TamSaha 169. Sayı / Aralık 2018

Zor bir soru… Çünkü ben hiç Süper Lig’de oynamadığım için atmosfer nasıldır, maçlar nasıl geçer hiçbir yorumyapamıyorum. Türkiye şart- larıyla değerlendirirsek objektif de bakarsak Almanya’da futbol biraz daha ileride. Kalite konusunda biraz fark var. Her takımın kendisine göre yeterli olan bütçesi ve sürekli destek veren bir taraftar kitlesi var. Her takımmaçlarını dolu tribünlere karşı oynuyor. Bu durumbir futbolcu için çok önemli. Çünkü taraftarın saha içine etkisi çok büyük. Bir de herke- sin bildiği gibi disiplinliler tabiî ki… İş ahlâkları çok yüksek. Mesela gece 01.00’de maçtan dönüyor, sabah 08.00’de rejenerasyon idmanına çıkıyorduk . Freiburg ile ilk sezonunda UEFA Avrupa Ligi’nde ön eleme oynadınız. İkinci sezonunda ise düşmekten neredeyse son anda kurtuldunuz. Ancak buna rağmen Premier Lig’e transferin gerçekleşti. Leicester City’ye transferini anlatır mısın? Aslında Freiburg’daki ikinci sezo- numda 10maçlık bir yenilmezlik serisi yakalamıştık. Ligin ikinci devresiydi. Ancak yenilmediğimiz o maçların büyük bölümünde bera- bere kalarak puan kayıpları yaşadık. Büyük liglerde ligde kalıp kalamaya- cağınız kolay kesinleşmiyor. Son anda her şey değişebiliyor. İki-üç hafta puan alamayınca biraz stres yaşadık. Ama yine de ligde kalmayı başardık. Premier Lig’e transferim de yine çok araştırılarak gerçekleşti. Leicester City’nin yetkili isimleri Bundesliga’daki her maçımı canlı olarak izlemiş. Önce scout ekipleri gelmişti. Onlar memnun kaldıktan sonra hocalar, sportif direktör gel- meye başladı. Sonrasında bizimle görüştüler. Transferimböyle ger- çekleşti. Bundesliga tecrübesi futboluna ve oyuna bakışına neler kattı? Bundesliga’da mücadele ruhu çok yüksek. Kaliteli oyuncular ve takım- lar var. 90 dakika boyunca mücadele bitmiyor. Her an, her şey olabiliyor. Onun yanında bana iyi bir tecrübe kattığını düşünüyorum. Çok iyi maçlarımda oldu. Büyük bir ligde oynama tecrübesi edindim. En önemlisi buydu. Seninle beraber futbola başlayan birçok arkadaşın bugün futbolcu olamadı. Seni diğer arkadaşlarından farklı kılan ve bugünlere gelmeni sağlayan özelliklerin nelerdi? Çok değil, dört-beş sene önce BAL’da (Bölgesel Amatör Lig) oynu- yordum. Seyit Mehmet Özkan Baş- kanımla bir değerlendirme yapıp maç eksiğimi kapatmak için Altınor- du’nun BAL’daki pilot takımı Alia- ğaspor’a gitmiştim. Çok yetenekli ve benden daha önce çıkan oyuncular vardı ama o takımda sadece iki kişi oynuyordu. Bazı arkadaşlarım, “BAL’da mı oynayacağım?” deyip bı- rakmıştı kulübü. Benim için entere- san bir durum çıkmıştı ortaya. Çünkü Galatasaray, Fenerbahçe, Beşiktaş’a giden arkadaşlarımvardı. Benimde önümde iki seçenek duru- yordu; BAL Ligi mi, Süper Lig takım- larının altyapısı mı? Zor bir karardı. Duygusal davrandımve başkanı- mıza, hocamıza olan sevgimden dolayı BAL’a gittim. İyi ki böyle davranmışım. Cengiz ve ben devam ettik. İki sezon BAL’da oynadım. Süper Lig tecrübesine sahip oyun- cular da vardı orada. Ezilmeyi de gördüm, galibiyetin hazzını da yaşa- dım. Benim için çok iyi bir okul oldu. Dediğimgibi herkes bunu kaldıra- madı. BAL’ı futbol olarak herkes kal- dırır ama kafa olarak ayakta durabilmek herkesin harcı değildir. Gittiğimiz deplasmanlarda çıktığı- mız