TamSaha 196. Sayı / Mart 2021
ken bu başarıları Avrupa’nın en anlamlı kupasıyla taçlandırmayı da bilmişti. 33 yaşına gelmiş olmasına rağmen sezon boyunca 51 karşılaş- mada forma giyen Kenny Dalglish de bu başarılara 12 golle katkıda bulunmuştu. Takımın asıl golcüsü artık Ian Rush’tı ve Dalglish’in ön- celikli görevi de Rush’ı beslemekti. 1983-84 sezonu Liverpool için ne kadar parlak bir sezonsa, 1984-85 sezonuysa bir o kadar karanlık ola- caktı. Ligde ezeli rakip Everton’ın gerisinde kalınarak üst üste dördüncü şampiyonluğun ve bu alandaki İngiltere rekorunu kırma şansının kaçırılması, Fede- rasyon Kupası’nda ve Lig Kupa- sı’nda finale dahi gidilememesi, Avrupa Süper Kupası’nın Juven- tus’a, Kıtalararası Kupa’nınsa Ar- jantin temsilcisi Independiente’ye kaybedilmesi, bu karanlığın sadece ufak bir kısmını oluşturuyordu. Ka- ranlığın çökmesinin asıl sebebiyse, 29 Mayıs 1985 tarihinde Belçika’nın başkenti Brüksel’in Heysel Sta- dı’nda oynanan karşılaşmada çıkan tribün olaylarıydı. Liverpool o yıl kupada finale gider- ken sırasıyla Lech Poznan, Benfica, AustriaWien ve Panathinaikos’u elemişti. Kupa yolunda karşılarına çıkan son engelse, birkaç ay önce- sinde Avrupa Süper Kupası’nı kap- tırdıkları İtalyan şampiyonu Juventus’tu. Maçta maalesef futbol gölgede kalıyordu. Karşılaşma ön- cesi tribünlerde çıkan olaylar Liver- poollu taraftarlardan bir kısmının Juventuslu taraftarların olduğu bölüme yüklenmesiyle başlamış ve bunun ardından çıkan izdihamda 39 İtalyanın hayatlarını yitirmele- riyle neticelenmişti. Bu olayların gölgesinde oynananmaçtaysa tri- bünlerde yaşananların ciddiyetin- den tam olarak haberdar olmayan futbolcularınmücadelesinde tek golü penaltıdan Michel Platini atmış ve kupa İtalyanların olmuştu. Hem teknik direktör hem oyuncu Heysel faciasının ardından Liver- pool Teknik Direktörü Joe Fagan, olayların da verdiği üzüntüyle teknik adamlık kariyerine noktayı koyduğunu açıklıyordu. Daha son- rasındaysa UEFA’nın İngiliz takım- larını Avrupa kupalarından süresiz ihraç etme cezası gelecekti. Liver- pool yönetimiyse böylesine bir kriz döneminde en çok güvenilecek isim olarak Kenny Dalglish’i seçecek ve kendisini teknik direktör/oyuncu olarak görevlendirme kararı ala- caktı. Dolayısıyla Dalglish’in kariye- rinde yepyeni bir dönem açılmış oluyordu. Bu yeni döneme Dalglish öylesine başarılı bir giriş yapacaktı ki, adeta teknik adamlıkta da futbolculuk- taki başarısını devam ettireceğinin sinyallerini verecekti. Dalglish yö- netimindeki Liverpool o sezon hem ligi hemde Federasyon Kupası’nı kazanıyor, dahası bu iki kupayı aynı sezonda bir arada ilk kez kazanma başarısını da gösteriyordu. Teknik direktör Dalglish, sezon içerisinde kendisine de 31 maçta forma şansı tanımış ve bumaçlarda yedi tane de gol atmıştı. 1986-87 sezonunda şampiyon yine Liverpool kentinden çıkıyordu ama zafer bu sefer şehrin diğer önemli takımı, Liverpool’un ezeli rakibi Everton’a aitti. Sezona ait bir diğer önemli detaysa teknik direktör Dalglish’in kendisini oyuncu olarak son kez tercih ediyor olmasıydı. Artık 36 yaşına gelmiş olan Dalglish sezon boyunca ligde ve kupalarda toplam 26maçta takımının forma- sını giymiş ve sekiz gol kaydetmişti. Böylece Dalglish aktif futbolculuk yaşantısını resmen olmasa da fiilen noktalamış oluyordu. Zaten sonraki üç sezonda sadece beş maçta takı- mına sahada katılmayı tercih ede- cekti. Söz konusu üç sezondaysa Liverpool 1988 ve 1990’da olmak üzere iki kez daha şampiyonluğa uzanırken aradaki sezondaysa ka- lesinde gördüğü son dakika golüyle şampiyonluğu Arsenal’e kaptırmış ve futbol tarihinin en dramatik sezon finallerinden birini yaşamak zorunda kalmıştı. 