılır. 38

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==