TamSaha 196. Sayı / Mart 2021

İkinci turdaki en dramatik eşleşmelerden biri, PSV ile Olympiakos arasındaydı. Şu sıralar Yunanistan’da son 25 sezondaki 21’inci şampiyonluğuna koş- makta olan Olympiakos, ülkesinde artık ne kadar rakipsiz hale geldiyse de yıllardır Avrupa kupala- rında başarıya hasretti ve genelde bu tip eşleşme- lerde kıl payıyla elenen taraf oluyordu. Ancak Yunan temsilcisi bu kez şeytanın bacağını kırdı ve PSV’yi son dakikalarda bulduğu golle elemeyi başardı. İki ekip, 18 Şu- bat’taki ilk randevularında Pire’de karşı karşıya gel- diklerinde Olympiakos kaçıyor, PSV kovalıyordu. Ev sahibi ekip 9’uncu dakikada Andreas Bouchalakis ile öne geçmiş, PSV beş dakika sonra Eran Zahavi ile beraberliği yakala- mış, 37’de Yann M’Vila, Olympia- kos’u bir daha üstünlüğe taşıdıysa da üç dakika içinde Zahavi yine du- rumu eşitlemişti. İlk yarının durak- lama dakikalarında Yusuf El-Arabi ve 83’te de Giorgos Masouras’tan gelen gollerse Olympiakos’a 4-2’lik galibiyeti getir- mişti ama yediği iki gol, Yunan ekibi adına çok da avantajlı bir durum ortaya çıkmamasına neden olmuştu. Nite- kim 25 Şubat’ta Eind- hoven’da oynanan rövanşta PSV henüz ilk yarıdan kendisine ye- tecek skoru buluyordu. 23 ve 44’üncü dakika- larda Zahavi’nin attığı goller, Hollanda temsil- cisine 2-0’lık üstünlüğü getirmişti. PSV, maçın sonlarına kadar da bu üstünlüğünü koruya- caktı. Ancak 88’de, oyuna yaklaşık 10 dakika önce alınan Ahmed Has- san, attığı golle skoru 2-1’e, turu da bir anda PSV’den alıp Olympiakos’a getiren isimoldu. PSV Eindhoven - Olympiakos: 2-4, 2-1 Bu sezon ilk turda CSKAMoskova, Feye- noord veWolfsberger ile yer aldığı grupta kalesinde sadece bir gol görüp namağlup lider olarak ikinci tura yükselmesiyle dikkat çeken Dinamo Zagreb, başarılı gidişatını bu turda eşleştiği Kras- nodar karşısında da sürdürdü. Hırvatistan temsilcisi, deplas- manda oynadığı ilk maçta Bruno Petko- vic’in 15’inci dakikada attığı golle 1-0 öne geçerken, Krasnodar 28’de Marcus Berg ile beraberliği yakalıyor, ancak 54’te Petkovic ta- kımını yeniden üstünlüğe taşı- yordu. Krasnodar, 69’da bir diğer İsveçli oyuncusu Victor Claesson ile skoru 2-2’ye getirse de 75’te Iyayi Atiem- wen, Dinamo adına son sözü söyleyecek ve böylece Hır- vat ekibi sahadan 3-2’lik galibiyetle ayrılarak büyük avantaj elde edecekti. Dinamo, bir hafta sonra Halil Umut Meler’in yönettiği Zagreb’de oynanan rövanşta da istediğini almasını biliyordu. 31’inci dakikada Mislav Orsic’in attığı tek gol, Dinamo’nun mücadeleyi 1-0 kazanma- sını ve turu atlamasını sağladı. Krasnodar’ın elenmesiyle birlikteyse Rusya’nın Avrupa kupalarında aktif takımı kalmamış oldu. Dinamo Zagreb - Krasnodar: 3-2, 1-0 110 111 Manchester United, son yıllarda eski günlerini arayan bir görüntü içinde olsa da dört sezon önce UEFA Avrupa Ligi’ni kazanmıştı. Bu sezon da Şampiyon- lar Ligi’nde beklediğini bulamayarak yoluna bu kulvarda devam etmek zorunda kalan Kırmızı Şeytanlar, Real Sociedad ile eşleştiklerindeyse işlerinin hiç de kolay ol- madığı düşünülüyordu zira Sociedad bu sezon La Liga’nın iyi takımla- rından biri durumun- daydı. Lâkin iki ekip arasında İspanya yerine İtalya’nın Torino şehrinde oynanan ilkmaç, United adına düğümün hem erkenden hemde düşünülenden çok daha kolay bir biçimde çözülmesine sahne oluyordu. 27’nci dakikada Sociedad savunmasının adeta birbirine girmesini affet- meyen Bruno Fernandes, fırsatçılığını konuşturup United’ı 1-0 öne geçiri- yordu. Aynı Fernandes, 57’nci dakikaya gelindi- ğinde farkı ikiye çıkartır- ken, 65’inci dakikadaysa Marcus Rashford ani geli- şen Untied atağında skoru 3-0’a getiriyordu. United son dakikada bir gol de Daniel James ile bulunca sahadan 4-0 galip ayrılı- yor ve rövanşı da formali- teye çeviriyordu. Nitekim Old Trafford’da oynanan ikinci maçta iki taraf da kendisini fazla zorlamıyor ve gol- süz sona eren 90 dakikanın ardın- dan da tur Manchester United’ın oluyordu. Manchester United - Real Sociedad: 4-0, 0-0 Young Boys her ne kadar İsviçre Ligi’nde bu sezon şampiyonluğu şimdiden büyük ölçüde garanti al- tına almış olsa da Lever- kusen’le olan ikinci tur eşleşmesinde Alman ekibi açık ara favori ola- rak görülmekteydi. Buna karşın Bern’de oynanan ilk maçın ilk yarısında fırtına gibi esen bir Young Boys vardı sahada. Henüz üçüncü dakikada Christian Fassnacht’ın volesiyle 1-0 öne geçen sarı-si- yahlılar, 19’da Jordan Siebatcheu ile farkı ikiye çıkartırken, ilk yarının sonlarında kontrataktan Meschak Elia vasıtasıyla 3-0’ı da buluyorlardı. Ancak ikinci yarıda roller tersine dönüyor ve Patrik Schick, 49 ile 52’nci dakikalarda bulduğu peş peşe gollerle farkı bire indirirken, 68’inci dakikaya gelindiğindeyse Moussa Diaby, Leverkusen’in beraberlik sayısını kaydeden isim oluyordu. Young Boys, 89’da Siebatcheu’nün golüyle maçı 4-3 kazansa da deplas- manda attığı üç gol sayesinde Leverkusen’in halen daha avantajlı olduğu söylenebilirdi. Gelgelelim Almanya’daki rövanş, hiç de tahmin edildiği gibi geçmiyordu. İlk maçın da kahra- manlarından olan Siebatcheu ile Fassnacht’ın 48 ve 86’ncı dakikalarda attığı goller, İsviçre temsilcisine 2-0’lık galibiyeti ve turu getiriyordu. İlginç bir de not: 1958-59 sezonunda Şampiyon Kulüpler Kupası’nda yarı final oynayarak tarihinin en büyük başarısını elde etmiş olan Young Boys, o tarihten sonra Avrupa kupalarında sadece ikinci defa son 16 takım arasına kalmış oldu. Young Boys bundan önceyse 1987-88 sezonunda Kupa Galipleri Kupası’nda çeyrek final oyna- mıştı. Bayer Leverkusen - Young Boys: 3-4, 0-2