TamSaha 192. Sayı / Kasım 2020

ardından da maçı uzatmalara taşı- yordu. Bu bölümde de Lineker’ın rakip on sekiz içinde düşürülmesi üzerine bir penaltı daha kazana- caklar ve yıldız oyuncunun 11 met- reden yine hedefi bulmasıyla da 3-2 öne geçerek yarı finale kalmayı başaracaklardı. Sonunda Almanlar kazandı İngiltere, finalden önceki son du- raktaysa Federal Almanya ile kozla- rını paylaşmak durumundaydı. Bu kritikmücadeleye de rakiplerine kıyasla daha istekli ve hırslı başla- mışlardı. Ancak golü bir türlü bula- madıkları gibi, 60. dakikaya gelindiğinde talih Almanların yüzüne gülüyordu. Sağ çaprazdan kazanılan bir frikikte Andreas Brehme’nin çektiği şut, Paul Par- ker’a çarpıp havalanmış ve geniş bir yay çizdikten sonra Peter Shilton’ın üzerinden aşarak filelerle buluş- muştu: 1-0. İngiltere, geri düşmesinin ardından yeniden rakip kaleye yüklenmeye başlarken 80. dakikaya gelindiğinde bu baskı nihayet sonuç verecekti. Parker’ın uzun topunu rakip on sekiz içinde yakalayan Lineker, sol ayağıyla yerden uzak köşeyi görerek skoru 1-1’e getiriyordu. Bu, aynı zamanda normal sürenin de neticesi olacak ve maçta yarım saatlik uzatma bölümüne geçile- cekti. Uzatmalardaysa iki takımın da birer topu direkten dönünce skorda bir değişiklik olmamış ve finalisti belir- lemek, penaltı atışlarına kalmıştı. Lineker burada da üstüne düşeni yapıp takımının ilk penaltısını gole çevirse de İngilizler dördüncü ve beşinci atışlarını Pearce veWaddle ile kaçırınca final vizesini alan taraf Almanlar olmuş, Lineker da omeş- hur vecizesini bumaçın ardından söylemişti. İngiltere sonrasında üçüncülükmaçında da ev sahibi İtalya’ya 2-1’lik skorla mağlup olacak ve turnuvayı dördüncülükle tamamlayacaktı. Bu sonmaçı boş geçen Lineker ise dört golde kalmış ve üst üste iki Dünya Kupası’nda gol kralı olan ilk futbolcu olma hayalini gerçekleştirememişti. Lineker, İtalya 90 sonrasındaysa Tottenham forması altında iki sezon daha geçirecekti. Bunların ilkinde ligde 15 gole gerilese de Federasyon Kupası’nı kazacaktı. Nottingham Forest’ı 2-1 yendikleri finalde gol atamasa da yarı finalde Arsenal ile oynadıkları Kuzey Londra derbi- sinde iki gol atmış ve 3-1’lik galibi- yette büyük rol oynamıştı. Tottenham’daki son sezonundaysa ligde 28 kez rakip fileleri havalandı- ran Lineker, gol krallığını tek bir gol farkla IanWright’a kaptıracaktı. Bu sezonun henüz başlarında, Japonya’nın Nagoya Grampus Eight takımından gelen teklifi kabul etmiş olan Lineker, 1993 yılının başından itibarense kariyerinin son iki sezonunu bu ülkede geçirmeyi planlıyordu. Ancak birçok sakatlık sorunu yaşaması nedeniyle Japon- ya’da geçirdiği süre içerisinde topu topu 24maça çıkıp sekiz gol atabi- lecekti. Lineker’ınmillî forma altında yer al- dığı son büyük turnuva ise 1992 Av- rupa Şampiyonası’ydı. Fakat bu da dört yıl evvelki gibi büyük hayal kırıklığıyla neticelenmişti. Turnu- vadaki ilk iki maçında sırasıyla Da- nimarka ve Fransa’yla karşı karşıya gelen Lineker kaptanlığındaki İngil- tere, bu iki maçta da sahadan gol- süz beraberlikle ayrılırken, İsveç önündeki sonmaçındaysa 1-0 öne geçmesine rağmen 2-1 mağlup olmuş ve bir kez daha ilk tur so- nunda turnuva defterini kapatmak zorunda kalmıştı. İsveç maçında skor 1-1’e geldikten sonra oyundan alınan Lineker, bumaçın ardından millî takımı da bırakacaktı. Böylece millî kariyerini de 80maçta 48 golle noktalamış oluyordu ki bir gol daha atabilmiş olsaydı Bobby Charlton’ın 49 gollük rekoruna ortak olabile- cekti. Futbolu bırakmasının ardındansa Lineker teknik adamlığa hiç bulaş- mamayı ve yolun bundan sonraki kısmını medyada ilerleyerek geçirmeyi tercih edecekti. Lineker 1999’dan beri de BBC’nin enmeşhur futbol programı olan Match Of The Day’in sunuculuğu görevini yürütü- yor. Son olarak kariyerinde 600’ün üzerinde maça çıkıp 300’den fazla gol atmış olan Lineker’ın belki de bundan çok daha büyükmeziyetini de belirtmeden geçmeyelim. Kendisi kariyeri boyunca bırakın kırmızı kartı, tek bir sarı kart bile görmemişti. Bu bakımdan kendisi belki de futbol dünyasının görüp görebileceği en centilmen futbolcu olma unvanına da sahip. Hatta 1990 yılında bu özelliği nedeniyle FIFA tarafından Fair Play ödülüyle de onurlandırılmıştı. 128