TamSaha 191. Sayı / Ekim 2020
Gönülden Kaleme 2019-2020 Cemil Usta Sezo- nu’nu acısıyla tatlısıyla bitirdik ve yeni normalde oynayacağı- mız 2020-2021 sezonunun hazırlık dönemine başladı takımlarımız. 11 Eylül Cuma günü ligimiz başladı. Tabiî pandemide ikinci dalga olmazsa sezonun bitişini de göreceğiz Tümdünyada ikinci dalganın boyutu ve etkin bir aşının üretilip üretilemeyeceği, ligimizin kaderini belirleyecek. Tıpkı bir önceki sezonda olduğu gibi, futbolun tüm parametreleri pandemi odaklı olacak. Bu sezon ismine uygun 21 takımla oynanacak, çünkü küme düşme kaldırıldı. Sezon başlarken Federasyonumuz maçların yüzde 30 seyirci kapasitesiyle oynanabile- ceğini açıkladı. Fakat insanlarımız, gevşetilen önlemleri “virüs tehlikesi geçti” diye algılayarak, yeni normali eski normal gibi yaşamaları sonucunda vaka sayılarının hızla artmasına sebep oldu. Tümbu olum- suz gelişmelerin ışığında Koronavirüs BilimKurulu, başta futbolumuz olmak üzere çeşitli tavsiye kararları aldı ve bunları açıkladı. Bu gelişmeler doğrultusunda Federasyonumuz maçların sezonun ilk yarısına kadar seyircisiz oynanmasına karar verdi. Futbolun olmazsa olmazı futbola renk katan seyircilerden yüzde 30 da olsamahrumkaldı takımlarımız. Mecburen alınan bu karar, kulüplerin azalan gelirlerinin biraz daha gerilemesine sebep oldu. Yüzde 30 bilet satışı ebette ki önemli bir gelirdi bu yoklukta… Ama asıl dişe dokunur geliri localardan elde edeceklerdi. En azından stad- yumlarında loca olanlar…Mevcut şartlarda çeşitli kampanyalar düzenleyerek borçlarını döndürmek adına para toplayanlar için loca satışları iyi bir bahane olacak, ekonomik durumu iyi olan taraftarlar için de gönül verdiği kulübe yardım etmek için gerekçe sayılacaktı. Kulüp yöneticileri maşallah sıfır borçları varmış gibi tam gaz transfere devam ediyor. Transfer yapmak, borçsuz kulüplerimizin en doğal hakkı. Borçsuz kulüp başkanları ve yöneticileri ayaklarını yorganlarına göre uzatmayı bilen yöneticiler olduğu için, limitsiz transfer hakkı da verseniz, kulübünün geleceğini tehlikeye sokacak harcamayı yapmaz. İtiraz edenler, “İyi söylüyorsun da bazı kulüplerin taraftar baskısı yok, bundan dolayı rahat hareket edebiliyorlar” diyenler olacaktır. Ben de diyorumki, taraftar olan her yerde yöneticilere az çok baskı vardır. Eğer doğru insanlarla çalışıyorsan, yaptığının doğruluğuna inanı- yorsan, taraftara rağmen, yönetmenin gereği olan kararları almaktan kaçınmazsın. Şayet taraftarın sesi kararlarını etkiliyorsa o zaman yönetmiyor, idare ediyorsundur. Yeni normal sezonunda kulüplerimizin sportif başarıyı ön planda tutmalarından ziyade fi- nansal başarıyı öncelemeleri gerekiyor. Eğer bu finan- sal başarı yerine ne pahasına olursa olsun sportif başarı önemsenirse çok yakında kulüplerimiz kapıla- rına kilit vurmak zorunda kalacaklardır. İşte o zaman mutlu etmek için geleceği düşünmeden yaptıkları transferlerle borçlandırdıkları kulüplerin taraftarları, bu işinmüsebbibi olan yöneticileri hayırla yâd etme- yeceklerdir. Hayırla anılmak için, başında bulunduğu- nuz kulüpleri yönetin, idare etmeyin. Bu borçların geçmiş yönetimlerden sizlere kaldığını biliyorum ama olağanüstü günlerden geçtiğimiz bu dönemde taraftarlarınıza finansal başarıyı ilk plana aldığınızı nedenleri ile anlatırsanız, aklı başında hiçbir taraftar kulübünün kapısına kilit vurulma riskine rağmen şampiyonluğu istemez. Kulüplerimizin borçları döndürülemeyecek seviyeye gelmişken, stadyum gelirleri sıfırlamış, naklen yayın gelirleri azalmışken, ligimizin finansal başarı şampiyonu olmak, şampiyonluktan çok ama çok önemlidir. Aslında yeni normal sezonu, yeni adımlar atmak için oldukça uygun bir ortam sağlamakta. Örneğin Türkiye liglerindeki tüm takımlar borçlarını ödemek için, başta kendi altyapıları olmak üzere sadece beş yıl yerli oyuncu transfer etseler… Avrupa kupalarında yıllardır doğru düzgünmart ayını zaten göremiyoruz. Bir tek Galatasaray o zamanki adıyla UEFA Kupası’nı aldı. Sonrasında başka bir yarı final, final hak getire. Eğer bu kadar büyük paralar vererek yabancı oyun- cular alıyorsak, o zaman büyük kulüplerimizin müzelerinde üçer beşer Avrupa kupalarından olma- lıydı. Peki, tamamen yerli oyuncularla sahaya çıkmış olsaydık bundan daha kötü olur muydu? Bence buna yakın, belki daha iyi sonuçlar alabilirdik. T ürk gençliğinin futbola yeteneğinin fazla olduğu söyleniyor…Mademöyle, bu yetenekli gençlerimize biraz güvenin. Tüm takımlarımıza başarılı, sakatlıksız, kazasız belasız bir sezon geçirmelerini dilerim. Ayrıca ilk defa Süper Lig’e yükselen Hatayspor ile Karagümrük ve Erzurumspor’a ligimize renk katacakları için şimdiden teşekkür ederim. Yaşam sevinciniz hiç bitmesin. Sağlığınız için temizlik, maske ve mesafeyi koruyun… İsmail Gökçek Yeni normal sezonu 140
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==