TamSaha 191. Sayı / Ekim 2020

den birine dönüşebilecek potansi- yele sahip olduğunu da göstermek demekti. Birçok Alman, Macaristan karşısında elde edilen zaferi bu şekilde algılamaktaydı. Dolayısıyla Bern Mucizesi, Almanlar adına sadece futbolda değil, her alanda çok büyük bir dönümnoktasını teşkil etmekteydi. İşte bu şampiyonluğun resmileştiği anın, yanı Jules Rimet Kupası’nın kaptan FritzWalter’e takdim edilişi ve onun ellerinde yükselişinin de bu bakımdan Alman ulusunun diri- lişini sembolize eden enstantane- lerden olduğunu düşünenlerin sayısı hiç de az değildi. Haliyle Fritz Walter de artık bir futbol yıldızın- dan da fazlasına, bir ulusal kahra- mana dönüşmüştü. Adını taşıyan statta Dünya Kupası izleyemedi FritzWalter’in kariyerinin son yılları da başarılar içerisinde geçecekti. Kaiserslautern ile bölgesel ligleri Oberliga Südwest’te 1954’ten 1957’ye kadar peş peşe dört şampi- yonluk daha yaşayanWalter, Alman Futbol Şampiyonası’ndaysa 1954 ve 1955’te iki final daha görmüş fakat bunlarda kaybeden tarafta yer almıştı. Walter, Federal Almanya Millî Takımı’naysa en son 1958 Dünya Kupası’nda kaptanlık edecekti. Lâkin bu kez dört yıl önceki başarıyı tekrarlayamaya- caklardı. Turnuvanın ilk turunda Arjantin, Çekoslovakya ve Kuzey İr- landa’yla aynı gruba düşen Federal Almanya, Arjantin’i 3-1 yenip diğer iki rakibiyle berabere kalması son- rasında grup lideri olarak çeyrek finale kalmış, bu turda da Yugoslav- ya’yı tek golle devirerek kendisine son dört içinde yer bulmuştu. Ancak yarı finalde ev sahibi İsveç’e 3-1 mağlup olacaklar, üçüncülük maçında da Fransa’ya 6-3 kaybe- dince turnuvayı kürsüye çıkama- dan tamamlamak zorunda kalacaklardı. FritzWalter ise İsveç maçında yaşadığı sakatlık nede- niyle üçüncülükmaçına çıkama- mıştı. Dolayısıyla İsveç karşılaş- ması, FritzWalter’inmillî formayı giydiği sonmaç olmuştu. Bu son Dünya Kupası’nın ardından bir yıl daha futbol oynayanWalter ise 1959’da nihayet emeklilik kararı alacaktı. Futbolculuğu sonrasında radyo programlarında maç yorum- culuğu yaparak yaşamını sürdüren Walter’in adı, 1985 yılında Kaisers- lautern’in stadyumuna verilerek ölümsüzleştirilecekti. Walter, 2003 yılındaysa UEFA’nın 50. yıl ödülleri çerçevesinde Alman Futbol Fede- rasyonu tarafından ülkesinin son 50 yıldaki en iyi oyuncusu seçile- cekti. 2006 Dünya Kupası’nın ev sahipliğinin Almanya tarafından alınması ve maçların oynanacağı statlar arasında Kaiserslautern’in FritzWalter Stadı’nın da yer alması nedeniyle ömrünün son günlerinde kendisi, en büyük rüyasının bu statta bir Dünya Kupası maçı seyretmek olduğunu söylemişti. Ne yazık ki buna zamanı yetmeye- cek ve 17 Haziran 2002 tarihinde son nefesini verecekti. Ölümünün dördüncü yıl dönümündeyse kendi adını taşıyan statta hayalini kur- duğu Dünya Kupası maçı, İtalya ile ABD arasında oynanırken FIFA onu anmak için karşılaşma öncesinde bir dakikalık saygı duruşu organize edecekti. Hans Schafer’in Macaristan kalecisi Gyula Grosics’e yaptığı engelleme de hakem Ling tarafından görülme- yince arka direkte pozisyonu takip eden Rahn, gelişine bir vuruşla topu boşalmış olan Macar kalesine gön- dererek skora dengeyi getiriyordu. Sekiz dakikada iki farkla öne geçen ve yine farklı bir galibiyet alacakları düşünülen Macarlar, 10 dakika sonrasında 2-2’lik şok bir sonuçla karşı karşıya kalmışlardı. Karşılaşmada bundan sonrasın- daysa uzunca bir süre boyunca Ma- carlar, Alman kalesi önünde baskı kuracaklardı. Fakat buna rağmen aradıkları üçüncü golü bir türlü bu- lamıyorlardı. 84. dakikaya gelindi- ğindeyse asıl şok yaşanacaktı. Macaristan ceza sahasına dolduru- lan topu Mihaly Lantos kafasıyla uzaklaştırmaya çalışıyor fakat yeterince sert bir kafa vuruşu ya- pamayınca top, yarımyuvarlak üzerindeki Rahn’ın önünde kalı- yordu. Rahn, kontrolünü yapması- nın ardından iki adımhareketle- necek ve on sekize girer girmez de sol ayağıyla yerden uzak köşeye şutunu çekerek Grosics’i mağlup etmeyi başaracaktı. Federal Al- manya, adeta 2-0 yenik başladığı maçta bitime çok kısa bir süre kala, kesin favori olan rakibi karşısında 3-2 öne geçmişti. Futbol tarihinin en büyükmucizelerinden biri gerçekleşmek üzereydi. Skorun 3-2’ye gelmesinin ardından Macaristan’ın geliştirdiği ilk atakta Puşkaş topu ağlarla buluşturma- sına buluşturacaktı ama yan hake- min ofsayt bayrağını kaldırması üzerine bu gol iptal edilecekti. Kalan kısıtlı sürede Macarlar başka bir gol bulamayınca da maç önce- sinde kimsenin şans tanımadığı Federal Almanya, üstelikmüthiş bir geri dönüşe de imza atarak, karşılaşmayı 3-2’lik galibiyetle tamamlıyor ve dünyanın yeni en büyüğü oluyordu. Bu inanılmaz zafer, futbol literatürüne ‘dasWun- der von Bern’ yani ‘Bern Mucizesi’ olarak da geçecekti. II. Dünya Savaşı’nda maddi manevi büyük bir yıkıma uğrayan Almanlar dünya genelinde telafisi çok güç bir prestij kaybına uğramıştı. Moral olarak da haliyle dip seviyedelerdi ve çoğu Alman, işgal ve ülkenin parçalanması sonrasında da Müttefikler tarafından aşağılandık- ları hissine de kapılmıştı. Böylesine bir yıkım sonrasında katıldıkları ilk Dünya Kupası’nda, dünya futbol kamuoyu tarafından adeta yenilmez olarak görülen bir ekibi devirerek futbolda dünyanın zirvesine çıkmak demek, Almanya’nın ülke olarak yeniden ayağa kalkabilecek, yeniden dün- yanın en ileri, en öndeki güçlerin- İsviçre’de düzenlenen 1954 Dünya Kupası’nda tarihinin ilk şampiyonluğunu kazanan Federal Almanya Millî Takımı FritzWalter’in Bern’de aldığı bu kupa sadece dünya şampiyonluğunu değil, iki dünya savaşından yenik çıkan Almanya’nın da ayağa kalkışını simgeliyordu 128 129

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==