TamSaha 186. Sayı / Mayıs 2020

78 79 Savunmanın orkestra şefi F utbolda, icat edildiği 1860’lardan sonra neredeyse bir asır boyunca katı bir kaide söz konusuydu. O da topla arası iyi olan oyuncu- lardan hücumcu yaratılırken, doğal yeteneğinin fazlalığından ziyade iri yapılı, kaba saba olma- sıyla ön plana çıkan oyuncular- dan da savunmacı yapılmaya çalışılmaktaydı. Bir başka deyişle, genç bir futbolcu adayı, altyapı- dan içeri adımını attığı anda eğer yeteneğini hemen belli ediyorsa gol kovalamaya yollanmakta, topla arası iyi olmayan fakat düz- gün bir fiziğe sahip gençlereyse “sen geride dur” denilmekteydi. 1960’lar ve 1970’lerle birlikteyse bu durumyavaş yavaş değiş- mekteydi. Helenio Herrera’nın peş peşe iki Avrupa şampiyon- luğu kazanan Inter’inde defansın en gerisinde oynayıp oyunu organize etmedeki becerisiyle de sivrilen Armando Picchi, dünya futbolunda libero kavramının yaygınlaşmasını sağlayan ilk isimlerdendi. 1970’lerin başında Beyern Münih ve Federal Al- manya Millî Takımı’nda Franz Beckenbauer’ın orta sahanın or- tasından savunmanın en gerisine çekilmesiyle birlikte de savunma hatlarında aklı, oyun görüşü ve pas becerisi üst düzey olan bir oyuncunun kullanılması yeni bir kaide halini alacaktı. Yaklaşık çeyrek asır boyunca, yani 1990’ların ortalarına kadar bu oyuncu genellikle libero olarak savunma hattının en gerisinde kullanılmaktaydı. Tıpkı Picchi ve Beckenbauer’da olduğu gibi. 1980’lerin başlarında Morten Olsen ve Gaetano Scirea, 1980’lerin sonlarında Ronald Koeman, 1990’larda da Fernando Hierro, Matthias Sammer ve Lau- rent Blanc gibi isimler, bu akımın en önemli temsilcileri olmuşlardı. Hâlâ daha bu işin piri olarak kabul edilen Beckenbauer sonrasın- daysa, kariyerine tamda Becken- bauer’ın sahneden çekildiği 1970’lerin sonunda başlayan ve 1990’ların ortasına kadar da en üst düzeyde oynayan Franco Ba- resi’nin yeri elbette bir başkaydı. Milan’ın tarihinin belki de en iyi döneminde takımın kaptanlığını yapan ve o takımı savunmada bir orkestra şefi gibi yöneten Baresi, haliyle kulübün en büyük efsa- nelerinden birine dönüşmüştü. Zaten futbolu bırakmasının ardından da 6 numaralı forması Milan tarafından emekliye ayrıl- mıştı ki kırmızı-siyahlılar benzer bir ayrıcalığı Baresi haricinde bugüne dek sadece onun takım arkadaşı Paolo Maldini’ye tanımışlardı. İlk idolü Gianni Rivera’ydı Franco Baresi, 8 Mayıs 1960’ta, Brescia yakınlarındaki Travag- liato kasabasında dünyaya gel- mişti. Franco’nun Angelo ve Giuseppe adlarında iki ağabeyi vardı ve ikisi de futbola son de- rece meraklıydı. Hal böyle olunca Franco da ağabeylerini örnek alarak küçük yaşta top peşinde koşmaya başlayacaktı. Baresi kardeşlerin çocukluk dönemleri olan 1960’larda İtalyan futbolu 1980’lerin sonu ve 1990’ların başında Avrupa futboluna damgasını vuran Milan takımının savunmadaki beyni olan Franco Baresi bu ay 60 yaşına giriyor. TamSaha olarak yaşayan efsaneyi tebrik ediyor, kendisine uzun ömürler diliyoruz. Onur Erdem Franco Baresi

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==