Türkiye - Hollanda Maç Kitabı

40 aradığımız son dakikalarda yediğimiz golle yıkıldık. 88’inci dakikada Peter Van Vossen, Gökhan Keskin ile Bülent Korkmaz’ın duraklamasını fırsat bilerek çaprazdan vurdu ve maçın skorunu belirledi: 3-1. Yine aynı tarife 1-3 Grup elemelerinin başında 1994 Dünya Kupası için kurduğumuz Amerika rüyası Utrecht’teki Galgenward Stadı’nda noktalandı. Millilerimiz, 24 Şubat 1992 günü Hollanda’ya ilk maçın skoruyla yenilerek umutlarını tüketti. Henüz 5’inci dakikada sola açılan topu kontrol eden Wim Jonk ceza alanı içine ortaladı. Savunmamızın durduramadığı Marc Overmars topa rahat vurdu ve 1-0 yenik duruma düştük. Golün ardından Hollanda kalesini bunaltmaya başladık ama 34’üncü dakikada gole yaklaştığımız pozisyonda direkten döndük. 36’ıncı dakikada ise penaltı kazandık. Atışı kullanan Feyyaz Uçar, kaleci Ed de Goey’un altından golünü atarak skoru dengeledi: 1-1. 37’nci dakikada Gökhan Keskin ile Recep Çetin’in hatasından yararlanan Rob Witschge, kalecimiz Engin İpekoğlu ile karşı karşıya kaldığı anda topu üzerinden aşırdı ve ilk yarının skorunu belirledi: 2-1. İkinci yarıya Hollanda süratli başladı. Peter Van Vossen ve Ruud Gullit’in mutlak gol pozisyonlarında kalecimiz Engin İpekoğlu mükemmel kurtarışlarla kalesini korudu. 58’inci dakikada ise Hollanda aradaki farkı ikiye çıkardı. Jan Wouters’in ortasına mükemmel yükselen Rob Witschge bu kez kafayı vurdu ve topu Engin’in uzanamayacağı köşeye atarak farkı ikiye çıkardı. Bu dakikadan sonra gelişen ataklar sonucu değiştirmedi. Utrecht Stadı’nı 3-1 yenik terk eden millîlerimiz, böylece ABD’94 serüvenini grup elemelerini aşamadan noktaladı. Nihayet zafer 1-0 Millî Takımımız tarihinin en anlamlı galibiyetlerinden birisini 2 Nisan 1997 günü Bursa Atatürk Stadı’nda Hollanda karşısında elde etti. Teknik direktörlüğünü Mustafa Denizli’nin yaptığı ay-yıldızlı takım, 1998 Dünya Kupası elemelerinde Hollanda, Belçika, Galler ve San Marino ile eşleşmiş, ilk maçında Belçika’ya 2-1 yenildikten sonra San Marino’yu 7-0’la hezimete uğratıp Galler’le deplasmanda golsüz berabere kalmıştı. Grubun favori takımı Hollanda ile randevumuz Bursa’daydı. Dönemin en iddialı takımlarından Hollanda, yıldızlar topluluğu kadrosuyla geldiği Bursa’da gruptaki tek yenilgisini alacak, üstelik tek beraberlik puanını da evinde yine Millî Takımımıza kaybedecek ama yine de birinci olmayı başaracaktı. Çünkü Portakallar gruptaki diğer tüm takımlarla oynadıkları maçları içeride dışarıda kazanmayı bilecekti. Millî Takımımız ise iki Hollanda maçından bir galibiyet, bir de beraberlik çıkarmasına rağmen iki Belçika maçını da kaybedip üçüncülükle yetinecekti. Maçın 53’üncü dakikasında 1-0’ı yakalan Millî Takımımız, 86’ıncı dakikada Hollanda’nın kazandığı penaltıyı Clerence Seedorf’un tribünlere göndermesi sayesinde dev rakibini 1-0 yenerek tarihinin en önemli başarılarından birisini elde etmişti. Üzücü beraberlik 0-0 Hollanda ile altıncı maçımızı 1998 Dünya Kupası’nın elemelerindeki rövanşta oynadık. Maç öncesinde Hollanda’nın 18, Belçika’nın 15, Millî Takımımızın da 14 puanı vardı. Biz Hollanda ile Amsterdam’da mücadele ederken, Belçika da evinde Galler’i ağırlıyordu. Grup ikinciliği ile play-off hedefine ulaşabilmemiz için Hollanda’yı yenip, Belçika’nın Galler’e puan kaybetmesini beklememiz gerekiyordu. Ancak iki hesap da tutmadı. 11 Ekim 1997 günü oynanan maçlarda Belçika, Galler’i 3-2 yenip kendi göbeğini kendisi keserken, Millî Takımımız Hollanda ile golsüz berabere kaldı. O maçı kaleme alanlardan Orhan Alpdündar, “Yazık oldu. Hollanda gibi bir deve teslim olmadık, ilk maçta elde ettiğimiz galibiyetin rövanşında Amsterdam’da golsüz berabere kaldık ama Dünya Kupası finallerine katılamadık. Belçika karşısındaki yenilgilere yandık. Belçika - Galler maçından müjdeli bir haber bekledik ama umduğumuzu bulamadık. Hollanda ile golsüz berabere kalırken yandık, 0-0 ile teselli bulduk. İyi oynadık, defansta açık vermedik ama sonuçta Fransa 98’e seyirci kaldık” ifadelerini kullanırken, teknik direktör Mustafa Denizli de “Avrupa’nın en büyük takımından iki maçta dört puan aldık ama hedefe gidemedik. Ben talihsiz bir teknik adamım. Bu dört puanı Hollanda yerine Belçika