TamSaha 241. Sayı / Aralık 2024
törü Zoulo Rabelo, Jairzinho’yu A takımla birlikte antrenmanlara ça ğ ırmı ş tı. Jair- zinho ise turnuva ertesinde evine geldi- ğ inde, kendi kendine oturup dü ş ünmü ş ve turnuvada sa ğ açık olarak sivrilme- sine ra ğ men bundan sonrasında ofansif orta saha veya forvet olarak oynamaya odaklanması gerekti ğ ine karar vermi ş ti. Zira Botafogo’nun A takımında o mev- kide Garrincha oynamaktaydı. Genç oyuncu bu fikrini, çıktı ğ ı ilk antren- manda teknik direktör Rabelo ile de payla ş mı ş tı. Açıkçası bunu duymak, Rabelo’nun da ho ş una gitmi ş ti çünkü Botafogo’nun forveti Quarentinha, her ne kadar kulüp tarihinin en golcü ismi olsa da artık 30 ya ş sınırını geçmi ş ve kariyerinin son düzlü ğ üne gelmek üzere olan bir yıldızdı. Ayrıca Botafogo’da Querantinha ile bir- likte ileri ikilide oynayan ve 1962 Dünya Kupası’nda da yıldızı parlayan Amarildo ise kısa bir süre önce İ talya’nın yolunu tutmu ş ve Milan’a transfer olmu ş tu. Dolayısıyla Botafogo’nun hücumhattının ilerisinde Jairzinho’nun istifade edebile- ce ğ i bir kontenjan bo ş lu ğ u söz konu- suydu. Bunun aksine siyah-beyazlı ekibin orta sahasındaysa Garrincha’nın oldu ğ u sa ğ açı ğ ı bir kenara koydu ğ u- nuzda da uygun bir yer bulabilmek imkânsıza yakındı. Sol kanatta 1958 ve 1962 Dünya Kupalarında ş ampiyon olan millî takımın bir di ğ er kahramanı Mario Zagallo görev yapmaktaydı. Orta saha- nın ortasında da yakın gelecekte ala- nında dünyanın en iyileri arasına girecek olan Gerson vardı. Didi ise yurt dı ş ındaki Real Madrid ve Sporting Cristal macera- larının ardından 35 ya ş ında son kez Botafogo’ya dönmü ş tü. İ lk antrenmanında Didi’nin himâyesindeydi Hâl böyle olunca Rabelo, antrenmanda takımın en ileri ucuna Jairzinho’yu yerle ş tirmi ş ti. Genç oyuncuya tecrübeli Didi’nin kanı da en ba ş tan kaynamı ş tı ve antrenmanmaçına ba ş lamadan önce kendisini yanına ça ğ ırarak ona ş unları söylemi ş ti: “Hey delikanlı, seni bir süre- dir zaten tanıyorum, yeteneklerinin de farkındayım. Sen hiç merak etme, top ne zaman bana gelirse seni kaleciyle kar ş ı kar ş ıya bırakacak pasları ataca ğ ım.” Didi gerçekten de dedi ğ ini yapmı ş ve maç ba ş ladıktan sadece 15 dakika sonra Jairzinho iki gol atmı ş tı. Görünü ş e göre Jairzinho, sa ğ açık olarak ba ş ladı ğ ı kariyerinde bir santrfora dönü ş mek üzereydi. 1964 yılına gelindi ğ inde Brezilya Millî Takımı Teknik Direktörü Aymore Moreira da Jairzinho’daki geli ş ime kayıtsız kal- mayacak ve onu, Portekiz’le oynanacak bir özel maç öncesinde Amillî takım kadrosuna alacaktı. 7 Haziran’da, Rio de Janeiro’da oynananmaçta Sambacılar adına ileri ikilide Pele ile birlikte görev yapan Jairzinho, millî formaya golle “merhaba” diyor ve takımının 4-1’lik galibiyetinde üçüncü gole imzasını atıyordu. Ertesi yılsa Jairzinho’nun kariyerinde önemli bir dönümnoktası daha ya ş anı- yordu. Garrincha, Botafogo’nun en büyük yıldızıydı belki ama saha içinde ne kadar akıl almaz bir yetene ğ e sahip olsa da saha dı ş ında bir o kadar düzensiz bir ya ş antı sürmekteydi. 