TamSaha 226. Sayı / Eylül 2023

84 85 saha oyuncuları ona ayrıca cazip gelmekteydi. Gianluigi, bu heves do ğ rultusundaysa altı ya ş ından itibaren Canaletto, Perticata ve Bo- nascola gibi yerel kulüplerin altyapı tedrisatından geçmeye ba ş lamı ş tı. Bu süreçte de ba ş tan istedi ğ i gibi orta sahada oynamaktaydı. Fakat İ talya’nın ev sahipli ğ ini yaptı ğ ı 1990 Dünya Kupası, Gianlui- gi’nin bu bakı ş açısının de ğ i ş me- sine yol açacaktı. Turnuvanın son ş ampiyon Arjantin ve Kamerun arasında oynanan açılı ş maçında Afrika temsilcisi büyük bir sürprize imza atarak güçlü rakibini 1-0ma ğ - lup ederken Kamerun’un file bekçisi Th omas N’Kono da yaptı ğ ı müthi ş kurtarı ş larla takımına gali- biyeti getiren isimlerden biri oldu ğ u gibi, 12 ya ş ındaki Gianluigi’yi de kendisine hayran bırakmı ş tı. Gian- luigi, omaçtan itibaren turnuvada ülkesi İ talya’yla birlikte Kamerun’u da tutmaya ba ş lamı ş tı ve Kamerun, çeyrek finalde İ ngiltere’ye uzatma- larda elenirken (yarı finale kalsalar rakipleri İ talya olacaktı) N’Kono da ilkmaçtaki performansının tesadüf olmadı ğ ını kanıtlayanmaçlar çıka- rarak turnuvadaki en iyi kaleciler- den biri olarak parlamı ş tı. Dünya Kupası geride kaldıktan sonraysa Gianluigi’nin aklında artık kalecinin de maçın kaderini de ğ i ş tiren bir kahraman olabilece ğ i fikri olu ş mu ş tu. Gianluigi, 13 ya ş ına geldi ğ indeyse Parma’nın altyapısına geçiyordu. Parma, henüz bir sene evvel tari- hinde ilk kez Serie A’ya yükselmi ş bir kulüptü ama adını da Parma ş ehrinden alan ülkenin en önemli gıda firmalarından birinin deste ğ ini de arkasına almasıyla İ talya’da 1990’lı yıllarda en hızlı geli ş im gösterecek kulüp olacaklardı. Bu bakımdan Gianluigi, hayli do ğ ru bir adrese gitmi ş ti. Adamyoklu ğ undan kaleye geçti Bunun yanı sıra, Gianluigi’nin kale- cilik yolundaki kaderini etkileyecek çok önemli bir geli ş me de yine kendisi Parma altyapısındayken ya ş anacaktı. Parma’ya gelmesinin üzerinden yakla ş ık bir yıl geçmi ş ti ve Gianluigi, antrenmanlarda orta saha oyuncusu görevini yapmaya devam ediyordu. Ancak günün birinde takımlarının iki kalecisi de sakatlanınca antrenörleri ona, atıl- gan yapısı ve uzun boyu nedeniyle, kaleye geçip geçmeyece ğ ini sora- caklardı. Gianluigi ba ş ta bu teklif kar ş ısında tereddüde dü ş mü ş tü. Onun bu tereddüdünü giderecek isimse babası Andrea olacaktı. Babası ona bir süre kalecili ğ i de denemesi gerekti ğ ini, zira bumevki için fazlasıyla yüksek bir potansi- yele sahip oldu ğ unu, burada oynamaktanmemnun kalmaması hâlindeyse orta sahaya dönme ş ansının her türlü var oldu ğ unu söyleyecekti. Bundan sonraysa Gianluigi “geçi ş o geçi ş ” denecek bir performans ortaya koyacaktı. İ ki hafta içinde de antrenörleri onun Parma genç takı- mının as kalecisi olmasına karar verecekti. Takımın kaleci antrenörü olan Ermes Fulgoni de onun geli ş i- miyle özel olarak ilgilenecekti. Bu karar, sadece 14 ya ş ındaki bir gen- cin futbol hayatını ş ekillendirmekle kalmayacak, aslında İ talyan futbo- lunun bile kaderini etkileyecekti. Zatenmillî takımlar düzeyinde de kendisi ilk olarak 1993 yılında İ talya U16 Millî Takımı’na ça ğ rılacak ve dört yıllık bir süre içerisinde de ne- redeyse millî takımın bütün alt ya ş kategorilerinde forma giyecekti. Gianluigi Bu ff on üç direk arasında öylesine ya ş ından büyük, güven verici bir görüntü çiziyordu ki, kendisi ilk olarak 1994 yazında Par- ma’nın A takımının yaz kampına dâhil edilecekti. O esnada Parma çoktan