TamSaha 226. Sayı / Eylül 2023
Parma ile üç kupalı sezon Nitekim 1998-1999 sezonu, Bu ff on’un Parma kariyerindeki en ba ş arılı sezon olarak kayıtlara geçerken bu sezon elde edilen ba- ş arılar içerisinde en önemlisi, UEFA Kupası’nın kazanılması olacaktı. Parma, kupada sırasıyla Fener- bahçe, Wisla Krakow, Rangers, Bor- deaux ve Atletico Madrid’i eleyerek finale gelmi ş ti. 12 Mayıs 1999’da Moskova’da oynanan final maçında da Marsilya ile kar ş ı kar ş ıya gelen sarı-mavililer, Hernan Crespo, Paolo Vanoli ve Enrico Chiesa’nın golleriyle rakibini 3-0’lık net bir skorla ma ğ lup ederek dört yıllık bir aradan sonra bu kupayı ikinci kez müzelerine götürüyorlardı. Parma, aynı sezon İ talya Kupası’nda da finalde Fiorentina ile kar ş ı kar- ş ıya gelmi ş , 1-1 ve 2-2’lik skorların ardından deplasman golü kuralı sayesinde rakibine üstünlük sa ğ la- yarak bu kupayı da 1992’den sonra ikinci defa kazanmayı ba ş armı ş tı. Bunun neticesinde oynamaya hak kazandıkları İ talya Süper Kupası finalinde de lig ş ampiyonu Milan ile kozlarını payla ş an sarı-mavililer, güçlü rakiplerini 2-1 ma ğ lup ederek bir sezonda üç kupa kazanmanın sevincini ya ş ayacaklardı. Bu ff on, bundan sonrasındaysa Parma’da iki sezon daha forma giyecek ancak bu süre zarfında ba ş ka bir kupa zaferine ortak ola- mayacaktı. Öte yandan kariyerinin ba ş ında takımdaki di ğ er kalecilerin sakatlıklarının vesile olmasıyla forma bulan ve bu fırsatları çok iyi de ğ erlendiren Bu ff on, İ talya Millî Takımı’nın birinci kalecisi olarak boy göstermesi beklenen 2000 Av- rupa Ş ampiyonası’ndaysa bu kez tersi bir senaryoyla kar ş ı kar ş ıya kalacaktı. Zira kendisinin, İ talya’nın turnuvadaki ilkmaçı olan Türkiye kar ş ıla ş masından önce Norveç ile oynanan son hazırlıkmaçında eli kırılacak ve bu nedenle turnuvada Gök Mavililerin kalesini Francesco Toldo koruyacaktı. İ talya’nın finalde Fransa’ya altın golle kaybetti ğ i turnuvada çok iyi bir performans ortaya koyan Toldo, sonrasında yıl sonuna kadar da millî takımın kale- deki ilk tercihi olacak ancak 2001 yılının ba ş larından itibaren Bu ff on millî takımkalesini yeniden sahip- lenecekti. 2001 yılının yaz transfer dönemin- deyse Bu ff on’un Parma günleri nihayete erecek ve Juventus, sarı-mavili kulübe 52 milyon avro ödeyerek yıldız kaleciyi renklerine ba ğ layacaktı. Böylece Bu ff on, hem dünya genelinde tarihin en pahalı kalecisi hemde Juventus tarihinin en pahalı transferi oluyordu. Yeni takımıyla ilk sezonunda Serie A ş ampiyonlu ğ u ya ş ayan Bu ff on, böylece kariyerinin ba ş ın- dan beri en çok hayalini kurdu ğ u ba ş arılardan birini de gerçe ğ e dönü ş türüyordu. 2002 yazında Güney Kore ve Japon- ya’nın ev sahipli ğ inde düzenlenen Dünya Kupası’ysa Bu ff on’un kari- yerinde millî takımkalesinde yer alaca ğ ı ilk Dünya Kupası’ydı ama bu, onun açısından hayli naho ş bir tecrübe olacaktı. İ talya, ilk tur grup- larında Ekvador, Hırvatistan ve Meksika ile mücadele ederken ilk maçında Ekvador’u 2-0ma ğ lup etmi ş ti. Buraya kadar da her ş ey gayet iyiydi. Fakat GökMavililerin Hırvatistan kar ş ısındaki ikinci maçlarında 1-0 öne geçmelerine ra ğ men son 20 dakikada iki gol yiyerek 2-1 ma ğ lup olmaları, hesapları karı ş tıracaktı. İ talya, sonmaçında da Meksika kar ş ısında 1-1’lik beraberli ğ i bitime be ş dakika kala Alessandro Del Piero’nun attı ğ ı golle kurtarıyor ve aynı esnada Hırvatistan’ın da Ekvador’a ma ğ lup olmasıyla zor da olsa grubunu ikinci sırada tamamlayarak son 16’ya kalıyordu. İ lk Dünya Kupası’nda hakem ma ğ duruydu Ne var ki ikinci turda ev sahiplerin- den Güney Kore’ye kar ş ı oynanan maç, Dünya Kupaları tarihindeki en kötü hakemyönetimlerinden birine sahne olacak ve İ talya, bunun neti- cesinde elenmekten kurtulamaya- caktı. Kar ş ıla ş manın henüz be ş inci dakikasında Güney Kore tartı ş malı bir penaltı kazanırken Bu ff on, Ahn Jung-Hwan’ın kullandı ğ ı atı ş ta gole izin vermeyerek takımının erken- den geri dü ş mesine engel oluyordu. 