TamSaha 230. Sayı / Ocak 2024

yoktu. Sıska ve çelimsiz bir genç olan Matthias’ın bu defosunu kapa- tabilmesi için buldu ğ u çıkı ş yoluysa fizikî mücadelelerdenmümkün mertebe kaçınmak ve tamamen tekni ğ ini ön plana çıkaran bir oyun tarzı benimsemekti. Bunun sonu- cunda da kendisi saha içinde topla kimsenin yapamadı ğ ını yapabilen, üstelik kimsenin dü ş ünemedi ğ ini de dü ş ünebilen bir figüre dönü ş - mekteydi. Sindelar, 1921-22 sezonunda Avus- turya Ligi’nde ilk defa maça çıkar- ken ertesi sezona gelindi ğ inde artık HerthaWien’in en önemli oyuncu- larından biri hâlini almı ş tı. Gelgele- lim saha içerisinde ne denli fiziksel mücadeleden geri durmaya çalı ş sa da 1923 yılında tâlihsiz bir sakatlık Sindelar’ı saha dı ş ında bulacaktı. Bir yüzme havuzunun kenarında kayıp dü ş mesi sonucunda menis- küsü yırtılmı ş tı ve o dönemde bu tipte bir sakatlık genellikle futbol hayatının noktalanması anlamına gelmekteydi. Viyana Üni- versitesi’nde ortopedik cerrahî ala- nında görev yapan Prof. Dr. Hans Spitzy’nin Sindelar’ın derdine der- man olabilece ğ inin söylenmesi üzerine de genç oyuncu son çare olarak ameliyatta karar kılmı ş tı. 21 ya ş ında hem sakatlandı hemde kulüpsüz kaldı Tümbunlar olup biterken Sinde- lar’ın formasını giydi ğ i HerthaWien kulübüyse ciddi bir ekonomik kriz içerisine girmi ş ve Sindelar dâhil birçok oyuncusunu serbest bırak- mak zorunda kalmı ş tı. Ameliyat sonrası henüz tam iyile ş memi ş du- rumda olan 21 ya ş ındaki Sindelar’ın üstüne bir de kulüpsüz kalması onu futbola devam edip etmeme noktasında büyük bir yol ayrımına da getirmi ş ti. Yine de Sindelar, HerthaWien for- masıyla Avusturya Ligi’nde oyna- dı ğ ı iki sezona yakın süre içerisinde ne denli sıra dı ş ı bir yetene ğ e sahip oldu ğ unu fazlasıyla göstermi ş ti ve onun bo ş ta oldu ğ unu ö ğ renen Wiener Amateure kulübü (iki sene sonra AustriaWien adını alacaktı) yetkilileri 1924 yazında Sindelar’ı transfer edeceklerdi. Wiener Amateure, Sindelar’ı renklerine ba ğ lamadan birkaç hafta evvel ligde tarihinin ilk ş ampiyonlu ğ unu ya ş amı ş tı. Sindelar gibi özel bir oyuncuyla kadrolarını takviye etmeleri sonra- sında da bu ba ş arının devamının gelmesi beklenmekteydi. Ancak Sindelar’ın iyile ş mesi biraz fazla zaman alacak ve genç oyuncu, 1924-25 sezonunun büyük bir bölü- münde de bu yüzden ye ş il sahalara ayak basamayacaktı. Wiener Amateure ise bu süreçte ligi HakoahWien’in gerisinde ikinci sı- rada tamamlıyor, Avusturya Kupa- sı’ndaysa finalde First Vienna’yı 3-1 ma ğ lup ederek zafere ula ş ıyordu. Sindelar, Wiener Amateure’de düzenli olarak oynamaya ba ş ladı ğ ı 1925-26 sezonundaysa farkını hissettirmesini bilecekti. Wiener Amateure bu kez 24maçlık lig maratonunda 35 puan topluyor ve en yakın rakibi First Vienna’nın dört puan önünde ş ampiyonlu ğ a ula ş ıyordu. İ ki sezon önceki ş ampi- yonluklarında 53 gol atmı ş larken bu kez rakip fileleri 73 defa sars- mı ş lardı ve bu bile Sindelar’ın takı- mın hücumgücüne nasıl bir seviye atlattı ğ ının göstergesiydi. Wiener Amateure bunun yanı sıra Avus- turya Kupası finalinde de First Vi- enna’yı 4-3 ma ğ lup ederek sezonu çifte kupayla tamamlamı ş tı. Sezo- nun bitimindeyse kulüp profesyo- nel statüye geçerek adını Austria Wien olarak de