TamSaha 191. Sayı / Ekim 2020
bir halkın, onlara eskisinden de görkemli günler yaşayacak olmayı ve onları bu duruma düşüren düş- manlardan intikam almayı vadeden birisinin peşinden koşması da aynı ölçüde kaçınılmazdı. Her ne kadar bu kişi güzel sanatlar akademisine kabul edilmeyince gönüllü olarak orduya katılan, burada da en fazla onbaşılığa kadar yükselebilen, I. Dünya Savaşı sonrasındaysa ordudan da ayrılan ve çareyi bira- hanelerde hamaset yaparak siya- sete atılmakta bulan birisi olsa da… Adolf Hitler’in 1933 yılının başında Almanya Şansölyesi, yaklaşık bir buçuk yıl sonra da tümyetkileri tek elde toplayarak Führer olmasıyla birlikte Almanya adına ufukta yeni bir yıkıcı savaşın belirmesi de kuv- vetle muhtemeldi. Futbola sağ bek olarak başlamıştı Almanya’nın o dönemki durumuyla ilgili bu parantezin ardındanWal- ter’in yaşantısına, futbola başladığı çocukluk günlerinden yeniden dönecek olursak… FritzWalter, yedi yaşındayken Kaiserslautern altya- pısında futbol eğitimini almaya başladığında hocaları onu ilk olarak sağ bekmevkiinde denemişlerdi. Ancak zaman geçtikçe bir sağ bek için oyun görüşünün, top tekniğinin ve gol sezgisinin hayli fazla olduğu fark edilecek ve kendisi, o günlerin genel geçer hücumdüzeni olan beşli forvet hattında, sağ iç veya sol iç olarak kullanılmaya başlanacaktı. Futbolun o yıllarda tek başına karın doyurmamasından dolayı Walter delikanlılık çağına geldiğinde bir yandan da ömür boyu sürdürebile- ceği bir meslek arayışına da gir- mişti. Bunun üzerine ortaokulu bitirmesinin ardından bankacılık üzerine mesleki eğitim almaya başlamıştı. 17 yaşına geldiğindeyse Kaiserslautern’in A takımı onu alt- yapıdan çıkartıp kadrosuna dâhil ediyordu. Hatta o yaşta Almanya’da futbolcularla sözleşme yapılması sadece özel izinle mümkündü ve o izni de ivedilikle çıkartmışlardı. ZiraWalter, altyapıdaki açık ara en yetenekli ve zeki oyuncuydu ve kulüp de ondan A takım seviye- sinde istifade edebilmek için sabır- sızlanıyordu. Üzerine böylesine düşüldüğünü görenWalter de bunun üzerine mesleki eğitimine de ara verecek ve ona bu denli güvenen kulübü için varını yoğunu ortaya koyacaktı. Ne var ki biraz yukarıda bahsettiği- miz o muhtemel savaş gelip çatıyordu. Almanya, 1938’de Avus- turya’yı ilhak ederek Versay Antlaşması’nı artık tanımaya niyeti olmadığını açıkça göstermişti. 1 Eylül 1939’da Polonya’yı işgal et- meleri üzerine de başta İngiltere ile Fransa, Almanya’ya savaş ilân ede- cek ve böylece II. Dünya Savaşı da resmen başlamış olacaktı. 5 Aralık 1940 tarihinde de Fritz Walter askere alınan on binlerce Alman genci arasına katılacaktı. Oysaki genç oyuncu için futbol kariyeri hayli parlak başlamıştı. Askere alınmadan önceki sezon Kaiserslautern formasıyla, takımı- nınmücadele ettiği Gauliga Süd- west adındaki bölgesel ligde 15 maçta tam 30 gol atarak ülke futbo- lunun geleceği en parlak yeteneği olduğunu ispatlamıştı. 