30 ya ş ını geçmesi sonrası bu düzensiz hayatın sebep ol- du ğ u fiziksel gerileme de iyice kendisini belli etmeye ba ş lamı ş tı ve sonunda Bo- tafogo, Garrincha’yı Corinthians’a satma kararı almı ş tı. Bu durumda Jairzinho adına en dolu kontenjan olarak gözüken sa ğ açıkmevkii de bir anda bo ş almı ş tı. Genç oyuncu her ne kadar Botafogo’nun A takımında geçirdi ğ i yakla ş ık bir yıllık süre zarfında ileri uçta gayet güzel bir performans ortaya koymu ş olsa da takı- mın yeni teknik direktörü Geninho, onu yeniden sa ğ açık olarak, Garrincha’nın yerine oynatma kararı almı ş tı. Efsanevî Garrincha’nın yerine geçti Jairzinho, Garrincha kadar e ş siz bir do ğ al yetene ğ e elbette sahip de ğ ildi. Zaten belki de öylesi bir daha hiç gelmeyecekti. Hâliyle Garrincha gibi dar alanda her türlü çalımı atabilen bir oyuncu da de- ğ ildi. Garrincha kadar ş eytanî bir oyun zekâsı da yoktu. Ortaları iyi olsa da Gar- rincha gibi santrforların kafasına topu adeta konduran bir orta yapma becerisi oldu ğ unu iddia etmek de güçtü. Ancak fenomen selefine göre Jairzinho’nun hanesine yazılabilecek birtakım artılar da yok de ğ ildi. Bir kere çok uzun olma- masına ra ğ men (boyu 1.73 metreydi) son derece yapılı, güçlü bir fizi ğ i vardı. Hani “rakip savunmacıları sırtına alıp gitmek” diye bir tâbir vardır ya, i ş te Jairzinho tam da bunu yapabilecek güce sahip bir oyuncuydu. Ayrıca sürati de de ğ me atletlerle yarı ş acak cinstendi. Tabiî Jairzinho’nun kalitesi sadece güç ve hızdan ibaret de de ğ ildi. Garrincha kadar olmasa bile dünyanın en iyileri arasına girmesine yetebilecek seviyede bir drip- ling ve adam eksiltme becerisi de vardı. Top tekni ğ i kusursuza yakındı, hakeza ş utları da... Tümbunlar bir araya geldi- ğ inde de rakip savunmaların sol kanat- larını hallaç pamu ğ u gibi atan ve bunu yaparken futbolun estetik güzelliklerini sergilemekten de imtina etmeyen hârikulâde bir sa ğ açık profili çıkıyordu ortaya. Jairzinho, zaten altyapıda da ço ğ unlukla oynadı ğ ı bumevkie yeniden adapte olmakta hiç zorlanmayacaktı. Millî ta- kımda da onu ilk olarak ileri uçta kulla- nan Aymore Moreira sonrasında göreve gelen Vicente Feola (ki kendisi Brezil- ya’nın 1958’deki ilk dünya ş ampiyonlu- ğ unda da teknik direktördü) da Jairzinho’yu Garrincha’yı oynatmadı ğ ı 5 Aralık 1944 tarihi, Rio de Janei- ro’nun kuzeyindeki banliyölerinden Duque de Caxias’ta ufak bir evde otu- ran Ventura ailesi için çifte bayram niteli ğ indeydi. Zira Noel gecesini kut- lamalarından birkaç saat sonra ilk çocuklarına “merhaba” demenin tarifsiz sevincini ya ş amı ş lardı. Baba Jair, kuca ğ ına aldı ğ ı küçük o ğ luna da kendi adını koyarken ailede bebe ğ e, babasıyla karı ş maması için “küçük Jair” anlamına gelen “Jairzinho” adıyla hitap edilecekti. Ne var ki Jair- zinho’nun do ğ umundan yakla ş ık iki yıl sonra babası Jair ani bir ş ekilde hayatını kaybedince Ventura ailesinin bumutlu tablosu da paramparça oluvermi ş ti. E ş inin vefatı sonrasında, i ş imkânla- rının daha fazla olmasından dolayı Duque de Caxias’tan Rio de Janei- ro’nunmerkezine ta ş ınma kararı alan anne Dolores’in bu noktada seçti ğ i adresse o ğ lunun kaderini do ğ rudan etkileyecekti. Zira