TamSaha 192. Sayı / Kasım 2020

Gönülden Kaleme Kural koyanlar futbolunmeyvesi gol için kolaylık sağlayacak bir takımkaideler getirmişlerdir. Bunlardan biri ise elle oynama kuralıdır. Topun oyuncu tara- fından bilerek elle oynanması yani elin topa gitmesi şeklinde olan kuralı kaldı- rıp yerine yeni tartışmalara neden olan bu kuralı getirdiler. Futbolun kurallarını koyan uluslararası kurum, elle oynama kriterlerine özetle şöyle bir ibare koy- muş: “Elin doğal pozisyonu dışındaki topa çarpmalara ceza sahasında ise penaltı, ceza sahası dışındaysa elle oynama verilir.” Önce ellerin vücudumuzdaki işlevlerin- den bahsedelim. Özellikle futbol oynar- ken, vücudun herhangi bir hareketi yaparken kasılmaya başladığı kas gru- buna göre kişinin dengesini sağlamak için çoğu zaman otomatik pozisyon al- dığı uzuvlardan birisidir kol ve eller. Tar- tışılan tüm elle oynama pozisyonlarına bakın, kollar ve eller oyuncunun içinde bulunduğu pozisyonun gereği durumda o anlık yerini almıştır, sonradan oraya gelmiyorlardır. Elbette kişi istediği zaman ellerini, kollarını istediği kadar kaldırır normal zamanda. Bu tanımı fut- bol müsabakaları için yapıyorum çünkü bu kural bu oyun için konulmuş. Bu kuralı koyanlar oyunun hareketli olduğunu, hareketlerde ani değişimler olduğunu sanırım göz ardı etmişler. Bu görüşümü iki görselle anlatmak istiyorum. Hani bu görüşü savunanlar, “Savunma oyuncusu genişleyerek topun kalesine gitmesini önlemek suretiyle kendisine avantaj sağlıyor” diyorlardı ya, bunun avantaj sağlamakla ilgisinin olmadığını, başlangıçta anlattı- ğım tanımın doğruluğunun tezahürü olduğunun bir kanıtı olarak sunuyorum. Bu fotoğraflardan biri Trabzonspor-Bar- celonamaçında orta saha civarında çekilen bir kare. Ben o pozisyonda raki- bimin yanından önüne geçerek önün- deki topamüdahale ediyorum; bu hareketi yaparken de elimvücudumdan oldukça açılıyor. Rakibim ise topu kay- betmenin telaşından tekrar hamle yapı- yor, onun da kolu vücudun çok dışında bir pozisyona giriveriyor. Her ikimiz de bunu bilerek, isteyerek yapmadık; yap- mak istediğimiz hareketin sonucuydu bu durum. Diğeri ise yine orta saha civarlarında İstanbulspor-Gaziosman- paşamaçında rakibimin arkasından müdahale etmek istediğimde kolumun dengemi sağlamak için aldığı pozisyon. Özetle her ikisinde de kollar pozisyon gereği doğal konumdaydı. Bir başka örnek vereyim… Geçen sezon oynanan Gaziantep-Konyaspor maçında yaşa- nan ve futbol kamuoyunu epeyce meşgul eden ellerin doğal pozisyonda olmadığı gerekçesi ile verilen penaltı. Sanırımo pozisyon futbolseverlerin hafızasına kazınmıştır; sosyal medyada, televizyonlarda çok tartışıldı. Kısaca an- latırsak, savunma oyuncusu koşarken, can havliyle topun geçişini engellemek için 30-40 santimuçarak topa hamle yapıyor. Tabiî o esnada eller ve kollar dengeyi sağlamak adına doğal pozisyonunu alıyor ve vücudun dışına açılıyor. Yıllarca savunmanın tümmevkilerinde oynamış biri olarak hiçbir savunma oyuncusu, “Şu elimi kaldırayım, top elime çarpsın” düşüncesiyle hareket etmez. Edenler de zaten kendilerini belli eder. Bizde “Ucuz etin yahnisi yavan olur” diye bir atasözü vardır; futbolda da kolay gol için savun- maya bazı kısıtlamalar getir- mek, yeni kurallarla savunmaların elini kolunu bağ- lamak, aynen bu atasözümüzü çağrıştırıyor. Alınan sonuç tatmin ediyor fakat oynanan oyun tat vermiyor ki her geçen gün futbol seyircisi tribünlerden elini ayağını çeki- yor. Bunun tek sebebi ortaya konulan oyunun kalitesi değil, başka nedenleri de mevcut. Futbolda bizim gibi öküz altında buzağı arayan ülkelerde kurallar açık ve net olmalı, ayrıca yo- ruma açık olmamalı. Size bir önerimolacak; mademkolay gol olmasını istiyorsunuz, tamamen ceza sahalarıyla sınırlı, “Bu alan- lar içinde her türlü tutma, itme ve engelleme, şiddetine, süresine bakılmaksızın penaltı ile ceza- landırılır” kuralını getirelim. Elle oynamayı da eski haline, bilinçli oynama şekline getirelim. Bu durumda yok doğaldı, yok doğal değildi tartış- malarının önüne geçilmiş olunur. Aynı zamanda da futbolunmeyvesi gol çok atılmış olur. Bunu şöyle açabiliriz… Birincisi, savunmaların yaptığı ihlaller sonucu kazanılan penaltıların gole çevrilmesiyle, ikincisi savunma oyuncularının ihlal yapmaması sonucu forvet oyuncularının topla buluşarak pozisyonu gole çevirmeleriyle. Ceza sahalarında minimum temas gerçekleşmeli; evet futbol temas gerektiren bir oyundur ama benim önerimde tutma, çekme, itme gibi eylemlere hiç müsamaha gösterilmeden eylemi yapan cezalandırılmalı. Tabiî diğer cezayı gerektiren kusurlu hareketlere ilâveten. Bugün de itme, tutma, çekme gibi hare- ketlere süresine ve şiddetine bakılarak penaltı verilebiliyor. Bu şekilde yoruma açık olması beraberinde tartışmaları getiriyor. Çünkü hakem- ler arasında benzer pozisyonlarda farklı kararlar veriliyor. Onun için bu kuralın yoruma giren süre ve şiddet kısmı kaldırılmalı, kural önerdiğim şekle getirilmeli. Kural titizlikle uygulanmalı ki, savunma oyuncuları bu tür ihlalleri yapmaktan kaçınsın. Ayrıca VAR sisteminin olması bu kuralın titizlikle uygulanmasının önünü açıyor. Yaşam sevinciniz hiç bitmesin. Sağlığınız ve yaşatmak için MASKE, MESAFE, TEMİZLİK kuralına uyalım… İsmail Gökçek Elle oynama kriterleri İstanbulspor-Gaziosmanpaşamaçı... Trabzonspor-Barcelonamaçı... 136 137

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==