14 Temmuz 1940’ta ilkmillî maçına da Romanya ile yapılan bir özel karşılaşmada çıkanWalter, Almanya’nın 9-3 ka- zandığı karşılaşmada hat-trick yaparak takımının en etkili isimle- rinden biri olmuştu. Walter askerdeyken 1942 sonuna kadar kulübünün aldığı izinler sa- yesinde bir yandan futbol oynamayı da sürdürecekti. Hatta 1941-42 se- zonunda takımının 26-0 kazandığı bir maçta 13 kez gol sevinci yaşa- mış, sezonu da 14maçta 39 golle tamamlayarak rekorları altüst etmişti. Daha sonra piyade olarak Lorraine bölgesine sevk edildiğin- deyse 1943 yılı içinde kısa süreliğine buradaki Diedenhofen ve Saarge- münd takımlarında futbol hasretini giderecekti. Ancak sonrasında Sar- dunya, Korsika ve Elba adalarında görevlendirilmesi üzerine futboldan bir müddet kopmak zorunda kalacaktı. Nazi Almanyası’nın Müttefik Dev- letler karşısında 1943 yılında başla- yan gerilemesi, 1945 baharında büyük bir hezimetle son bulacaktı. Kızıl Ordu’nun Berlin’i teslim almak üzere olmasının ardından Hitler 30 Nisan 1945’te intihar etmiş, 8 Mayıs’a gelindiğinde de Almanya resmen teslimolmuştu. Aynı gün, o esnada Bohemya bölgesinde bu- lunanWalter de Amerikan askerleri tarafından savaş esiri alınan bir grup askerin arasındaydı. Bu grup daha sonra Kızıl Ordu’ya teslim edi- lecek ve Romanya’nın Maramureş bölgesindeki bir esir kampına gön- derilecekti. Tesadüf bu ya, kardeş- lerinden Ludwig de onunla birlikte aynı kampta getirilmişti. Esaretten ünlü general Jukov tarafından kurtarıldı Esir kampındaWalter sıtmaya da tutulmuştu. Bu ilk bakışta bir talihsizlik olarak görüle- bilirdi ama onun için ilginç bir biçimde aksi söz konusu olacaktı. Zira sıtmadan halsiz düştüğü için kendisine ağır işlerden el çektiril- mişti. Kendisi de fırsattan istifade kamptaki Macar ve Slovakmuha- fızlarla birkaç futbol maçına çık- mıştı. Bu sayede önemli bir Alman Millî Takım oyuncusu olduğu da kamptaki çoğu kişi tarafından du- yulmuştu. Bunu öğrenen en önemli kişiyse, o sırada kampın da komu- tanı konumunda olan ünlü Sovyet generali Georgi Jukov’du. Jukov, Walter gibi önemli bir sporcunun Sibirya’daki gulaglara götürülme- sini isteyemeyeceğini belirterek Fritz ve kardeşi Ludwig’in kısa süre içerisinde serbest bırakı- lıp ülkelerine dönmelerine ön ayak olacaktı. Nihayet iki kardeş 28 Ekim 1945’te memleketleri olan Kaiserslau- tern’e varacaklardı. FritzWalter, esir kampından döner dönmez kulü- bünü yeniden hayata dön- dürmek için de kolları sıvamıştı. Kaisers- lautern futbol takı- mının o es- nada anca sahaya sürebilecek kadar oyuncusu vardı ama o oyuncu- ları çalıştırabilecek bir kişi bulunama- maktaydı. Bunun üzerineWalter hem oyuncu hem teknik direktör olacak ve bu çifte görevi 1949 yılına kadar da sürdürecekti. Bu dört sezonda takımıyla 82 maça çıkıp 100 gol atmasıyla da savaş öncesindeki formundan pek bir şey kaybetmediğini ispatlamıştı. Bundesliga’nın 1963’te faaliyete geçeceği Alman futbolunda bunun öncesinde, daha evvel de belirttiği- miz gibi takımlar bölgesel liglerde mücadele ediyordu. Bu liglerin tamamlanması sonrasındaysa dereceye giren takımlar, ulusal şam- piyonun belirlen- mesi için “Deutsche Fußballmeis- terschaft” yani Alman Futbol Şampiyonası adı altında düzenlenen bir turnuvaya iştirak edi- yorlardı. Kaiserslautern, FritzWalter’in futbolcu- teknik direktör olarak görev yaptığı sürede bölgesel ligi olan Oberliga Südwest’te 1947, 1948 ve 1949’da şampiyon olurken, 1948’de Alman Futbol Şampiyonası’nda da finale kadar gelmiş fakat finalde Nürn- berg’e 2-1 mağlup olmuştu. İlk Almanya şampiyonluğu Walter, 1950’de Kaiserslautern teknik direktör- lüğünü Richard Schneider’e devrederek saha içine daha 122 123 FritzWalter efsanesi olduğu Kaiserslautern’de...
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==