TamSaha 236. Sayı / Temmuz 2024

Altın Kafa’nın hazin öyküsü 128 129 1 950’lerin ba ş larında dünya futbo- lundaki en görkemli takım, Macaristan Millî Takımı olarak gö- rülmekteydi. Macarların “Aranyc- sapat” yani “Altın Takım” olarak andıkları o ekip, 1950’nin Haziran ayından 1954’ün Temmuz ayına kadar çıktı ğ ı 32 maçta 28 galibiyet ve dört de beraberlik alırken bu süreçte özellikle yakaladı ğ ı anor- mal gol ortalamasıyla rakiplerine korku salmı ş tı. Öyle ki Macaris- tan, söz konusu 32 maçta 144 gol kaydetmi ş ti ve bu da maç ba ş ına 4.5 gollük bir ortalama demekti. Üstelik bu gol ortalamasını, Avrupa futbolunda henüz San Marino veya Cebelitarık gibi figüranların olmadı ğ ı bir ortamda, Polonya, Çekoslovakya, İ sveç, İ ngiltere, Federal Almanya, Uruguay ve Brezilya gibi takım- lara kar ş ı dört, be ş , altı, yedi hatta sekiz gollü galibiyetler elde ederek tutturmu ş lardı. Futbol tarihinde e ş i benzeri olmayan böylesine bir gol ortala- masıyla oynamı ş olan o takımın bireysel olarak gol ortalaması en yüksek ismiyse Sandor Kocsis’ti. Altın Takım adına 68maça çıkan Kocsis, bu kar ş ıla ş malarda rakip filelere gönderdi ğ i 75 golle maç ba ş ına 1.103’lük akıl almaz bir gol ortalaması yakalamı ş tı (50’nin üzerinde millî maç oynayan oyuncular arasında maç ba ş ına 1 gol ortalamasını Kocsis’ten ba ş ka geçebilen sadece Gerd Müller var. 62 maçta 68 golü olan Müller’in ortalaması da yakla ş ık 1.097). Ancak futbol tarihinin gör- dü ğ ü en büyük golcüler arasında yer alan Kocsis’in buna kar ş ın hayli hüzünlü bir hayat hikâyesi vardı ve çok da uzun sürmeyen bu hikâye, 45 yıl önce yine bir temmuz günü son bulmu ş tu. Sandor Peter Kocsis, 21 Eylül 1929’da, Macaristan’ın ba ş kenti Budape ş te’nin Kobanya semtinde dünyaya gelmi ş ti. Macaristan, o dönemde futbolda Avrupa’nın en geli ş mi ş ülkeleri arasındaydı. Zaten Sandor henüz dokuz ya ş ın- Sandor Kocsis Onur Erdem Efsanevî Macar Millî Takımı’nın gol ortalaması en yüksek oyuncusuydu. Ancak attı ğ ı yüzlerce gole kar ş ın en büyük ba ş arıları hep kıl payıyla kaçırmı ş , sakatlıklar nedeniyle de kariyerinin son kısmında ye ş il sahalardan sık sık ayrı kalmı ş tı. Kocsis’in ya ş antısıysa futbol kariyerinden çok daha hazin bir ş ekilde noktalanmı ş tı.