Dolores Ventu- ra’nın ta ş ındı ğ ı yeni ev, Botafogo ku- lübününmaçlarını oynadı ğ ı General Severiano Stadı’yla aynı sokakta yer alıyordu. Jairzinho’nun yakın ge- lecekte yolunun Botafogo ile kesi ş e- ce ğ i de aslında daha o esnada belli olmu ş sayılırdı. Jairzinho’nun futbola ilgisi de henüz ilkokul ça ğ ına gelmeden büyümeye ba ş lamı ş tı. Bu durum, okula ba ş la- dıktan sonra onun açısından biraz problemli bir hâle de gelecekti çünkü fırsatını buldu ğ u anda okuldan kaçıp sokaklarda futbol oynamaktaydı. Bu noktada, öncelikle iyi bir e ğ itim almasını isteyen annesi Dolores’le de arası hafiften limonî bir hâl alacaktı. Annesinin yo ğ un çabalarına ra ğ men Jairzinho, futbola olan sevdasından vazgeçecek gibi de ğ ildi. Nihayet, 13 ya ş ına geldi ğ inde Botafogo altya- pısına kaydını yaptırarak futbolculuk rüyasını gerçekle ş tirebilme yolun- daki ilk ciddi adımını da atacaktı. Hemen hemen o tarihlerde Brezilya Millî Takımı da İ sveç’teki 1958 Dünya Kupası’nda tarihinin ilk ş ampiyonlu- ğ unu elde etmi ş ti. Omillî takımkad- rosunda üç büyük Botafogolu yıldız da yer almaktaydı. Sol bekteki Nilton Santos, mevkiinde sadece ülkesinin de ğ il, dünyanın en iyileri arasında gö- rülmekteydi. Orta sahanın ortasında görev yapan Didi ise ola ğ anüstü bir futbol aklıyla takımı yöneten, en zor görünen pasları en kolay ş ekilde ata- bilen fevkalâde bir liderdi. Sa ğ açık- taki Garrincha da futbol topuna saf bir yetenekle hükmedebilme söz ko- nusu oldu ğ unda tüm zamanların belki de en sıra dı ş ı ismiydi. Jairzinho, kulübün altyapısına girmesinin ar- dından General Severiano Stadı’nda top toplayıcı olarak da görevlendiril- mi ş ti ve bu sayede Botafogo’nun her iç saha maçında, bu büyük yıldızları birkaç metre öteden izleme ş ansına da sahip oluyordu. Kendisini ilk olarak genç millî takımda gösterdi Tabiî Jairzinho, Botafogo’da top topla- yıcılıktan çok daha fazlasını yapa- caktı. Ya ş ıtlarına kıyasla hayli güçlü bir fizi ğ e ve müthi ş bir sürate sahip olan Jairzinho, günbegün kulübün altyapısının en çok parlayan oyuncu- suna dönü ş mekteydi. Nitekim 1960 yılı içinde Botafogo onunla amatör statüde bir sözle ş me yapacaktı. Zaman zaman ofansif orta saha, zaman zaman da sa ğ açık olarak görev yapan genç oyuncunun yete- neklerinden bir süre sonra Brezilya Millî Takımı’nın alt ya ş kategorilerin- den sorumlu antrenörler de haberdar olacaktı. Bu do ğ rultuda da Brezilya Genç Millî Takımı’yla birlikte katıldı ğ ı 1963 Pan-Amerikan Oyunları, Jair- zinho’nun kariyerinde önemli bir dönümnoktası te ş kil edecekti. Brezilya, Sao Paulo’da, kendi ev sa- hipli ğ inde düzenlenen oyunlarda, futbolda altınmadalya kazanırken sa ğ açık Jairzinho da takımın en çok parlayan oyuncusu olmu ş tu. Oyunlar öncesinde Botafogo’danmillî takımkampına, ülke genelinde adı do ğ ru dürüst duyulmamı ş bir oyuncu olarak giden Jairzinho, turnuva biti- mindeyse Botafogo’ya Brezilya futbolunun belki de en çok gelecek vadeden oyuncusu olarak dönmü ş tü. Akabinde de Botafogo Teknik Direk- 64 65 2 Botafogo günlerinde...
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTc5NTM3Mg==