TamSaha 212. Sayı / Temmuz 2022

24 Mayıs 1989’daki finalde üç yıl ön- cesinin ş ampiyonu Steaua Bükre ş ’i Gullit ve van Basten’in iki ş er golüyle 4-0ma ğ lup ederek Avrupa’nın en büyü ğ ü oluyordu. 1989-90 sezonu da Milan açısından pek farklı olmayacaktı. Ş ampiyon Kulüpler Kupası’nda bu kez HJK, Real Madrid, Mechelen ve Bayern Münih engellerini a ş arak finale geleceklerdi. 23 Mayıs 1990’da Viyana’da Benfica’ya kar ş ı oynadı ğ ı finali de Rijkaard’ın golüyle 1-0 ka- zanan Milan, üst üste ikinci kez Avrupa ş ampiyonlu ğ una ula ş arak dönemine damgasını vuruyordu. Kalede Giovanni Galli, savunmada Mauro Tassotti, Alessandro Costa- curta, Franco Baresi ve Paolo Mal- dini, orta sahada Angelo Colombo, Frank Rijkaard, Carlo Ancelotti ve Roberto Donadoni, ileri ikilide de Ruud Gullit ve Marco van Basten on biri, artık tüm zamanların en iyi on birlerinden biri olarak kabul edilmeye ba ş lanmı ş tı. Öte yandan Milan aynı sezonda UEFA Süper Kupa finalinde Barcelona’ya 1-1 ve 1-0’lık skorlarla üstünlük sa ğ larken Ancelotti bumaçlarda yine sakatlık dolayısıyla forma giymemi ş ti belki ama Kıtalararası Kupa’da Atletico Nacional’i 1-0 yendikleri maçta ilk on birdeki yerini almı ş tı. 1990 yazındaysa Ancelotti, ülkele- rinde düzenlenen Dünya Kupası’nda bir de dünya üçüncülü ğ ü ya ş ıyordu. Tecrübeli oyuncu üçüncülükmaçı dâhil ikisi ilk on birde olmak üzere takımının dört maçında forma giymi ş ti. Aslında İ talya, yarı finale kadar oynadı ğ ı be ş maçı da gol ye- meden kazanmı ş tı ama yarı finalde son ş ampiyon Arjantin’le 1-1 bera- bere kaldıkları maçta penaltılarla devre dı ş ı kalınca bir bakıma nama ğ lup vaziyette dünya ş ampiyonlu ğ unu kaçırmı ş tı. 1990-91 sezonundaysa Milan’ın Ş ampiyon Kulüpler Kupası’ndaki serisi, yarı finalde Marsilya’ya elen- meleri üzerine son bulurken Ance- lotti futbolculuk kariyerinin son uluslararası kupasını, UEFA Süper Kupa’da Sampdoria’ya 1-1 ve 1-0’lık skorlarla üstünlük sa ğ ladıkları iki maçın ardından kaldırıyordu. Milan, Kıtalararası Kupa finalindeyse Para- guay’ın Olimpia ekibini 3-0ma ğ lup etmi ş ti fakat Ancelotti bumaçta takımındaki yerini alamamı ş tı. Teknik adamlı ğ a ‘merhaba’ Ancelotti’nin futbolculuk ya ş antı- sındaki son sezonuysa 1991-92 sezonu oluyordu. Milan’ın Fabio Capello yönetiminde Serie A’da nama ğ lup ş ampiyonlu ğ a ula ş ması neticesinde de Ancelotti kariyerine son derece görkemli bir biçimde noktayı koyacaktı. Birçok futbol- cuda oldu ğ u gibi onun aklında da futbola teknik direktör olarak devam etme hayali vardı. Bunun içinse stajını en do ğ ru adreslerden birinde yapacaktı. Milan’dan eski hocası Arrigo Sacchi, 1991 yılının Kasım ayında İ talya Millî Takımı’nın ba ş ına geçmi ş ti ve 1992 yazına ge- lindi ğ inde Ancelotti futbolu bıraktı- ğ ını açıkladı ğ ında da Sacchi eski ö ğ rencisine yardımcısı olma tekli- finde bulunmu ş tu. Ancelotti de bu teklifi kabul edecek ve yakla ş ık üç yıl boyunca millî takımda Sacchi’nin yardımcılı ğ ını yapacaktı. Gök Mavililer bu süre zarfında 1994 Dünya Kupası’nda final oynamı ş fakat kupayı Brezilya’ya penaltılar neticesinde kaybetmi ş lerdi. Ancelotti, teknik direktörlü ğ e geçi ş iniyse Reggiana’da yapacaktı. 1995-96 sezonunda ba ş ına geçti ğ i Serie B ekibiyle ligi dördüncü sırada tamamlayan ve o dönemde ilk dört sırada yer alan takımların do ğ rudan Serie A’ya yükselmesi sayesinde yeni kariyerinin henüz ilk sezo- nunda terfi ba ş arısını da ya ş ayan Ancelotti, bu sayede daha muteber Serie A kulüplerinden de ilgi gör- meye ba ş layacaktı. Bu noktada da kendisini en çok cezbeden teklif, profesyonel futbolculuk kariyerine de ba ş ladı ğ ı kulüp olan Parma’dan geliyordu. Parma, Serie A’ya ilk kez 1990’da yükselmi ş ti belki ama ülkenin gıda sanayiinin devlerinde Parmalat fir- masının deste ğ ini alması üzerine çok hızlı bir yükseli ş içine girerek 1992’de İ talya Kupası’nı, 1993’te Kupa Galipleri Kupası’nı, 1994’te UEFA Süper Kupa’yı, 1995’te de UEFA Kupası’nı