TamSaha 186. Sayı / Mayıs 2020
emeklilik kararı alıyordu. Antiçli Luton Town ilk sezonunda ligi be- şinci sırada tamamlarken bir son- raki sezon şampiyonluğa ulaşıyor ve o dönemin Premier Ligmuadili olan İngiltere Birinci Ligi’ne yükseli- yordu. Luton Town’ı kurtaran adam Luton’ın bu ligde geçireceği ilk se- zonsa, Antiç’in futbolculuk kariye- rine dair dünya genelinde akıllarda en çok kalan hadiseye sahne ola- caktı. Üç takımın küme düşeceği ligde Brighton ve Swansea çoktan alt lig için rezervasyonlarını yaptırmıştı. Düşecek son takımsa Manchester City veya Luton Town olacaktı ve kaderin cilvesine bakın ki bu iki ekip, son hafta, City’nin sahası olan Maine Road’da karşı karşıya geliyordu. Müsabaka önce- sinde City’nin 47, Luton Town’ınsa 46 puanı vardı. Yani kümede kalma adına City’ye alacağı bir beraberlik dahi yetecekti. Luton’ınsa galibiyet dışında bir şansı yoktu. Uzun süre golsüz devam edenmüsabakada Antiç, ikinci yarının ortalarında oyuna dâhil olmuştu. Dakikalar 86’yı gösterdiğindeyse gelişen Luton atağında sağ kanattan on se- kize yaklaşan Brian Stein topu içeri kesiyor, Manchester City kalecisi AlexWilliams topu tokatlamaya ça- lışsa da yeterince uzaklaştıramıyor ve ceza yayı içerisinde meşin yu- varlağı önünde bulan Antiç de sol ayağıyla bekletmeden şutunu çeki- yordu. Topun direk dibinden filelerle buluşmasıyla birlikte de Luton Townmaçı 1-0 kazanarak kümede kaldı, Manchester City ise aksi istikamete doğru yol alıverdi. Bumucizevi kümede kalma hikâ- yesinin ardından Luton Town’da bir sezon daha geçirecek olan Antiç, sonrasındaysa aktif futbolculuk ya- şantısını noktalayacaktı. Kendisinin futbol dünyasında daha çok tanın- masıysa asıl bundan sonra mümkün olacaktı zira sıradan denebilecek futbolculuk kariyerinin aksine teknik adamlık kariyeri üst düzeyde geçecekti. İlk olarak yuvası Partizan’a dönen Antiç, burada teknik direktör Nenad Bjekovic’in yardımcısı olarak yeni kariyerine adım atacaktı. Bu gö- revde bulunduğu ilk iki sezonda da Partizan iki şampiyonluk yaşıyordu. Sonrasında Bjekovic’in yerine Fah- rudin Yusufi’nin teknik direktörlüğe gelmesi ve Yusufi ile arasında geçen anlaşmazlık, Antiç’in Partizan’dan ayrılmasına yol açacaktı. Bu esnada kendisine yine eski kulüplerinden birinde, Real Zaragoza’da kapılar açılacaktı. İspanyol ekibi, kulübü tanıyan, genç ve başarıya aç bir teknik adam aramaktaydı. Konuyu danıştıkları kişilerden biri, 1978-79 sezonunda takımı çalıştırmış olan tecrübeli teknik adamVujadin Boskov’du. Boskov da buna karşılık aynı sezonda öğrencisi olan Antiç’i Zaragoza yönetimine önerecekti. Birkaç görüşmenin ardından da Antiç, Zaragoza’da bu kez teknik direktör olarak görev almaya başlıyordu. Real Zaragoza, 1988-89 sezonunda lige pek iyi başlayamasa da ilerle- yen haftalarda git gide açılıyor ve sezon sonunda da beşinci sırayı alarak UEFA Kupası’na katılma hakkını elde ediyordu. Bir teknik direktör için de bu gayet iyi bir başlangıç sayılırdı. Ertesi sezonsa Zaragoza sadece üç puan daha az toplamasına karşın ligi dört sıra daha aşağıda, dokuzuncu olarak bitiriyordu. Real Madrid’de liderken gönderildi Yine de Antiç, Zaragoza’da ortaya koyduğu performansla kısa sürede La Liga’nın kalburüstü teknik adamlarından biri haline gelmişti. 