TamSaha 219. Sayı / Şubat 2023

EFA’nın 1955-56 sezonunda Ş ampiyon Kulüpler Kupası’nı dü- zenlemeye ba ş lamasıyla birlikte Avrupa futbolu yepyeni bir boyut kazanıyordu. Kupanın bu ilk se- zonunda finalde İ spanya ş ampi- yonu Real Madrid ile Fransa ş ampiyonu Stade de Reims koz- larını payla ş ırken Real Madrid, müthi ş bir gol düellosunun ardın- dan 4-3 galip gelerek bu büyük kupayı müzesine götüren ilk kulüp olmu ş tu. İ spanyol devi bundan sonraki dört sezonda da unvanını korurken üst üste be ş ş ampiyonlukla bir daha eri ş il- mesi güç bir rekora da imza ata- caktı. Bu esnada, 1959 yılındaki finalde de yine Reims ile kar ş ı kar ş ıya gelmi ş ler ve rakiplerini bu sefer de 2-0’lık skorla dize getirmi ş lerdi. Stade de Reims, kaybetti ğ i bu iki finalle her ne kadar tarihi ba ş arı- ların e ş i ğ inden döndüyse de as- lında Fransız futbolu açısından 1990’lara kadar a ş ılamayacak derecelere de imza atmı ş tı. Dola- yısıyla ülke futbol tarihinde de olabilecek enmuteber konum- lardan birine sahipti. Reims’in teknik direktörlü ğ ünü yapmakta olan Albert Batteux ise hiç ku ş - kusuz sadece Fransız futbolunun de ğ il, dünya futbolunun en önemli teknik adamları arasında anılmayı hak etmekteydi. 28 Ş ubat 2003’te, 83 ya ş ındayken hayatını kaybeden Batteux’nün vefatının üzerindense bu ay iti- barıyla 20 sene geçmi ş olacak. 2 Temmuz 1919 tarihinde, Fransa’nın kuzeydo ğ usundaki Reims ş ehrinde do ğ an Albert Batteux’nün çocuklu ğ u büyük zorluklar içerisinde geçmi ş ti. 14 çocuklu bir ailenin ferdi olmak ba ş lı ba ş ına bir hayat mücadelesi sebebiydi. Üstüne üstlük babası bir demiryolu i ş çisiydi ve onun kazandı ğ ı para da bu kalabalık ailenin do ğ ru dürüst karınlarını doyurmasına dahi yetmemek- teydi. Dahası, I. Dünya Sava ş ı yeni sona ermi ş ti ve sava ş ın sonunda imzalanmı ş olan barı ş antla ş malarının net bir çözüm ortaya koyamaması da yakın gelecekte yeni bir büyük sava ş ın patlak vermesini kaçınılmaz kılmaktaydı. Bu olumsuz ko ş ullara ra ğ men Albert’in çocuklu ğ undaki en büyük tutkusu futbol olmu ş tu. Gençlik ça ğ ına geldi ğ inde de ş ehirlerindeki küçük ölçekli kulüplerden biri olan l’Energie de Reims’in altyapısında futbol oy- namaya ba ş lamı ş tı. Gelece ğ ine dair önünde iki seçenek bulunu- yordu. Ya babası gibi kendisi de bir demiryolu i ş çisi olacaktı ya da ye ş il sahalarda tutunmayı ba ş ararak yoluna futbolculukla devamedecekti. Elbette 90 yıl öncesinde futbolcular günümüz- deki gibi dudak uçuklatacak pa- ralar kazanmıyorlardı ama yine de bir demiryolu i ş çisine göre hâlleri, vakitleri çok daha yerin- deydi. Hâliyle Albert’in de en büyük hedefi bir futbolcu olmayı ba ş ararak gelecekte, babasının çekmi ş oldu ğ umaddî zorlukları çekmekten kurtulmaktı. Futbola forvet olarak ba ş lama- sına ra ğ men yetene ğ inin yanı sıra oyun zekâsının ve oyunu okuma becerisinin son derece yüksek olması nedeniyle bir müddet sonra orta sahada gö- revlendirilmeye ba ş layan Albert, 18 ya ş ına geldi ğ inde hayalini kurdu ğ u fırsatla kar ş ı kar ş ıya gelecekti. Ş ehrin en önemli kulübü konumundaki Stade de Reims, onu kadrosuna katmak istiyordu. Albert de bu teklifi iki- letmeyecek ve 1937 yılı itibarıyla profesyonel futbolculuk ya ş antı- sına adımını atacaktı. Futbolculuk kariyeri sava ş ın gölgesinde geçti Ne var ki bu büyük sıçramayı gerçekle ş tirmesinden sadece iki sene sonra, biraz evvel de de ğ i- nildi ğ i üzere, beklenmekte olan II. Dünya Sava ş ı en sonunda ba ş - layacaktı. Sava ş ba ş ladıktan sa- dece sekiz ay sonra Fransa’nın Naziler tarafından i ş gal edilme- Albert Batteux 85 U Onur Erdem Stade de Reims’i 1950’lerde Avrupa futbolunun en önemli güçlerinden biri hâline getiren teknik direktör Albert Batteux’nun vefatının üzerinden tam 20 yıl geçti. Batteux, Reims ile ya ş adı ğ ı ba ş arıların yanı sıra Fransa Millî Takımı’na Dünya Kupalarındaki ilk önemli derecesini kazandırmı ş , kariyerinin son yıllarındaysa Saint-Etienne’le pe ş pe ş e ş ampiyonluklar görmü ş tü. Reims mucizesinin mimarı 84