Avrupa’nın büyük takımları arasında da anılmaya ba ş lamı ş tı zira sarı-mavililer 1993 yılında Kupa Galipleri Kupası ve UEFA Süper Kupa’yı kazanmı ş , 1994 yılındaysa Kupa Galipleri Kupası’nı finalde kaybetmi ş lerdi. Basın onu “Yeni Zo ff ” olarak anıyordu Bu ff on, nihayet 17 ya ş ına geldi ğ inde, 1995-1996 sezonuna girilirken, Parma’nın A takımkadrosuna kalıcı olarak da dâhil ediliyordu. Bu nok- tada Parma’nın as kalecisi Luca Bucci’nin sezon ba ş larında ya ş adı ğ ı bir sakatlık da ona önemli bir kapı daha açacaktı. Zira Parma Teknik Direktörü Nevio Scala, Bucci’nin yoklu ğ unda kaleyi Bu ff on’a emanet etmeyi dü ş ünmekteydi. Böylece 19 Kasım 1995 tarihinde, Parma’nın Milan’a kar ş ı oynadı ğ ı lig kar ş ıla ş - masında Bu ff on, profesyonel kariyerinin ilkmaçına çıkıyordu. Mücadele 0-0’lık e ş itlikle sona ererken Roberto Baggio ve George Weah gibi yıldızlara kar ş ı kalesini gole kapatan 17 ya ş ındaki genç eldi- ven, sahadaki oyuncular içerisinde en çok alkı ş ı alan isimde olmu ş tu. İ talyan futbolunun efsane kalecisi Dino Zo ff da maçı izleyenler arasın- daydı ve kar ş ıla ş manın ardından Bu ff on’la ilgili “Ortaya koydu ğ u ki- ş ilik ve kalite göz önüne alındı ğ ında hiç böyle bir ilkmaç performansı görmemi ş tim” sözlerini sarf ede- cekti. Zaten çok geçmeden İ talyan basını da Bu ff on’dan bahsederken “Yeni Zo ff ” yakı ş tırmasını yapmaya ba ş layacaktı. Bu ilkmaçın ardından 1995-1996 sezonunda Parma kalesini sekiz ligmüsabakasında daha koruyan Bu ff on, 1996-1997 sezonundan iti- barense Parma’nın birinci kalecisi olacaktı. Serie A’da 27 maça çıkan genç file bekçisi, kalesinde sadece 17 gole izin veriyor ve Parma’nın ligi ikinci sırada tamamlamasında -ki bu kulüp tarihinin en iyi derece- siydi- büyük pay sahibi oluyordu. 1997 yazında Bu ff on, İ talya Olimpik Millî Takımı’yla, Bari’de düzenlenen 13. Akdeniz Oyunları’nda altınma- dalya kazanıyor, bunun sonrasın- daysa 29 Ekim 1997’de, Rusya ile deplasmanda oynanan 1998 Dünya Kupası elemeleri play-o ff müsaba- kasında ilk kez Amillî takım adına sahaya çıkıyordu. İ talya maça, ka- lede Gianluca Pagliuca ile ba ş lamı ş fakat tecrübeli file bekçisinin 31. dakikada sakatlanması üzerine eldivenleri Bu ff on devralmı ş tı. Bu ff on her ne kadar kar ş ıla ş manın ikinci yarısında, takım arkada ş ı Fabio Cannavaro’nun kendi kale- sine attı ğ ı gole engel olamasa da rakip forvetlerin çekti ğ i ş utlarda hata yapmamı ş ve mücadele 1-1’lik e ş itlikle sona ermi ş ti. İ talya, bu maçın rövan ş ındaysa rakibini tek golle devirerek Dünya Kupası vize- sini alacaktı. Bu ff on, 1998 yazında Fransa’da düzenlenen turnuvada da İ talya Millî Takımı kadrosunda yer alıyordu fakat İ talya’nın oyna- dı ğ ı be ş maçı da yedek kulübesin- den takip etmek durumunda kalacaktı. GökMavililer ise turnu- vaya çeyrek finalde, müstakbel ş ampiyon Fransa’ya penaltılarla elenerek veda edeceklerdi. Bu ff on, Ş ampiyonlar Ligi’ndeki ilk maçınaysa 1 Ekim 1997’de Galatasa- ray kar ş ısında çıkmı ş tı. Parma, kar ş ıla ş madan 2-0 galip ayrıldıysa da daha sonrasında grubu Dort- mund’un ardından ikinci sırada tamamlayacak ve o dönemki statü gere ğ i en iyi iki grup ikincisi ara- sında yer alamadı ğ ı için çeyrek finale yükselemeyecekti. Parma, ligdeyse bu kez sezonu altıncı ola- rak tamamlamı ş tı belki ama yine de UEFA Kupası’na katılma hakkını elde etmi ş lerdi ve bu, onlar adına yakın gelecekteki önemli bir ba ş arının daha anahtarı olacaktı.

RkJQdWJsaXNoZXIy MTc5NTM3Mg==