ğ i ş tirecekti. Millî formaya çok çabuk ısındı Ertesi sezonun ba ş larında, Avus- turya Millî Takımı Teknik Direktörü Hugo Meisl, Sindelar’a ilk kez millî formayı da teslim edecekti. Avusturya adına ilkmaçına 28 Eylül 1926’da, Prag’da Çekoslovakya kar- ş ısında çıkan Sindelar da kendisine duyulan güveni bo ş a çıkarmıyor ve takımının 2-1 kazandı ğ ı maçta ilk gole imzasını atıyordu. Bu kar ş ıla ş - madan sadece 12 gün sonra İ sviçre ile yapılan ve Avusturya’nın 7-1’lik galibiyetiyle sonuçlananmaçtaysa Sindelar rakip fileleri iki kez sarsı- yor ve millî takımın en büyük yıldızlarından biri olaca ğ ını erkenden belli ediyordu. İ lginçtir, 1926’da kazandıkları lig ş ampiyonlu ğ u, Sindelar’ın kariye- rindeki tek lig ş ampiyonlu ğ u olarak kalacaktı. Zira o dönemde Viya- na’da RapidWien, AdmiraWien ve First Vienna takımları, millî takım oyuncularını adeta aralarında payla ş mı ş durumdalardı. Austria Wien’in ise Sindelar dı ş ında düzenli olarakmillî takıma giden bir oyun- cusu yoktu. Dolayısıyla o tek lig ş ampiyonlu ğ undan sonraki yakla- ş ık yedi yıllık dönemde Sindelar’ın elde etti ğ i ba ş arılar genellikle millî takım forması altında olacaktı. 1927 yılında, o dönemin Kıta Avru- pası’ndaki en önemli futbol güçleri konumundaki İ talya, Avusturya, Çekoslovakya ve Macaristan ara- sında dörtlü bir futbol turnuvası düzenlenmesi kararla ş tırılmı ş tı. Organizasyonun adı, Uluslararası Orta Avrupa Kupası olarak belirlen- mi ş ti. Her ne kadar adında kupa sözcü ğ ü geçse de bu aslında iki devreli lig statüsünde oynanan bir turnuvaydı. Ayrıca periyodik bir fikstüre sahip olmayan turnuva, katılımcıların kendi aralarında uygun gördükleri tarihlerde maç yapmalarıyla ilerlemekteydi. Ancak bu düzensizli ğ e ra ğ men, Avrupa’da o dönemde uluslararası düzeyde daha kapsayıcı bir organizasyon bulunmadı ğ ı ve katılımcılar da Kıta Avrupası’nın en iyi millî takımları oldu ğ undan dolayı turnuva büyük ilgi görmü ş tü. Uluslararası Orta Av- rupa Kupası’nın 1927’den 1930’a dek düzenlenen ilk sezonunda Avus- turya, ş ampiyon İ talya’nın bir puan gerisinde kalarak ikinci olmu ş tu. Avrupa futbolunda Avusturya fırtınası Avusturya Millî Takımı’nın asıl yükseli ş iyse bundan sonra ba ş la- yacaktı. Özellikle 1931 yılının ortala- rına do ğ ru Avusturya ola ğ anüstü bir formyakalıyordu. İ lk olarak 16 Mayıs 1931’de, Viyana’da İ skoçya’yı konuk ettikleri bir maça çıktılar. İ s- koçya, İ ngiltere ile birlikte futbolun iki öncüsünden biriydi. Üstelik 19. yüzyılın sonlarında profesyonel futbola geçi ş te İ skoç oyuncular ba ş ı çekti ğ i için İ skoçya Millî Takımı yıllardır tamamı profesyonellerden olu ş an son derece güçlü bir takımdı. Zaten İ skoçlar Britanya Ş ampiyo- nası’nda da o ana kadar İ ngilizler- den bile daha fazla ş ampiyonluk kazanmı ş tı (24-22). Ancak söz ko- nusumaçta Avusturya, Sindelar önderli ğ inde İ skoçya’yı adeta neye Hugo Meisl yönetimindeki Avusturya Millî Takımı 1930’larda “Hârika Takım” olarak anılıyordu. Matthias Sindelar fırtına gibi esen Avusturya Millî Takımı’nınmaestrosuydu. Büyük yıldız, ünlü kadronun içinde ayaktakilerin soldan üçüncü sırasında....O Avusturya önce Orta Avrupa ş ampiyonu olmu ş , ardından da 1934 Dünya Kupası’nda yarı final oynamı ş tı. 122 123