TamSaha 216. Sayı / Kasım 2022

eyenoord ile Ş ampiyon Kulüpler Kupası’nı kazanarak bir Hollanda takımını ilk defa Avrupa ş ampiyonu yap- mak… Devamında Club Brugge ile önce UEFA Kupası, sonra da Ş ampiyon Kulüpler Kupası’nda final oyna- mak… Ardından Johan Cruy ff ’un ki ş isel sebeplerden ötürü gitmemeyi tercih etti ğ i bir Dünya Kupası’nda Hollanda Millî Takımı’na final oynatmak ve ş ampi- yonlu ğ u direkten dönen bir top neticesinde kaçır- mak… Daha sonrasındaysa Hamburg ile Avrupa ş ampiyonlu ğ una ula ş arak Kupa 1’i iki farklı kulüple kazanan ilk teknik direktör olmak… Uluslararası bu ba ş arıların yanı sıra da dört farklı ligde sekiz kez ş ampiyonluk ya ş amak… Kabaca be ş kalemde saydı ğ ımız bu ba ş arıların tek bir kalemine bile imza atmı ş bir ki ş i döneminin enmute- ber teknik adamları arasında yer alırdı. Ernst Happel ise dile kolay, bunların hepsini birden ba ş armı ş bir isim… Hâliyle kendisi için “futbol dünyasında tüm za- manların en iyi teknik direktörlerinden biri” ifadesini kullanmak da en ufak bir müba- la ğ a bile içermeyecektir. Son derece stresli bir mesle ğ e sahip olmasına kar ş ın hayli sessiz ve sâkin bir ki ş ili ğ e sahip olmasıyla da dikkat çeken Happel’in bu özelli ğ inin ardında yatan enmuhtemel sebepse yalnız bir çocukluk geçirmi ş olmasıydı. 29 Kasım 1925’te Avusturya’nın ba ş kenti Viya- na’da, Ernst Nechyba adıyla do ğ anmüstakbel futbol adamı, o do ğ madan annesini terk edip kayıplara karı ş an biyolojik baba- sını hiç tanımamı ş tı. Bir ya ş ına geldi ğ indeyse annesi, eski bir halterci olup o esnada da bir han i ş leten Franz Happel ile evlene- cekti. Üvey babası, Ernst’i nüfu- suna geçirmi ş ti belki ama küçük çocu ğ a bunun ötesinde pek ilgi gösterdi ğ i de söylenemezdi. Bir süre sonra annesi de e ş ine benzemeye ba ş layacak ve Ernst’i dört ya ş ına geldi ğ inde büyütmesi için anneannesine bırakacaklardı. Anneannesi de Ernst’in çocuk- lu ğ u boyunca sevgi görebildi ğ i tek ki ş i olacaktı. Bu sorunlu aile ya ş antısından kaçı ş için ba ş lıca adresse futbol sahasıydı. İ lkokul ça ğ ından itibaren futbola fazlasıyla merak saran Ernst, 1938 yılının ba ş la- rında ülkenin en önemli iki kulü- bünden biri konumundaki Rapid Wien’in altyapısına kaydolacaktı. Ancak aynı yılın Mart ayında Almanya, Avusturya’yı ilhâk etmi ş ti. Yakla ş ık bir buçuk sene sonraysa Avusturya’nın da artık bir parçası oldu ğ u Nazi Almanya- sı’nın Polonya’yı i ş gâl etmesi üzerine II. Dünya Sava ş ı’nın ba ş laması, Eski Kıta’daki hemen herkesin hayatında derin yaralar açacaktı. Çocukluk yılları ailevî sorunlarla geçen Ernst’in genç- li ğ e adımını ataca ğ ı dönemde bu tâlihsiz sava ş ın gölgesi altında kalmı ş tı. Yine de futbol, tümbu sorunlar- dan uzakla ş abilmek için önemli bir liman olma özelli ğ ini koru- yordu. Özellikle de sava ş ın ilk yıl- larında Almanya içerisinde henüz bir çatı ş ma ya ş anmadı ğ ı içinmü- sabakalar ve antrenmanlar her- hangi bir sekteye u ğ ramamı ş tı. Avusturya kulüpleriyse artık Al- manya’nın bir parçası oldukların- dan ötürü Almanya kupaları ve ş ampiyonalarında boy göster- meye ba ş lamı ş lardı. Hatta Rapid Wien bu süre içerisinde 1938’de Almanya Kupası’nı, 1941’de de Al- manya Ş ampiyonası’nı kazana- rak bu turnuvalarda ş ampiyonluk ya ş ayan tek Avusturya kökenli takımda olacaktı. Ernst Happel o yıllarda henüz RapidWien’in A takımına yüksel- memi ş oldu ğ undan bu ba ş arılara do ğ rudan tanıklık edememi ş ti belki ama onun da Rapid forması altında kupalara uzanaca ğ ı yıllar yakındaydı. İ kinci Dünya Sava- ş ı’nın Nazilerinma ğ lubiyetiyle sona ermesinin ardından 19 Kasım 1945’te Avusturya yeniden ba ğ ımsızlı ğ ını ilân ederken 1945- 46 sezonuyla birlikte de Avustur- ya’da lig ve kupa mücadelesi yeniden start alıyordu. Bununla e ş zamanlı bir biçimde Happel de RapidWien’in A takımında bir defans oyuncusu olarak kendine yer bulmaya ba ş lamı ş tı. Bu ba ş - langıçların Rapid ve Happel’e u ğ urlu geldi ğ ini de söyleyebiliriz zira 1945-46 sezonunda ye ş il-be- yazlı takımhem ligi hemde kupayı kazanarak çifte zafer ya ş amı ş tı. Rapid, bundan sonraki sekiz sezondaysa dört ş ampiyon- luk daha ya ş arken üç defa da ligde ikinci sırayı alacaktı. Sessiz ama muzaffer bir komutan Futbol dünyasının gelmi ş geçmi ş en ba ş arılı teknik direktörlerinden biriydi. Ancak bu ba ş arılara kar ş ın hiçbir zaman ön plana çıkmak istemeyecek kadar sessiz ve mütevazı olması da dikkatlerden kaçmazdı. Vefatının 30’uncu yıldönümünde unutulmaz futbol adamı Ernst Happel’i saygıyla anıyoruz. Ernst Happel 126 127 F Onur Erdem

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==