TamSaha 226. Sayı / Eylül 2023

gerek. Ancak oyuncular, profesyo- nel kariyerlerinin devam etmeme ihtimalini hiç unutmadan, akade- mik kariyer yapmayı da dü ş ünmeli. Antrenörlük kariyerinize de tıpkı futbolculuk gibi İ zmir Çamdibi- gücü’nde ba ş lıyorsunuz. Öncelikle futbola nokta koyduktan sonra teknik direktörlük yapma kararını nasıl aldınız ve Çamdibigücü’ne dönü ş ünüz nasıl oldu? Disiplinli ve sorun çözücü bir yapım var. Bunu fark eden antrenörlerim, iyi bir teknik direktör olaca ğ ımı dü- ş ündüklerini söylüyorlardı. Süreç de böyle yürüdü. Futbolu bıraktıktan sonra antrenörlü ğ e de Çamdibigü- cü’nde ba ş ladım. 12-18 ya ş aralı ğ ın- daki tümgruplarla çalı ş ma fırsatı buldum. Amatör kulüplerde çalı ş - mak çok zor. Top yok, saha yok, zaman yok! Bu, bende tam tersine bir etki yaptı. Mazeret üretmek yerine kıt kaynakları verimli kul- lanmaya odaklandım. Ço ğ u futbol adamı, hangi düzeyde olursa olsun maalesef mazeret üretiyor. O za- manlar ya ş ça benden küçük Yalçın Hocamız vardı ve askere gitmi ş ti. Takımları bana kalmı ş tı. Çalı ş tırdı- ğ ım takımve oyuncu sayısı çok arttı. Çocuklarla do ğ ru ileti ş imkur- mak, onlara rol model olmak önem- liydi. Ş u anki becerilerimin ço ğ unu o dönemde kazandım. Takımmü- hendisli ğ i, oyuncu de ğ i ş imi, kulübü, takımı, oyuncuyu geli ş tirmek için yapılması gerekenler güçlü kasla- rım oldu. Üst düzey profesyonel fut- bol oynayan insanlar bunu yapmayı tercih etmiyor ve hata yapıyorlar. Bir an önce A takımda yardımcı antrenör olma dü ş üncesini do ğ ru bulmuyorum. Liderlik, yardımcı antrenörlük yaparken ö ğ renilmez. En üst düzey takımda da ö ğ renil- mez. Tümkarde ş lerime altyapılarda teknik adamlık yapmalarını öneri- yorum. Yol biraz uzun gelecek ama bu çabayı gösterirlerse daha ba ş a- rılı olacaklarından eminim. Çamdibigücü ile U15’te Türkiye fi- nali oynuyorsunuz. Ardından yeni kurulan Bucaspor’un altyapısına geçiyor ve 2007’de Türkiye ikincisi oluyorsunuz. 2010’da Nike Premier Cup U15 Türkiye Ş ampiyonu oluyor ve Danimarka’da düzenlenen Nike Premier Cup Avrupa Ş ampiyona- sı’na gitmeye hak kazanıyorsunuz. Finalde Porto’yu penaltılarla 5-4 alt ederek Avrupa Ş ampiyonu oluyorsunuz. Bu altın günleri nasıl anlatırsınız? Çamdibigücü U15 Takımı ile birlikte ba ş arılı bir sezon geçiriyorduk. Finaldeki rakibimiz Bucaspor oldu. Burada bir parantez açmak istiyo- rum. Teknik direktörlü ğ e geçi ş imde çok büyük katkıları olan ki ş i, Ege Üniversitesi BESYO BölümBa ş kanı Prof. Dr. Mustafa Ferit Acar’dır. Kendisine her zamanmüte ş ekki- rim. Çamdibigücü ile finale yüksel- di ğ imiz dönemde Seyit Mehmet Özkan önderli ğ inde çok büyük bir yatırımla Bucaspor Futbol Akade- misi kuruldu. Mustafa Ferit Acar da U15 takımını bana teklif etti. Çam- dibigücü-Bucaspor finalinde bu kez Bucaspor U15 Takımı’nın ba ş ına geçtim. Seyit Mehmet Özkan’ın genç futbolculara sa ğ ladı ğ ı olanak- lar ve tesisle ş me hamleleri hari- kaydı. Sadece oyuncular için de ğ il antrenörler için de çok güzel bir ortamvardı. 2007’de Türkiye üçün- cülü ğ ünü kazandık. Ancak en güzel sezonlarımızdan biri 2010 yılıydı. O sezonda yine Bucaspor U15 Ta- kımı ile Türkiye Ş ampiyonlu ğ u, Nike Premier Cup Türkiye Ş ampiyonlu ğ u kazandık ve Danimarka’da düzen- lenen Nike Premier Cup Grup Ş ampiyonası’nı da ilk sırada tamamladık. Yarı finalde PSV’yi eleyip penaltılara giden finalde Por- to’yu 5-4 yendik. Kendisinden bir ya ş büyüklerle oynarken Türkiye üçüncüsü olan harika bir takım olmu ş tuk. Bugün Samsunspor’a gelen Taylan Antalyalı o takımın çok önemli bir oyuncusuydu. As- lında bu takımın geli ş imiyle birlikte kendi geli ş imimi de sa ğ lıyordum. Antrenmanlarda uyguladı ğ ım ça- lı ş ma programı ve do ğ ru ileti ş imle o dönemPep