TamSaha 191. Sayı / Ekim 2020

çelmeyi biliyordu. Birkaç dakika sonra da bir duran topta Sandro Mazzola’nın ceza sahasına yaptığı ortada Riva bu kez de kafasıyla golü arayacak ancak şutunda top üstten az farkla auta gidecekti. Hücumda zaten çok fazla görünme- yen İtalya’nınmaçın başında eline geçen bu fırsatlardan yararlanama- masıysa onlar açısından büyük talihsizlikti. Zira bu pozisyonlar son- rasında Brezilya oyunun kontrolünü ele geçirecek ve ağırlığını da iyice hissettirmeye başlayacaktı. 18. da- kikaya gelindiğinde de soldan Tos- tao’nun kullandığı taç atışında yerde bir kez seken topu Rivellino hemen arka direğe doğru çeviriyor ve o noktada bulunan Pele de çok iyi yükselip Burgnich’in üzerinden kafayı vurarak Brezilya’yı 1-0 öne geçiriyordu. Bu aynı zamanda Brezilya’nın Dünya Kupalarındaki 100. golüydü ve Sambacılar bu sa- yıya ulaşan ilk takımolmuşlardı. Karşılaşmanın 37. dakikasına gelin- diğindeyse Brezilya savunmasında yaşanan zincirleme hatalar netice- sinde fırsatçı Roberto Boninsegna araya girip topu ağlara gönderiyor ve skor 1-1’e geliyordu. Bu golle bir- likte klasik defansif oyun anlayışını sahaya yansıtmaya başlayan İtal- yanlar, direnmeye çalışsalar da bu anca 66. dakikaya kadar sürüyor ve o dakikada kaleye yaklaşık 25metremesafede, hafif sol çaprazda Jairzinho’dan topu alan Gerson’un karşısındaki Pierluigi Cera’dan sıyrıldıktan sonra uzak köşeye gönderdiği sert şutun hedefi bulmasıyla Brezilya 2-1’lik üstün- lüğü yakalıyordu. İtalya’ya asıl darbeyse beş dakika sonra gelecekti. Gerson yinemüthiş bir oyun görüşüyle orta çizginin taç çizgisiyle kesiştiği noktanın yakın- larında olmasına rağmen ceza sa- hasında uygun durumda olan Pele’yi fark edip ona uzun bir top gönder- miş, Pele de kale önünde dahamü- sait durumda olan Jairzinho’nun önüne bu topu kafayla indirmişti. Jairzinho belki istediği gibi vurama- yacaktı ama dokunması bile topun ağlara gitmesi için yeterli oluyordu. Brezilya farkı ikiye çıkartmış ve İtal- ya’nın gardını düşürmüştü. Üçüncü şampiyonluk artık çok yakındı. 86. dakikaya gelindiğindeyse kolek- tif açıdan Dünya Kupalarında atılmış belki de en güzel gole tanıklık edile- cekti. Önce Tostao, kendi yarı ala- nına gelip, sağ taraftan ilerlemeye çalışan Antonio Juliano’dan topu çalıyordu. Tostao sonra savunmada Piazza’ya, o da önündeki Clodo- aldo’ya oynuyordu. Clodoaldo’dan Pele’ye, ondan Gerson’a, sonra yine Clodoaldo’ya… Clodoaldo önündeki rakiplerinden sıyrılıp topu solundaki Rivellino’ya aktarıyor, Rivellino da uzun bir pasla İtalya ceza alanının sol köşesindeki Jairzinho’yu görü- yordu. Kaleye paralel hareketlenen Jairzinho, yarımyuvarlak üzerine gelen Pele’yi topla buluşturacak, Pele de topu sağ kanattan bindiren Carlos Alberto’nun önüne yuvarla- yacak ve kaptan da topa bütün gü- cüyle vurarak perdeyi kapatacaktı. Brezilya 4-1 kazanarak tarihinin üçüncü dünya şampiyonluğuna ulaşıyor ve bu üç şampiyonlukta da yer alan tek isimkonumundaki Pele de bir gol ve iki asistle final maçının en değerli oyuncusu oluyordu. Pele’nin üç dünya şampiyonluğu, bugün bile dünya futbolunda eşine benzerine rastlanmayan bir başarı olmayı sürdürüyor ve hâlihazırda iki dünya şampiyonluğu bulunan aktif bir futbolcu olmadığı da hesaba ka- tıldığında daha uzun yıllar boyunca bu rekorun egale edilmesi dahi pek mümkün görünmüyor. ABD'de bir futbol elçisi Pele’nin 1970 Dünya Kupası sonra- sındaki kariyeriyse, daha çok emekliliğe hazırlık niteliğindeydi. 1971’demillî forma altında sonma- çına çıkan Pele, Santos’ta da 1974’e kadar top koşturacak, sonrasın- daysa Ertegün kardeşler tarafından ABD’de futbola popülerlik kazan- dırma amacıyla kurulan NewYork Cosmos takımına giderek bir ba- kıma Kuzey Amerika’da futbol elçi- liğine soyunacaktı. Cosmos’ta da üç yıla yakın bir süre yeşil sahaları şe- reflendiren Pele, burada da bir şam- piyonluk kazanmasının ardından 1 Ekim 1977’de Cosmos ile Santos arasında oynanan jübilemaçıyla aktif futbolculuk hayatına noktayı koydu. Resmi ve özel maçlar dâhil olmak üzere oynadığı 1363 karşılaş- mada rakip filelere 1281 gol gönde- ren Pele’nin bu başarısı da birçok kaynak tarafından bir dünya rekoru olarak kabul edilmekte. Futbolu bırakmasının ardından, ge- neldemüthiş bir futbol kariyeri ya- şadıktan sonra teknik direktörlüğe geçen ancak bu alanda bir türlü fut- bolculuğundaki başarıları elde ede- meyen birçokmeslektaşının aksine teknik adamlığa hiç yeltenmemesi, Pele’nin belki de futbol sonrası kari- yeriyle ilgili aldığı en doğru karardı. Bunun yerine iyi niyet elçiliği ve ha- yırseverlik gibi alanlarda kendisini göstermeye çalışan Pele, tümdün- yada “futbol” denildiği zaman akla gelen ilk isimolmayı, futbolu bırak- masının üzerinden yıllar geçse dahi sürdürmeyi başardı. 98

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==