TamSaha 247. Sayı / Haziran 2025

viyesinde sınırlı sayıda ba ş arı ya ş a- mı ş tı. Ancak Banks’in avantajı İ ngi- liz olmasıydı ve kendisi bu sayede kariyerini, İ ngiltere’nin 1966’daki Dünya Kupası zaferiyle taçlandır- mı ş tı. Öte yandan ş öyle bir gerçek de var. Jennings, kariyeri boyunca çok büyük zaferler ya ş amamı ş ol- masına ra ğ men bilhassa 1970’lerde futbol dünyasına damga vuran isimlerden biri hâline gelmi ş ti. Bu da aslında onun ne denli ola ğ anüstü bir kaleci oldu ğ unun en yalın ifadesi niteli ğ indeydi. Bu ay 80 ya ş ını geride bırakacak olan Patrick Anthony Jennings’in hayat hikâyesi, 12 Haziran 1945’te, Kuzey İ rlanda’nın Newry ş ehrinde ba ş lamı ş tı. Ailesinin ikinci çocu ğ u olarak dünyaya gelen Pat’in bir a ğ a- beyi vardı, yakın gelecekteyse be ş erkek ve bir kız karde ş i daha olacaktı. Pat’in babası bir kereste deposunda çalı ş maktaydı, anne- siyse ev hanımıydı. İ ki farklı futbol türü arasında kararsız kalmı ş tı Pat’in çocuklu ğ unda en büyük e ğ - lencesi, evlerinin çevresindeki bo ş arsalarda, akranlarıyla birlikte top oynamaktı. İ rlanda’da millî sporlar- dan biri Gal futbolu oldu ğ undan dolayı da bizimbildi ğ imiz futbolun yanı sıra Gal futbolunu da sıklıkla oynamaktaydı. Daha do ğ rusu, çocuklar kalabalık oldu ğ unda tercih Gal futbolundan yana olurken arsada be ş -altı çocuk toplandı ğ ın- daysa klasik futbola yöneliyorlardı. Bu noktada da genelde Pat’i kaleye geçirip ona ş ut çekiyorlardı. Her ne kadar çocuklar arasında oynanan bu tip oyunlarda kaleye genelde en yeteneksiz çocuk geçirilse de burada durum farklıydı. Zira Pat, akrobatik atlayı ş lar yaparak topu tutmaktan çok keyif alıyordu ve bizzat kendisi kaleye geçmek isti- yordu. Henüz ilkokul ça ğ ında olma- sına ra ğ men Pat’in kalecilikteki mahareti, mahallelerinde onları iz- leyen büyükler tarafından da fark edilecekti. Öyle ki kendisi henüz 11 ya ş ındayken, ondan altı-yedi ya ş büyük gençlerden olu ş an bir U19 takımının kalecisi yapılacaktı. Söz konusu takım, adını İ rlanda Cumhuriyeti’ndeki Shamrock Rovers’tan almı ş tı ve Kuzey İ r- landa’daki bölgesel U19 liglerinden birinde mücadele etmekteydi. Ada’da spora ilginin yo ğ un olma- sından ötürü de bu genç takım maçlarını bile tribünlerde birkaç yüz ki ş i takip etmekteydi ve Pat’in kendisinden hayli büyük gençler arasında, dolu tribünler önünde maçlara çıkması da o ya ş taki bir çocuk içinmuazzambir tecrübeydi. GelgelelimPat, Gal futbolunu da çok sevmekteydi. Bu nedenle de yakla- ş ık bir yıl sonra yerel bir kulüpte bu sporun altyapı e ğ itimini almaya ba ş layacaktı. Klasik futbolun ak- sine Gal futbolunda orta saha olarak oynamaktaydı. Ancak dört yıl sonra kalecilik hevesi a ğ ır basacak ve Pat, gözünü yeniden futbola çevirecekti. Bu u ğ urdaki istikametiyse Newry Town kulübü olacaktı. Newry Town kalesine geçmesinden kısa bir süre sonra Kuzey İ rlanda U17 Millî Takı- mı’na ça ğ rılmasıysa Pat’in hayatın- daki en önemli dönümnoktala- rından biriydi. Zira bu davetten sadece birkaç hafta sonraWem- bley’de, İ ngiltere’ye kar ş ı bir maça çıkacaktı. Omaçta gösterdi ğ i performans sayesinde deWatford kulübü yöneticilerinin dikkatini çekecekti. 