1991 yılı Mart ayına gelindiğinde de Real Madrid, Şampiyon Kulüpler Kupası’nda çeyrek finalde Spartak Moskova’ya elenmenin acısını, tek- nik direktör Alfredo di Stefano’dan çıkartıyor, onun yerineyse bu görev için Antiç’e gidiyordu. Tabiî ki Real Madrid gibi bir kulüpten gelen teklif üzerine fazla düşünülmesi söz konusu olamazdı. NitekimAntiç de Zaragoza’dan ayrılarak başkentin yolunu tutacaktı. Antiç göreve başladığında Real Madrid ligde de yedinci sıraya kadar gerilemişti. Sonrasındaysa takım toparlanmaya başlıyor ve üçüncü sıraya kadar tırmanıyordu. Bu sayede Avrupa kupalarına katılamama tehlikesi de ortadan kalkmıştı. 1991-92 sezonundaysa Antiç, Avrupa şampiyonu Kızılyıl- dız’dan Robert Prosinecki’yi ve Sporting Gijon’dan genç Luis Enri- que’yi transfer ederek Real Mad- rid’in kadrosunu takviye ederek işe başlıyordu. Hâlihazırda elinde Emilio Butragueno, Fernando Hierro, Ghe- orghe Hagi gibi yıldızlar da vardı. Beyaz Şimşekler sezona da gayet iyi giriyordu ve ligin ilk yarısı geride kaldığında da son şampiyon Barce- lona’nın yedi puan önünde (üstelik iki puanlı sistemde) yer almakta- lardı. UEFA Kupası’nda da takım çeyrek finale kadar ilerlemişti. Ne var ki bundan sonrasında işler, belki de futbol tarihinin en anlamsız kararlarından biri yüzünden tepe- taklak olacaktı. Kulübü 1986-89 arasında çalıştırmış olan ve bu üç sezonun üçünde de şampiyonluğa taşıyan Hollandalı futbol adamı Leo Beenhakker, Başkan Ramon Men- doza tarafından yılbaşında sportif direktörlük görevine getirilmişti. Beenhakker daha göreve başladığı andan itibaren takımın oynadığı oyundanmemnun olmadığını ima eden açıklamalar yapmıştı. 26 Ocak 1992’de Real Madrid’in Tenerife’yi 2-1 yendiği ilk yarının sonmaçının ardından da Beenhakker, Antiç’i görevden alacak, kulübeye de biz- zat kendisi inecekti. Sonrasındaysa Real Madrid ile Barcelona arasın- daki yedi puanlık fark yavaş yavaş eriyecek ve son haftada Tenerife deplasmanında alınan yenilgiyle birlikte de şampiyonluğa ulaşan taraf Barcelona olacaktı. Real Mad- rid, UEFA Kupası’na da yarı finalde Torino’ya elenerek veda etmişti. Bu açıdan bakıldığında Real Mad- rid’den gönderilmesi ve Real’in son- rasında aldığı sonuçlar, bir bakıma Antiç’in itibarını daha da arttırmıştı. Antiç’in Real Madrid’den sonraki durağıysa, 1992-93 sezonunun or- tasında göreve geldiği ve o esnada küme düşmeme mücadelesi veren Oviedo’ydu. Mavi-beyazlı ekibi o sezon kümede tutan Antiç, ardından da peş peşe iki sezon ligi dokuzuncu sırada bitirecekti. Oviedo’daki performansı sonra- sında da Antiç’e yeniden büyük kulüpler talip olmaya başlamıştı. Hatta kendisi Valencia ile söz de kesmiş sayılırdı ancak son anda Atletico Madrid’den gelen teklif işleri değiştirecek ve başarılı teknik adambir kez daha başkent yollarına düşecekti. Atletico’da tarihi çifte şampiyonluk Aslında Atletico’da Antiç’e önemli bir transfer bütçesi verilmemişti. O da mütevazı takviyelerle kadro- sunu güçlendirmek durumundaydı. Partizan’da antrenörlük yaptığı dö- nemde gözüne girmiş olan Milinko Pantiç ilk aklına gelen isimlerdendi. Ancak Pantiç, Partizan’da da aman aman parlamış bir oyuncu değildi. Sonrasında da önemli kulüplerde Antiç’in Atletico’su 1995-96 sezonunda İspanya’da hem ligi hemde kupayı kazanarak kendi tarihinin altın sayfalarını yazmıştı... 55 54
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==