TamSaha 173. Sayı / Nisan 2019
Abramovich’in teknik adamdeğirmeni 111 G Chelsea 110 ünümüzde Premier Lig’in en önde gelen kulüplerinden biri olan Chelsea, aslında çeyrek asır öncesine kadar ligin vasat takımları arasında bile sayılmamaktaydı. Maviler, yurt içindeki tek şampiyon- luklarını 1955’te kazanmıştı. Bunun yanı sıra 1970’te Fede- rasyon Kupası’nı ve tabiî en önemlisi, 1971’de Kupa Galip- leri Kupası’nı müzelerine götürmüşlerdi. Fakat madal- yonun diğer yüzünde de birinci kademeden beş kez küme düşen, en üst seviyede mücadele ettiği yıllardaysa genellikle puan cetvelinin alt yarısında yer alan bir takımvardı. Chelsea’nin kaderinin değiş- mesinde etkili olan ilk ge- lişme, Chelsea’yi 1982 yılında, kurucusu olan Mears ailesin- den sadece bir sterlin karşılı- ğında (tabiî borçlarını ödeme şartıyla) satın alan iş adamı Ken Bates’in, 1996’da kulübü halka açmaya karar verme- siydi. Bu hamleyi destekle- mek için Chelsea’nin yavaş yavaş popüler bir markaya da dönüşmesi gerekiyordu ve bu yolda da Hollandalı futbol efsanesi Ruud Gullit, oyuncu- teknik adam olarak takıma getirilmişti. Gullit yönetimin- deki kulüp, tarihinin o güne kadarki en flaş yaz transfer dönemini de yaşayacak, Gi- anluca Vialli, Roberto Di Mat- Onur Erdem 2003’ten beri Roman Abramovich’in kontrolü altında olan ve bu süre zarfında 11 farklı teknik direktörün 13 kez görev aldığı Chelsea’de bu zincirin son halkası konumundaki Maurizio Sarri de şu ana kadar dertlere derman olamadı. Rus patronun teknik direktör harcama alışkanlığını ne kadar daha sürdüreceğiyse büyük merak konusu. teo ve Franck Leboeuf gibi isimler kadroya dâhil edilecekti. Kasım ayına gelindiğinde bu isimlere Gianfranco Zola’nın da eklenme- siyle birlikte Chelsea ciddi anlamda seviye atlayacak ve bundan evvelki altı sezonda ligde ilk 10’a giremeyen takım, o sezonu altıncı sırada ka- pattığı gibi Federasyon Kupası’nı da finalde Middlesbrough’yu 2-0 yenerek kazanacaktı. Chelsea’de ertesi sezon başladıktan sonra Ruud Gullit ile yönetim arasındaki anlaşmazlıkların neticesinde Gullit’in yerine yeni oyuncu-teknik adamolarak Gianluca Vialli göreve getiriliyordu. Bu krize rağmen takımın perfor- mansında bir gerileme olmadığı gibi Chelsea önce Kupa Galipleri Ku- pası’nı finalde Stuttgart’ı devirerek kazanacak, ardından da Süper Kupa’da Real Madrid’e üstünlük sağlayacaktı. Londra ekibi artık Av- rupa’nın saygın ekipleri arasında da kendisine yer bulmaya başlıyordu. Premier Lig’de de Chelsea, 1996’dan 2003’e kadar hep üçüncü ve altıncı sıralar arasında gidip gelecek, bu sayede 1999-2000 sezonunda Şam- piyonlar Ligi’nde de kendisine yer bulacak ve çeyrek final görecekti. Abramovich’ten ihtiraslı başlangıç Maviler adına asıl kırılma nokta- sıysa, 2003 yılının Temmuz ayında Ken Bates’in kulübü 140milyon sterlin karşılığında Rus milyarder Roman Abramovich’e satmasıydı. Son derece ihtiraslı bir kişiliği olan Abramovich’in hedefinde, Chel- sea’yi önce İngiltere’nin, ardından da Avrupa’nın en önemli kulüple- rinden birine dönüştürmek vardı. Bunun etkisi de 2003 yaz transfer döneminde fazlasıyla görülecekti. Hernan Crespo, Juan Sebastian Veron, Joe Cole, Claude Makelele, Damien Duff ve Adrian Mutu gibi birçok yıldız oyuncu Stamford Bridge’e getiriliyor ve net transfer harcaması 120milyon sterlin barajını aşıyordu. Öte yandan Abramovich göreve geldiğinde takımın başında İtalyan teknik adamClaudio Ranieri bulu- nuyordu ve Abramovich, Ranieri’ye ilk sezonunda bir şans tanımaya karar vermişti. Sezon bitiminde Chelsea, namağlup şampiyon Arse- nal’in 11 puan gerisinde Premier Lig’i ikinci sırada tamamlayıp tari- hinin o ana kadarki en iyi ikinci lig derecesini elde etmiş, Şampiyonlar Ligi’nde de yarı finale kadar gelmiş fakat bu turda Monaco engelini aşamamıştı. Yine de bu seviye Mavilerin Kupa 1’de o ana dek gör- dükleri en üst seviyeydi. Ancak Ab- ramovich için bunlar yeterli değildi ve bunun neticesinde de sezon biti- Gullit’in Chelsea’si Ranieri ve yıldızları
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==