TamSaha 227. Sayı / Ekim 2023

acaba onun bir çözüm önerisi var mı? Vefa için her ş eyini vermi ş bu büyük isimyine itidalli bir cevapla kar ş ılıyor bizi: “Hepimiz biliyoruz ki bu i ş ler parayla dönüyor ve basit ola- rak Vefa fakirlikten dü ş tü diyebiliriz. E ğ er parası olsaydı bir takımhamleleri yapabilirdi. Bence arkasında bu kadar köklü bir e ğ itimkurumunun yer aldı ğ ı bir kulübün bu nok- tada olmaması gerekli. Vefa, Lisesi mezunlarının deste ğ i ve örgütlenmeyle ancak bugünkü konumundan kurtula- bilir. Yoksa bireysel çaba olarak kalır her ş ey. İş te önü- müzde örnek var, tek ba ş ına Hakkı Baliç yıllarca didindi durdu bu kulübü bir yerlere getirebilmek için ama bir yere kadar. Tek ba ş ına yapılabilecek bir i ş de ğ il bu, özellikle de son dönemde. Artık kulüpler ş irketler gibi yönetiliyor.” Galip a ğ abeyin bu sözleri aklımıza Vefa Lisesi Mar ş ından iki dizeyi getiriyor: “…Kalbi sevgi dolu, fikri ileri. Aydınlata- ca ğ ız yurtta her yeri…” Etrafını aydınlatan bu fener galiba dibini aydınlatamıyor. Eski hırs kalmamı ş Sohbet bizi günün futboluna tekrar ta ş ıyor ve haklı ele ş ti- rilerini sıralıyor Kaptan: “Futbol oynamayı sevmiyorlar gibi geliyor bana. Ben an- trenör oldu ğ um zaman o dönemdeki bazı oyunculara ‘Seni bumaçta oynatmayaca ğ ım ama primini verdirece ğ im’ derdim. Razı olmazlardı, ille de oynamak isterlerdi. Ş imdi- kiler de oynamak istiyor ama içten gelen bir arzuları yok. Görüyorum, adamma ğ lup vaziyette sahada sallanıyor. Sanki arkasından de ğ nekle dürtmek lazım. Hırs mı yok ne yok bilemiyorum. Ho ş tabiî bu yalnızca futbolla alâkalı bir ş ey de ğ il, Türkiye’nin de ğ i ş imi ile de alâkalı. Bir defa benim anladı ğ ımkadarıyla idareciler taraftarı idare edebi- lecek vaziyette de ğ iller, daima kızı ş tırıyorlar ortamı. Eski- den beyanatlar falan vermezlerdi idareciler. Ş imdikilerin verdikleri demeçler sonrasında taraftarlar galeyana geli- yor. İ dareci idarecili ğ ini, futbolcu futbolculu ğ unu bilmeli.” Kendisiyle ilgili bir beklentisi yok Galip Haktanır’ın. E ş i, üç kızı, damatları ve iki torunuyla mutlu oldu ğ unu söylüyor. Zaten evdeki bu huzur kapıdan içeri giren herkese sirayet edebilecek derecede. Onun dı ş ında “Arayan yok desek ye- ridir” diyor ve ekliyor “Birkaç dosttan ba ş ka arayan soran yok tabiî ki. Bir beklentimiz yok kimseden, bekledi ğ imiz sadece manevî destek.” Buna bir de örnek veriyor. GSGM’den verilmi ş bir kartın üzerinde “ömür boyu ve tümmüsabakalar” yazmasına ra ğ men günün birinde aynı kartla içeri alınmadı ğ ını ve buna anlamveremedi ğ ini belirtiyor. İ nsanın içinden, “O kartlar öyle insanlara veriliyor ki, belki de utançlarından geçersiz kılmı ş lardır” demek geçiyor, lâkin susuyoruz. En güzel golümü göremedim Konuyu de ğ i ş tiriyoruz, acaba Galip Haktanır’ın attı ğ ı en güzel gol hangisiydi: “Aklımdan çıkmayan bir tek gol var. Biz hiç gece maçı yap- mamı ş ız, Yunanistan’a gittik Selanik’te bir gece maçına çıktık. Top santrayı henüz geçmi ş ti, önümde sekti, ben de seken topa vurdum, saha da çok iyi aydınlatılamadı ğ ı için nereye gitti ğ ini göremiyorsunuz. O esnada ‘gol’ diye ba ğ ır- maya ba ş ladılar. Ben de ş a ş ırdım.” Kızı Müjde Hanımda küçükken Vefa’nınmaçlarında sa- haya atladı ğ ını, her sahaya çıkı ş ında hakemin düdü ğ ünü çalarak oyunu durdurdu ğ unu ve onu çıkarttıktan sonra müsabakaya devam edildi ğ ini anlatıyor. Galip a ğ abey de büyük bir sakatlık geçirdi ğ ini, yanlı ş bir tedaviden ve olası bir sakat kalma riskinden MimKemal Öke tarafından son anda kurtarıldı ğ ını anlatıyor. Bugünün futbolcularına ya da futbolcu adaylarına da bir sözü var Galip Haktanır’ın: “ İş lerine iyi sarılmaları lazım. ‘Ben profesyonel futbolcu- yumbu i ş ten para kazanıyorum’ deyip bu parayı hak eden bir performans sergilemeleri lazım. Onlar zannediyor ki - bir zamanlar ben de öyle zannediyordum- ömrümün so- nuna kadar futbol oynarım. Futbolun bir zaman bitece ğ ini bilerek davranmak zorundalar.” Evet, Avusturya maçı için Milli Takım’la beraber gitti ğ i Vi- yana’dan kulübü Vefa’ya kendi cebinden be ğ endi ğ i ye ş il- beyazlı formaları alan bamba ş ka bir insan Galip Haktanır. Son sözü de ki ş ili ğ inin bir özeti sanki: “Barı ş içinde iyi bir futbol her ş eyden evlâdır derim.” Gerçek bir “Vefa” abidesi olan Galip a ğ abeyimizi rahmet, minnet ve saygıyla yâd ediyoruz. 30Mayıs 1948’deki Avusturya ile İ nönü Stadyumu’nda oynananmaçından önce iki Darü şş afakalı birlikte poz veriyor: Vefalı Galip Haktanır ve Fenerbahçeli Murat Alyüz.... 148

RkJQdWJsaXNoZXIy MTc5NTM3Mg==