Guardiola’nın Barcelo- na’da oynatmaya çalı ş tı ğ ı futbolun benzerini oynatmayı ba ş armı ş tım. Sekiz oyuncumuz U15 Millî Takı- mı’na davet edilmi ş ti. Bu benim için çok anlamlı bir sonuçtu. Nike Pre- mier Cup grup finalinden sonra televizyonda bizimle ilgili çok güzel sözler söylemi ş lerdi. “Siz Türki- ye’den geliyorsunuz. Biz sizin hakkınızda çok yanılmı ş ız. Siz takı- mınızı kenardan yönetirken takı- mınız buna ayak uyduruyor. Takım futbolun bütün güzelliklerini sahaya yansıtırken Fair Play’e sadakatle oynuyorsunuz. Yere yat- mayan, itiraz etmeyen, aklı sadece futbolda olan bir Türk takımı” demi ş lerdi ve çokmutlu olmu ş tuk. Nike Premier Cup çok de ğ erli bir turnuvaydı. Bucaspor ile aynı yıl Manchester’de yapılan Nike Pre- mier Cup Dünya Ş ampiyonası’na da gittiniz. Avrupa ile yarı ş mak ve bu tecrübeleri ya ş amak size neler kattı? Avrupa tecrübesi ya ş amak futbol- cular kadar teknik adamlar için de önemli. Yeni futbol adamları ile ta- nı ş mak, ülkelerdeki kültürü ö ğ ren- mek, organizasyonlara tanıklık etmek bence de ğ erli. Teknik adam- lıktaki geli ş imimhalen devam edi- yor. Ça ğ ı yakalamak ve yenilikçi olmak zorundayız. Ö ğ renmeyi seven biriyimve geli ş imimi bu yönde sürdürüyorum. Genç oyuncularla çalı ş mak, onlara bir ş eyler ö ğ retmek ve bugün ge- riye dönüp baktı ğ ınızda genç oyun- cuların birer yıldıza dönü ş tü ğ ünü görmek nasıl bir duygu? Çalı ş maya ba ş ladı ğ ımız andan itibaren hep uluslararası seviyede futbolcu yeti ş tirmeyi amaçladık. 2012, 2013 ve 2014 yıllarında uzak ihtimal görünen hemen her ş eyi hayata geçirmeyi ba ş ardık. Sadece Türk oyuncularla oynadı ğ ımız ta- kımda iki önemli isim 18 ya ş ındaki Ça ğ lar Söyüncü ve 16 ya ş ındaki Cengiz Ünder’di. O günün ş artla- rında sert ligde genç oyuncu ile oynamak risk gibi gözükse de bunu da gerçekle ş tirdik. Bugün Avrupa’da bizi gururlandı- ran Cengiz Ünder ve Ça ğ lar Söyüncü sizin tezgâhınızda yeti ş ti- rilmi ş ürünler. Bu iki oyuncuyu bir- kaç cümleyle tarif etmek isterseniz neler söylersiniz? Ça ğ lar Söyüncü, Avrupa’nın be ş büyük liginin üçünde oynadı. İ ngil- tere’de ş ampiyonluk ya ş adı, adına besteler yapıldı. Cengiz Ünder çok özel bir yetenek. Cengiz, İ talya- İ n- giltere ve Fransa’dan sonra 15 mil- yon avro bonservis bedeliyle ülkeye döndü. Bu iki oyuncumuzun ve aynı dönemde çok sayıda gencin ortaya çıkmasını motivasyonel iklime de ba ğ lıyorum. Kısaca herkesin birbi- rini yükseltmesi ş eklinde özetleye- bilece ğ imbu sistem, Altınordu projesinin hızla yükselmesini sa ğ - ladı. Bu iki önemli futbolcuya pro- fesyonel kariyerlerinde ş ans veren ilk teknik direktör olmanın guru- runu ya ş ıyorum. Çokmutluyum. Onlar Türk gençlerinin Avrupa’da neler yapabilece ğ ini gösterdi ve birçok oyuncuya yol açtılar. Ş u an yeni yeti ş en genç oyunculara ilham kayna ğ ı oldukları için Cengiz ve Ça ğ lar’la gurur duyuyorum. 2010-2011 sezonunda Bucaspor Süper Lig’deyken son 10maç Sait Karafırtınalar Hocanın yardımcılı- ğ ını yapıyorsunuz. Ardından 2012 Haziran’da Seyit Mehmet Özkan’ın teklifi üzerine Altınordu ile yeni bir serüvene atılıyorsunuz. Altınor- “ Liderlik, yardımcı antrenörlük yaparken ö ğ re- nilmez. En üst düzey takımda da ö ğ renilmez. Tümkarde ş lerime altyapılarda teknik adamlık yapmalarını öneriyorum. Yol biraz uzun gelecek ama bu çabayı gösterirlerse daha ba ş arılı olacaklarından eminim. “ Sadece Türk oyuncularla oynadı ğ ımız takımda iki önemli isim 18 ya ş ındaki Ça ğ lar Söyüncü ve 16 ya ş ındaki Cengiz Ünder’di. O günün ş artlarında sert ligde genç oyuncu ile oynamak risk gibi gözükse de bunu da gerçekle ş tirdik. Genç oyunculara ilhamkayna ğ ı oldukları için Cengiz ve Ça ğ lar’la gurur duyuyorum. 52 53

RkJQdWJsaXNoZXIy MTc5NTM3Mg==