19. dakikada da Christian Vieri, İ tal- ya’yı 1-0’lık üstünlü ğ e ta ş ıyan golü kaydedecekti. Fakat GökMavililer bu skoru uzun süre muhafaza etseler de 89. dakikada Seol Ki- Hyeon’un attı ğ ı gol, maçı uzatma- lara ta ş ıyacaktı. Asıl kızılca kıyamet de bu bölümde kopacaktı. İ lk olarak, uzatmaların ilk yarısının sonlarına gelindi ğ inde Francesco Totti, Güney Kore ceza sahası içinde rakibininmüdahalesi sonucunda yerde kalıyordu. Penaltı verilse ve İ talya bunu gole çevirse, altın golle turu geçecekti fakat Ekvadorlu hakemByron Moreno, Totti’ye kendisini yere attı ğ ı gerekçesiyle ikinci sarı kartını çıkartarak yıldız oyuncuyu oyun dı ş ında bırakıyordu. Uzatmaların ikinci yarısındaysa İ talyanlar Damiano Tommasi’nin topu a ğ lara göndermesiyle bir an için altın golü atıp turu geçtiklerini zannediyor lâkin fazlasıyla tartı ş - malı bir ofsayt bayra ğ ı kalkmasıyla bu gol iptal oluyordu. 118. dakikaya gelindi ğ indeyse Ahn Jung-Hwan Güney Kore adına altın gole imza- sını atarak İ talya’yı kupanın dı ş ına itecekti. Kar ş ıla ş ma sonrasında FIFA Ba ş kanı Sepp Blatter bile maçta hakemlerin çok ciddi hatalar yaptıklarını kabul eden bir açıkla- mada bulunuyor ancak bir yandan da bunların “insanî” hatalar oldu- ğ unu belirterek komplo teorilerinin önünü kesmeye çalı ş ıyordu. İ tal- yanlarsa ya ş adıkları ma ğ duriyetten ötürü feveran etmeyi sürdürüyordu belki ama i ş i ş ten çoktan geçmi ş ti. 2002-2003 sezonuna gelindi ğ in- deyse Juventus, Serie A’da üst üste ikinci ş ampiyonlu ğ unu, en yakın takipçisi Inter’in yedi puan önünde, fazla zorlanmadan kazanıyordu. Siyah-beyazlı ekibin asıl hedefiyse Ş ampiyonlar Ligi’nde de zafere ula ş maktı. Juve, Devler Ligi’nin ilk turunda Newcastle United, Dinamo Kiev ve Feyenoord ile mücadele etti ğ i grubu zirvede tamamlarken, ikinci turda da Manchester United, Basel ve Deportivo ile birlikte yer aldı ğ ı gruptan, United’ın ardından ikinci olarak çeyrek finale yükseli- yordu. Ardından çeyrek finalde Bar- celona, yarı finalde de Real Madrid’i elemeyi ba ş aran Juventus, böylece Manchester’ın Old Tra ff ord Stadı’nda oynanacak finalde yer almaya hak kazanmı ş tı. Kaybedilen ilk Ş ampiyonlar Ligi finali 28 Mayıs tarihli finalde Juventus’un rakibiyse, ligde 11 puan fark attıkları Milan’dı. Hâliyle maçın favorisi olarak da Juventus görülmekteydi. Fakat tarihin en sıkıcı Ş ampiyonlar Ligi finallerinden birine sahne olan maçta iki takım adına da direkten dönen birer ş ut dı ş ında ortaya do ğ ru düzgün gol pozisyonu çıkmı- yor ve 120 dakikanın 0-0 sona ermesiyle de seri penaltı atı ş larına geçiliyordu. Bu bölümdeyse Buf- fon’un Clarence Seedorf ve Kahka Kaladze’nin penaltılarını kurtarma- sına kar ş ın Juventuslu oyuncular üç penaltı vuru ş undan yararlana- mayınca kupa, Milan’a gidiyordu. Ertesi sezonsa Bu ff on adına hem kulüpler, hemde millî takımlar dü- zeyinde hayal kırıklı ğ ıyla geçecekti. Son iki yılın ş ampiyonu Juventus, ligde bu kez Milan ve Roma’nın gerisinde üçüncü sırada kalmı ş tı. Siyah-beyazlılar Ş ampiyonlar Ligi’ndeyse Real Sociedad, Galata- saray ve Olympiakos ile mücadele ettikleri ilk tur grubunu lider ta- mamlamalarına kar ş ın ikinci turda Deportivo La Coruna’ya her iki maçta da tek golle ma ğ lup olarak elenmekten kurtulamıyorlardı. İ talya Millî Takımı’ysa 2004 Avrupa Ş ampiyonası’na, en az iki yıl evvelki Dünya Kupası’nda oldu ğ u kadar tartı ş malı bir biçimde veda ede- cekti. Gök Mavililer, ş ampiyonanın ilk tur gruplarında İ sveç, Dani- marka ve Bulgaristan ile birlikte yer alıyorlardı ve ilkmaçlarında Dani- marka ile golsüz berabere kalmala- rının ardından ikinci maçlarında da 86 87
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MTc5NTM3Mg==