TamSaha 231. Sayı / Şubat 2024

ba ş arıyordu. Bu noktada kupa ile ara- larındaki son engelse Atletico Mad- rid’di. 15 Mayıs’ta Brüksel’de oynanan final müsabakası kora kor bir müca- deleye fakat kısır bir futbola sahne olurken 90 dakikada “gol” sesi çıkmı- yordu. Uzatmalardaysa Atletico, bitime be ş dakika kala Luis Arago- nes’in frikik golüyle öne geçerek büyük bir avantaj yakalıyordu belki ama Bayern, 120’nci dakikada, bir sa- vunma oyuncusu olan Hans-Georg Schwarzenbeck’in ceza sahası dı ş ın- dan çekti ğ i sert ş utun a ğ lara takıl- masıyla skoru 1-1’e getiriyordu. Beraberlik hâlinde son çare olarak penaltı atı ş ları uygulamasına da henüz geçilmedi ğ inden iki gün sonra iki ekip aynı yerde bir kez daha kar ş ı kar ş ıya geldi. Bayern bu kez çok fark- lıydı ve bu fark skora da yansıyor, Uli Hoeness ve Gerd Müller’den gelen iki ş er golle birlikte de Bayvera ekibi sahadan 4-0’lık galibiyetle ayrılarak tarihinin ilk Avrupa ş ampiyonlu ğ unu elde ediyordu. 1974 yılının en heyecanla beklenen futbol olayıysa, elbette ki yazın dü- zenlenecek olan Dünya Kupası’ydı. Üstelik Federal Almanya, turnuvanın ev sahipli ğ ini de üstlenmi ş ti ve Al- manların yegâne hedefi, kendi seyir- cileri önünde bu kupayı kucaklayarak 20 yıl aradan sonra ikinci kez dünya futbolunun en büyü ğ ü olabilmekti. Federal Almanya’nın ilk tur grupla- rındaki rakipleriyse Ş ili, Avustralya ve Demokratik Almanya olmu ş tu. İ lk iki maçında Ş ili’yi 1-0 ve Avustral- ya’yı da 3-0ma ğ lup eden Federal Almanya, sonmaçındaysa dü ş man karde ş i Demokratik Almanya önünde 1-0’lık sürpriz bir yenilgi alsa da ikinci tur gruplarına kalmasını biliyordu. İ kinci tur gruplarındaysa Beckenba- uer ve arkada ş larının yeni rakipleri Polonya, İ sveç ve Yugoslavya’ydı. Al- manlar ilk olarak Yugoslavya’yı 2-0, ardından da İ sveç’i 4-2’lik skorlarla ma ğ lup ediyorlardı. Lâkin Polonya da bu iki rakibini yenince, Federal Al- manya ile Polonya arasında oynana- cak son grupmaçı, kazananın grup lideri olarak finale yükselece ğ i do ğ al bir yarı final hâlini almı ş tı. Tabiî ave- rajı daha iyi olan Almanlara beraber- lik de yetecekti. Zorlumücadele uzun süre golsüz e ş itlikle devam ederken kilidi açan isimse 76’ncı dakikada Federal Almanya adına Gerd Müller oluyor ve böylece 1-0 galip gelen Almanlar, adlarını finale yazdırmayı ba ş arıyorlardı. Finaldeki rakipleriyse turnuvanın fla ş ekibi Hollanda olmu ş tu. En büyük kupa da yine onun ellerinde yükseldi 7 Temmuz 1974’te Münih Olimpiyat Stadı’nda oynanan kar ş ıla ş ma hiç de alı ş ılmadık bir biçimde ba ş lıyordu. Santrayla birlikte kendi aralarında pasla ş maya ba ş layan Hollandalılar evvela topu kendi yarı sahalarında gezdirmi ş , ardından yava ş ça rakip yarı sahaya geçmi ş ve 17’nci pasta da topu Johan Cruy ff ile bulu ş turmu ş tu. Cruy ff bir anda hızlanarak Federal Almanya ceza sahasına yönelirken üç oyuncunun arasından süzülecek ancak Uli Hoeness’in çelmesi netice- sinde daha fazla devam edemeyerek kendisini yerde bulacaktı. Bunun üzerine İ ngiliz hakem Jack Taylor dü- dü ğ ünü üflüyor ve penaltı noktasını gösteriyordu. Bu, aynı zamanda bir Dünya Kupası finalinde çalınan ilk penaltı düdü ğ üydü. Hollanda’da atı ş ı kullanmak için Johan Neeskens beyaz noktaya gidi- yordu. Yıldız oyuncu topa öylesine sert vuracaktı ki a ğ lardan geri seken top tekrar kendisine kadar gelecekti. Böylece Hollanda, bir final maçında atılan en erken golle (75’inci saniye) 1-0 öne geçiyordu. Golle ilgili belki de en ilginç ayrıntıysa henüz hiçbir Alman oyuncu topa de ğ meden atılmı ş olmasıydı. Almanların bu gole cevabıysa yine bir penaltıyla gelecekti. 