1963 yılının Mayıs ayına girilirken deWatford, yakla ş ık 5 bin sterlin kar ş ılı ğ ında Pat’i renklerine ba ğ layacaktı. Çocuk ya ş ta İ ngiltere’nin yolunu tuttu Pat, Kuzey İ rlanda’dan ayrılıp İ ngil- tere’nin yolunu tuttu ğ unda henüz 18 ya ş ını dahi doldurmamı ş tı. O ya ş taki bir genç için ailesinden uza ğ a gitmek ş üphesiz çok zordu. Üstelik Pat’in en ufak iki karde ş i daha çok küçüklerdi ve kendisinin evden ayrılması durumunda bu karde ş leri belki de onu do ğ ru dürüst tanımayacaklardı. Ancak Kuzey İ rlanda’da mahallî bir amatör takımda oynarken aniden İ ngil- tere’deki profesyonel bir takıma geçmek de muazzambir fırsattı. Hâliyle Pat de bu fırsatı tepmek is- tememi ş ve zorlanaca ğ ını bilse de Watford’un teklifini kabul etmi ş ti. Böylece Pat Jennings’in profesyonel kariyeri, 13 Mayıs 1963’te, Wat- ford’un Queens Park Rangers ile 2-2 berabere kaldı ğ ı maçla ba ş lı- yordu. Jennings, kalesinde iki gol görmesine ra ğ men çok daha fazla- sını kurtarmı ş ve takımın gediklisi olaca ğ ının sinyallerini de erkenden vermi ş ti. Nitekim Jennings, be ş gün sonra Port Vale deplasmanında oy- nanan ligin sonmaçında da sahaya ilk on birde çıkacaktı. Bu kar ş ıla ş - maysaWatford’un 2-1’lik yenilgi- siyle bitiyor ve sarı-siyahlılar, 22 takımlı üçüncü ligi 17’nci sırada alecilik için sıklıkla kullanılan bir tâbir vardır... “Futboldaki en nankör mevki” derler. Açıkçası çok da yalan sayılmaz. Zira kale- cinin yaptı ğ ı hata, yüzde doksan golle sonuçlanır. Buna kar ş ın kalecinin skora pozitif yönden katkı yapması da son derece nâ- dirdir. Tabiî ki kalecinin takımına katkısı, gol kurtarmaktan geçer. Lâkin kaleci çok iyi bir maç çı- karmı ş olsa bile son dakikada yapaca ğ ı bir hata ile kahraman- lıktan günah keçili ğ ine do ğ ru aniden sert bir dü ş ü ş ya ş ayabilir. Bu kadarıyla da kalmaz. Örne ğ in çok iyi bir kaleci dahi olsanız, performansınız kazanmaya yet- meyebilir. Çünkü futbolda galip gelmek için gol atmak gerekir ve takımınız hücumda etkisizse siz kalede dünyaları da kurtarsanız alabilece ğ iniz en iyi skor golsüz beraberliktir. Yine bu sebepten ötürü, çok kuvvetli bir takımda de ğ ilseniz kariyerinizin sönük geçmesi de muhtemeldir. Zaten futbol tarihinde iz bırakan büyük kalecilere bakıldı ğ ında bunların büyük bir kısmı hep zirveye oy- nayan kulüplerin ve millî takım- ların kalelerini korumu ş lar ve o takımların daha da güçlü hâle gelmelerine katkıda bulunarak çok büyük ba ş arılar elde etmi ş - lerdir. Ancak bazen do ğ ru zamanda pek do ğ ru yerde bulunamadı ğ ı için kalitesine kıyasla daha az ba ş arılar kazanan büyük kaleci- ler de oluyor elbette. Bunun muhtemelen günümüzdeki en net örne ğ i Jan Oblak’tır. Slovenya Millî Takımı’yla büyük bir ba ş arı kazanma ş ansı zaten olmayan ba ş arılı kaleci, kulüpler düzeyinde de kariyerinin büyük kısmını İ spanya’da Real Madrid ile Barcelona’nın genelde birkaç adımgerisinde duran Atletico Madrid’de geçirince, kendi kla- sındaki Gianluigi Donnarumma, Th ibaut Courtois, Marc-Andre ter Stegen ve Alisson Becker gibi meslekta ş larına göre çok daha az kupa kazandı. Futbol tarihindeyse bu konuda verilebilecek belki de en çarpıcı örnek Pat Jennings’tir. Futbolun be ş i ğ inde, yani Britanya Adala- rında yeti ş en en önemli kaleciler sayılırken adı Gordon Banks’le birlikte ilk iki sırada anılan, hatta 1970’li yıllarda Dino Zo ff ve Sepp Maier’le birlikte dünyanın en iyi üç kalecisinden biri olarak kabul edilen Jennings, Kuzey İ rlandalı olması nedeniyle millî takımlar düzeyinde önemli ba ş arılar ya- ş ama ş ansını daha ba ş tan kaçır- mı ş tı. Jennings, kulüpler düze- yindeyse kariyerinin tamamına yakınını Kuzey Londra’nın iki büyük takımı Tottenhamve Ar- senal’da geçirmi ş ti. Ancak iki kulübün de o yıllarda İ ngiltere’de ş ampiyonluk yarı ş ının dı ş ında kalmaları, Jennings’in 20 yılı a ş an kariyerinde sadece sekiz kupa sevinciyle yetinmesine ve hiç lig ş ampiyonlu ğ u göreme- mesine de neden olmu ş tu. Aslında Jennings’in kaderi, bir bakıma Ada futbolunun di ğ er efsane file bekçisi Banks’inkiyle ortaktı. Zira Banks de kariyerinin ço ğ unu Leicester ve Stoke kale- lerinde geçirdi ğ i için kulüpler se- 91 90 K

RkJQdWJsaXNoZXIy MTc5NTM3Mg==