TamSaha 173. Sayı / Nisan 2019
o kırılmamaçları geliyor, kiminle oynarsak oynayalım istediğimiz sonucu alıyoruz. İlk devre Beşik- taş’a karşı oynadık, kazandık. İçeride Rizespor ile berabere kaldık. Başakşehir’e gittik, yendik. Düşme hattına yaklaştığımız zaman o kırılmamaçlarını hep kazanıyo- ruz. Keza Yeni Malatyaspor maçı… Yine düşme hattına çok yaklaştık, omaçı kazandık. Ondan önce Akhisarspor’u yendik, kazanmamız gereken bir maç. “Üst tarafı yakalayacağız” dediğimiz, kendimize hedef koyduğumuz zaman üçmaç kaybediyoruz. Robinho’nun senin futboluna katkısı oldumu? Tabiî oldu. Robinho’nun bütün şehre katkısı oldu. Tartışmaya bile gerek yok. Robinho’dan bahsediyoruz. Televizyondan izlediğimiz, hayalini kuramayacağımız oyuncuyla takım arkadaşıydık. Şimdi Başakşehir’e de katkı sağlıyor. Kendi alışık olmadığı, bu yaşına kadar hiç oynamadığı bir mevkide oynuyor. Devre arası kamptayız. “Kulüp Robinho’yu istiyor” dediler. Samet Hoca (Aybaba) dedi ki; “Robinho olmaz. Çok üst seviye oyuncu. Yüksek paralara gelir.” Samet Hoca da içten içe istemezmi Robinho’nun takımında ol- masını! Kampı bitirdik, geldik. Bir akşam te- lefonumçalıyor, Samet Hoca aradı. “Efendim hocam!” dedim. “Ne yapıyorsun?” diye sordu. “Hocam, dinleniyorum” cevabını verdim. “İyi” dedi. “Bari bol bol dinlen. İdmanları en üst seviyede yap. Ekstra idman yap. Robinho geldi. Kendine dikkat et, ona göre.” Robinho öyle bir oyuncu... Hepimize katkısı oldu. İnanamıyorsunuz nasıl geldiğine… Robinho, Sivas’a geliyor. Atıyorum, Kasımpaşa olur, İstanbul, bildiği şehir, duymuştur. İstanbul, dünyanın en güzel şehirlerinden biri. Sivas’ı hiç bilmiyor. Roberto Carlos, Cicinho, onlarla görüşmüş, oradan biliyor. Şehir olarak onu cezbedecek hiçbir şey yok ama inanılmaz bir insandı. Hiç öyle lüksle falan alâkası yoktu. Tek önemverdiği, çocuklarının eğitimiydi. Şehirde, dışarıda bir kişi bile görmemiştir Robinho’yu. Çarşıda gezerken, bir AVM’de, bir kafede oturup kahve içerken kimse görmemiştir. Geliyordu idmana, işini yapıyordu, gidiyordu, çocuklarıyla, ailesiyle vakit geçiriyordu. Sakarya doğumlusun ama Sivaslılar, seni kendi evlâtları gibi görüyor! Sivas’a 22 yaşında geldim. Emre Kılınç’sam, şu anMillî Takım’day- samburalara gelmemde Sivas’ta yaşayan Sivaslısının, Sivas dışında yaşayıpmaçlarımıza gelen taraf- tarlarımızın hepsinin, yönetimin, takımarkadaşlarımın katkısı var. 22 yaşında alt ligden gelmişim, be- raber şampiyon olduk. O yüzden kendi evlâtları gibi görmeleri çok doğal. Şehirde demaçlarda bazen bir-iki uğultu oluyor tabiî ama dışarı çıktığımız zaman hiç kimseden hiçbir zaman eleştiri almıyoruz. Kimsenin de aldığını düşünmüyorum. Çarşıya çıkıp, karşılaşıp insanlarla “Ya sen öyle kötüydün, böyle kötüydün, senden bir şey olmaz, sen zarar veriyor- sun”, öyle bir şey kesinlikle olmu- yor. Sivas, futbola âşık bir şehir... Bütün insanların ağzında Sivas- spor var. Herkes bir şekilde takip ediyor, maçlara gelemese bile… Şampiyonluğa oynadıktan sonraki dönemde biraz kopukluk olması doğal çünkü taraftarlar hep o se- viyeleri bekliyor. Oraları yakalaya- madığınız zaman bu dünyanın her yerinde oluyordur taraftarların eksilmesi. Kone gibi tecrübeli bir oyuncu ile takımın ilişkisi nasıl? Kone ile ilişkimiz çok iyi. Takımın hocası gibi… Kone’nin ihtiyar sevincini aslında ilk ben yapmış- tım. Sergiy Rybalka ile kampta PS oynuyorlardı birkaç arkadaş. Oyunda vardı ihtiyar sevinci. “Yarın gol atarsan bu sevinci yap” dedi. Bizimde Erzurumspor maçımız var içeride… Ben de golü atınca hemen koşa koşa yanıma geldi. Aklıma da geldi o sevinci yapması. O günden sonra gelenek oldu. Rybalka attığı zaman o hare- keti yapıyor. Yaşı biraz ilerlediği için o sevinç artık Kone’nin sevinci oldu. Herkes ona yordu. Kone şu an kulübün hocası gibi. Oynasa da oynamasa da problemyapan bir oyuncu değil. Oynamadığı zaman insanlar, “Bu Kone nasıl oynamı- yor, kesinmorali bozuktur. Sorun çıkartır” diye düşünüyordur. Öyle 98 “ Robinho’nun bütün şehre katkısı oldu. Tartışmaya bile gerek yok, Robinho’dan bahsediyoruz. Televizyondan izlediğimiz, hayalini kuramayacağımız oyuncuyla takım arkadaşıydık. Şehir olarak onu cezbedecek hiçbir şey yok ama o inanılmaz bir insandı. Hiç öyle lüksle falan alâkası yoktu. Tek önemverdiği, çocuklarının eğitimiydi. “ Sivas’a 22 yaşında geldim. Emre Kılınç’sam, şu an Milli Takım’daysamburalara gelmemde Sivas’ta yaşayan Sivaslısının, Sivas dışında yaşayıpmaçlarımıza gelen taraftarlarımızın hepsinin, yönetimin, takım arkadaşlarımın katkısı var. 22 yaşında alt ligden gelmişim, beraber şampiyon olduk. O yüzden kendi evlâtları gibi görmeleri çok doğal. 99 “ Douglas ile David Braz bambaşka bir ortama geldi. Geldikleri yer Brezilya. Hava güzel, sıcak, deniz, kum. Burada bunların hiçbiri yok. Ama çok uyumlu insanlar, güler yüzlüler. Çok güzel bir arkadaşlığımız var. Takımı da çok sahipleniyorlar. Zaten takımımızda öyle çatlak ses hiçbir zaman olmadı.
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==