TamSaha 191. Sayı / Ekim 2020

danmen edildi. Aldığı cezanın ar- dından Napoli ile de yollarını ayıran Maradona, cezası bittikten sonra, gözden fazlasıyla düşmüş bir vazi- yette, yeniden İspanya’daydı ve futbola Sevilla formasıyla geri dö- nüyordu. Ancak burada da beklen- tilerin uzağında kalacak ve bir süre sonra ülkesine dönerek Newell’s Old Boys takımının kadrosuna katıla- caktı. Üç yılı aşkın bir aranın ardın- danmillî formayı da yeniden giymeye başlayan Maradona, 1994 yazında ABD’de düzenlenecek olan Dünya Kupası için de kadroya çağı- rıldı ve kariyerinde dördüncü kez bu turnuvada oynama şansını yakaladı. Son noktayı ‘Ephedrine’ koydu Turnuvanın ilk turunda Yunanistan, Bulgaristan ve Nijerya ile eşleşen Arjantin’de Yunanistan’la oynana- cak ilkmaç öncesinde herkesin en çokmerak ettiği konu tabiî ki Maradona’nın onca iniş çıkıştan sonra Dünya Kupası’nda ne yapıp ne yapamayacağıydı. Maçta Mara- dona kimsenin beklemediği kadar kusursuz bir futbol oynayıp izle- yenleri adeta sekiz sene öncesine götürürken takımının 4-0’lık galibi- yetine de müthiş bir golle katkıda bulunuyordu. Arjantin gruptaki ikinci maçında da Nijerya’yı 2-1 mağlup etmeyi ba- şardı. Ancak ne olduysa bundan sonra oldu ve maç bitiminde yapılan doping kontrolünde, Maradona’nın nefes açıcı bir ilaç olan ve yasaklılar listesinde bulunan Ephedrine’i kul- landığı tespit edildi. Yeni bir cezayla karşılaşan Maradona’nınmillî takımkariyeri de böylece sona ermiş oldu. Maradona’yı kaybetme- nin şokunu üzerinden atamayan Arjantin ise onun yokluğunda ikinci turda Romanya’ya yenilerek kupaya erkenden veda etti. Aslında Maradona’nın sadece millî takımdaki değil, tüm futbol kariyeri de resmen olmasa da en azından nitelik açısından bu olayla son bulmuştu diyebiliriz. Zira kendisi bir seneyi aşkın bir aranın ardından, 35 yaşında ve hayli bitik bir vazi- yette Boca Juniors’ta yeniden fut- bola dönmeyi denese de bu kulüpte geçirdiği iki sene içerisinde yalnızca 29maçta oynayabildi ve yedi gol attı. Futbol yaşantısının ardından Maradona 1997 yılında kesin olarak son noktayı koyduğu futbol yaşan- tısının ardından eskisinden de beter çalkantılarla dolu bir hayat sürmeye başladı. Alkol ve uyuşturucu so- runları devam ediyor, dahası bunla- rın tetiklediği birçok başka sağlık sorunuyla da boğuşuyordu. 2004 yılının başlarında aşırı dozda kokain kullanımının sonucunda bir kalp krizi geçiren Maradona ölümle burun buruna geldi. Bu olayın son- rasında bir süre Küba’da uyuştu- rucu tedavisi de gördü. Tedavide olumlu sonuçlar alınsa da bu sefer karşısına bir başka ciddi problem, obezite çıktı. Aldığı aşırı kilolar ne- deniyle yürümekte bile zorlanacak hale gelen Maradona 2005’te bir operasyon geçirdi ve midesine takılan kelepçe sayesinde normale dönebildi. Sonraki yıllarda şansını teknik adamlıkta denemeye çalışan Mara- dona, bu alandaysa beklediğini bir türlü bulamadı. En ciddi deneyimini, 2008-2010 yılları arasında çalıştır- dığı Arjantin Millî Takımı’nda yaşa- dıysa da 2010 Dünya Kupası’na çeyrek finalde Almanya karşısında alınan 4-0’lıkmağlubiyetle veda edilmesi, bir bakıma kendisinin teknik adamlık kariyerini de baş- larken bitirmiş oldu. Yine de bu ba- şarısızlığa rağmen Maradona teknik adamlıktan kesin bir biçimde vaz- geçemeyecekti. Millî takımdan ay- rılmasının ardından Birleşik Arap Emirlikleri’nde kısa süreyle önce El Vasl, daha sonra da Fuceyra takım- larını çalıştıran Maradona, 2018’de de bir müddet Meksika’da, Dorados de Sinaloa takımının başında görev aldı. Aykırı futbol adamı, yaklaşık bir yıl öncesindeyse ülkesi takımla- rından Gimnasia de La Plata’nın teknik direktörlüğünü üstlendi ve halen de bu görevi sürdürmekte. 76