1990-91 sezonuysa, Dalglish ile Liverpool arasında 1977’den beri süren beraberliğin son bulduğu sezon olacaktı. 21 Şubat 1991’de Dalglish, geride kalan yıllarda çok yıprandığını öne sürerek görevin- den istifa edecekti. Kendisi Liver- pool kariyeri süresince kırmızı formayı 515 defa giymiş, bumaç- larda 172 gol atmıştı. Teknik direktör olarak da takımını 307 maçta yö- netmişti. Dalglish Liverpool’da ge- çirdiği 14 yıllık süre içerisinde sekiz lig, iki Federasyon Kupası, dört Lig Kupası ve üç Şampiyon Kulüpler Kupası şampiyonluğu kazanmıştı. Ayrıca birer kez profesyonel futbol- cular derneği ve spor yazarları tarafından yılın futbolcusu, üç defa da yılın teknik direktörü seçilme onurunu yaşamıştı. Blackburn’ü de zirveye taşıdı Dalglish Şubat 1991’de ara verdiği futbola aynı yılın Eylül ayında, Blackburn Rovers Teknik Direktörü olarak geri dönüyordu. Yeni takı- mıyla ilk sezonunda play-off’lar sonunda Premier Lig’e yükselmeyi başaran Dalglish, Blackburn’ü çok geçmeden bu ligde de en iddialı takımlardan biri haline getirmeyi bilecekti. Dalglish yönetimindeki Rovers, Premier Lig’deki ilk sezonunu dör- düncü sırada tamamladıktan sonra ertesi yıl daha da yükselerek Manchester United’ın arkasında lig ikincisi oluyordu. 1994-95 sezonun- daysa Blackburn, United’ı da alt ederek lig yarışını en ön sırada tamamlayacak ve tam 81 yıl sonra şampiyonluğa ulaşacaktı. Dalglish böylece İngiltere ligi tari- hinde, daha önce Huddersfield ve Arsenal’le şampiyon olan Herbert Chapman ve Derby County ile NottinghamForest’ı zafere taşıyan Brian Cloguh’tan sonra iki ayrı takımla birlikte şampiyon olan üçüncü teknik adamolmuştu. Şampiyonluğun ardından teknik di- rektörlükten futbol direktörlüğüne terfi eden Dalglish, bu görevden bir yıl sonra ayrılacak ve yaklaşık bir buçuk sene boyunca da çalışma- mayı tercih edecekti. Sonrasında Newcastle United ve yuvası niteli- ğindeki Celtic’te de kısa süreli gö- revlerde bulunan Dalglish, 2000 yazında Celtic’ten ayrılmasının ardından uzunca bir süre futboldan uzak kalacaktı. 2006 yılında 100 binin üzerinde Li- verpool taraftarının katıldığı bir anket sonucunda Dalglish, Anfield Stadı’nın omeşhur Kop tribününü en çok ayağa kaldıran futbolcu se- çiliyor, bir başka deyişle Liverpool taraftarlarının gelmiş geçmiş bir numaralı gözdesi oluyordu. Aslında onu Liverpool’a getiren efsane teknik adamBob Paisley de bu oylamanın çok daha öncesinde, Liverpool’u çalıştırdığı dönemdeki oyuncuları içerisinde en yetenekli- sinin Dalglish olduğunu söyleyerek bir bakıma taraftarlara önemli bir ipucu vermişti. 2011 yılının başlarındaysa ligde iyi günler geçirmemekte olan Liver- pool, Daliglish’e adeta yardım çağrı- sında bulunuyor ve kendisinden geçici teknik direktör olarak yeni- den takımın başına geçmesini rica ediyordu. Teklifi kabul eden Dalglish ile bir süre sonraysa daha uzun sü- reli bir sözleşme yapılacaktı. Ancak tecrübeli teknik adamın yöneti- minde 2011-12 sezonunda istenilen netice alınamayacaktı. Her ne kadar bu sezon kazanılan Lig Ku- pası, Liverpool’unmüzesine altı yıl aradan sonra giren ilk kupa olduysa da ligin sekizinci sırada bitirilmesi üzerine kulüp yönetimi Dalglish ile yola devam etmeme kararı alacaktı. Dalglish de bu ayrılık sonrasında tercihini tamamen emekli olmak- tan yana kullanacaktı. 56 57
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==