kazanmı ş tı. Sarı-mavililer ayrıca Serie A’da geçirdikleri ilk altı sezonda iki kez ligi üçüncü sırada tamamlamı ş lardı. Ancelotti’nin göreve gelmesi sonra- sındaysa Parma, 1996-97 sezo- nunda ligi ş ampiyon Juventus’un sadece iki puan gerisinde ikinci ola- rak noktalayacak ve tarihinin en iyi lig derecesini elde etmi ş olacaktı. Ne var ki ertesi sezon i ş ler Parma ve Ancelotti adına pek de iyi gitme- yecekti. Ş ampiyonlar Ligi’nde Dort- mund, Sparta Prag ve Galatasaray ile aynı grupta yer alan Parma, Dortmund’un ardından ikinci sırayı almasına kar ş ın biraz da altı grup- taki ikincilerden en iyi ikisinin çey- rek finale yükselebildi ğ i o günkü statününma ğ duru olmu ş ve ilk tur sonunda Devler Ligi’ne veda etmek zorunda kalmı ş tı. Parma, ligi de altıncı sırada bitirince kulüp yönetimi Ancelotti’nin görevine son veriyordu. 1999 yılının Ş ubat ayına gelindi ğ in- deyse Ancelotti, Juventus’un ba ş ına geçecekti. Ancelotti görevi Marcello Lippi’den devraldı ğ ı esnada Juven- tus’un ligde ş ampiyonluk ş ansı zaten kalmamı ş tı. Siyah-beyazlılar, yeni teknik direktörleriyle ba ş la- dıkları 1999-2000 sezonunda bu kez zirve mücadelesi içinde oluyor- lardı belki ama bu hikâye de mutlu sonla bitmeyecekti. 34 haftalık ligde 31’inci haftayı en yakın takipçisi La- zio’nun be ş puan önünde lider ola- rak geride bırakan Juventus, 32’nci haftada Verona deplasmanında 2-0, son haftada da Perugia deplasma- nında 1-0ma ğ lup olunca ş ampi- yonlu ğ u bir puan farkla Lazio’ya kaptırıyordu. Juventus’un ertesi sezon da ligde bu kez Roma’nın iki puan gerisinde ikinci sırada kalması üzerine de Ancelotti, Serie A’daki ikinci görevinden de azledilmenin üzüntüsünü ya ş ayacaktı. Bu kez teknik direktör olarak Milan’da Teknik direktörlü ğ ünün ilk iki sezo- nunda hayli umut vadeden sonuçlar almasına kar ş ın sonraki üç sezonda tam tersine o umutları kırıcı bir performans ortaya koyan Ance- lotti’nin bundan sonrasında kariye- rinde nasıl bir gelece ğ i olaca ğ ı da hâliyle tambir muammaydı. Tambu noktadaysa, futbolculuk yıllarında en büyük ba ş arıları ya ş adı ğ ı kulüp olan Milan’la yolları bir kez daha kesi ş ecekti. Milan, 2001-2002 sezonuna Fatih Terimyönetiminde girse de Kasım ayına gelindi ğ inde kulüp Terim’le yollarını ayırma kararı almı ş tı. Takımda özellikle Paolo Maldini ve Alessandro Costacurta gibi kıdemli isimler, eski takım arkada ş ları olan Ancelotti’nin bu dönemde takımın ba ş ına geçmesinin daha do ğ ru olaca ğ ını dü ş ünmekteydi. Kulübün direktörü Adriano Galliani ve sahibi Silvio Berlusconi de camialarına gayet â ş inâ olan Ancelotti’ye sıcak bakmaktalardı. Sonuçta Ancelotti, dokuz yıl evvel aktif futbolculuk ya ş antısını noktalayarak veda etti ğ i Milan’a bu kez 5 Kasım 2001 tarihinde teknik direktör olarak yeniden “merhaba” diyordu. Ancelotti, Milan’da söz konusu se- zonu lig dördüncüsü olarak tamam- larken UEFA Kupası’nda da yarı finale kadar gelmi ş fakat bu turda Dortmund’a elenmi ş ti. 2002-2003 sezonundaysa kırmızı-siyahlılar ligde yine pek aradıklarını bulama- yıp üçüncü sırada kalacaklardı belki ama Ş ampiyonlar Ligi’nde bamba ş ka bir hikâye yazacaklardı. İ lk grup a ş amasında Bayern Münih, Deportivo ve Lens’i, ikinci grup a ş a- masında da Real Madrid, Dortmund ve Lokomotiv Moskova’yı geride bırakıp lider olarak son sekiz takım arasına kalan Milan, ardından da çeyrek finalde Ajax’ı, yarı finalde de Inter’i devirerek adını finale yazdırı- yordu. 28 Mayıs 2003’te Old Traf- ford’da oynanan finaldeyse Milan, bir di ğ er İ talyan devi Juventus’la kozlarını payla ş ırken 120 dakika boyunca “gol” sesi çıkmayanmü- cadelede neticeyi seri penaltılar be- lirliyor ve burada da Milan rakibine 3-2’lik üstünlük sa ğ layarak kupa- nın sahibi oluyordu. Sacchi’nin çıra ğ ı İ lk büyük takım tecrübesini Juventus’ta ya ş adı... Milan’la ilk Ş ampiyonlar Ligi ş ampiyonlu ğ unu 2003 yılında kazandı... 126 127

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==