24’üncü da- kikada Hollanda on sekizi üzerinde Bernd Hölzenbein ileWim Jansen arasındaki ikili mücadelede Hölzen- bein yerde kalmı ş ve hakemTaylor bir kez daha beyaz noktayı i ş aret etmi ş ti. Paul Breitner’in 11 metreden hata yapmamasıyla da skor 1-1’e geli- yordu. Dakikalar 43’ü gösterdi ğ in- deyse sa ğ kanattan Hollanda ceza alanına yakla ş an Rainer Bonhof’un içeri çevirdi ğ i topu Gerd Müller güzel bir ilk kontrolle önüne aldıktan sonra yerden uzak kö ş eye göndererek Federal Almanya’yı 2-1’lik üstünlü ğ e ta ş ıyordu. İ lk yarı böyle sona ererken Almanlar ikinci devrede de skoru muhafaza etmeyi ba ş aracak ve bu sayede tarihlerindeki ikinci dünya ş ampiyonlu ğ una ula ş acaklardı. Böylece 1970’te son kez takdim edilen Jules Rimet Kupası’nın ardından ye- nilenen hâliyle FIFA Dünya Kupası, ilk kez Federal Almanya Kaptanı Franz Beckenbauer’ın ellerinde havaya yükseliyordu. Federal Almanya’nın ilk dünya ş ampiyonlu ğ unu kazandı ğ ı 1954 yılında futbola yeni ba ş layan sekiz ya ş ındaki bir çocuk olarak o ta- kımın kaptanı FritzWalter’i kendisine örnek alan Beckenbauer’ın aradan yirmi yıl geçtikten sonra adeta idolünün ayak izlerinden giderek aynı ba ş arıyı tekrarlamasıysa hayli mânidardı. Bu tarihî ba ş arının ardından gelen 1974-1975 sezonuysa, Bayern Münih ve Beckenbauer adına hayli ini ş li çıkı ş lı geçecekti. Bundesliga’da son iki sezonun ş ampiyonu olarak yarı ş a ba ş layan Bayern, hayret verici bir dü ş ü ş ya ş ayarak bu kez puan cetvelini 10’uncu sırada tamamlaya- bilmi ş ti. Zirvedeyse yeniden Mönc- hengladbach vardı. Ancak Avrupa kulvarındaki gidi ş atta bir de ğ i ş iklik yoktu. Magdeburg, Ararat Yerevan ve St. Ettienne’i eleyerek finale kalan Bayern, üst üste ikinci ş ampiyonlu- ğ una ula ş abilmek için Leeds Uni- ted’ın kar ş ısına çıktı. 28 Mayıs’ta Paris’te oynananmaçta iki ekip uzun süre birbirlerine üstünlük sa ğ laya- masa da 71’inci dakikada Franz Roth ve 81’inci dakikada Gerd Müller’den gelen gollerle Bayern 2-0 galip gelmesini bilerek yeniden kupaya uzanacaktı. Üst üste üçüncü Avrupa ş ampiyonlu ğ u Ertesi sezona gelindi ğ indeyse Bayern ligde kendisine biraz daha çeki düzen verse de bu, Mönchengladbach’ı tahtından indirmeye yetmeyecekti. Gladbach ve Hamburg’un ardından ligde üçüncü sırada kalan Bavyeralı- lar, bu cephede istediklerini alama- mı ş lardı belki ama Avrupa’da manzara yine tersine dönüyor, Ba- yern bir türlü durdurulamıyordu. Ba- yern, Ş ampiyon Kulüpler Kupası’nda bu defa da sırasıyla Jeunesse d’Esch, Malmö, Benfica ve Real Madrid’i ele- yerek finale yükselmi ş ve finalde de St. Ettienne’in rakibi olmu ş tu. 12 Ma- yıs’ta Glasgow’da oynananmaçtaysa Bayern, finallerin golcüsü Franz Roth’un 57’inci dakikadaki tek golüyle gülüyor ve Real Madrid ile Ajax’ın ardından bu kupada üst üste üçüncü ş ampiyonlu ğ unu ya ş ayan üçüncü kulüp oluyordu. Beckenbauer ise üst üste üç kez takımkaptanı olarak bu kupayı havaya kaldıran ilk isim olarak futbol tarihinde kendisine özel bir yer daha edinmi ş ti (daha sonra bu ba ş arıyı Real Madrid forması altında Sergio Ramos tekrarladı). Bayern Münih, bu ba ş arının deva- mındaysa 1974 ve 1975’te katılmaya tenezzül etmedi ğ i Kıtalararası Kupa’da bu kez boy gösterme kararı alıyordu. Libertadores Kupası ş ampi- yonu Brezilya temsilcisi Cruzeiro ile kar ş ı kar ş ıya gelen Bayern, rakibine 0-0 ve 2-0’lık skorlarla üstünlük sa ğ layarak bu kupayı da müzesine götürmeyi ba ş aracaktı. Öte yandan 1972’de Avrupa, 1974’te de dünya ş ampiyonu olan Federal Al- 1974 Dünya Kupası’nda Beckenbauer’la Cruy ff kar ş ı kar ş ıya gelmi ş , kazanan Kaiser olmu ş tu. 1974 Dünya Kupası kaptan Beckenbauer’ın ellerinde... Bayern’in 1974’ten 1976’ya üst üste üç defa Ş ampiyon Kulüpler Kupası’nı kazanan kadrosunun kaptanı Franz Beckenbauer’dı. 44 45