maçlar da çok zordu. İki bin polis, beş bin taraftar var. Siz düşü- nün… Karşı takımda tecrübeli. Benim için çok iyi olmuştu. BAL’da piştimyani. İlk sene tecrübeli ağa- beyler vardı; ikinci sene takımbiraz daha gençleşti. Seyit Mehmet Öz- kan’a, üstümde emeği olan hocala- rıma çok saygımvar. Hepsiyle halen görüşüyorum. Çok güzel günlerdi. Röportaj yaptığımız tarih itibarıyla Premier Lig’in ilk 12 haftasında Leicester formasını iki kez giyebil- din. Forma şansı bu kadar az bulma- nın sebepleri neler? Leicester’a transferin son günü imza attım. O sırada Premier Lig’de üçüncü hafta geride kalmıştı. Al- manya’da bir sakatlık yaşamış ve İngiltere’yi bir aylık antrenman ek- sikliğiyle gitmiştim. Üç hafta fizyo- terapistle çalıştıktan sonra yavaş yavaş takım antrenmanlarına katıl- maya başladım. Bu süreçte kendi is- teğimle A2 takımında üç maça çıktım. Çünkümaç temposu kazan- malıydım. Aynı zamanda AMillî Ta- kım’da oynuyordum. Hocalarımla konuştumve A2 takımında oyna- mak istediğimi söyledim. Rekor transferle gittiğiniz kulüpte, A2 takı- mında oynuyorsunuz... Kendimi hazır tutmak için bunu yapmak zo- rundaydım. Yeni bir takıma gidiyor- sunuz, orada oturmuş bir düzen ve o düzenin parçası olan eski oyuncular var. Buna saygı duyuyorum. Çok ça- lışarak şansımın gelmesini bekliyo- rum. Çok akılcı bir karar olmuş. Tamamen kendi isteğimle bu kararı aldım. Oradaki genç arkadaşlar da şaşırıyordu. A takımda düzen kur- mamışken A2’de oynamak ilginç geldi herkese… A2’de maçlara kendi arabanla gidiyorsun. Çok uğraşmalı işler. Ama gittim işte… Sıkıntı yoktu benim için. Teknik direktör Claude Puel ile nasıl bir ilişkin var? Hocambana çok destek oldu. Bun- ları konuştuk aslında. Geç geldiğimi, sakatlıktan yeni çıktığımı söyledi. Bugüne kadar benim için ağzından olumsuz tek kelime çıkmadı. Ben de elimden gelen her şeyi en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum. Çünkü Millî Takımoyuncusuyum. Ülkemi temsil ediyorum. İngiltere’de Cenk ağa- beyle ben varım. Onun için hiçbir zaman olumsuz bakmıyorum. Elimden geldiği sürece insanları mahcup etmemeye çalışıyorum. Ekim ayında çok kötü bir olay yaşa- dınız. West Hammaçından hemen sonra takımın sahibi Vichai Sri- vaddhanaprabha, geçirdiği helikop- ter kazası sebebiyle yanındaki dört kişiyle birlikte hayatını kaybetti. Bu acı olay takımı nasıl etkiledi? Oynadığım ilkmaçımdı maalesef… Bu acı hadise sadece takımı değil, bütün şehri kökten etkiledi. Milyar- der başkanlar genelde maçlara ya da takımın yanına sık sık gelmez. Diğer takımların başkanlarını futbolcular çok görmüyor. Senede belki bir 40 “ Premier Lig’e transferimde çok araştırılarak gerçekleşti. Leicester’ın yetkili isimleri Bundesliga’daki her maçımı canlı olarak izlemiş. Önce scout ekipleri gelmişti. Onlar memnun kaldıktan sonra hocalar, sportif direktör gelmeye başladı. Sonrasında bizimle görüştüler. Transferim böyle gerçekleşti. “ İngiltere’yi bir aylık antrenman eksikliğiyle gitmiştim. Maç temposu kazanmalıydım. Aynı zamanda AMillî Takım’da oynuyordum. Hocalarımla konuştumve A2 takımında oynamak istediğimi söyledim. Orada üç maça çıktım. Rekor transferle gittiğiniz kulüpte A2 takımında oynuyorsunuz… Kendimi hazır tutmak için bunu yapmak zorundaydım. 41

RkJQdWJsaXNoZXIy NTU4NA==